“Kral Lear / Hepsi Sana Miras Serisi” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
Canlılığın Tarihi: Fosillerden DNA’ya Dört Milyar Yıllık Karnaval
255.00₺
Shubin, olağanüstü yaratıkların öyküleri eşliğinde evrimin kalbindeki sırrı, doğanın icat mekanizmalarını çözümlüyor. Bakterilerden beyinlere, balık akciğerlerinden semenderlerin mermi gibi fırlayan dillerine kadar yaşamın çeşitlilik karnavalını yönlendiren sıradışı araçların şaşılası kökenlerini aydınlatıyor.
–SEAN B. CARROLL, Serengeti Yasaları ve Cesur Dâhiler’in yazarı
Tüylerin hayvanlara uçmada, akciğerler ve bacakların da karada yaşamalarında yardımcı olmak için ortaya çıktığını düşünüyorsanız yalnız değilsiniz, ama tümüyle yanılıyorsunuz.
Milyarlarca yıllık süreçte tarihöncesi balıklar karada yürümek üzere evrimleşirken, sürüngenler uçan kuşlara, primatlar iki ayak üzerinde yürüyen, konuşan, kitap yazan canlılara dönüştüler. Ama hiçbir şey, başladığını zannettiğimiz zamanda başlamadı. Yenilikler zamanın derinliklerine uzanan öncüllere sahiptir. Paleontologlar büyük değişimlerin tam olarak nasıl gerçekleştiğini gösterecek fosillerin peşinde bir yüzyıldan uzun süredir gezegeni dolaşıp duruyorlar.
Ve bugün, inanılmaz bir noktadayız: Tarihöncesi fosillerin yeni DNA teknolojileriyle bir araya gelmesi; dolambaçlı yollar, deneme yanılmalar, tesadüfler ve icatlarla dolu milyarlarca yıllık evrimsel tarihi kavrayışımızda büyük sıçrama yarattı. Yaptığı keşiflerle bu sıçramanın bizzat önemli bir parçası olmuş, dahası bizlere İçimizdeki Balık gibi 21. yüzyılın en güzel bilim kitaplarından birini hediye etmiş ünlü paleontolog Neil Shubin, Canlılığın Tarihi’nde yaşamın muazzam çeşitliliğinin ardındaki sırları anlamak için bizleri yüzyıllara yayılmış bir keşif yolculuğuna çıkarıyor. Yürüyen balıklardan mutant sineklere, denizanalarından insana uzanan, isteseniz uyduramayacağınız hayret verici detaylarla dolu bu yolculuk bizi o büyük sorulardan birinin cevabına bir adım daha yaklaştırıyor: Yaşam kaçınılmaz mıydı, yoksa tüm bunlar sadece bir kazanın sonucu mu?
2021 Goodreads Okur Ödülleri Adayı
Müfettiş Numeroni – 2 Altın Peruk Hırsızlığı
225.00₺
1 hırsızlık olayı, 6 şüpheli ve tek suçlu!
İlkokul öğrencilerinin sayısal zekâ becerilerini geliştirmek için hazırlanmış etkinlikli ve çıkartmalı dedektiflik çizgi romanı.
Müfettiş Numeroni ile yardımcıları Kenar Mahalle Fareleri, gizemli bir şekilde ortadan kaybolan altın peruğun peşine düşüyorlar. Sevimli dostlarımızla birlikte ipuçlarını ortaya çıkarmaya ve suçluyu bulmaya hazır mısın?
Müfettiş Numeroni’ye yardım etmek için önce merak uyandıran mantık oyunlarını çözmemiz gerek. Bunu yaparken aşağıdaki bilgi ve becerileri kullanacağız:
• 1’den 100’e kadar sayıların okunuşu, yazılışı; tane ve deste
• zihinden hızlı dört işlem
• tablo yorumlama
• labirentler ve geometrik şekiller
• ölçüler: ağırlık, yükseklik, hacim
• veri toplama ve örüntü bulma
• problem çözme
Bulmacalardan ve oyun temelli öğrenmeden ilham alan Müfettiş Numeroni serisi, merak uyandırıcı bir hikâye aracılığıyla, ilkokul 2. ve 3. sınıf öğrencilerinin matematik öğrenimine yardımcı olacak zihinsel süreçleri harekete geçirmeyi, ıraksak ve yaratıcı düşünme biçimini geliştirmeyi amaçlıyor.
Bilim Tavşanı Şarlot
205.00₺
Şarlot ciddi bir bilim tavşanı. Bilimsel yöntemi kullanarak büyük problemleri çözmeye bayılıyor. Ama Şarlot’un bir sorunu var. Ona daha fazla alan lazım! O kadar çok kardeşi var ki kendine deneyleri üzerinde çalışacak bir yer bulamıyor. Bu sorunu çözmek için bilimden faydalanabilir mi?
Biraz boş alan bulabilmek için kendine bir uzay mekiği yapıp (tabii ki havuç şeklinde) uzaya gitmeye niyetlenen tavşan Şarlot’un eğlenceli hikâyesi.
Bilim Tavşanı Şarlot’la çocuklar bilimsel yöntemin 5 temel adımını basitleştirilmiş haliyle öğrenip, problem çözme becerilerini geliştirebilecekler. Kitap, derste ya da evde kolaylıkla uygulanabilecek etkinlik sayfaları da içeriyor.
Instagram'da kitap hakkındaki okur yorumlarını sizin için derledik, okumak için #bilimtavşanışarlotdomingo etiketiyle arama yapabilirsiniz.
Beyaz Yalan
257.00₺
Benim adım Michael Salter ve ölüyüm; bildiğim bir şey varsa o da ölü olduğum. Bunun haricinde... Bunun haricinde kalanlarla ilgili yalnızca tahmin yürütebilirim.
Michael'ın öldüğü gün biri masum bir yalan söyledi. Ağızdan ağıza dolaşırken büyüdü o yalan ve sonunda gerçeğin yerini aldı. Büyük Salter ailesi gerçekle yüzleşmek yerine onu yeniden yazdı, inanmayı seçtikleri şeyin zamanla onları nasıl dönüştüreceğini bilmeden.
Yıllar sonra, bu kez istemsizce hatırlanmış "masum bir gerçek" akışı tersine çeviriyor. Ağızdan ağıza dolaşırken büyüyor o gerçek ve geriye devasa bir suçluluk duygusu kalıyor, tüm ailenin yüzleşmesi gereken.
2010 Orwell Kitap Ödülü sahibi Andrea Gillies, sıradışı bir kurgu, derinlikli karakterler ve zarafet içeren sürükleyici romanıyla bize ihtişamlı bir ailenin usul usul çürüyen kalbini açıyor.
“Gillies dokunduğu her şeye büyü katıyor.” Sunday Times 2012'nin en iyi 100 yaz kitabı listesinden
“Kesinlikle sarsıcı...Saflara büyük bir yazar katılıyor.” Daily Express
“Fazlasıyla tesirli.” Guardian
Denizler Altında Yirmi Bin Fersah / Hepsi Sana Miras serisi
200.00₺
“Siz kimsiniz?” diye sordu Pierre Amca.
“Neredeyiz biz?”
“Ve neden bizi burada tutuyorsunuz?”
“Önce ilk soruyu yanıtlayayım,” dedi sakallı adam. “Bana Kaptan Nemo diyebilirsiniz. Şu anda benim keşfim olan Nautilus adlı deniz aracındasınız.”
“Bize ne yapmayı düşünüyorsunuz?”
“Sizi burada tutmaya niyetliyim.”
“Sizden bizi serbest bırakmanızı talep ediyorum,” dedi Pierre Amca.
Bunu duyan Kaptan Nemo neşesiz bir kahkaha attı.
Jules Verne’in bu ünlü bilimkurgu klasiğini çağdaş edebiyatın en önemli yazarlarından Dave Eggers günümüze taşıyarak 14 yaşındaki Consuelo’nun gözünden yeniden anlatıyor.
Ünlü okyanus bilimci Pierre Arronax ve ekibi, okyanuslarda terör estiren, gemileri batıran gizemli sualtı canavarını avlamak için denizlere açılır. Fakat tuhaf gerçekle yüzleşmeleri çok uzun sürmez: Deniz canavarı sandıkları şey aslında Nautilus adında bir denizaltıdır ve eşsiz zekasını tehlikeli fikirlere adamış Kaptan Nemo tarafından yönetilmektedir. Consuelo ve Arronax için asıl macera Kaptan Nemo ile tanışmalarıyla başlayacaktır.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin altıncı kitabında, bir Jules Verne klasiği olan Denizleri Altında Yirmi Bin Fersah'ın öyküsünü bize ünlü Amerikalı yazar ve eğitim aktivisti Dave Eggers (Müthiş Dahiden Hazin Bir Eser) anlatıyor, Fabian Negrin ise resimliyor.
Cyrano de Bergerac / Hepsi Sana Miras Serisi
203.00₺
Ne zafer peşindeyim ne de servet,
Aradığım bir yol, beni Ay'a götürecek.
Cyrano De Bergerac haksızlığa boyun eğmeyen, güçlünün karşısında dimdik durabilen, onurlu bir silahşör. Ama aynı zamanda fizikçi, filozof ve şair kendisi. Kılıcını kullanmadan, sadece cümleleriyle gülünç duruma düşürebilir düşmanlarını. Bir tek kusuru vardır, dillere destan büyüklükteki burnu. Bu hiçbir şeyden korkmayan adam, sırf çirkin olduğunu düşündüğü için bir türlü cesaret edemez büyük aşkı Roxanne’e duygularını açmaya. Pek çok kişi gibi o da dış görünüşü yüzünden sevilemeyeceğini düşünmektedir. Zekası ve sevimliliği yüzünden sevilebileceğini ise aklına bile getirmez.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin dördüncü kitabında, bir Edmond Rostand klasiği olan Cyrano De Bergerac'ın öyküsünü bize ünlü İtalyan yazar Stefano Benni anlatıyor, ünlü çizer Miguel Tanco ise resimliyor.
Burun / Hepsi Sana Miras Serisi
203.00₺
Sayın bayım, burada mesele son derece açık.
Siz... Siz benim burnumsunuz!
“Bu, bir burnun hikâyesidir; yasal sahibinin suratından yok olup sırra kadem basan ve bağımsız bir hayat sürmeye başlayan bir burnun hikâyesi.”
Binbaşı Kovalev’in burnu bir sabah berber İvan Yakovleviç’in ekmeğinin içinden çıkar. Şehirde müsteşar kılığında gezip tozan, pek çok söylentinin alıp yürümesine neden olan ve Binbaşı Kovalev’i hayli zor durumda bırakan bu burnun ilginç hikâyesidir bize anlatılan.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin dokuzuncu kitabında Nikolay V. Gogol’un eşsiz eseri Burun’u, Andrea Camilleri yeniden anlatıyor, Maja Celija resimliyor.
Antik Dünya – Aklayakın 3
230.00₺
Antik dünyada yaşam nasıldı? Bir zaman makinemiz olsa ve gidebilseydik Antik Roma’da neler görürdük mesela? Parıltılı beyaz tapınaklar ve togalara bürünmüş Romalılar mı? Forumda konuşma yapan Cicero’yu mu? Atina’da gezinseydik fikirleriyle Atinalıları çileden çıkaran Sokrates’e mi rastlardık? Parthenon’un görkeminden gözlerimizi alabilir miydik?
Bu kitapta Antik Çağ’a dair bu tür klişe imgeler yok.
İngiltere’nin önemli tarihçilerinden Jerry Toner’la bambaşka bir antik dünya yolculuğuna hoş geldiniz: Sokaklar ölüm ve çöp kokuyor. Seçkin azınlık dışındaki herkes sürekli fakirleşme, açlık ve ölüm tehdidi altında yaşıyor. Belediye, köle cezalandırma hizmeti veriyor. Bebekler satılıyor, kadınlar satılıyor, erkekler satılıyor. Cinsellikte, kimin kimle ne yaptığına değil, kimin üstte olduğuna bakılıyor. Duvar yazıları bilgelik değil, bol küfürlü mesajlar içeriyor.
Jerry Toner, böyle bir dünyada sıradan bir kadın, esnaf ya da köle olmanın anlamını sorguluyor. Antik dünyayı anlayabilmek için Antik Yunan ve Roma’yı tek başlarına değil, dönemlerinin küresel güçleriyle birlikte değerlendiriyor. Mesela Yunan metinlerinde barbarlar olarak geçen Persler sahiden öyle miydiler? Yunanlar hakkında ne düşünüyorlardı? Roma İmparatorluğu, Antik Çin’le karşılaştırıldığında nasıl duruyordu? Batı’nın İslam’a bakışını şekillendiren neydi?
Antik Dünya’yı okumak, hangi fikirlerin çağdan çağa “yeniden icat edilerek” kullanıldığını, hangi davranışların hemen hiç değişmeden nesilden nesile geçtiğini görmemizi, modern dünyaya dair cevaplamakta zorlandığımız sorulara başka bir gözle bakabilmemizi sağlıyor.
Aklayakın serisi, mühim fikirler/zamanlar üzerine, önemli zihinler tarafından kaleme alınmış kısa ama tesirli kitaplardan oluşuyor.
Yaratık Öğretmen Çıldırdı
185.00₺
SINIFTA KONTROLDEN ÇIKAN BİR ŞEY VAR...
VE BU KEZ ÖĞRENCİLER DEĞİL!
İngiltere’de Oxford tarafından basılan ve yayın hakları pek çok ülkeye satılan Yaratık Öğretmen serisinin ikinci kitabı Yaratık Öğretmen Çıldırdı da tıpkı ilk kitap gibi çocuklara “devasa eğlence” vaat ediyor.
Jake ve sınıfı, Wilf’in Vahşi Macera Parkı’nın açılışına gidiyor. Bu çılgın park muhteşem oyunlarla dolu ama en sevdikleri öğretmenleri Bay Hyde’ın Yaratık’a dönüşmesiyle işler çığırından çıkıyor, karmaşa başlıyor!
Jake ve arkadaşları, gözden kaybolan Yaratık’ı bulup, öğretmenleri hakkındaki gerçek ortaya çıkmadan önce yeniden Bay Hyde’a dönüşmesini sağlayabilecekler mi?
Son sürat akan bir nehirde yol almak kadar heyecan verici ve takla atan timsah kadar eğlenceli bir maceraya hazır olun!
Kedi Felsefesi
235.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
“UYANDIĞINDA DAHA ÇOK ÇALIŞABİLMEK UĞRUNA UYUMAK, ACINASI BİR YAŞAM BİÇİMİDİR. KEYİF İÇİN UYU, KÂR İÇİN DEĞİL.”
En zeki ve yaratıcı zihne sahip tür biziz. Sadece biz, türünün huzursuzluğuna deva bulmak için bir düşünce disiplinini –felsefeyi– yarattık. Öyleyse nasıl oluyor da kediler bir şekilde hep memnun ama biz hep dertliyiz? Belki de büyük filozoflarımızdan çok, kedilerden öğreneceklerimiz vardır.
Çağdaş düşünür John Gray insanın felsefeyle, inanışlarla ve modern araçlarla kurduğu dünyasının kırılganlığını bir kedinin patisiyle yoklayıp test ediyor; sevgi, bağlılık, ölümlülük, ahlak, kıskançlık ve benlik gibi belalı konuların kediler için neden meseleye dönüşmediğini anlamaya çalışıyor. Montaigne’in meşhur kedisinden, Vietnam Savaşı’nı cesaret ve neşesini kaybetmeden atlatmış kedi Mèo’ya, oradan da kedilerle ilgili kendi gözlemlerine uzanarak bir canlının “doğasına sadık olmasının” iyi yaşamak için kilit önemini vurguluyor. Bebeklikten itibaren toplumsal kabullere göre inşa ettiğimiz kendimize dair imgelerin çoğu zaman bedenimiz ya da yaşamımızın gerçekliğiyle uyuşmadığını, dolayısıyla onların peşinden koşmanın mutluluktan çok hayal kırıklığı getireceğinin altını çizerek, hayatlarımızın her türlü mükemmellik fikrinden daha zengin ve daha anlamlı olduğunu gösteriyor.
Kedi Felsefesi, kışkırtıcı fikirleriyle okurlarını silkeleyen, yün yumağına dolanmanın kedilere özgü olmadığını gösteren küçük ama tesirli bir kitap.
“Gray fikirlerimizde kendimizi pohpohlayıcı, aldatıcı ve sığ ne varsa tespit etmesini sağlayan bir altıncı hisse sahip sanki.”
Costica Bradatan, The Washington Post
Benim Oyunum
260.00₺
“İstese sahadaki her pozisyonun en iyi oyuncusu olabilirdi.”
-ERIC CANTONA
“Cruyff’ü tanımadan önce futbol hakkında hiçbir şey bilmiyordum.”
-PEP GUARDIOLA
“Cruyff güzel oyunu daha da güzelleştirmek için herkesten daha fazlasını yaptı.”
-GARY LINEKER
“Top her ayağına geldiğinde heyecanlandığınız o muhteşem futbolculardan biriydi.”
-BOBBY CHARLTON
Johan Cruyyf’ün gelmiş geçmiş en büyük futbolcu olup olmadığını tartışabiliriz ama futbolun doğasını tek başına en fazla değiştiren oyuncu olduğu su götürmez bir gerçektir. Gerek sahada gerek kenarda, Cruyff futbolun ödün vermeyen dehasıydı. Onun futbol görüşü –Total Futbol– oyunun oynanışını baştan aşağı değiştirdi. Kazanmak kadar seyir zevkine de inanıyordu. Ajax ve Barcelona’da yerleştirdiği tarzın göz kamaştıran akıcılığı, dünyanın en beğenilen takımlarının oyun tarzlarının temeline dönüştü.
Yayımlandığı pek çok ülkede çoksatanlar listelerine giren BENİM OYUNUM’da Cruyff, Amsterdam’ın beton sokaklarında başlayan hikâyesini, oyununu tanımlayan ve ardından gelen futbolcu ve çalıştırıcı nesillerine damga vuran felsefeyi paylaşıyor; neredeyse futbolu kadar akıcı bir dil ve etkileyici bir dürüstlükle.
Zaman Sandığı
245.00₺
İzlanda Edebiyat Ödülü (gençlik kitapları dalında) • İzlanda Kitapevleri Ödülü• Nordic Council Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Ödülü
“Dünyayı fethettiğini sanıyorsun ama sana söyleyecek bir çift sözüm var: Kimse dünyayı fethedemez, zamanı fethedemediği sürece!”
Yakın bir gelecek... Artık kimse ruhsuz pazartesilere, soğuk şubatlara hatta ekonomik krizlere bile katlanmak zorunda değil. Kötü zamanları Zaman Kutusu®’na girip atlatmak mümkün.
Sigrun’un ailesi, yaklaşan büyük ekonomik krize karşı –diğer herkes gibi– sihirli kara kutularının içine saklanarak birinin gelip tüm sorunları çözmesini beklemeye karar veriyor. Ama Sigrun’un kutusu, olması gerekenden erken açılıyor ve küçük kız kendini şehrin terk edilmiş, vahşi hayata teslim olmuş sokaklarında, bu durumu çözmeye çalışan yaşlı bir kadına yardım eden bir grup çocuğun arasında buluyor.
Dünya en eski lanetlerden birinin etkisi altında ve laneti kaldırmak için çocuklara gereken ipuçları, kızını karanlık ve kasvetli günlerden korumak, sadece güzel günleri görmesini sağlamak için içinden zamanın bile geçemediği bir sandığa kapatan Pangea kralının hikâyesinde!
İzlandalı yazar Andri Snær Magnason’un bol ödüllü kitabı Zaman Sandığı, peri masalıyla distopik bir geleceğin ustaca iç içe geçtiği, bizi hayatı bir an önce avuçlarımızın içine almaya çağıran eşsiz bir hikâye.
“Adeta Chomsky ve Lewis Carroll’ın aşkından doğmuş bir eser.”
–Rebecca Solnit