“Meyveler Sebzelere Karşı” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
İlkbahar ve Yaz – Dünyamı Keşfediyorum
290.00₺
Yaşasın! Bahar geldi!
Güneş tatlı tatlı parlıyor, yapraklar yeşeriyor.
Bir kuş şarkı söylüyor ve ben çiçek topluyorum.
Şimdi ilkbahar bitti, yaz geldi!
Güneş parlak ve sıcak, biz de plajdayız.
Kumda ve suda oynuyorum, küçük deniz kabukları topluyorum.
Akşam olunca da ayıcığıma sarılıp mışıl mışıl uyuyorum.
Minik okuru ilkbahar ve yaz mevsimlerinin güzellikleriyle tanıştıran, kolay anlaşılır ve ilgi çekici resimlerle dolu, neşeli bir kitap. 12 ay ve üzeri minikleri, onları çevreleyen dünya ile buluşturuyor.
Seri Hakkında:
Ne Yapar? serisiyle ülkemizde geniş bir çocuk okur kitlesi edinen Liesbet Slegers'ın, miniklerin ilk kitaplığı için hazırladığı Dünyamı Keşfediyorum serisi pek çok dile çevrildi ve yayımlandığı ülkelerde kategorisinin çoksatanları arasına girdi. Miniklerin günlük hayatı aileleriyle birlikte öğrenmelerini, bedenlerini tanımalarını, yemek, uyku ve oyun rutinlerini anlamalarını, mevsimleri ve taşıtları keşfetmelerini hedefliyor. Kolay anlaşılır metinleri, Slegers’ın imzası haline gelmiş sevimli çizimleri ve kalın karton sayfalı güzel tasarımıyla, kitapları bebeklikten sevdiren o ilk kitap olmaya aday.
Suç ve Ceza / Hepsi Sana Miras Serisi
203.00₺
Hemen şimdi, şu anda,
sokağın köşesine koş,
yere kapan ve
tüm dünyaya haykır:
“Ben bir suç işledim!”
"Hepsi Sana Miras serisini hazırlayanlara çocuklara anlatmak üzere Dostoyevski’nin “Suç ve Ceza”sını seçtiğimi söylediğimde, fazlasıyla hayrete düştüklerini gördüm. Aslında anlaşılabilir bir tepki bu. Zira dünya edebiyatının en iyi on romanından biri sayılan “Suç ve Ceza”, iyi ve kötülerin daha en baştan belli olduğu ve kendileriyle asla çelişmedikleri romanlardan değildir. Yakışıklı, akıllı ve yardımsever bir öğrenci olan başkahramanımız Raskolnikov, henüz romanın başında bir cinayet işler. Dahası, bu yaptığı eylemi kendince haklı görmektedir. Ve zaman içinde, onun işlediği bu korkunç suçun bilincine varmasına ve vicdanıyla yüzleşmesine tanık oluruz.
“Suç ve Ceza”yı torunlarıma (on yaşındaki Tamar ve sekiz yaşındaki Gaia) okuduğumda, beni elektrik çarpmış gibi dinlediler. Eşim ve ben işte o zaman şunu farkettik: Onların böylesine etkilenmelerine sebep olan şey, işlediği suçun bilincine vararak, bunun cezasını çekmek ve pişmanlığını yaşamak isteyen genç öğrenci Raskolnikov’un onlarda uyandırdığı derin empati duygusuydu. Ve bir kez daha emin oldum ki, “Suç ve Ceza” sadece yetişkinleri değil, tüm dünya çocuklarını etkileyecek kadar özel bir eser.” Abraham B. Yehoshua
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin beşinci kitabında, bir Dostoyevski klasiği olan "Suç ve Ceza"yı bize ünlü İsrailli yazar Abraham B. Yehoshua anlatıyor, Sonja Bougaeva ise resimliyor.
Kral Lear / Hepsi Sana Miras Serisi
203.00₺
Daha önce kraldın, şimdi evini yanında taşıyan bir salyangozsun.
Her şeyin vardı, şimdi hiçbir şeyin yok.
Senden delisi var mı?
Yeterince yaşlandığına ve daha fazla krallık yapmak istemediğini fark eden Kral Lear, ülkesinin topraklarını üç kızı arasında bölüştürmeye karar verir. Onları yanına çağırır ve her birine ayrı ayrı, kendisini ne kadar sevdiklerini sorar. İki büyük kardeş, Goneril ve Regan, süslü cümlelerle kralın gururunu okşar. En çok sevdiği küçük kızı Cordelia ise şöyle cevaplar: “Bir kız çocuğunun babasını ne kadar sevmesi gerekiyorsa o kadar. Ne daha fazla ne daha az.” Ne var ki kral uzun zamandır kraldır, dalkavuklukla ve yalan övgülerle zehirlenmiştir; küçük kızının bu abartısız cümlesinin arkasındaki samimiyeti göremez. Deliye dönen kral, Cordelia'yı evlatlıktan çıkararak krallığını diğer iki kardeş arasında bölüştürür. Ama çok zaman geçmeden Goneril ve Regan’ın gerçek niyetleri ortaya çıkacaktır. Kendi krallığında evsiz, topraksız ve askersiz kalan yaşlı kral, sadık soytarısıyla birlikte kendini yollara vurur. Tek bir umudu vardır: Cordelia’yla yeniden bir araya gelebilmek.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin sekizinci kitabında
William Shakespeare’in ölümsüz eseri Kral Lear’i, İtalya’nın en önemli yazarlarından Melania G. Mazzucco yeniden anlatıyor, Emanuela Orciari ise resimliyor.
Afili Lügat – Bir Aforizma Kitabı
264.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
Yeryüzüne ayak basmış en parlak zihinlerin çarpıcı, ilham verici ve sıklıkla komik sözlerini bir araya toplayan; onları hırstan endişeye, enginardan pencereye 399 ayrı başlık altında derleyen; çocuğunuzun balığının ölümünden kuantum teorisine, karşınıza çıkarabilecek hemen her durum için söyleyecek sözü olan bir kitap... Tüm aforizma kitaplarının sultanı, Afili Lügat.
İnsanı yaratmak tuhaf ve özgün bir fikirmiş ama buna koyunu eklemek, gereksiz bir tekrar olmuş.
MARK TWAIN
Ödüller hakkında bilinmesi gereken tek şey, Mozart'ın hiç ödül kazanmamış olduğudur.
HENRY MITCHELL
Bu ülkeyi nasıl yöneteceğini bilen herkesin taksi sürme ve saç kesmekle meşgul olması ne büyük talihsizlik.
GEORGE BURNS
Kimileri bilgi nehrinden kana kana içer, kimileri ise yalnızca ağzını çalkalar.
WOODY ALLEN
Elinizi sıcak bir sobanın üstünde bir dakika tutsanız, size bir saat gibi gelir. Güzel bir kızın yanında bir saat otursanız, bir dakika gibi gelir. İşte görelilik budur.
ALBERT EINSTEIN
Dünyada hakkıyla tanımak istediğim tek kişi benim.
OSCAR WILDE
Arka kapağı bu satıra kadar okunmuş kitap, sıcak bir yuvayı hak ediyordur belki de.
domingo sakinleri
Nişanlılar / Hepsi Sana Miras Serisi
203.00₺
Tadında Ekonomi: Aç Bir Ekonomistin Gözünden Dünya
279.00₺
Ha-Joon Chang’in mitolojisi bile sarımsakla yoğrulmuş Güney Kore’den çıkıp üzerinde sarımsağın doğmadığı Birleşik Krallık’a geldiği 1980’ler, İngiliz mutfağının o şanlı yavanlığından sıyrılarak, farklı tatlarla zenginleşmeye çalıştığı bir dönemdi. Dünya ise aynı dönemde yavanlaşma pahasına tek bir fikrin hâkimiyetine geçiyordu: serbest piyasa ekonomisi.
Ünlü ekonomist, yazar ve mutfak tutkunu Ha-Joon Chang’in, ekonomide farklı bakış açılarına açık olmanın, en az farklı mutfaklara açık olmak kadar sağlıklı olduğu fikrinden yola çıkarak kaleme aldığı Tadında Ekonomi, zorlu iktisadi fikirleri, dünyanın dört bir yanından yiyeceklerin hikâyeleriyle aynı tabakta servis ederek ekonomik tercihlerimizin yaşadığımız dünyayı nasıl şekillendirdiğini ortaya koyuyor. Masum bağımlılığımız çikolatanın, post-endüstriyel bilgi ekonomilerine –ve işsiz bir geleceğe– dair de bir şeyler anlattığını ya da Güney Amerika yemeklerinden gumbo’yu ağızda eriyecek kadar yumuşacık yapan bamyanın, kapitalizm ile özgürlükler arasındaki karmaşık ilişkiyi de temsil ettiğini gösteriyor. Chang, mutfağında yemek pişirirken eline aldığı malzemeler üstünden ücretsiz ev işlerinin gizli maliyetinden iklim krizine, serbest piyasanın yanıltıcı dilinden havuçların turunculaşma hikâyesine kadar uzanarak, bizlere cesur fikirlerle dolu ve sindirimi kolay bir ziyafet sunuyor.
Ezber bozan ve esprili anlatımıyla Tadında Ekonomi, ekonomiyi kavramanın bir yemek tarifi öğrenmeye benzediğini gösteriyor: Eğer onu iyice anlarsak, değiştirebiliriz de.
“Chang’in karmaşık fikirleri basitçe açıklayabilmek gibi muhteşem bir yeteneği var... İster yemekten ister ekonomiden bahsetsin, Chang harika bir yazar.” –BEE WILSON, SUNDAY TIMES
“Aynı anda hem beni güldüren hem ağzımı sulandıran hem de ekonomiyle ilgili düşüncelerimi yeniden gözden geçirmemi sağlayan tek kitap. Çok komik, çok dolu ve iştah açıcı.” –BRIAN ENO