XTEMOS ELEMENT
AJAX PRODUCTS TABS
Edebiyat Seti 2 (5 kitap)
Dogma
Lars Iyer
Kıyametin eli kulağında. Düşünememekten muzdarip filozoflar W. ve Lars ders vermek üzere “Amerika Birleşik Çöplükleri”ne gider. Bu gezi sırasında, hayatlarındaki tıkanmayı aşmak, düşüncede bir yol bulmak için ortaya dogma dedikleri bir öğreti atar ama anlamsızlıkta daha da kaybolurlar. Varlıklarını meşrulaştıracak tek bir düşünce arayışları yine bir yere varmaz. Bu da yetmezmiş gibi W.’nin korktuğu şey başına gelir ve çalıştığı üniversiteden kovulur. Lars ise evini istila eden sıçanları besleyerek insanlığa ihanet eder. Nietzsche’yi doğrularcasına, iki adam boşluğa yeterince bakınca boşluk da onlara diker gözünü.
Lars Iyer kapitalizm, din, Dogma, kozmik tavuk, dünyanın ve felsefenin sonu gibi karman çorman meseleleri kendine has sade tarzıyla didik didik ediyor. Mizahı elden bırakmayan bir felaket kitabı bu.
“Samuel Beckett’in Vladimir ve Estragon’undan bu yana karşılaştığımız en alışılmadık ve absürd ikili W. ile Lars yeniden sahnede... Godot’yu Beklerken gibi Dogma da varoluşun ve anlamın doğası üzerine kafa patlatıyor. Lars Iyer modern hayatın kaosunu ve boşluğunu komik bir üslupla anlatıyor. Çaresizlik hiç bu kadar eğlenceli olmamıştı herhalde.”
Library Journal
Karşılaşmalar: Bir Benjamin Romanı
Jay Parini
“Hiçbir zaman tatmin edemediği Tarih Meleği tarafından öldürülmüştü hiç kuşkusuz. Onu öldüren en bariz şeyse genellikle alaycı bir şekilde tetikte bekleyip en sonunda her zaman sahnede belirerek daha önce gerçekleşmiş olan her şeyin, her çıtkırıldım adım ve irkilmenin, gözün her titreşiminin, kalpten hissedilmiş her çizginin ve rasgele her jestin yazarlığını üstelenen Zaman’dı.”
Walter Benjamin’in 1940 yılında Nazi Almanya’sının Fransa'yı işgalinin hemen ardından Paris’ten kaçışıyla başlayan Karşılaşmalar Benjamin’in tutkularıyla tuhaflıklarının peşine düşüp ölümünün matemini tutuyor.
Felsefe tartışmaları, Nazi işgali, savaş ve kaçış ekseninde ilerleyen, Bertolt Brecht, Gershom Scholem, Hannah Arendt gibi isimlerin de yer aldığı romanda, Benjamin arkadaşları ve ailesi, aşkları ve yalnızlığı, hayatı ve intiharı, gözünden sakındığı elyazması sayfalar vasıtasıyla yeniden ete kemiğe bürünürken hayat hikâyesi de yirminci yüzyılın ortasında dünyayı yakıp yıkan korkunç savaşın güçlü bir metaforuna dönüşüyor.
Kodes
Alain Guyard
Kodes’in başkarakteri Lazare Vilain, Fransız Rivierası’nın sağlam kavgacılarından, genelev fedailerinden, soyguncularından ve katillerinden, müptezellerinden ve müptelalarından oluşan ilk ve tek felsefe okulunu kurduğunu hayal eder. Onlarla her gün Kant’ı, Marx’ı, Sokrates’i, Sartre’ı, Schopenhauer’i, erdemi, cesareti, ölümü, aşkı tartışır. Onun için “hayat yeniden lezzetlenmiş, ciddiye alınmayacak bir oyun haline gelmiştir.” Ancak yanılır. Bu oyun hayatını altüst etmeye başlar ve önünü alamadığı bir karmaşanın içine sürüklenir; en kötüsü de karşı çıktığı şeyin kendisine dönüşecek olmasıdır.
Kodes Nîmes Hapishanesi’nde felsefe atölyeleri düzenlemesi için gelen teklifi hemen kabul eden bir felsefe hocasının, Lazare Vilain’in deri değiştirme hikâyesidir. Felsefeyi kodese taşımak onun için felsefeyi anayurduna geri götürmektir. Orada felsefe yalnızca “kentli entelektüelleri” ilgilendiren bir uğraş olmaktan çıkacaktır. Peki, Lazare Vilain’i harekete geçiren nedir?
“Seni canlandıran nedir, hocam? Seni, Lazare Vilain’i hayatta tutan? Bize neden bulaşıyorsun? Kimsin sen? Bunun bir eğlence olduğunu mu sanıyorsun? Hayatın bir oyun olduğunu falan… Hayır, hayat bir oyun değil… Bir savaş, bir sınıf savaşı ve benim kocam bu uğurda canını verdi (…) Sana bir şey söyleyeyim mi… Bir züppe gibi daldın bu işe; herhalde sefaletin en ön sıralarında oturmak tatlı geldi (…) Bir burjuvaya dönüşüyorsun, olan bu. Yasadışı bir burjuvasın, ama neticede bir burjuvasın.”
Spinoza Tayfası
Amsterdam, 1677 / Özgürlüğün İcadı
Maxime Rovere
Spinoza "hayatın geometrisini” nasıl resmetmiştir sorusunun peşinden giden bir roman.
Maxime Rovere’nin bütün yazınsal olanakları kullanarak günümüzde kaybolmuş bir evrenin “hakikatine” yaklaşma denemesi sayılabilecek romanı Spinoza Tayfası, modern akıl ve özgürlük mefhumlarının ortaya çıkışı kabul edilen 17. yüzyıl Avrupası’nda Benedictus Spinoza’nın evrenini şekillendiren gelişmeleri ve tartışmaları ayrıntılarıyla ele alırken, tarihin unutma eğiliminde olduğu fakat Spinoza’yı derinden etkileyen şahısların; anatomistlerin, şairlerin, aktivistlerin, Yahudi cemaatinin önde gelen isimlerinin filozofun yaşamında ve düşüncesinde oynadığı rolleri açığa çıkarıyor.
Rovere, mektuplardan elyazmalarına kapsamlı bir arşiv çalışmasının ürünü romanında Spinoza’nın gündelik yaşamının derinliklerine o denli dalıyor ki felsefi olanla olmayan arasında, biriyle ötekinin yaşamları, fikirleri arasında oluşturulmuş sınırları bulanıklaştırarak filozofun dünyasını anlamaya, hatta anlamanın ne demek olduğuna odaklanıyor.
Wittgenstein Jr.
Lars Iyer
Cambridge Üniversitesi öğrencileri tuhaf görünümlü yeni mantık hocalarının ünlü filozofa benzerliğine kayıtsız kalamazlar: Wittgenstein yeniden Cambridge’dedir. Bildiği, inandığı her şeyi alaşağı edecek gerçek düşüncenin peşinde, yaşarken rüya görmeden ve kendini kandırmadan düşünebilmek, akademinin görünmez prangalarından kurtulmak ve her şeye ulaşabildiğini sanan öğrencilerinin hiçbir şeye ulaşamadığını göstermek uğruna düşüncenin huzurunu bozan melankolik bir filozof.
Ve aşka, sekse, ilişkiye, mantığa, felsefeye, düşünceye ve ölüme dair her şeyi beraber yeniden keşfedecekleri biriyle karşı karşıya olduklarından bihaber on iki öğrenci. Hayatla yüzleşmeden önceki son dönemeçte, er ya da geç hissedecekleri daimi boşluktan nafile kaçışlarında, Wittgenstein’la birlikte saf düşünceyi bulmaya zorlayacaklar kendilerini. Yeni bir düşünce okuluna hayat veren hocalarının peşinde hakikati bulmayı, güzeli ve iyiyi yeniden hissedebilmeyi deneyecekler.
Wittgenstein Jr. soluk almadan bir çırpıda okuyabileceğiniz, içinde yaşadığımız kolektif fanteziyle sizi yüzleştirecek, özlemini duyduğumuz yeni başlangıcın sıradışı manifestosu.
“Dünyanın sonu böyle gelecek, diyor Wittgenstein. Bunun şaka olduğunu sanan bir grup geri zekâlının avam alkışları eşliğinde.”
XTEMOS ELEMENT
AJAX PRODUCTS TABS SIMPLE

Bilim Tohumları: GDO’yu Nasıl Bu Kadar Yanlış Anladık?
GDO, günümüzün en korkutucu, şeytan sözcüklerinden biri haline geldi. Peki ama GDO denince ne anlıyoruz? GDO teknolojisini ne kadar iyi biliyoruz? Hakkında düşündüklerimizin ne kadarı gerçek ne kadarı yanlış yönlendirmelere dayanıyor? GDO teknolojisi gerçekten insanlığı ve dünyayı tehdit ediyor olabilir mi? Ya biri çıkıp her şeyi yanlış anladığımızı söyleseydi?
Gazeteci-yazar Mark Lynas, 90’lı yıllarda GDO karşıtı hareketin önde gelen isimlerindendi. Yıllar boyunca sürdürdüğü araştırmalar yirmi yıl sonra onu GDO karşıtı hareketin diğer tarafına taşıdı. Peki bu değişimin sebebi neydi?
Bu kitap, GDO konusunu kapsamlı şekilde ele alırken genetik mühendisliği ürünü gıdaların yararları ve potansiyel tehlikeleri hakkında da derin bir analiz sunuyor. Uzun yıllara yayılmış derin bir araştırmaya dayanan Bilim Tohumları, GDO’ya hem karşıt hem yandaş insanların gözünden bakarken Mark Lynas’ın geçirdiği dönüşümün hikâyesini de ele alıyor ve kaçınılmaz soruyu soruyor: GDO’ları nasıl bu kadar yanlış anladık?
”Worst That Happen” T-Shirt
En kötü ne olabilir ki?..
“Worst That Happen” tişörtü, kara mizahı ve hayatın absürtlüğünü tek cümlede özetleyen tasarımıyla öne çıkıyor. Sakin görünen ama altında derin ironi taşıyan bu parça, hayata karşı cool bir duruş sergilemek isteyenler için birebir. %100 pamuklu kumaşıyla rahatlık, kaliteli baskısıyla da uzun süreli kullanım sunar.
Bilgiler ve Uyarılar:
- Renk Bilgileri: Tişört beyaz ve siyah olarak üretilebilmektedir.
- Beden Bilgileri: Stokta kalan ürünlerimiz arasından dilediğiniz bedeni seçebilirsiniz. Tişörtlerle ilgili beden bilgisi almak ve ölçüleri öğrenmek için buraya tıklayınız.
- Cinsiyet Bilgileri: Bu ürünümüz unisex üretilmektedir ve her cinsiyete uygundur.
- Kargo Bilgileri: Bu ürün sipariş alındıktan sonraki 2 iş günü içinde postalanacaktır. Kargo yöntemimiz hakkında daha fazla bilgiyi buradan alabilirsiniz.
- Kumaş Bilgileri: Bu ürün %100 pamuktur.
- Yıkama/Ütü Bilgileri: Tişörtler üzerindeki görsellerin korunması için tişörtlerin ters yüz edilerek yıkanması ve ütülenmesi tavsiye edilir. Siyah tişörtlerin en fazla 30 derecede yıkanması gerekmektedir.
- İade/Değişiklik Bilgileri: Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
Hemen Al
Bu ürünün birden fazla varyasyonu var. Seçenekler ürün sayfasından seçilebilir
XTEMOS ELEMENT
AJAX PRODUCTS TABS ALTERNATIVE
Fashion
Kanca
Özel hayatımdaki iniş çıkışlar, ailemdeki kayıplar, mali sorunlarım, doktora çalışmam, ülkenin yaşadığı çalkantılar, yazdıklarım, konuşmalarım... Yıllardır hiçbiri hayatımı kesintiye uğratmamıştı. İlk kez ölümü, belirsiz bir gelecekteki kendi ölümümü, bir ölümlü olduğumu da fark etmiştim. Eylemlerimizle olduğu kadar, bildiklerimizle de dünya üzerindeki yerimiz genişler. Ben şu anda hislerimle yaşıyor, bildiklerim arasında bağlantı kurup tutarlı bir bütün elde edemiyor, başkalarının, en temelde de bir ölünün yönlendirmeleriyle hareket ediyor, dünyada kapladığım yerin küçüldüğünü hayal ediyordum.
Siyasi istikrarsızlıklar ve ekonomik krizlerin toplumun zeminini sarstığı, yeni bir medya ve magazin çağının filizlendiği çalkantılı 1990’lar Türkiye’sinde, yankılarını İstanbul’da, Kadıköy- Beşiktaş-Beyoğlu ekseninde bulan bir garip intihar vakası…
Mehmet’in hayatı, pek iyi tanımasa da evini açmaktan çekinmediği Hasan’ın kendini öldürmesiyle rayından çıkar. Mehmet evinde sıradan bir sabaha uyandığını zannederken Hasan’ın cansız bedeniyle burun buruna geldikten sonra, sanki içgüdüsel bir merakla tüm enerjisini ve vaktini hem bu intiharın nedenlerini hem de kendisiyle nasıl bir ilgisi olduğunu anlamaya vakfeder. Hasan’ın niçin kendini onun evinde öldürmeyi seçtiğine anlam veremeyen Mehmet, ortak gençlik arkadaşlarının yardımıyla, kafasını kurcalayan ve hayatını çıkmaza sokan soruların yanıtlarının peşine düşer.
Türker Armaner’in yapmacıklıktan uzak, samimi dili ve yalın üslubuyla Kanca, okurunu sırlar ve kuşkularla dolu bir hikâyeye sürüklüyor.
Deleuze: Bir Birey Nasıl Yaşayabilir
Deleuze: Bir Birey Nasıl Yaşayabilir
Todd May
Derin bir gerçeklik krizi içindeyiz. Bildiklerimiz, yargılarımız ve kavramlarımız bu krizi aşmamıza yetmediği gibi onun giderek şiddetlenmesine neden oluyor. Peki her şeyi bilgiye dönüştürmek yerine dünyayı tecrübe etmenin farklı yollarını bulamaz mıyız? Yaşamı yargılamaktansa onu geliştirecek yeni imkânların peşine düşemez miyiz? Yaşamı nasıl kavradığımızla nasıl bir yaşam sürdürdüğümüz arasındaki ilişkinin açığa çıkarılması, bu gerçeklik krizini aşmanın yollarından biri olabilir mi?
Todd May’in Deleuze incelemesi, gerçekliğin yeni ifade biçimlerini etik, politik ve ontolojik düzeylerde araştıran çarpıcı hamleler yapıyor. Bu hamlelerin merkezindeyse ontolojimizle gündelik hayatımız arasında kenetlenmiş bir ilişki olduğu savı yer alıyor.
Todd May’e göre varlık tıpkı origami sanatında olduğu gibi dışarıdan bir müdahale olmaksızın kıvrılma ve açılma süreçlerinden geçerek oluş çizgileriyle kurulur. Her çizgi tüketilemez bir güçtür; artık karşımızda özdeşliklerden kurulu bir dünya değil, yaratılması gereken çizgiler tarafından katedilen bir güçler alaşımı vardır. Oluş halindeyiz, tıpkı diğer her şey gibi kıvrılıp açılıyor ve yeniden kıvrılıyoruz. Düşüncelerimiz, değerlerimiz ve dünyamız da bununla yüzleşmek zorunda. Başka bir yaşam ihtimali tam da burada saklı olabilir mi? Todd May, Gilles Deleuze felsefesinin içkinlik, süre ve olumlama sorunlarıyla örülen yaşam düşüncesinin izlerini sürüyor.
XTEMOS ELEMENT
AJAX PRODUCTS TABS ARROWS PAGINATION

Değişim Kolektifi Gençlik Dizisi (3 Kitap): Hayali Sınırlar, Plastik Kriziyle Mücadele Etmek ve Beton Çocuklar
Bu seti satın alarak edineceğiniz kitaplar:
- Hayali Sınırlar, Xiuhtezcatl Martinez
- Plastik Kriziyle Mücadele Etmek, Hannah Testa
- Beton Çocuklar, Amyra León
"Değişim Kolektifi gençlik dizisi alan ihtiyacından doğdu. Düşünme alanı. Bağ kurma alanı. Kendin olma alanı. İşte bu dizi de birlikte alan açalım diye bize katılman için bir davetiye."Bu dizinin yazarları genç aktivistler ve sanatçılar. Dizinin birinci kitabı Hayali Sınırlar’ın yazarı Xiuhtezcatl Martinez de Yerli bir iklim aktivisti ve hip-hop sanatçısı. Yıllardır iklim hareketleri içerisinde aktif olarak yer alıyor. Bu kitapta iklim krizinin göz ardı edilemez bir mesele olduğunu, bu meseleden hepimizin sorumlu olduğunu anlatıyor ve bizi değişim için adım atmaya çağırıyor. Dizinin ikinci kitabı Plastik Kriziyle Mücadele Etmek’in yazarı Hannah Testa okyanuslarımızdaki yaşamı, dolayısıyla tüm gezegenimizi tehdit eden tek kullanımlık plastiklerin daha az tüketilmesi için birçok başarılı girişime imza attı. Bu kitapta kendi çalışmalarıyla birlikte hem plastik kirliliğinin yarattığı krizin sebeplerini ve boyutunu anlatıyor hem de bu krizle hep birlikte mücadele ederken her birimizin gündelik hayatında uygulayabileceği çözüm önerileri getiriyor. Dizinin üçüncü kitabı Beton Çocuklar’ın yazarı Amyra León da oyun yazarı, müzisyen ve aktivist. Kitabı çocukluğunun geçtiği Harlem’a şiirsel bir yolculuk; Siyah olmak, kaybetmek, sevmek, yas tutmak, mücadele etmek, iyileşmek üzerine serbest şiir formunda bir keşif. Koşulların ötesini hayal etmeye, sınırları zorlamaya davet ediyor okurlarını – ve hayal edebilmenin ne büyük ayrıcalık olduğunu hatırlatıyor.
"Bu kitabı okumak pek zamanınız almayacak ama okuduktan sonra aklınızdan ve kalbinizden uzun süre çıkmayacak, belki de bu dünyayı daha iyi sürdürebilmek için yapıcı, gelişen bir hareketin parçası olmanıza vesile olacak."Bill McKibben, çevre aktivisti, Doğanın Sonu kitabının yazarı, gazeteci
"İklim değişikliği hakkında taptaze bir bakış açısıyla yazılmış umut dolu bir kitap."Kirkus Reviews
”Kaplumbağa Darvin” T-Shirt
Yavaş ama evrimden şaşmaz!
“Kaplumbağa Darvin” tişörtü, doğanın sabırlı yolcusu kaplumbağayı Darwin’in vizyonuyla buluşturuyor. Sevimli ama derin anlamlar taşıyan bu tasarım, evrimi mizahla harmanlayanlar için birebir. %100 pamuklu kumaşıyla gün boyu konfor sunarken, dayanıklı baskısıyla zamanla yarışır. Hem bilimsel hem eğlenceli bir duruş sergilemek istiyorsan, bu tişört senin için biçilmiş kaftan!
Bilgiler ve Uyarılar:
- Renk Bilgileri: Tişört beyaz ve siyah olarak üretilebilmektedir.
- Beden Bilgileri: Stokta kalan ürünlerimiz arasından dilediğiniz bedeni seçebilirsiniz. Tişörtlerle ilgili beden bilgisi almak ve ölçüleri öğrenmek için buraya tıklayınız.
- Cinsiyet Bilgileri: Bu ürünümüz unisex üretilmektedir ve her cinsiyete uygundur.
- Kargo Bilgileri: Bu ürün sipariş alındıktan sonraki 2 iş günü içinde postalanacaktır. Kargo yöntemimiz hakkında daha fazla bilgiyi buradan alabilirsiniz.
- Kumaş Bilgileri: Bu ürün %100 pamuktur.
- Yıkama/Ütü Bilgileri: Tişörtler üzerindeki görsellerin korunması için tişörtlerin ters yüz edilerek yıkanması ve ütülenmesi tavsiye edilir. Siyah tişörtlerin en fazla 30 derecede yıkanması gerekmektedir.
- İade/Değişiklik Bilgileri: Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
Hemen Al
Bu ürünün birden fazla varyasyonu var. Seçenekler ürün sayfasından seçilebilir
Celestron Travel Scope 50 Teleskop (50×360)
Sırt çantasında rahatlıkla taşınabilir, kurulması oldukça kolay, dürbün gibi yeryüzü gözlemi de yapılabilir.
- Celestron Türkiye distribütöründen direkt ve ücretsiz kargo
- Refraktör 50mm açıklık,
- 360mm odak uzunluğu, f/ 7.2,
- 20mm gözmerceği(18x),
- 10mm gözmerceği, 45x,
- 2x20 bulucu dürbün,
- tripod,
- sırt çantası,
- Ağırlık: 1 kg
XTEMOS ELEMENT
AJAX PRODUCTS TABS WITH ICONS
Hegel ve Modern Toplum
Hegel ve Modern Toplum
Charles Taylor
Frederick Neuhouser’in önsözüyle
“Öğrencilere ikincil kaynak olarak tavsiye edilebilecek Hegel üzerine İngilizce yazılmış en iyi kitap.”-Teaching Philosophy
Felsefe tarihine özgün katkılarıyla yirminci yüzyılın en önemli filozoflarından biri kabul edilen Charles Taylor bu zengin çalışmasında Hegel’in toplum felsefesinin günümüz için geçerliliğini ortaya koyuyor. Hegel’in özgürlük felsefesine yaptığı vurguyla, çağımızın en büyük sorunlarını düşünürken birey ve toplum ilişkisini, yabancılaşma ve öznellik meselesini tarihsel bir bakışla yeniden değerlendirmemize fırsat veriyor. Hegel düşüncesinin temellerini anlaşılır bir dille özetleyen bu çalışma Hegel’i keşfetmek isteyen okurlar için de çok değerli bir kaynak.
“Özgür bireylerin kendi toplumsal etkinliklerini salt faydalı değil, aynı zamanda kim olduklarını dışavuran etkinlikler olarak gördüğü Hegelci toplum tasavvuru, bugün artık kırk sene öncesine göre çok daha uzak bir hedef gibi görünüyor ve bu nedenle, Taylor’ın çığır açan yapıtı, günümüz toplum felsefecileri tarafından yeniden yorumlanmayı hak ediyor.”-Frederick Neuhouser
Burmese Days (George Orwell)
Burmese Days is the first novel by English writer George Orwell, published in 1934. Set in British Burma during the waning days of empire, when Burma was ruled from Delhi as part of British India, the novel serves as “a portrait of the dark side of the British Raj.” At the centre of the novel is John Flory, “the lone and lacking individual trapped within a bigger system that is undermining the better side of human nature.” The novel describes “both indigenous corruption and imperial bigotry” in a society where, “after all, natives were natives—interesting, no doubt, but finally...an inferior people”.
Burmese Days was first published “further afield,” in the United States, because of concerns that it might be potentially libelous; that the real provincial town of Katha had been described too realistically; and that some of its fictional characters were based too closely on identifiable people. A British edition, with altered names, appeared a year later. Nonetheless, Orwell’s harsh portrayal of colonial society was felt by “some old Burma hands” to have “rather let the side down”. In a letter from 1946, Orwell wrote, “I dare say it’s unfair in some ways and inaccurate in some details, but much of it is simply reporting what I have seen”.
Warning: Unlike most of the books in our store, this book is in English.
Uyarı: Agora Bilim Pazarı'ndaki diğer birçok kitabın aksine, bu kitap İngilizcedir.
XTEMOS ELEMENT
AJAX PRODUCTS TABS LOAD MORE PAGINATION
XTEMOS ELEMENT
AJAX PRODUCTS TABS CAROUSEL
”Ape Viva La Evolución” T-Shirt
Evrime selam duran asi bir tarz!
“Ape Viva La Evolución” tişörtü, evrimsel mesajını çarpıcı bir ifadeyle sunuyor. İsyankar maymun figürü ve etkileyici sloganıyla hem düşündüren hem dikkat çeken bu tasarım, bilime tutkuyla bağlı ama asi ruhunu kaybetmeyenler için birebir. %100 pamuklu kumaşıyla gün boyu konfor sunarken, kaliteli baskısıyla uzun süre ilk günkü gibi kalır.
Bilgiler ve Uyarılar:
- Renk Bilgileri: Tişört beyaz ve siyah olarak üretilebilmektedir.
- Beden Bilgileri: Stokta kalan ürünlerimiz arasından dilediğiniz bedeni seçebilirsiniz. Tişörtlerle ilgili beden bilgisi almak ve ölçüleri öğrenmek için buraya tıklayınız.
- Cinsiyet Bilgileri: Bu ürünümüz unisex üretilmektedir ve her cinsiyete uygundur.
- Kargo Bilgileri: Bu ürün sipariş alındıktan sonraki 2 iş günü içinde postalanacaktır. Kargo yöntemimiz hakkında daha fazla bilgiyi buradan alabilirsiniz.
- Kumaş Bilgileri: Bu ürün %100 pamuktur.
- Yıkama/Ütü Bilgileri: Tişörtler üzerindeki görsellerin korunması için tişörtlerin ters yüz edilerek yıkanması ve ütülenmesi tavsiye edilir. Siyah tişörtlerin en fazla 30 derecede yıkanması gerekmektedir.
- İade/Değişiklik Bilgileri: Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
Night and Day (Virginia Woolf)
Night and Day is a novel by Virginia Woolf first published on October 20, 1919. Set in Edwardian London, Night and Day contrasts the daily lives and romantic attachments of two acquaintances, Katharine Hilbery and Mary Datchet. The novel examines the relationships between love, marriage, happiness, and success.
The novel has four major characters: Katharine Hilbery, Mary Datchet, Ralph Denham, and William Rodney. Night and Day deals with questions concerning women’s suffrage, and asks whether love and marriage can coexist and whether marriage is necessary for happiness. Motifs throughout the book include the stars and sky, the River Thames, and walks. Woolf makes many references to the works of William Shakespeare, especially As You Like It.
Warning: Unlike most of the books in our store, this book is in English.
Uyarı: Agora Bilim Pazarı'ndaki diğer birçok kitabın aksine, bu kitap İngilizcedir.
Triceratops No.2
Bu etkileyici canlılar Geç Kretase döneminde (68-66 milyon yıl önce) Kuzey Amerika'da yaşadılar ve fosil kalıntıları 1887 yılında Denver, Colorado'da bulundu.
Otobur bir dinozor cinsi olan Triceratops 8–9 metre uzunluğa, 3 metre yüksekliğe, 6-12 ton ağırlığa erişebilirdi. İsmi; Antik Yunanca tri (üç), keras (boynuz) ve ops (yüz) kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuştur.
3 boynuzu kendisini Tyrannosaurus Rex gibi yırtıcılardan koruyabilmek için evrimleşmiştir.
Müze ve bilimsel araştırma kalitesinde hazırlanmış, yetişkin bir Triceratops fosilinin kafatası baz alınıp benzer ölçülerde kil kullanılarak tasarlanan heykel çalışmasıdır.
Ürün Boyutları: 28cm x 18cm x 24cm
Ahşap Kaide ile birlikte yüksekliği 30cm'dir.
%100 El Yapımıdır. Yetişkin bir Triceratops fosilinin ölçüleri baz alınarak tasarlanmıştır.
Polyester, resin ve plastik kullanılmadan üretilmiştir.
Malzeme:Kil,Siyah Ahşap Kaide
Ürün Boyutları: 28cm x 18cm x 24cm