İlginizi çekebilir…
Veri Biliminde Ustalaşmak
Veri bilimi özellikle son on yıldır dünyamızın çalışma şeklini önemli ölçüde değiştirdi. Eğlenceden siyasete, teknolojiden reklamcılığa, bilimden iş dünyasına veriyi anlamak ve kullanmak artık en çok arzu edilen becerilerden biri haline geldi.
Günümüzün en popüler ve en yüksek puan alan çevrimiçi veri bilimi kurslarının sahibi, uzman yazar ve eğitmen Kirill Eremenko tarafından yazılan Veri Biliminde Ustalaşmak gelecek vadeden bu alanda size mükemmel bir rehberlik sunuyor.
Veri Biliminde Ustalaşmak ile verinin nasıl toplanacağını, analiz edileceğini, sunulup uygulanacağını öğrenecek ve veri hakkındaki temel konularda uzmanlaşabileceksiniz. Tüm bunların yanı sıra Amazon, Apple, Netflix, Linkedln, Boston Consulting Group, Ubisoft’un da aralarında bulunduğu çeşitli kuruluşlara ilişkin vaka incelemeleri sayesinde başarılı veri tekniklerinin neler olduğunu keşfedecek ve ufkunuz genişlerken yöneticilerinizi etkileyebilecek, kendi işinizi kurabilecek ya da iş yapma şeklinizi en doğru biçimde değiştirebileceksiniz.
“Veri bilimini öğrenmek isteyenler için gördüğüm en kapsamlı kitap.” –Ben Taylor
“Alanında uzman bir isimden tavsiyelerle dolu eşsiz bir kaynak.” –Michael Segala
“Veri Biliminde Ustalaşmak yalnızca çevrenizde olup bitenlerle ilgili değil aynı zamanda kendinizle ilgili de düşünmenize yardımcı olacak.” –Damian Mingle
Süper Sağlıklı Çocuk El Kitabı
‘Süper Sağlıklı Çocuk El Kitabı’nın yazarı Dr. Nina Shapiro, beslenme, egzersiz, uyku, hijyen, stres, ekran başında geçirilen süre ve daha fazlası hakkında bilinmesi gerekenleri kitap severlerle buluşturdu. Harvard Tıp Okulu’ndan mezun ve uzmanlığı Pediatri olan Dr. Shapiro, sağlıklı kalmanın sırrını, “Ne, neden ve nasıl?” sorularının cevaplarını anne, babave çocuklar için kitabında cevaplıyor.
Her yaştan çocuk ve yetişkinler için erişilebilir bir sağlık kılavuzu olan “Süper Sağlıklı Çocuk El Kitabı” çocukların “Ama neden?” diyerek sorduğu tüm sağlık sorularını cevaplıyor. Hem ebeveynlerin hem çocukların anlayabileceği günlük, sade, mizah dolu ve eğlenceli bir dille uygulanabilir tavsiyelere dönüştüren Dr. Shapiro bu kitapla çocukları sağlıklı ve enerjik olmayı istemeye teşvik etmeyi amaçlıyor.
Tüm yetişkinlerin dikkatine! Çocukların sorularına kulan verin!
Her yaştaki çocuk, vücudunun nasıl çalıştığını ve yetişkinlerin sağlıklı olmak için yapılması gerekenler hakkındaki ısrarlı fikirlerinin nedenlerini bilmek ister. Yetişkinler çocuklara sürekli aşağıdaki gibi şeyler söylerler:
“Kalk artık ekranın karşısından!”
"Sebzelerini bitir!"
"Akşam yemeği yerine kurabiye yiyemezsin!"
"İlaçlarını almalısın!"
"Ellerini sabunla yıka!"
"Geç oluyor! Yatmaya hazırlan!"
Peki ama neden? Çocuklara bunların aslında bir yetişkinin huysuzlukları değil, kendi vücudunun muhteşem işleyişini bozmamak için gerekenler olduğunu anlatmalıyız.
İşte bu kitapta Süper Sağlıklı Çocuk El Kitabı Nina Shapiro okuyucularını; beslenirken, ilaç alırken, egzersiz yaparken, temizlenirken ve dinlenirken vücutta meydana gelenleri basit bir dille anlattığı inanılmaz bir yolculuğa çıkarıyor. Her bölümde çocukların bedenleri ve sağlıkları hakkında kafalarını kurcalayanları hem bilime dayalı hem de yaşlarına uygun açıklamalar ve çizimlerle anlatmaya çalışıyor. Bu yolculuğun sonunda çocuklar, sağlıklı, güçlü, temiz, dinlenmiş ve enerjik olmanın gerçekten de ne anlama geldiğini anlayarak, en sağlıklı hallerine kavuşmak için doğru kararları verebilecek hale dönüşecekler.
Vücudumuzun gerçekten de muhteşem bir çalışma sistemi var. Onun nasıl çalıştığını, etrafımızda olup bitenlerin bedenlerimizi; bedenlerimizin de dış dünyayı nasıl etkilediğini gösteren bilim de bir o kadar havalı. Haydi büyükler ve çocuklar, eğlenerek öğreneceğiz.
Neden Serisi: Neden Kaka Yaparım?
Sabri Ülker Vakfı Yayınları tarafından hazırlanan Neden Kaka Yaparım? – Neden Serisi,çocukları okul öncesi eğitime alıştırmak, öğrenim ve motor becerilerini geliştirmek için yayımlanmıştır. Çocukların merak ettiği birçok soruya cevap veren Neden Serisi kitapları, eğitici olmasının yanı sıra hareketli tasarımı sayesinde çocuklara kitap okuma alışkanlığı kazandırıyor.
Herkes kaka yapar! Ama hiç nasıl olduğunu merak ettin mi?
Kaka nereden gelir? Vücudumuz hangi besinlere ihtiyaç duyar? Kaka neden önemlidir? Bütün soruların cevabını bu kitapta bulabilirsiniz.
Şaşırtıcı bilgilerle dolu bu kitabı okurken hem eğlenecek hem de bilgi dağarcığınızı geliştireceksiniz.
Neandertal – Soydaşlarımızda Hayat, Sevgi, Ölüm ve Sanat
Keşfedildikleri günden bu yana insan türünün en kötü şöhretli üyeleri sayılan Neandertaller, artık geçmişin önyargılarından arınmış, bilimsel teknolojilerin desteğiyle şekillenen yepyeni bir bakış açısıyla tekrar inceleniyor. Fakat tüm bu araştırmalara rağmen hikâyelerinin tamamını öğrenebiliyor muyuz? İngiliz araştırmacı, arkeolog ve yazar Rebecca Wragg Sykes işte bu hikâyeyi enine boyuna anlatabilmek için yola çıkıyor; Neandertallerin, üstlerindeki yırtık pırtık post parçalarıyla bizden çok çorak buzlu arazilerde yaşayan kuyruksuz maymunlara benzetildiği eski imajını rafa kaldırıyor ve türlü koşullara sahip geniş Avrasya coğrafyasında yüz binlerce yıl boyunca hayatta kalmayı başaran, büyük iklim değişikliklerine göğüs geren bu insanların, aslında her açıdan ne kadar güçlü olduğunu gözler önüne seriyor.
Neandertal: Soydaşlarımızda Hayat, Sevgi, Ölüm ve Sanat bu yakın akrabalarımızın nerede, nasıl yaşadığından neler yediğine, neler giyip nasıl süslendiğinden ölülerine nasıl davrandığına ve cinsel partnerlerini nasıl seçip bebeklerini nasıl büyüttüğüne dek çok geniş bir inceleme alnında, Neandertal kültürüne yepyeni bir pencere aralıyor. Sykes hem konunun uzmanları hem de Neandertalleri merak eden amatör okurların keyifle okuyabileceği bilgi dolu bu kitabında, öncü Paleolitik araştırmaların ve teorilerin ortaya koyduğu bulguları temel alarak Neandertaller hakkında yazılan en kapsamlı araştırmayı sunuyor.
‘‘Neandertaller hakkında yepyeni bir hikâye… İnsanlığa ilgi duyan herkes için önemli bir okuma.’’
Yuval Noah Harari, The New York Times
Maximilian Ponder’ın Muteber Beyni
“Bir bakıma, eminim Max de böyle derdi, ortada bir başlangıç yok. Sadece Büyük Patlama, doğa yasalarının müthiş rastlantılarıyla ortaya çıkan, durmaksızın genişleyen bir evren, evrenin içinde soğuyan gezegenler ve atmosferler ve ilkel çorba ve nihayetinde doğal seleksiyonun akıl almaz şartları sonucu varlığa gelen sen, ben ve açılıp kapanan ceviz masada ölü ölü yatan Max Ponder var belki de. İşte hikaye bu, derdi Max sanki detaylar onu hiç rahatsız etmezmiş gibi. Ediyordu halbuki. Kafayı detaylarla bozmuştu.”
Maximilian Ponder, her anısını kaydetmek amacıyla otuz yıl boyunca hayattan elini ayağını çeker. Ama şimdi, insan zihninin haritasını çıkarmaya yardım edecek defterler ve günlüklerden oluşan başyapıtı Katalog’un ortasında ölü halde yatmaktadır. Ancak arkadaşı Adam Last’ın polisi arayıp Max’in öldüğünü haber vermeden önce, projenin tamamlanabilmesi adına yerine getirmesi gereken korkunç bir görevi vardır. Maximilian Ponder’ın Muteber Beyni, insan zihnini ve anıları anlamak için ömür boyu süren bir arayışa ve hayata dair etkileyici bir roman...
Çocuklar İçin Destanlar Set
Dünya üzerinde her toplum zaman içinde kendi tarihini, inançlarını ve değerlerini ele alan sözlü ve yazılı anlatılar yaratmıştır. Bu büyük anlatılar iyi-kötü, doğru-yanlış, cesaret-korku, sevgi-nefret, yaşam-ölüm gibi zıtlıklara dair izler barındırır ve gücünü, kalıcığını bu zıtlıklar arasındaki çekişmelerden alır. Binlerce yıldır okunan, modern edebiyatı derinden etkilemiş destanlar bunların en önemli örnekleridir. Bu dizimizde, çocuk ve gençler için uyarlanmış, çizimlerle zenginleştirilmiş destanları okurlarıyla buluşturuyoruz.
Aeneis
Aeneis’te Troya Savaşı’nı sağ salim atlatan Aeneas’ın yurdundan ayrılıp İtalya topraklarına yaptığı yolculuk ve oraya vardıktan sonra Latinlerle girdiği savaş anlatılır. Aeneas Harpyler, Kikloplar ve deniz canavarları gibi efsanevi yaratıklarla karşılaşır, ölüler ülkesine iner ama en büyük mücadeleyi insanlara karşı verecektir. Yunan şair Homeros’un İlyada ve Odysseia’sından bazı mitolojik öğelerin de yer aldığı bu eser aynı zamanda Roma İmparatorluğu’nun temellerinin atılışının destanıdır.
İlyada
İlyada’da Yunanistan’dan gelen Akhalarla bugünkü Çanakkale yakınlarında yaşayan Troyalılar arasındaki Troya Savaşı’nın son iki ayı anlatılır. Bir tercih yüzünden başlayan ve on yıl süren bu savaşa tanrılar da sık sık müdahale eder. Kahramanlık, cesaret, yaşamın değeri, savaşın yıkıcılığı üzerine güçlü izler barındıran bu büyük eser yaklaşık üç bin yıl öncesine ait olmasına rağmen hâlâ tüm dünyada okunmaktadır.
Odysseia
Odysseia, Troya Savaşı’nın kahramanlarından Odysseus’un on yıl süren eve dönüş hikâyesidir. Odysseus, Troya düştükten sonra memleketi İthaka’ya doğru yola çıkar ama bu yolculuk başlı başına bir serüvene dönüşür. Bir deniz tanrıçası tarafından yıllarca alıkonur, efsanevi yaratıklarla mücadele eder ve nihayet evine varır. Ama bu sefer de onun yokluğunu fırsat bilip krallığını ele geçirmek isteyenlerle başa çıkmak zorunda kalır. Zekâsıyla meşhur Odysseus’un hikâyesi yaklaşık üç bin yıldır pek çok esere ilham kaynağı olmuştur.
Yanlış Alarm
Time’ın “En Etkili 100 Kişiden Biri” ilan ettiği, Foreign Policiy’nin “En İyi 100 Küresel Düşünürden Biri” seçtiği ve Guardian’ın “Gezegeni Kurtaracak 50 Kişiden Biri” olarak tanımladığı Bjorn Lomborg’a göre iklim değişikliği konusunda hissedilen panik yarardan çok zarara neden oluyor. Kasırgalar kıyılarımıza vuruyor. Orman yangınları ülkelerimizi kasıp kavuruyor. Kutuplardaki buzullar günden güne eriyor. Politikacılar ve aktivistler bu konuda ortak bir mesajı benimsiyorlar: “İklim değişikliği gezegenimizi mahvediyor ve bunu durdurmak için bir an önce sert tedbirler almalıyız.” Çocuklar gelecekleri hakkında endişeye kapılıyorlar, yetişkinler böyle bir dünyada çocuk sahibi olmanın etik olup olmadığını tartışıyorlar.
Bjorn Lomborg Yanlış Alarm’da tüm bu tartışmalara noktayı koyuyor: “İklim değişikliği gerçek olsa da bir kıyamet tehdidi olarak görülmemelidir. Kötü ekonomi politikaları, dünyanın geleceği için çok daha büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Paniğe kapılan liderler, küresel ısınmayı önlemeye yönelik son derece pahalı ve bir o kadar da etkisiz politikalarla uğraşırlarken ülkelerin gelişmesi, aşılama, eğitim, tarım gibi çok daha acil pek çok konuda gerçekten fayda sağlayabilecek tüm adımları tamamen arka plana itmektedirler.”
Yanlış Alarm iklim değişikliği hakkında duyduğunuz neredeyse her şeyin yanlış ve çarpıtılmış olduğunu, kişisel tedbirlerimizin işe yaramayacağını ve politikacıların kontrolü ele almaları gerektiğini gözler önüne sererken daha iyi bir dünya için de somut önerilerde bulunuyor.
“İklim değişikliği konusunu akademik referanslarla değerlendiren ikna edici bir kitap.” –Publishers Weekly
“Titiz bir araştırma örneği. Kesinlikle okumaya değer.” –Forbes
“Lomborg kıyameti andıran tartışmaların panzehirini bu kitapta sunuyor.” –Jordan Peterson
“Biz insanlar, ekonomik krizlerin olumsuz etkilerini önemli ölçüde azaltabilecek şekilde iklim değişikliğine uyum sağlama yeteneğine sahibiz. Bunun nasıl yapıldığını öğrenmek için Yanlış Alarm’ı okumalısınız.” –Niall Ferguson
Neden Serisi: Neden Uyurum?
Sabri Ülker Vakfı Yayınları tarafından hazırlanan Neden Uyurum? - Neden Serisi, çocukları okul öncesi eğitime alıştırmak, öğrenim ve motor becerilerini geliştirmek için yayımlanmıştır. Çocukların merak ettiği birçok soruya cevap veren Neden Serisi kitapları, eğitici olmasının yanı sıra hareketli tasarımı sayesinde çocuklara kitap okuma alışkanlığı kazandırıyor.
Geç mi oldu? Kendini uykusuz mu hissediyorsun?
Uzun ve huzurlu bir gece uykusu geçirmek için neler yapılır? Uykunun evreleri nelerdir? Rüyalarımızı kaçıncı evrede görürüz? Uyurgezerlik nedir? Bütün soruların cevabını bu kitapta bulabilirsiniz.
Şaşırtıcı bilgilerle dolu bu kitabı okurken hem eğlenecek hem de bilgi dağarcığınızı geliştireceksiniz.
Kimyasaldan Gıdaya Doz ve Risk
Kimyasallar sonu gelmez tartışmaların konusu. Gıdalar da içerdikleri kimyasallar nedeniyle gündemdeki tartışmalardan fazlasıyla payını alıyor. Dünyanın sayılı toksikoloji bilim insanlarından biri olan Prof. Dr. Ali Esat Karakaya, Kimyasaldan Gıdaya Doz ve Risk’te, kimyasalların insan sağlığına ve çevreye verdikleri zararların boyutlarını çok çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. Bunun yanı sıra kimyasalların, bugünkü yaşam kalitesine ulaşmamıza yaptıkları katkıları da tarihsel süreç içinde örneklerle anlatıyor.
Günümüzde uygulanan bilim odaklı “kabul edilebilir risk” esaslı kimyasal yönetim sistemlerinin geliştirilme süreci, kitapta bulacağınız konular arasında. Kimyasal yönetim sistemlerinin, eksiksiz uygulanmaları durumunda, insan sağlığını korumada ne ölçüde etkin olabildiklerinin cevabı da yine Kimyasaldan Gıdaya Doz ve Risk’te var.
Toplumun konuya duyarlılığı nedeniyle kimyasallar ve gıdalar hakkındaki bilim dışı, akıl almaz iddiaların ortaya atılabildiği kaotik bir dönem yaşıyoruz.
Alev Makinesi
Roberto Arlt’ın Yedi Deli Adam’ı tamamlama niyetiyle kaleme aldığı Alev Makinesi’nde, Astrolog ve Erdosain’in medeniyeti yok etme planları, teknolojik açıdan oldukça spesifik temellere otursa da psikolojik olarak son derece dengesiz bir hale bürünür. Grubun her bir üyesinin yarattığı oyunlar ve fanteziler, entrikalar ve komplolarla karakterize edilen içsel gerçeklikler, dünyadan her geçen gün daha fazla soyutlanmalarına yol açar. Fakat Alev Makinesi’nde trajediye yer yoktur; yok oluş kimyasal savaşın rasyonel ve bilimsel yöntemleriyle gerçekleşecektir. Okursa, kahramanların ahlak anlayışlarını terk ettikleri, dehşetin ve özkıyımın hüküm sürdüğü bir yerde, onlarla birlikte adım adım uçuruma sürüklenir.
“Roberto Arlt en büyük vizyonerlerimizden... Onun için yazmak dağlamaktır, asitle eritmektir; zalim bir şehri ve o şehrin köpekler gibi sürekli sinsi sinsi yaşamaya mahkûm edilmiş kadın ve erkeklerini birbiri ardına gözler önüne seren cam slaytlar yansıtan sihirli bir fenerdir… Bu, sanattır; tıpkı sokaklarda dövüşen Francois Villon ve tavernalarda bıçak sallayan Kit Marlowe’un mağrur Goya'sının (Arlt bunu okusaydı suratıma yumruk atardı) sanatı gibi... sadece büyük sanatın yapabileceği bir şekilde, bizi kendimizle yüzleştiren bir sanat.”
Julio Cortázar
Durdurulamayan İnsanlık 2
HER ŞEY NEDEN BU KADAR ADALETSİZ?
Tarih kitapları krallar, kraliçeler ve komutanların hikâyeleriyle dolu. Peki tüm bu insanlar nereden çıktı? Bazı insanlar saraylarda yaşayıp herkese emirler yağdırırken bazılarının niçin o sarayları temizlemek ve emirlere itaat etmek zorunda olduğunu merak ettiniz mi hiç? Sapiens kitabıyla tüm dünyada satış rekorları kıran tarihçi yazar Yuval Noah Harari genç okurlara yönelik serisinin ikinci kitabında on bin yıl önce gerçekleşen devrimin bugün bile hayatımızı nasıl etkilediğini anlatıyor. Her şeyin hangi noktada yanlış gitmeye başladığını ama hatalarımızı düzeltmek için hâlâ şansımız olduğunu gösteriyor.
Buğday yetiştirmeye dair masum bir çabanın kıtlıklara, açlığa ve savaşlara nasıl yol açtığını keşfediyoruz. Eski çağların dâhilerinin yazıyı nasıl bulduğunu ve neden vergi ödemek zorunda olduğumuzu öğreniyoruz. İki geveze iskeletle, altın küpeli timsahla ve milyonlarca mutsuz tavukla tanışıyoruz. Ayrıca insanların bitki ve hayvanları kontrol etmeyi öğrenmesinin, bizi nasıl birbirimizi kontrol etmeye yönelttiğini anlıyoruz. Durdurulamayan İnsanlık: Dünya Neden Adil Değil büyük bir şeffaflık ve mizahla harmanlanan gerçek bir hikâye. Dünyamızın nasıl şekillendiğini, neden bazı insanların her şeyi varken diğerlerinin hiçbir şeyi olmadığını merak edenler için destansı bir macera.
Zaman / Zemin / Zuhur
Geçmiş’in izleri, şimdi’nin hızla akan zamansallığı ve geleceği tahayyül biçimleri sanatta, özellikle de tiyatro sanatında yapıta nasıl ve ne ölçüde yansıyor? Unutmaya ve hatırlamaya dair pratikler bizde ve Batı’da nasıl farklılaşıyor? “Unutuşun kolay ülkesinde” yaşayan bizler, geçmişi yok saymaya meylettikçe icra ettiğimiz herhangi bir sanat dalında sadece bugüne çağırabildiğimiz geçmiş temsillerine tutunuyor, hafıza kırıntılarımızla ona yepyeni bir beden şekillendiriyoruz. İşte bu yeni bedeni, zaten bir tür temsil yoluyla işleyen tiyatro sahnesine çıkardığımızda, hakikatten fazlasıyla uzak bir geçmiş imgesiyle kendimizi yanıltıyor olabilir miyiz?
Zaman/Zemin/Zuhur’da Beliz Güçbilmez işte tam da böyle bir merakla, Osmanlı’dan köklenen,
Tanzimat’la birlikte geçmişinden kopmaya niyetli üstelik Batı tiyatrosuna öykünen gerçekçiliğiyle, yeni kurulan cumhuriyetin gölgesinde filizlenen Türk tiyatrosunun bebek adımlarının peşine düşüyor. Güçbilmez kitabında Antik Yunan’dan beri süregelen Batılı tiyatro geleneğine özenen Türk tiyatrosunun çocukluğunu ve bir nevi ergenlik sancılarını dışarıdan, son derece detaycı ama bir o kadar da anlayışlı bir bakış açısıyla analiz ediyor.
Geçmişinden kaçan toplum, o geçmişi yok saymanın yolunu bulmuş, tiyatrosunda, üstelik de gerçeği temsil etmeyi vaat eden “gerçekçi” tiyatrosunda geçmişle hiç ilgilenmemiş, yekpare bir an’da, dondurulmuş bir zaman’da ve salt bir “satıh”a dönüşmüş zemininde, kendini, ansızın zuhur eden hikâyelere tutturmuştur. Öyleyse gerçekçi Türk tiyatrosu kendini derinliksiz, iki boyutlu bir satıh olarak kurdukça, anlattığı hikâyeyi ona yaklaşmadan, kişilerini canlandırmadan dışardan anlattıkça, sadece görünümü, sathı ya da dışıyla ilgilenen bir zâhirperest’e dönüşmüş; Araba Sevdası’nın züppesi Bihruz’un ruhunu hiç durmadan şâd etmiştir.
İnsan Denen Meçhul
İnsan Denen Meçhul’e kaynak oluşturan bilimsel çalışmalarıyla Nobel Tıp Ödülü’ne layık görülen Dr. Alexis Carrel aslen filozof değil, bir bilim insanıdır. İnsan Denen Meçhul’de Carrel, insanı hem sosyal hem psikolojik hem maddi hem manevi yönleriyle bütün olarak ele alır ve mükemmel şekilde anlatır. Hedef kitlesi sadece bilim insanları değil aynı zamanda görevi insan yetiştirip yönetmek olan öğretmenler, doktorlar, din adamları, avukatlar ve mühendislerdir.
İnsanlara kendini keşfetmekte yol gösterici olan bu eser, yayımlandığı tarihten itibaren 50’ye yakın farklı dildeki çevirisi ile dünyadaki birçok bilim insanının bakış açısına hâlâ ışık tutmaktadır. Bu kitabın, insanla ilgili bir dizi bilimsel veriyi sunmaktan başka bir iddiası yoktur. Modern hayatın köleliğinden kurtulmak isteyen insanlar için yazılmıştır. Felsefeyi bilimle harmanlayarak olgunlaşma ve ruhsal gelişimi çok güzel ifade eden olağanüstü bir eserdir ve bu eseri herkes ama herkes okumalıdır.
Mistik Yerler ve Çözülmemiş Gizemler
Atlantis neredeydi?
Kutsal Kâse’yi kimler aldı?
51’inci Bölge’de ne tür karanlık işler dönüyor?
Eğer siz de diğer milyonlarca insan gibi bu soruların
yanıtlarını merak ediyorsanız ya da dünyanın en gizemli
yerlerinden birine seyahat etmeyi planlıyorsanız,
Mistik Yerler ve Çözülmemiş Gizemler tam size göre!
İyi yolculuklar!
Hibrit İnsanlar
Afganistan’da el yapımı bir patlayıcı nedeniyle bacaklarını kaybetmesiyle hayatı bir anda değişen Harry Parker, rehabilitasyon sırasında insanların bu durumun üstesinden nasıl geldiklerini görüp kendi kendine şu soruyu sordu: Tüm insanlar hibritleşiyor mu?
Parker Hibrit İnsanlar’da edindiği yeni kimliğinden ve fiziksel engeliyle nasıl mücadele ettiğinden bahsederken okuru bir bedenin sahip olabileceği en güçlü ve özgürleştirici buluşlarla, en yeni robotlarla ve teknolojilerle tanıştırıyor.
Teknolojinin, insan olmanın ne anlama geldiğine dair anlayışınızı nasıl değiştireceğine inanamayacaksınız!
“Bilimsel icatlarla ilgili olsa da aslında kitabın odak noktası insan kalbi ve zihni.” –Observer
“Hibrit İnsanlar yeni bir dünyaya dair büyüleyici bir seyahat rehberi.” –Gavin Francis
“Mütevazı bir üslupla kaleme alınmış. Geçmişe özlem duymadan geleceğe bakmanın yolunu okura gösteriyor.” –Jeanette Winterson
Aksi Gibi
Öykülerinden birinin kahramanı gibi sanki Pınar Öğünç’ün de bir gözü yerinden çıkmış, sokaklarda tek başına geziniyor. Gerçeğin içindeki gerçeküstünü, gündelik olanı saran politik örtüyü, zamanın ruhunu açık eden anları biriktiriyor. Yalın ve sürükleyici, hem sakin hem öfkeli, bazen de muzip bir dille sıradan görünenin derinlerine çağırıyor.
Aksi Gibi, edebiyatla zenginleştirdiği gazeteciliğinden tanıdığımız Öğünç’ün öykü okuruyla tanıştığı, devamı yıllar içinde gelecek buluşmaların ilki.
“Kibrinizi tanıyorum. Kendinizi mühim, ince ve derin göstermek için yaptığınız numaraları, dışı cilalanmış hırsın kanınıza nasıl zehir gibi karıştığını, üst kat gömme dolaplarında gizlediklerinizi biliyorum. Biliyorum ama çağırdığınız apartman toplantılarında bunu hissettiremiyorum size. Aksi gibi bu görünmezlik, bu öfke evden çıkınca da omurgama yapışıyor. Teklifsiz sen dediğiniz odalarda, yürürken yol vermediğiniz sokaklarda, sesimi manasızlaştırmaya çalıştığınız gezegenin üst katlarında size istediğim gibi direnemiyorum. Canımı sıkıyorsunuz.
Şunu unutmayın. Bu apartmanın temeline en yakın olan benim, bu işin de ancak dinamitle çözülebileceğini biliyorum.
Sayın D1 Blok sakinleri, şimdilik kapılarınızın altından bu metni atıyor, sizi uyarıyorum.”
İnsanlarda ve Hayvanlarda Baskınlık ve Saldırganlık
Gezegenin en dominant canlısı saldıgan doğasıyla hayvanlar olmalıydı. Bu ünvanı onların elinden nasıl aldık?
Florida South Western Devlet Üniversitesinde Biyoloji Profesörü olan Henry R. Hermann, “İnsanlarda ve Hayvanlarda Baskınlık ve Saldırganlık” kitabında insanın evrendeki diğer canlılardan daha baskın olmasının nedenlerini inceliyor. The kitap etiketiyle raflarda yerini almaya hazırlanan kitap, insanı hayvanlardan ayıran zekânın insanlığı nasıl yıkıma sürüklediği sorusuna cevap ararken, saldırganlıkla ilgili birçok konuya da açıklık getiriyor.
Baskınlık ve saldırganlık oyununun kurallarını açgözlü ve bencil olanların belirlediği evrende, insanın kişiliklerinin geliştiği ortamlar, diğer hayvanlarla olan benzerlikleri ve farklılıkları, ahlâki veya ahlâksız yönleri tüm yönüyle ele alınıyor. Yüzlerce kaynak çalışmasının ardından oluşturulan psikoloji türündeki kitapta insanın saldırgan ve hâkim olma dürtüsünün günlük yaşamdaki etkilerine ve insanları baskınlığa ve saldırganlığa iten nedenleri bulacaksınız.
Odysseia
Dünya üzerinde her toplum zaman içinde kendi tarihini, inançlarını ve değerlerini ele alan sözlü ve yazılı anlatılar yaratmıştır. Bu büyük anlatılar iyi-kötü, doğru-yanlış, cesaret-korku, sevgi-nefret, yaşam-ölüm gibi zıtlıklara dair izler barındırır ve gücünü, kalıcığını bu zıtlıklar arasındaki çekişmelerden alır. Binlerce yıldır okunan, modern edebiyatı derinden etkilemiş destanlar bunların en önemli örnekleridir. Bu dizimizde, çocuk ve gençler için uyarlanmış, çizimlerle zenginleştirilmiş destanları okurlarıyla buluşturuyoruz. Odysseia, Troya Savaşı’nın kahramanlarından Odysseus’un on yıl süren eve dönüş hikâyesidir. Odysseus, Troya düştükten sonra memleketi İthaka’ya doğru yola çıkar ama bu yolculuk başlı başına bir serüvene dönüşür. Bir deniz tanrıçası tarafından yıllarca alıkonur, efsanevi yaratıklarla mücadele eder ve nihayet evine varır. Ama bu sefer de onun yokluğunu fırsat bilip krallığını ele geçirmek isteyenlerle başa çıkmak zorunda kalır. Zekâsıyla meşhur Odysseus’un hikâyesi yaklaşık üç bin yıldır pek çok esere ilham kaynağı olmuştur.