“Anlamıyorsun İşte : Genç Kadın İçin Yaşam Rehberi” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle	
İlginizi çekebilir…
Çakma Anne
				
	110.00₺
							
		
					"Çocuklarım günün sonunda hâlâ hayatta iseler, görevimi yerine getirmişim demektir." Roseanne
Hepsi kendince birer Çakma Anne (örnekse hepsinin çocuğuyla evcilik oynarken kendini camdan atmak istemişliği var) ve hepsi komik (örnekse içlerinden biri Conan O'Brien'ın metin yazarı) dört kadın bir araya gelip bu modern zamanlar ebeveynlik rehberini ortaya çıkardı. Kitapta her annenin bir gün tadacağı kaçınılmaz kriz anlarını sıralayıp, mümkün olan en az emekle bunların üstesinden gelmenin, yarım yamalak iş çıkartıp bunu kimseye farkettirmemenin püf noktalarını paylaşıyorlar. İşte bir kaç örnek:
Her Hafta Sonu Saat 9'a Kadar Yatakta Kalmanın Yolları
On Saniye Kuralı: Yere Düşen Emzik
Spor Yapan Annelerle Başa Çıkmanın Yolları
Pazarda/Markette/Alışverişte Sinir Krizleri!
Evet, bu kadınlar sizi anlıyorlar. Küçük diktatörlerinizi tanıyorlar. Ve size yardım edebilirler. 
Not: Yanında yedek emzik taşıyanlardansanız, bu kitap size göre değil. Kusura bakmayın, öyle.				
				
			Cyrano de Bergerac / Hepsi Sana Miras Serisi
				
	203.00₺
							
		
					Ne zafer peşindeyim ne de servet,
Aradığım bir yol, beni Ay'a götürecek.
Cyrano De Bergerac haksızlığa boyun eğmeyen, güçlünün karşısında dimdik durabilen, onurlu bir silahşör. Ama aynı zamanda fizikçi, filozof ve şair kendisi. Kılıcını kullanmadan, sadece cümleleriyle gülünç duruma düşürebilir düşmanlarını. Bir tek kusuru vardır, dillere destan büyüklükteki burnu. Bu hiçbir şeyden korkmayan adam, sırf çirkin olduğunu düşündüğü için bir türlü cesaret edemez büyük aşkı Roxanne’e duygularını açmaya. Pek çok kişi gibi o da dış görünüşü yüzünden sevilemeyeceğini düşünmektedir. Zekası ve sevimliliği yüzünden sevilebileceğini ise aklına bile getirmez.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin dördüncü kitabında, bir Edmond Rostand klasiği olan Cyrano De Bergerac'ın öyküsünü bize ünlü İtalyan yazar Stefano Benni anlatıyor, ünlü çizer Miguel Tanco ise resimliyor.				
				
			Sonbaharın Sonu
				
	258.00₺
							
		
					2021 BOOKER ÖDÜLÜ ADAYI
YILIN KİTAPLARI SEÇKİSİ
GLOBE AND MAIL • CBC BOOKS • DAILY TELEGRAPH • OBSERVER
Clara’nın ablası kayıp. Annesiyle tartışıp evden çıktı ve bir daha dönmedi. Pencerenin önünden ayrılırsa ablasının hiç gelmeyeceğine inanıyor yedi yaşındaki Clara. Okulundan ve komşunun kedisine bakmaktan arta kalan tüm zamanını camda geçiriyor. Komşuları Elizabeth hastanede. Giderken ona söz verdiğinden çok daha uzun zamandır…
Liam, eşinden ve işinden yeni ayrılmış, ne yapacağını bilmeden kendini bu soğuk kuzey kasabasında bulmuş bir adam. Elizabeth’in evine taşınıyor ve çok geçmeden polis kapısına dayanıp ona kayıp bir genç kız hakkında sorular soruyor.
Elizabeth, ömrünün son demlerinde geçmişini düşünüyor. Yıllar önce işlenmiş o suçu, uzun zamandır taşıdığı utancı… Ölmeden önce telafi etmesi gereken şeyler var.
Üç farklı bakış açısından aktarılan Sonbaharın Sonu, karakterler arasında geçiş yaparak onları birbirine bağlayan kederin, pişmanlığın ve sevginin katmanlarını birer birer kaldırıyor. Günümüzün en maharetli anlatıcılarından birinin kaleminden, meraklandıran, nüktedan ve alabildiğine insani bir roman.
“Tanıdığım herkese Lawson’ı anlatıyorum. Her romanı ayrı bir harika.”  –Anne Tyler
“Sonbaharın Sonu’nun akıcı, insancıl ve kasaba yaşantısını zaman zaman alaycılığa kayarak inceleyen diliyle büyülendik.” –2021 Booker Ödülü Jürisi
“Lawson, sade üslubunda daima şaşırtıcı derinlikler gizleyen, zarif bir yazar.” –Toronto Public Library
 
“Bilgelik ve şefkatle dolu, kendine bağlayan bir öykü.” –Toronto Star
“Lawson’ın yazımı zahmetsiz ve basit gibi dururken tüm iplikler birleşip zengin ve tatminkâr bir halı deseni ortaya çıkarıyor ve böylece onun hikâyecilik dehası gözler önüne seriliyor.” 
–Irish Independent
“Lawson insan doğasının karmaşıklığını gündelik dile döküyor.” –Mail on Sunday				
				
			Güneş, Ay ve Rolling Stones
				
	279.00₺
							
		
					Sen söyle. Ben bilmiyorum. Stones'un olduğu bir dünyanın içine doğmak nasıl bir şeydi? Bir güneş, bir ay, bir de Rolling Stones senin için hep vardı. —Keith Richards
Tüm zamanların en büyüğü onlar mı? Tartışılabilir elbette ama 90’larda, müzik sevdalısı gencecik bir muhabirken turnelerine katılıp efsaneyi bizzat yaşayan gazeteci-yazar-senarist Rich Cohen’e göre öyle. Cohen, hızlı hayatlar, yalanlar, acılar, çabalar, kavgalar; başkaldırı, özgürlük, eğlence, uyuşturucu, ölüm, seks, hapis, para ve yıldızlar için söylenegelmiş daha ne varsa hepsini en uçta yaşamış, hep düşmüş, hep kalkmış ve her seferinde yeniden zirveye tırmanabilmiş Rolling Stones’un öyküsünü, yetmişli yaşlarında hâlâ aynı enerjiyle nasıl çalabildiklerini, dedikodularıyla, tanıklıklarla ve grup elemanlarının bizzat anlattıklarıyla, kelimenin tam anlamıyla “içeriden”, hem de “roman tadında” aktarıyor.
"Büyüleyici.” Wall Street Journal
“Okurken plak sürekli dönsün isteyeceksiniz.”  Washington Post
“Mick Jagger nasıl şarkı söylüyorsa Cohen de aynen öyle yazıyor: enerji dolu, havalı ve yaratıcı... Bu kitabı okurken harika zaman geçireceksiniz.”A. J. Jacobs
“Cohen, bu büyük sirki sahne arkasından izlemesi için davet edilmiş seçilmiş kişilerden biri. Ama abisinin duvarındaki Stones posterine hayranlıkla bakan küçük kardeşin bakış açısını da asla kaybetmiyor.” Alan Light
“Şaheser.” Chicago Tribune				
				
			Denizler Altında Yirmi Bin Fersah / Hepsi Sana Miras serisi
				
	200.00₺
							
		
					“Siz kimsiniz?” diye sordu Pierre Amca.
“Neredeyiz biz?”
“Ve neden bizi burada tutuyorsunuz?”
“Önce ilk soruyu yanıtlayayım,” dedi sakallı adam. “Bana Kaptan Nemo diyebilirsiniz. Şu anda benim keşfim olan Nautilus adlı deniz aracındasınız.”
“Bize ne yapmayı düşünüyorsunuz?”
“Sizi burada tutmaya niyetliyim.”
“Sizden bizi serbest bırakmanızı talep ediyorum,” dedi Pierre Amca.
Bunu duyan Kaptan Nemo neşesiz bir kahkaha attı.
Jules Verne’in bu ünlü bilimkurgu klasiğini çağdaş edebiyatın en önemli yazarlarından Dave Eggers günümüze taşıyarak 14 yaşındaki Consuelo’nun gözünden yeniden anlatıyor.
Ünlü okyanus bilimci Pierre Arronax ve ekibi, okyanuslarda terör estiren, gemileri batıran gizemli sualtı canavarını avlamak için denizlere açılır. Fakat tuhaf gerçekle yüzleşmeleri çok uzun sürmez: Deniz canavarı sandıkları şey aslında Nautilus adında bir denizaltıdır ve eşsiz zekasını tehlikeli fikirlere adamış Kaptan Nemo tarafından yönetilmektedir. Consuelo ve Arronax için asıl macera Kaptan Nemo ile tanışmalarıyla başlayacaktır.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin altıncı kitabında, bir Jules Verne klasiği olan Denizleri Altında Yirmi Bin Fersah'ın öyküsünü bize ünlü Amerikalı yazar ve eğitim aktivisti Dave Eggers (Müthiş Dahiden Hazin Bir Eser) anlatıyor, Fabian Negrin ise resimliyor.				
				
			Yemek ve Oyun
				
	290.00₺
							
		
					Bu benim sandalyem.
Önlüğümü takıyorum, kaşığımı kapıyorum.
Yemeğimi yemeye hazırım!
Sonra da oyun zamanı.
Arabamı itiyorum, topuma vuruyorum, blokları üst üste diziyorum, müzik yapıyorum ve kitabıma bakıyorum.
Oyun oynamak çok eğlenceli!
Yemek ve oyun rutinlerine dair kolay anlaşılır ve ilgi çekici resimlerle dolu, neşeli bir kitap. 12 ay ve üzeri çocukların günlük hayatına odaklanıyor.
Seri Hakkında:
Ne Yapar? serisiyle ülkemizde geniş bir çocuk okur kitlesi edinen Liesbet Slegers'ın, miniklerin ilk kitaplığı için hazırladığı Dünyamı Keşfediyorum serisi pek çok dile çevrildi ve yayımlandığı ülkelerde kategorisinin çoksatanları arasına girdi. Miniklerin günlük hayatı aileleriyle birlikte öğrenmelerini, bedenlerini tanımalarını, yemek, uyku ve oyun rutinlerini anlamalarını, mevsimleri ve taşıtları keşfetmelerini hedefliyor. Kolay anlaşılır metinleri, Slegers’ın imzası haline gelmiş sevimli çizimleri ve kalın karton sayfalı güzel tasarımıyla, kitapları bebeklikten sevdiren o ilk kitap olmaya aday.				
				
			Çoluk Çocuk
				
	255.00₺
							
		
					"Bir başyapıt, daha önce hiç açılmamış bir hazine sandığının içini görmek için ayrıcalıklı bir davet." Johnny Deep
COLTRANE’in öldüğü yazdı, aşkın ve isyanların yazıydı ve Brooklyn’de tesadüfi bir karşılaşmanın iki genç insanı sanat,  bağlılık ve başlangıçlarla dolu bir hayat yolculuğuna çıkarttığı yazdı.
Pek çok eleştirmen tarafından 2010’un en iyi kitapları arasında olarak gösterilen ve son olarak prestijli National Book Awards’u kazanan ÇOLUK ÇOCUK, bir aşk hikâyesi olarak başlayıp bir ağıt olarak sona eriyor.
Altmışların sonu, yetmişlerin başındaki New York’a, onun zengin ve fakir insanlarına, sanatçılarına ve serserilerine bir selam çakıyor. Yolun başında birbirlerine göz kulak olmaya söz vermiş iki genç sanatçı, Patti Smith ve Robert Mapplethorpe’un yu¨kselişini ve şöhret kapısını aralayışlarını nefes kesici bir içtenlik ve saflıkta anlatan bu kitap, gerçek bir masal.
"...Robert hakkında, bizim hakkımızda yazabileceğim daha pek çok hikâye var. Ancak anlattığım hikâye bu. Anlatmamı istediği hikâye bu. Sözümü tuttum. Dünyanın kara ormanına dalan Hansel ile Gretel gibiydik. Asla hayal bile edemeyeceğimiz cazibelerin, cadıların ve iblislerin yanı sıra ancak bir kısmını hayal ettiğimiz ihtişamlarla karşılaştık. Bu iki genç adına hiç kimse ne konuşabilir, ne de birlikte geçirdikleri günler ve geceler hakkında doğruyu söyleyebilir. Bunu sadece Robert ile ben anlatabiliriz. Onun deyişiyle, bu bizim hikâyemiz. Ve o gittiği için, bunu size anlatma görevini bana bıraktı. "				
				
			Sürpriz Yumurta: Kokarca ile Porsuk 2
				
	210.00₺
							
		
					HER HAYVANIN YÜREĞİNDE GİZLİ BİR HAZİNE YATARMIŞ.TAŞ BİLİMCİ PORSUK, henüz yavruyken bulduğu ama hain kuzeni Sansar’a kaptırdığı Örümcek Gözlü Akik taşını bir türlü unutamıyor. Tam da bu yüzden Kokarca ona göz kamaştıran akik taşlarıyla dolu bir macera teklif ettiğinde, anında kabul ediyor. Benzemez ikili, Porsuk’un en sevdiği yer olan Sonsuz Göl’ün yolunu tutuyor. Fakat evdeki hesap maceraya uymuyor: Önce kuzen Sansar pattadak çıkıyor karşılarına, sonra da azimli bir tavuk… Neler oluyor derken bu kez de Dinozorlar Çağı’ndan kalma, kıpır kıpır bir hazine bulmasınlar mı? İşler iyice çığırından çıkıyor!
Newbery Ödüllü Amy Timberlake, çoksatan ve ödüller kazanan Kokarca ile Porsuk’un yeni macerasıyla geri dönüyor. Caldecott Madalyası sahibi Jon Klassen’in çizimleriyle bezeli Sürpriz Yumurta’da, Kokarca ile Porsuk özel bir taşı ararken her taşın altından başka sürprizler çıkıyor!
2021’in En İyi Çocuk Kitapları Seçkisinde
Chicago Public Library • Shelf Awareness
“Enfes tuhaflıkları ve koca bir kalbi var.”
Kirkus Reviews
 “Büyük riskler, kahkahalı anlar ve bitmeyen sürprizlerin karşı konulmaz karışımı.”
Booklist				
				
			Burun / Hepsi Sana Miras Serisi
				
	203.00₺
							
		
					Sayın bayım, burada mesele son derece açık.
Siz... Siz benim burnumsunuz!
“Bu, bir burnun hikâyesidir; yasal sahibinin suratından yok olup sırra kadem basan ve bağımsız bir hayat sürmeye başlayan bir burnun hikâyesi.”
Binbaşı Kovalev’in burnu bir sabah berber İvan Yakovleviç’in ekmeğinin içinden çıkar. Şehirde müsteşar kılığında gezip tozan, pek çok söylentinin alıp yürümesine neden olan ve Binbaşı Kovalev’i hayli zor durumda bırakan bu burnun ilginç hikâyesidir bize anlatılan.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin dokuzuncu kitabında Nikolay V. Gogol’un eşsiz eseri Burun’u, Andrea Camilleri yeniden anlatıyor, Maja Celija resimliyor.				
				
			Güzellik Bir Yaradır
				
	290.00₺
							
		
					"YILIN EN İYİ KİTABI” seçkilerinde
New York Times • Guardian • Boston Globe • Flavorwire
Kızışmış Köpeklerden Farksız Erkeklerin Şu Sefil Dünyasına Güzel Bir Kız Çocuğu Getirmekten Daha Büyük Bir Lanet Yok.
Güzeller güzeli Endonezyalı fahişe Dewi Ayu, ölümünden yirmi bir yıl sonra, fırtınalı bir ikindi vakti, ailesine musallat olan bir lanetin intikamını almak için mezarından çıkar. Kızları ve torunları, portakal bahçeleri ve karambola ağaçlarının ortasında, şiddet, ensest, cinayet, delilik ve kalp yarasından mustarip hayatlar yaşamaktadırlar. Hepsi nefes kesici bir güzelliğe sahiptir, biri hariç: İsmi Güzel’dir, çirkinliği ise dillere destan.
34 dile çevrilen Güzellik Bir Yaradır, Endonezya’nın hayali Halimunda şehrinde geçen, korkutucu kadınlar ve iradesiz erkekler, komünist hayaletler ve kinci ruhlar, iffetli prensesler ve merhametsiz haydutlar hakkında, epik bir masal. Tarih ile halk efsanelerini iç içe geçiren Eka Kurniawan karanlık ve aydınlığın el ele dans ettiği fantastik bir başyapıt sunuyor.
“Kim bilir, belki de Nobel Ödülü jürisi, birkaç yıl içinde [Eka’ya] Endonezya’nın hiç almadığı bir ödülü vermeyi düşünebilir.”
Le Monde
“Gabriel García Márquez ile Salman Rushdie’nin edebi çocuğu.”
NY Review of Books
“Göz alıcı bir başarı.”
New York Times
“Nefes kesici, unutulmaz bir kitap.”
Publishers Weekly				
				
			Çekirdek ile Yumurta
				
	205.00₺
							
		
					Çekirdek ile Yumurta bir elmanın iki yarısı gibiydiler.
Arkadaşlıkları büyüdükçe, onlar da büyüdüler.
Çekirdek için bu, fidan olup kök salmak demekti.
Yumurta içinse kuş olup Çekirdek'in gelemeyeceği uzaklara doğru kanatlanmak.
Ama yıllar geçse de buldular yine birbirlerini, tüm gerçek dostlar gibi. 				
				
			Hamnet
				
	260.00₺
							
		
					2020 WOMEN’S PRIZE FOR FICTION ÖDÜLÜ
 2020 AMERİKAN ULUSAL KİTAP ELEŞTİRMENLERİ BİRLİĞİ ÖDÜLÜ
 YILIN EN İYİ KİTABI seçkilerinde: 
NEW YORK TIMES • WATERSTONES • BILL GATES KİTAP KULÜBÜ
1500’lü yılların sonu... Londra’nın doğusundaki bir kasabada yaşayan Hamnet adında bir oğlan, telaşla merdivenden iniyor. Ateşler içinde yatan ikiz kardeşine yardım edecek birini bulması gerek.
Anne oradan iki kilometre uzakta, arı kovanlarının başında, bu bereketli canlıların neden huzursuzlandığını anlamaya çalışıyor. O an bilmese de ömrünün geri kalanı, asıl kendi içinde aniden oluşan huzursuzluğa kulak verip de eve gitseydi yaşananları değiştirip değiştiremeyeceğini merak ederek geçecek. Hamnet’ın duyulmayan haykırışı, annenin ömür boyu dönüp durduğu bir an olarak kalacak.
Baba günlerce, haftalarca, kilometrelerce uzak. Oğlu var gücüyle bağırsa bile duyamaz. Tiyatrosuyla şehir şehir gezip alkış tufanları yaratan oyunlarını sergiliyor. Yıllar sonra kalemini kendi acısından daldıracak mürekkebe. Ve yüzyıllar boyu dillerden düşmeyecek bir oyun yazacak: Hamlet.
Maggie O’Farrell, tarihsel gerçeklerden beslenerek yazdığı bu olağanüstü romanda bir anne babanın en büyük korkusunu odağına alıyor. Yıllardır nasıl biri olduğunu anlamak için kelimeleri tek tek incelenen Shakespeare’in en büyük acısına bambaşka bir gözle, biyografilerde sadece bir isimden ibaret olan annenin pişmanlıklarıyla, acılarıyla, korkularıyla yaklaşıyor ve dört yüz yıldan eski bir hikâyeyi okurun yüreğine modern bir klasik olarak hediye ediyor.				
				
			 
	 
	 
		 
		 
		 
		 
		 
		 
		 
		 
			 
		 
		 
		 
		 
		 
			 
		 
		 
			 
		 
		 
		