“Hamnet” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
İyi Geceler
225.00₺
**KARANLIKTA PARLAYAN AY VE YILDIZ ÇIKARTMALARI İLE**
Bu bir hikâye içinde hikâye içinde hikâye içinde hikâye... Tam da iyi geceler demeden önce,
Tavşan Tata, yavrularına Fil Jumbo’nun,
Fil Jumbo, yavrularına Penguen Pena’nın,
Penguen Pena, yavrularına Yunus Ege’nin,
Yunus Ege de yavrularına Tavşan Tata’nın hikâyesini anlatıyor.
Uyku öncesi alışkanlıklarının aslında ne kadar evrensel olduğunu gösteren, ritornello –periyodik tekrar– tekniğiyle kaleme alınmış tatlı bir iyi geceler hikâyesi.
İyi Adam
260.00₺
Her şeyi vardı. Ama kapı çaldığında, Ted intihar etmek üzereydi. Kapıdakinin vazgeçip gitmesini beklerken masanın üstündeki not ilişti gözüne, kendi el yazısıyla yazılmış:
“Kapıyı aç. Tek çıkışın bu.”
Ted ne notu yazdığını hatırlıyor ne de kapıdaki adamı tanıyor. Adamın bir teklifi var: Madem ölmek istiyorsun, intihar edip aileni utandırma; biz öldürülmeni sağlayabiliriz. Şartımız basit: Senin gibi intihara karar vermiş birini öldürecek, böylece zincire katılacaksın… Son bir iyilik.
Teklifi kabul ettiği anda kendini şeytani bir oyunun içinde buluyor Ted. Çıkmaya çalıştıkça onu daha da derinlere sürükleyen biri var; bu kanlı labirenti tepeden gören, Ted’i kendinden bile iyi tanıyan ve asla güvenmemesi gereken biri…
34 dilde yayımlanan ve yakında beyaz perdeye aktarılacak İYİ ADAM, mükemmel kurgusu ve bitmeyen dolambaçları ile zihin bulandıran, ‘Anladım,’ dediğiniz anda sizi ters köşeye yatırıveren bir psikolojik gerilim romanı.
"Aklınızı alacak bir psikilojik gerilim. Federico Axat çok seveceğiniz ama asla güvenemeyeceğiniz bir yazar”
New York Times
Jules
250.00₺
“Tabii ki seni hâlâ seviyordum Fred. Ama başka türlü. Bir tabii ki ve bir hâlâ ile...”
Uğradığı ihanetin ardından hayatı altüst olup kendini Paris Orly Havaalanı'nda makaron satarken bulan astrofizik ve biyokimya dehası Zibal; bir kaza sonucu kör olmuş güzel spiker Alice ve ona kapkaranlık dünyasında yol gösteren “rehber köpeği” Jules.
Bu üçünün yolu bir kutu makaron almaya –ve Zibal’in çarpılmasına– yetecek kadar kısa süreliğine kesişir... Ve bir süre sonra sonra Zibal kendini Jules’le birlikte bir trende bulur. Labrador ve adamın tek bir hedefleri vardır: kalplerini kırıp giden kadını, Alice'i bulmak.
Goncourt Ödüllü Didier van Cauwelaert’ın Fransa ve İtalya’da büyük ilgi gören romanı JULES okuruna iyi gelen bir kitap. İnsanların gözden kaçırdığı elzem şeyin kokusunu alan tüylü ve kuyruklu romantik kahraman Jules, şartsız sevgi ve sadakate dair unutulmaz bir ders veriyor.
“Didier van Cauwelaert, çarpıcı karakterler yaratma sanatında gerçek bir usta.”
-LE FIGARO
Gölün Kıyısında
258.00₺
Gecenin geç saatlerine kadar sizi ayakta tutacak, bittiği için üzüleceğiniz bir kitap. Ve
ardından tanıdığınız herkese okutmaya çalışacaksınız. –Washington Post
Usulca çiçek açan keskin sezgilerle ve duygusal zekayla dolu... İnsanı cezbeden, elinizden
bırakmakta zorlandığınız bir kitap. – OBSERVER
Lawson okuru nasıl içine çekeceğini biliyor... Boşa çıkmış umutlar ve hayal kırıklıklarıyla, kendini kandırmalarla dolu ama sonu insana kendini iyi hissettiren bir roman bu. –SPECTATOR
“SON, hiç umulmadık şekilde geldi; ve üstünden çok uzun vakit geçinceye kadar
ortada ona uzanan bir olaylar silsilesi bulunduğunu göremedim.... Bir şeyin başlangıç
noktasını bulmaya çalışırken ne kadar geri gidilebileceğine dair bir sınır yok elbette.
Bu arayış insanı Âdem'e, hatta daha da öncesine götürebilir. Fakat bizim ailemiz için
o yaz mevsimi, pratikte her şeyin başlangıcı sayılabilecek kadar feci bir olay olmuştu.
Söz konusu olay ben yedi yaşımdayken, temmuz ayının sıcak ve durgun bir
cumartesi günü yaşandı ve normal aile hayatımızı sona erdirdi; neredeyse yirmi yıl
sonra bile hâlâ bu olaya nasıl bakmam gerektiğini bulmakta zorlanıyorum.”
GÖLÜN KIYISINDA nadide bir keşif. Romanın öylesine telaşsız bir kendinden
eminliği ve öylesine iyi kontrol edilmiş bir duygusallığı var ki özel olduğunu anında
hissediyorsunuz. Kendinizi tadı çıkarılacak bir edebi deneyim, içinde
kaybolabileceğiniz bir kitap ve dikkatle takip edilecek yeni bir yazarla karşı karşıya
buluyorsunuz.
Glow
250.00₺
BAĞIMLILIK YAPACAK KADAR İYİ
Times
DURUP BEAUMAN’IN EŞSİZ YETENEĞİNİ VE ÖZGÜNLÜĞÜNÜ KUTLAMA ZAMANI
Guardian
Bir günü 25 saat olarak algılamasına sebep olan tuhaf bir rahatsızlıktan mustarip Londralı bir genç, korsan radyo istasyonunun vericisini korumakla görevli bir teriyer, güzelliği uyuşturucu kadar etkili –ve tehlikeli– genç bir kadın, birdenbire Londra sokaklarında beliren tilkiler, gün ortasında sokakta Burmalı avlayan beyaz minibüsler, karanlık amaçları olan bir maden şirketi ve tüm bunların birleştiği yerde, Güney Londra’nın eğlence hayatına sağlam bir giriş yapan gizemli uyuşturucu GLOW.
Günümüzün en heyecan verici genç yazarlarından Ned Beauman, Boksör Böcek ve Işınlanma Kazası’ndan sonra ilk kez rotasını bugüne çeviriyor. Yaratıcılık, zekâ ve mizahla dolu benzersiz anlatım dilini gerilim türünün sürükleyiciliği ve keskin dönüşleriyle birleştirerek, ortaya tüm dünyayı dolaşan ve parçaları Londra’da bir araya gelen bir bilmece çıkarıyor.
Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Sanat Fikri
260.00₺
TÜM DÜNYADA BİR MİLYONDAN FAZLA SATAN SERİDEN
Kabul edelim, bir sanat müzesi ziyareti ilham verici bir deneyim olabileceği gibi feci sıkıcı bir hal de alabilir. Sırf sanat eseri diye baktığımız her resim ya da heykeli seveceğiz diye bir kaide yok elbette. Ama şu da gerçek: Baktığımızın arkasındakini görmemizi sağlayacak bilgiye sahip olmak, o eseri başka türlü görmemize, anlayabilmemize ve hatta ondan etkilenebilmemize sebep olabiliyor. Başka bir deyişle, “barok” ya da “post-modern” gibi tanımlar biz dost meclisinde kullanıp havalı –ya da komik– gözükelim diye uydurulmadı: faydalılar.
Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Sanat Fikri, Rönesans, klasik Yunan ve eski Mısır gibi ana sanat dönemlerinin yanı sıra romantizm, minimalizm, sürrealizm ve pop art gibi önde gelen hareketleri önemli temsilcilerinin eserlerinden örneklerle sunan, ideal bir sanat tarihine giriş kitabı. Tüm dünyada bir milyon adedin üstünde satan Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Fikir serisine ait bu kitap, Degas ile Monet ya da Dali ile Duchamp arasındaki farkı ayırt edemeyenleri –yalnız değilsiniz!– tarih öncesinden bugüne yaratıcılık, emek ve isyanla dolu bir yolculuğa çıkarıyor.
Gece ve Sonra
279.00₺
Will ile Rosie'nin yolları henüz ergenlik yıllarındayken kesişir. Her anlamda birbirlerinin zıddı iki genç. Herkesin gözünde mükemmel, geleceği parlak, planları hazır Rosie ve onun ikiz kardeşinin öngörülemez ve asi arkadaşı Will. Bir gece bir kâse mısır gevreğiyle başlayan, paylaşılan müzikler, birlikte çıkılan gizli yürüyüşler ve gece yarısı yapılan telefon konuşmalarıyla ilerleyen arkadaşlıkları önce kaçınılmaz sonra da –yaşadıkları bir trajedi sonucu– imkânsız bir ilişkiye dönüşür.
Yıllar içinde yolları tekrar tekrar kesiştikçe Will ile Rosie, kendilerini birbirlerine geri dönmenin yolunu bulmaktan alamazlar. Ancak bazen doğru yerde olsanız da zaman yanlıştır.
Gece ve Sonra, ilişkilerin bizi götürdüğü kusurlu ve karmaşık yolların hikâyesi. Dostluk ve sadakatin, ikinci şansların ve kaçırılan fırsatların, söylenen ve söylenmeyen sözlerin, hayatın araya girmesinin.
"İz bırakacak karakterlerle kurulmuş gerçekçi, şefkatli ve bitmesini istemeyeceğiniz bir hikâye." –Jojo Moyes
"Çarpıcı, acı verecek kadar güzel ve umut dolu. Aklımdan çıkmayacak." –Chris Whitaker
"Bir aşk hikâyesinden çok daha fazlası. Şiddetle tavsiye ediyorum." –Ann Napolitano
Yaratıcı Eylem: Bir Var Olma Biçimi
270.00₺
YILIN EN İYİ KURGU DIŞI KİTABI ÖDÜLÜ FİNALİSTİ – GOODREADS
YILIN EN İYİ KİTABI FİNALİSTİ – WATERSTONES ve BARNES&NOBLE
"Genel geçer anlamda sanat yapıp yapmadığımıza bakmaksızın hepimiz birer sanatçı olarak yaşıyoruz. Verileri algılıyor, süzgeçten geçiriyor, ardından bu bilgi setinden yola çıkarak kendimiz ve başkaları için bir deneyim oluşturuyoruz. Farkında olalım ya da olmayalım, sadece hayatta olduğumuz için bile süregiden yaratma sürecinin aktif katılımcılarıyız. Sanatçı gibi yaşamak dünyada bir varoluş biçimidir. Bir algılayış ve farkındalık şeklidir."
Yaratıcı Eylem, yaratıcılığın yaşamımızda kapladığı alanı nasıl genişletebileceğimizi gösteren ışıltılı ve ilham verici bir kitap.
“Rick Rubin dâhi yaratıcı dediğimiz şeyin bire bir karşılığı ve sanırım bu, bugüne kadar yaratıcılık üstüne okuduğum en ilham verici kitap.” –Matt Haig
Rick Rubin müzik dünyasının sınırlarını zorlayan, Time’ın “Dünyanın En Etkili 100 Kişisi” listesine girmiş bir vizyoner. İnsanları yıllarca kendilerini aşmaya teşvik etmiş, Red Hot Chili Peppers, Johnny Cash, Slayer, Jay Z ve Adele gibi pek çok efsanenin, efsanevi müzik yapımcısı.
Çoğu müzik yapımcısı kendine has sounduyla tanınırken Rick Rubin birlikte çalıştığı sanatçılar için kendilerini aşabilecekleri bir alan yaratmasıyla meşhur: Doğuştan gelen özgür ruhlarıyla, beklentilerle ehlileştirilmemiş saf benlikleriyle yeniden temasa geçebilecekleri bir alan. Bu kitap, Rubin'in aynı alanı bizler için oluşturma girişimi. Çünkü ona göre yaratıcılık doğuştan gelen bir hak ve hepimize mahsus. Yeter ki gereken öz farkındalığı geliştirebilelim, dışarıdan nasıl algılandığımızı bir tarafa bırakıp, doğrudan iç dünyamızla uyumlanabilelim.
Yaratıcı Eylem, sanatçının yolunu herkesin izleyebileceği bir rota olarak aydınlatan; yaratıcı sürecin sadece başarı hikâyelerinden ibaret olmadığını, aynı zamanda zorluklar ve cesur hatalardan geçtiğini gösteren bir rehber. Rubin bir ömür boyu süren çalışmalarından edindiği bilgeliği damıtıp, yaratma gücünü hepimiz için daha erişilebilir kılıyor.
“İster müşterisiyle iletişim kurmakta zorlanan biri olsun ister iş yetiştirmeye çalışan bir sevdiğiniz, Yaratıcı Eylem, teşvik edici o kıvılcıma ihtiyaç duyan herkes için sorunlara yeni bir bakış açısıyla yaklaşmaya yardımcı olacak, güçlü bir kitap.” –Guardian
Her Temas – İnsan Duygularının Yeni Bilimi
279.00₺
İnsanlar arasındaki fiziksel veya düşünsel her temasın zihindeki karmaşık örgüde nasıl iz bıraktığını ve duyguların hem biyolojik hem de evrimsel kökenlerini klinik hikâyelerle aydınlatan nefes kesici bir zihin yolculuğu.
Ünlü klinik psikiyatr ve nörobilimci Karl Deisseroth hayatını insan zihni hakkındaki gerçeklerin peşinde koşarak geçirdi. Beyne dair bildiklerini hastalarına duyduğu derin empatiyle birleştiren Deisseroth, Her Temas'ta "bozukluklarımız sağlam yanlarımız hakkında ne söyler?" sorusunun peşine takılarak ilginç zıtlıkların izini sürüyor.
Güncel araştırmalar ve birlikte çalıştığı hastalarına ait hikâyeler aracılığıyla kendi evrimsel tarihimiz ile gündelik hayatımızdaki sancılı anlar arasında köprü kuruyor: Yeme bozukluğu yaşayan genç bir kadın, beynin en ilkel dürtüsü olan açlığa karşı zihnin nasıl direnebildiğini gözler önüne sererken depresyon ve demans yüzünden sessizliğe gömülmüş yaşlı bir adam, insanların yalnızca mutluluğu değil, mutsuzluğu da hissedecek şekilde nasıl evrimleştiğini gösteriyor.
Her Temas, doğamızdan gelen bağ kurma ve anlam bulma özlemimizi zarafet dolu bir dille resmederek yalnızca beyne değil, tüm benliğimize dair anlayışımızı değiştiriyor.
"Deisseroth, heyecanlandırmak ve aydınlatmak gibi iki zor işi aynı anda başarıyor." -GUARDIAN
"Gerçek ile kurgunun, hakikat ile hayal gücünün, yıkım ile arzunun bir karışımı." -SCIENCE
"İnsan beynine dair bilgilerimiz bir devrim sürecinde ve Karl Deisseroth bu ilerlemede başı çekiyor. Şimdi maharetli bir yazar ve anlatıcı da olduğunu gösteriyor." -NEIL SHUBIN, Canlılığın Tarihi'nin yazarı