“KITLIK SONRASI ANARŞİZM” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
HİTİTLİ
268.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
İsimsiz bir kahramanın anlatılmamış hikâyesi: Kurnaz Odysseus için Truva Atı’nı inşa eden, İsrailoğulları için Eriha’nın surlarını yıkan, güzel yüzü uğruna bin gemi kaldırılan Helen’i hem yakışıklı Paris’ten hem de mağrur Meneleos’tan çalan adamın hikâyesi.
Hititli asker Lukka, Asurlulara karşı yaptıkları uzun ve acımasız seferden ülkesine döndüğünde, bir zamanların görkemli Hatti İmparatorluğu’nu keşmekeş içinde bulur; başkent alevlere ve dehşet saçan yağmacı çetelere teslim olmuştur. Fakat Lukka daha beterini henüz görmemiştir: Babası katledilmiş, karısı ve iki küçük oğlu köle tacirleri tarafından kaçırılmıştır.
Lukka, köle tacirlerini Yunan toprakları boyunca takip edip savaşın kasıp kavurduğu Troya’ya varır. Vaktiyle muhteşem bir şehir olan Troya da insanların musibetleriyle harap haldedir. Lukka, Troya’da soylu Hektor ve çevik Akhilleus ile aynı düzeyde bir savaşçı olduğunu kanıtlar.
Ben Bova, antik Troya efsanesine heyecan verici ve şaşırtıcı yeni bir bakış açısı getiren Hititli romanıyla klasik bir hikâyeye yeni bir soluk getiriyor.
Daha Adil, Daha Makul Bir Küresel Ekonomi Mümkün mü?
255.00₺
2019 George S. Eccles İktisat Yazımında Mükemmellik Ödülü
Ulus devlet anlayışı, yakın zamana kadar küreselleşme dalgasının altında kalıp tüm etkisini yitirmeye mahkûm görünüyordu. Şimdi ise tüm dünyadan yükselen popülizm rüzgârını arkasına alarak geri döndü.
Dünyanın önde gelen iktisatçılarından Dani Rodrik, denetlenmeyen bir küreselleşmenin ekonomik ve siyasi riskleri konusunda uzun yıllardır uyarılarda bulunuyordu. Başta Trump’ın politikaları ve Brexit olmak üzere yakın dönemde dünyayı saran popülist dalga, bu uyarıların haklılığını kanıtlar nitelikte. Şimdi Rodrik, hem iktisat biliminin temel ilkelerini göz ardı ederek sorgusuz sualsiz bir şekilde küreselleşmenin bayraktarlığını yapan meslektaşlarını eleştiriyor hem de teknokratik elitlerin “hiperküreselleşme” konusundaki saplantılarının neden ulus devletlerin ekonomik refah, finansal istikrar ve eşitlik gibi meşru hedeflere ulaşmalarını zorlaştırdığını gösteriyor.
Dani Rodrik, sınırların kapatılması ya da Trump tarzı bir korumacılık yerine, ulusal ve küresel yönetişim arasında nasıl ihtiyatlı bir denge kurulabilineceğine ve sonuç olarak nasıl daha adil, daha makul bir küresel ekonomiye ulaşabileceğimize dair uygulanabilir bir yol haritası çiziyor.
Dâhiler Sınıfı – Arşimet: Sayıların Büyücüsü
200.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
DÂHİLER SINIFI: OKUMASI KOLAY, UNUTMASI ZOR
Antik Çağ’ın en büyük bilgininin inanılmaz hikâyesi. Yemek yemeyi ve yıkanmayı unutan, ama elindeki pergelle dünyayı sonsuza dek değiştiren sıra dışı ve gizemli bir dâhi.
Büyük ilgi gören Dâhiler Sınıfı serisi ARŞİMET: SAYILARIN BÜYÜCÜSÜ ile devam ediyor.
Dâhiler Sınıfı Serisi Hakkında:
Bunlar, her biri kendi yöntemiyle; kelimeleriyle, icatlarıyla, seçimleriyle ve hatta kaderleriyle dünyayı değiştirmiş kadınların ve erkeklerin hayat hikâyeleri; şaşkınlık ve hayranlık duymanızı sağlayacak, hayal gücü ve merak duygunuzu harekete geçirecek büyüleyici hikâyeler. Dâhiler Sınıfı serisi bu özel insanları çocuklarla (9 yaş ve üstü) tanıştırmak üzere tasarlandı. İlk olarak yayımlandığı İtalya’da büyük övgü toplayan ve ardından pek çok dile çevrilen Dâhiler Sınıfı, minik ebadı, renkli illüstrasyonları, bilgiyi heyecan ve macerayla birleştiren anlatımıyla çocukların kolay okuyacağı, zor unutacağı, onlara öğrendiklerinden daha da fazlasını merak ettirecek bir seri.
Çoluk Çocuk
255.00₺
"Bir başyapıt, daha önce hiç açılmamış bir hazine sandığının içini görmek için ayrıcalıklı bir davet." Johnny Deep
COLTRANE’in öldüğü yazdı, aşkın ve isyanların yazıydı ve Brooklyn’de tesadüfi bir karşılaşmanın iki genç insanı sanat, bağlılık ve başlangıçlarla dolu bir hayat yolculuğuna çıkarttığı yazdı.
Pek çok eleştirmen tarafından 2010’un en iyi kitapları arasında olarak gösterilen ve son olarak prestijli National Book Awards’u kazanan ÇOLUK ÇOCUK, bir aşk hikâyesi olarak başlayıp bir ağıt olarak sona eriyor.
Altmışların sonu, yetmişlerin başındaki New York’a, onun zengin ve fakir insanlarına, sanatçılarına ve serserilerine bir selam çakıyor. Yolun başında birbirlerine göz kulak olmaya söz vermiş iki genç sanatçı, Patti Smith ve Robert Mapplethorpe’un yu¨kselişini ve şöhret kapısını aralayışlarını nefes kesici bir içtenlik ve saflıkta anlatan bu kitap, gerçek bir masal.
"...Robert hakkında, bizim hakkımızda yazabileceğim daha pek çok hikâye var. Ancak anlattığım hikâye bu. Anlatmamı istediği hikâye bu. Sözümü tuttum. Dünyanın kara ormanına dalan Hansel ile Gretel gibiydik. Asla hayal bile edemeyeceğimiz cazibelerin, cadıların ve iblislerin yanı sıra ancak bir kısmını hayal ettiğimiz ihtişamlarla karşılaştık. Bu iki genç adına hiç kimse ne konuşabilir, ne de birlikte geçirdikleri günler ve geceler hakkında doğruyu söyleyebilir. Bunu sadece Robert ile ben anlatabiliriz. Onun deyişiyle, bu bizim hikâyemiz. Ve o gittiği için, bunu size anlatma görevini bana bıraktı. "
HUKUK FELSEFESİNİN PRENSİPLERİ
297.00₺
“Hegel, antik site idealini hiçbir zaman terk etmemiştir. 0, yalnızca, bu ideali çağdaş realite ile, toplum içinde giderek daha önemli bir rol oynayan bir burjuvazinin varlığı ile uzlaştırmak istemiştir. Hegel, hukuk konusundaki düşüncesinin ilk sistematik şekli olan jena Hukuk Felsefesi'nde, tabii hukuku,sosyal kurumları yalnızca kendi maddi ve manevi gelişmesine hizmet eden araçlar gibi gören bireysel şahsın hukuku olarak düşünür ve onun karşısına bir organik tabii hukuku koyar; bireyci atomizme, Totalite fikriyle karşı çıkar.
Bu noktada, Hegel'in düşüncesi hiç değişmeyecektir. jena Hukuk felsefesi, şu temel prensipten hareket eder: “ahlaki düzenin pozitif yanı, mutlak ahlaki totalitenin bir halktan başka bir şey olmamasıdır". Demek ki, organize olmuş şekliyle bir devlet olan halk, mutlak esprinin biricik somut tecellisidir. Hegel, daha gençlik çalışmaları sırasında bile, sevginin trajik kaderinin, kaybolmadan sınırsızca sürüp gidememek olduğunu biliyordu. Endividüalizmle karışan soyut insaniyetçilik, insanı tarihiyle uzlaştıramaz. insanlık tarihi, her biri bir somut Evrensel olan halkların veya devletlerin tarihidir. Öyleyse, tabii, yani rasyonel hukuk felsefesi, devletin düşüncesi olacaktır, güzel totalitenin düşüncesi olacaktır. Bu totalitenin içinde birey, bir parça olarak, kendi kendisini aşmak suretiyle kaderini gerçekleştirir. "Özgür bir halkın içinde, akıl, aslında fiilen gerçekleşmiş, canlı esprinin hazır mevcudiyeti olmuştur... Antikçağın en bilge kişilerine şu özdeyişi söyleten sebep budur: bilgelik ve erdem, insanın kendi halkının örf ve adetlerine uygun olarak yaşamasıdır".
Hegel, bu düşünsel yaklaşımıyla, kapitalist devlet yapısının hukuki temelini atmayla kalmamış, bugüne dek süre gelen ulus-devletin temel hukuksal formatını yaratmıştır.
On Bir
185.00₺
Gece geç saatlerde sunduğu radyo programını arayıp umutlarını, korkularını ve pişmanlıklarını paylaşan uykusuz Londralılar onu Xavier Ireland olarak tanıyor. Hiçbiri onun sevdiği her şeyi terkedip -gerçi önce sevdiği her şey onu terketti- yeniden başlamak için Londra'ya geldiğini bilmiyor. Bir daha kaybetmemek için başkalarını kendi hayatının parçası yapacak her türlü yakınlaşmadan uzak bir hayat yaşıyor artık. Ta ki o hayatın tam ortasına Pippa düşene dek. Tuhaf bir şekilde hayatına sızan bu temizlikçi kız onun silmeye çalıştığı geçmişiyle yüzleşmesine, hiç ummadığı yerlerde teselli ve huzur bulmasına yardımcı oluyor. Keşke biraz daha erken karşılaşsalardı... Xavier’nin o karlı günde yaptığı ve yapar yapmaz içini kemirmeye başlayan bir seçim, hiç tanımadığı on bir hayatı çoktan bambaşka yollara saptırmıştı.
Zeki, dokunaklı ve yer yer kahkaha attıracak kadar eğlenceli. Independent
Mark Watson’ın yayımlandığı tüm dillerde büyük ilgi gören zeka, mizah ve hayat dolu romanı ON BİR, seçmediklerimizin bizi seçimlerimiz kadar etkileyip etkilemediğini sorguluyor. Aşkın, kaybedişin ve uzak bildiğimiz yaşamlara yakınlığımızın hikayesi ON BİR. Okuduktan sonra okumuş diğer insanları bulup hakkında konuşmak isteyeceğiniz bir kitap.
EKOLOJİK İNSANCILLIĞIN ÖNCÜLERİ
304.00₺
Bir kitaba üç düşünsel yaşamöyküsü sığdıran Brian Morris, modern ekoloji hareketinin gelişimine damgasını vuran Lewis Mumford, René Dubos ve Murray Bookchin’in fikirlerini, son derece kolay anlaşılır bir biçimde ele alıyor. Bu isimler, bir uçta endüstri megamakinesinin öteki uçtaysa modernlik karşıtı tepkinin yer aldığı çıkışsız ikiliğin ötesine geçerek oldukça makul mantıklı bir üçüncü yol öneriyor. Morris’in ekolojik insancıllık adını verdiği bu ümitvar gelenek, doğayla tekrar hemhal olmuş bir toplum; ekolojik, eşitlikçi ve demokratik bir kent ve kültürü yaratma düşünü benliklerimizde canlandırıyor.
Lafı dolandırmayan, açık ve akıcı üslubuyla sokaktaki eylemciden kuram meraklısı akademisyenlere ve ekologlara kadar her kesime hitap eden Ekolojik İnsancıllığın Öncüleri, ekolojiye, siyasete, felsefeye merak duyanların ya da halihazırda sahada faaliyet gösterenlerin tekrar tekrar okuması gereken bir eser.
Paravatan – Neden Dünyayı Hırsızlar Ve Dolandırıcılar Yönetiyor Ve Onlardan Nasıl Geri Alırız?
260.00₺
“YILIN EN İYİ KİTABI” seçkilerinde
Sunday Times • Economist • Times
2019 ORWELL ÖDÜLÜ Finalisti
Eskiden bir devlet çalışanı ülkesini soymaya kalktığında çaldığı parayla yapabileceklerinin bir sınırı vardı. Kendine yeni bir araba alır, gösterişli bir ev yaptırır veya eşine dostuna para dağıtırdı; seçenekleri üç aşağı beş yukarı bu kadardı. Bir noktadan sonra eve istiflediği paralar ya odalardan taşacak ya da farelere yem olacaktı.
Derken birkaç bankerin aklına parlak bir fikir geldi. Artık hırsızlar daha
büyük hayaller kurabilirdi.
Araştırmacı gazeteci Oliver Bullough bizi kanunların işlemediği, devletlerin erişemediği süper zenginler ülkesi Paravatan’a doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Halkının parasını çalan kleptokratlar, bu paranın aklanıp katlandığı zengin ülkeler, dolandırıcılar ve onların beyaz yakalı yardakçıları... Bullough büyük ses getiren ve prestijli Orwell Ödülü finalisti olan kitabında sistemin nasıl çalıştığını, Avrupa ve ABD’nin “saygın” kurumlarının nasıl birer kara para aklama üssüne dönüştüğünü gözler önüne seriyor.
Bu, 21. yüzyılda paranın, gücün ve yozlaşmanın hikâyesi. Ve bu hikâyeyi değiştirmek için hâlâ çok geç değil.
“Paravatan’ı ziyaret etmeden gücü, serveti ve fakirliği anlayamazsınız.”
Simon Kuper, New Statesman
Nevermoor – Morrigan Crow’un Büyük Sınavı
253.00₺
37 DİLE ÇEVRİLDİ
Yılın En İyi Kitabı - AMAZON
2018 Waterstones Çocuk ve Gençlik Kitabı Ödülü dahil yirmiden fazla ödül
“Tadına doyulmaz.” -GUARDIAN
“Öğrenmenin tek yolu vardı. Jüpiter’in parkasını üzerinden sıyırıp yere attı. ‘Cesur adımlarla,’ diye mırıldandı Morrigan. Gözlerini kapadı. Ve atladı.”
Morrigan Crow lanetli. Bir çocuğun doğabileceği en şanssız günde, Zifiri Gece’de doğdu. Berbat giden havalardan kalp krizlerine, çevresinde yaşanan tüm talihsiz olayların sebebi olarak görülüyor. Daha da beteri, o gece doğmuş tüm çocuklar gibi on birinci doğum gününde ölecek... ya da ölecekti. Gece yarısına saniyeler kala, Jüpiter North adında tuhaf bir adam ortaya çıkıp kara dumandan tazıları atlatarak onu saklı şehir Nevermoor’a götürmeseydi.
Konuşan dev kediler, cüce vampirler, Morrigan’ın hayatında görmediği kadar dostluk.… Nevermoor sihirli bir yer. Ama burada kalabilmesi için Wunderous Cemiyeti’ne kabul edilmesi şart. Bu da ejderha binmek ya da köpeklerle konuşmak gibi olağanüstü yeteneklere sahip yüzlerce çocuk arasından sıyrılıp dört zorlu imtihanı geçmesi demek. Tek bir sorun var: Morrigan özel bir yeteneği olmadığından neredeyse emin!
“Bu sihirli kitaba akılalmaz bir ilgi var: Film anlaşması yapıldı, hakları birçok yabancı ülkeye satıldı, Harry Potter benzetmesi de cabası. Neyse ki bu inanılmaz eğlenceli macera bütün bu ilgiyi hak ediyor. Potter tutkunları, bu kitapta sevecek bir sürü şey bulacak, ama Nevermoor kendine has bir albeniye sahip.” OBSERVER
“Tam gaz keyif; eğlenceli, sürükleyici ve çılgınca yaratıcı.”
Katherine Rundell, GÖKYÜZÜ ÇOCUKLARI’nın yazarı
Okurlar, muzip karakterler ve akla kazınan maceralarla dolu bu heyecan verici dünyaya balıklama dalacak.”
School Library Connection