“Neredeymiş Bay Aslan?” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
Ayağa Oyna Pohnpei
206.00₺
“Dünyanın En Zayıf Futbol Ülkelerinden Birinde
Futbolun En Güzel Hikayelerinden Biri Yazıldı”
"Tutku ve samimiyet yüklü”
FourFourTwo
Bir gün, tam olarak söylemek gerekirse 2008 Avrupa Şampiyonası elemelerinde Andorra'nın Rusya ile oynadığı ve sadece 1-0 yenilip beklenmedik bir başarıya imza attığı gün, futbol yazarı Paul Watson ve dostu Matt Condrad bir plan yaptılar:
Dünyanın en kötü milli takımını bul, o ülkenin vatandaşı ol ve milli formayla sahaya çık.
“Hayal işte!” der geçerdik; şayet bu iki genç o günden yirmi bir ay sonra kendilerini evlerinden on üç bin kilometre uzakta, Pasifik Okyanusu’nun ortasında küçük bir ada olan Pohnpei’in kurbağalar tarafından ele geçirilmiş futbol sahasında antrenör olarak bulmuş olmasalardı.
Ayağa Oyna Pohnpei, dünyanın en zayıf futbol ülkesini tarihteki ilk galibiyetine taşımak uğruna girişilen çılgınca çabanın tümüyle gerçek, fazlasıyla samimi ve bir o kadar da eğlenceli hikayesi. Tutkulu iki genç adamın dünyanın öteki ucunda futbolun yüzünü ve kendilerine tümüyle yabancı insanların hayatlarını nasıl değiştirebileceğini anlatıyor. Bize zamanında futbola neden "güzel oyun" dediğimizi hatırlatıyor.
Vücut Saati – Uykunuzu ve Yaşamınızı Değiştirecek Yeni Sirkadiyen Ritimler Bilimi
270.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
DEVRİMSEL BİR DÖNÜŞÜME HAZIR OLUN. —THE TIMES
Günbatımından sonra yediklerimiz kilomuzu neden etkiler?
Şafak vakti yapılan yürüyüş nasıl daha iyi bir gece uykusu sağlar?
Herkesin günde sekiz saat uykuya ihtiyacı var mı?
Bir ilacı doğru saatte almak neden önemli?
Günlük programlarımıza daha fazla iş, boş zamanlarımıza daha fazla faaliyet sıkıştırıyor, yer açmak için geceden ve uykudan gıdım gıdım çalıyoruz. Bize uyumak, yemek ve düşünmek için en doğru zamanı öğütleyen 24 saatlik biyolojik saatimizle inatlaşma halindeyiz. Yeni sirkadiyen ritimler bilimi bu inatlaşmayla riske attığımız tek şeyin uykumuz olmadığını söylüyor: Biyolojik saati yok saymak bizi enfeksiyonlara, kansere, obeziteye, Tip 2 diyabete, kalp hastalıklarına ve ruhsal bozukluklara karşı da savunmasız bırakıyor; dahası gündelik hayatta başarı ya da başarısızlığa olan mesafemiz çoğu kez faaliyetlerimizi bu 24 saatlik döngülerin yanında mı yoksa karşısında mı yürüttüğümüze bağlı olarak belirleniyor.
İngiliz nörobilimci Russell Foster, tüm yaşamını üstüne adadığı biyolojik saat araştırmalarından süzdüklerini, bu konudaki –biri Nobel Tıp Ödülü’ne layık görülmüş– devrimsel çalışmalarla birleştirerek bizleri vücut saatimizin “tik-tak”larını duymamızı sağlayacak büyüleyici bir yolculuğa çıkarıyor. Fiziksel ve zihinsel sağlığımızı iyileştirmeyi amaçlayan fayda odaklı sorular eşliğinde günün her bir saatinin yaşamımıza nasıl farklı ve olağanüstü etkileri olduğunu gösteriyor.
“Vücut saatimizin sağlığımızı, mutluluğumuzu ve yaşam süremizi bu kadar etkilediğini kim bilebilirdi? Çok şey öğrendim.”
—JAMES NESTOR, Nefes kitabının yazarı
“Vücut Saati’nin meselesi öylesine evrensel ki kim olursanız olun, sayfalarından işinize yarayacak bir bilgi edinmemeniz mümkün değil.”
—NEW SCIENTIST
“İnsan varoluşuna dair sorulmuş en ilgi çekici soruların cevaplarını arayan üst düzey bir rehber.”
—BILL BRYSON, Beden kitabının yazarı
Kayıp Şeylerin Bakım Kılavuzu
135.00₺
“Er ya da geç, bu olacak. İyisi mi hazır ol.
Hazırlıksız yakalanmaya hazır ol.”
Bakıcılığın esasları üzerine kısa bir gece kursuna yazılmak, dibe vurmuş ve meteliksiz Ben Benjamin için yapılacak en akıllıca şey gibi gözükmüştü. Ama el kitapçığındaki hiçbir şey –ki o kitapçığı da doğru dürüst okumamıştı– Ben’i tekerlekli iskemleye hapsolmuş sivri dilli ergen Trevor’a hazırlamaya yetmeyecekti…
Bakıcılığın ilk kuralı Profesyonel Davranmak. Bu yüzden Ben, karısı Janet’ın neden boşanmak istediğini ya da dün gece neden intiharı düşündüğünü Trevor’a anlatmamalı.
Bakıcılığın ikinci kuralı Duygusal Bağ Kurmamak. Bu yüzden Ben Trevor’ı bir minibüsün arkasına bindirip babasıyla arasını düzeltmesi için çöl ortasında yüzlerce kilometre yapmayı aklının ucundan bile geçirmemeli. Özellikle de böylesine epik bir yolculuk muhteşem felaketlere gebeyken…
Washington Post ve Amazon tarafından 2012 yılının en iyi kitapları seçkilerine dahil edilen Kayıp Şeylerin Bakım Kılavuzu olağandışı bir dostluğun, bir adamla bir çocuğun hayata dönüşünün komik ve trajik öyküsü.
Nöromandiya: Beynin Gizemlerine Çizgilerle Yolculuk
392.00₺
“Sosyal bir tür” olmak ne demek? Gruplar oluşturduğumuzda beynimizde ne değişiyor? Kendimize benzeyen insanlarla mı yoksa farklı olanlarla mı bir arada olmalıyız?
Birlikten gerçekten kuvvet doğuyor mu? Yoksa nerede çokluk, orada..?
Yaklaşık elli yıllık kariyerleri boyunca beyin hastalıkları üzerine önemli çalışmalara imza atan profesör çift Uta ve Chris Frith, Nöromandiya'da, "Beyin neyi bildiğini nereden bilir?" gibi temel bir sorudan başlayarak bizleri insan beyninin mucizeleri ve gizemleri arasında keyifli, çizgi roman tadında bir yolculuğa çıkarıyor.
İkili, nörobilimin doğuşundan otizm ve şizofreni üzerine bizzat gerçekleştirdikleri çığır açıcı araştırmalara, oradan da çeşitlilik, önyargı, güven ve empati gibi sosyal bilişin yeni sınırlarına uzanarak beynimizin işleyişi (ve diğer beyinlerle nasıl işbirliği yaptığı) hakkında sürükleyici ve fazlasıyla eğlenceli bir rehber sunuyor.
“Büyüleyici ve bağımlılık yaratacak kadar kolay anlaşılır bir rehber.” —Steve Pinker, Zihin Nasıl Çalışır kitabının yazarı
“İşbirliğinin önemini vurgulayan aydınlatıcı, ilham verici bir bilimsel yolculuk. Aynı zamanda merak, mizah ve alçakgönüllülüğün hoş bir karışımı.” —Kirkus
“Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim. Dünyanın önde gelen iki bilişsel nörobilimcisinin kariyerlerinin –ve ilişkilerinin– ilgi çekici bir hikayesi. Beynin nasıl çalıştığına dair esprili, erişilebilir bir giriş. Çizimleri de harika!” —Paul Bloom, Empati ve Hazzın Bilimi kitaplarının yazarı
Tır Şoförü Ne Yapar?
195.00₺
Yolculuk başlasın, düt düüüt!
Şu an elinde tuttuğun kitabın buraya nasıl geldiğini biliyor musun? Veya evindeki eşyaların?
Etrafında görüp kullandığın hemen her şey oraya kendiliğinden gelmiyor.
Tır şoförü, üretildikleri yerden onları alıp bize getiriyor!
Kocaman, tam donanımlı bir tır kullanıyor. Tırın içini bir görsen; buzdolabı ve yatak bile var!
Sonuçta yorucu bir günün ardından tır şoförü dinlenmek isteyebilir. İşi yalnızca araç kullanmakla bitmiyor, başka görevleri de var…
Merak ediyorsan haydi atla, başlayalım yolculuğa!
İŞTE SANA TIR ŞOFÖRLERİ VE SEYAHATLERİ HAKKINDA HARİKA BİLGİLERLE DOLU BİR KİTAP.
Bebo ve Bice’nin Keşifleri – 1 | Eyvah Renkler Karıştı!
105.00₺
Tuhaf ama gerçek! Çiftçi Rino’nun tarlasında sarı renkte bir bal kabağı yetişti! Bebo ve Bice, bal kabağını turuncuya dönüştürmenin bir yolunu bulabilecekler mi?
Bebo pembe bir solucan, Bice ise mavi bir pire; birbirinden hiç ayrılmayan iki arkadaş. Bebo biraz şakacı, Bice ise serüven peşinde koşan bir oyunbaz. Meraklı Bebo ve Bice’nin karşısına her zaman tuhaf ve sıra dışı şeyler çıkıyor. Onlar da basit deneyler yaparak olayları açıklığa kavuşturuyorlar.
Bebo ve Bice’nin Keşifleri, okul öncesi dönemden başlayarak çocukları dünyayı gözlemlemeye ve problemler karşısında çözüm üretmeye teşvik ediyor. Hikayeye yerleştirilmiş basit deneyler aracılığıyla çocuklar erken yaşta bilimle tanışıyor.
Kitaptaki deneylerin çocuklar için hazırlanmış videoları da bulunuyor.
Instagram'da kitap hakkındaki okur yorumlarını sizin için derledik, okumak için #bebovebicedomingo etiketiyle arama yapabilirsiniz.
Yüzüm ve Vücudum
290.00₺
Gözlerimle görür, burnumla koklar, kulaklarımla duyarım.
Ellerimle bir şeyleri tutup, kollarımla onları kaldırabilirim.
Bacaklarım sayesinde koşabilir ve ayaklarımla yere vurabilirim.
Vücudumla bunları ve daha pek çok şeyi yapabilirim!
Yüzümüz, vücudumuz ve onlarla yapabildiklerimize dair kolay anlaşılır ve ilgi çekici resimlerle dolu, neşeli bir kitap. 12 ay ve üzeri çocukların günlük hayatına odaklanıyor.
Ne Yapar? serisiyle ülkemizde geniş bir çocuk okur kitlesi edinen Liesbet Slegers'ın, miniklerin ilk kitaplığı için hazırladığı Dünyamı Keşfediyorum serisi pek çok dile çevrildi ve yayımlandığı ülkelerde kategorisinin çoksatanları arasına girdi. Miniklerin günlük hayatı aileleriyle birlikte öğrenmelerini, bedenlerini tanımalarını, yemek, uyku ve oyun rutinlerini anlamalarını, mevsimleri ve taşıtları keşfetmelerini hedefliyor. Kolay anlaşılır metinleri, Slegers’ın imzası haline gelmiş sevimli çizimleri ve kalın karton sayfalı güzel tasarımıyla, kitapları bebeklikten sevdiren o ilk kitap olmaya aday.
Duygular En Çok Neyi Sever?
230.00₺
“Duygu” dediğimiz şu tuhaf yaratıkların sence nasıl bir yaşamları var? Hangi duygular birbirleriyle iyi geçiniyor, hangileri anlaşamıyor? En çok nelerden korkuyor, nelerden hoşlanıyorlar?
Çok sevilen Kimse Bakmazken Duygular Ne Yapar?’ın yaratıcıları, başrollerde yine duygularımızın olduğu sekiz minik ve etkileyici öyküyle geri dönüyor.
Merak ile Kaygı’nın meşhur dolap altı sohbetlerine kulak veriyor, Cesaret’in pek bilinmeyen kardeşiyle tanışıyor, İnat’ın yapıştığı yerden inmesini bekliyoruz; Fesatlık’ı tuzaklar kurarken, Şükran’ı elinde bir fincan sıcak çikolatayla Hafıza’nın koridorlarında gezerken, Sabır’ı kısık ateşte reçel kaynatırken izliyoruz.
Duygular En Çok Neyi Sever?’de Oziewicz’in şiirsel dili, Zając’ın muzip çizimleriyle birleşiyor, ortaya duygularımıza bambaşka bir gözle bakmamızı ve onları daha iyi anlamamızı sağlayan, incelikli, eğlenceli ve yaratıcı bir resimli kitap çıkıyor.
Asimetri
245.00₺
“2018’İN EN İYİ KİTABI” seçkilerinde
NEW YORK TIMES • TIMES • ELLE • KIRKUS REVIEWS • NPR • THE OPRAH MAGAZINE
New York, 2002. Genç editör Alice kendisinden yaşça oldukça büyük, ünlü yazar Ezra Blazer’la bir ilişkiye başlıyor.
Heathrow, 2008. Irak'taki ağabeyini görmek için yola çıkan Irak kökenli Amerikalı ekonomist Amar, havaalanında alıkonup yılın son hafta sonunu sahipsiz topraklarda, ülkesiz bir bekleme odasında geçiriyor
Edebiyatın dikkat çeken yeni isimlerinden, Whiting Ödülü sahibi Lisa Halliday, yaşamdaki dengesizlikleri merkeze alarak, birbiriyle alakasız görünen bu iki öyküden sıra dışı bir roman ortaya çıkarıyor. Gençlik-yaşlılık, eşitlik-adaletsizlik, Batı-Orta Doğu, şans-yetenek gibi asimetriler arasında gücün nasıl keskinleştiğini ve böyle bir dünyada kendimize yer edinmek adına yaptıklarımızı çarpıcı bir şekilde gösteriyor. Yer yer komik yer yer iç burkan anlatımı ve kurmacanın sınırlarını zorlayan kurgusuyla Asimetri, son yılların en özgün romanlarından biri.
“Bir harika.”
ZADIE SMITH
“Nefes kesiyor.”
GUARDIAN
“Benzersiz... Bizim için yol, tavşan deliğinin içinden bilinmeyen yerlere çıkmaya razı olmaktan geçiyor. Asimetri o mükemmel sonuna ulaştığında okurun yapacağı tek şey hayranlıkla en başa dönmek ve Halliday’in öyküyü tekrar tekrar nasıl altüst ettiğini keşfetmek.”
WASHINGTON POST
Tavşan Yılı
245.00₺
“Kendinizi böyle bir tavşanın hayatınıza girmesini dilerken buluyorsunuz.”
–Seattle Post
41 DİLE ÇEVRİLDİ VE 2 KEZ BEYAZPERDEYE UYARLANDI.
Orta yaşın eşiğinde, modern hayatın bunaltıcılığından bezmiş bir gazeteci, fotoğrafçı arkadaşıyla haber peşinde giderken arabaları yavru bir yaban tavşanına çarpar. Gazeteci arabadan iner, yavrunun yarasını sarar ve arkadaşının çağrılarına ya da zihninde ona geri dönmesini söyleyen sese aldırış etmeden tavşanla birlikte ormanın içinde gözden yiter. Böyle başlar Karloo Vatanen’in kendine hayat icat edeceği uzun yolculuğu.
41 dile çevrilip İskandinav edebiyatının kült eserlerinden biri haline gelen Tavşan Yılı, kimi yerde absürde uzanan bir değişme, değiştirme öyküsü. Zeki, mizahi tarafı güçlü ve özgürleştirici bir roman.
Tekerlekli Yalan
260.00₺
TEKERLEKLİ YALAN
JULIET MACUR
Juliet Macur korkunç detaylar veriyor. Kan torbaları. Şırıngalar. Davalar. Bu nasıl bir çılgınlık!
–Evening Standard.
İmparatorluğu çökmüş ve evini satmak zorunda olan bir adam… Onu muhteşem evinde ziyarete gittiğinde böyle bir Lance Armstrong karşılıyor gazeteci Juliet Macur'u. Defalarca karşı karşıya geldiler. Ama ilk kez yenik bir adam var karşısında.
Armstrong’un skandal sonrasında görüşmeyi kabul ettiği nadir kişilerden biri Macur. Lakin öyküyü sadece onun ağzından dinlememekte kararlı. Ailesinden yakın arkadaşlarına, yetkililerden sponsorlara, rakiplerinden takım arkadaşlarına, bilerek ya da bilmeyerek bu büyük yalanın parçası olmuş yüzü aşkın isimle görüşüyor. Ve karşımıza doymak bilmez bir hırsa sahip bir adamın kimi yerde acıklı kimi yerde gülünç kimi yerdeyse nefret uyandırıcı, yalanlarla örülü hikâyesi çıkıyor. Ünü bisiklet sporunun ötesine geçmiş bir bisikletçinin, yetkilileri, gazetecileri ve hayranlarını yıllarca nasıl kandırdığını, imajını korumak için nasıl insanları kullanarak –bazen onların hayatı pahasına– etrafına bir duvar ördüğünü ve “Armstrong Sistemi” adıyla anılan, gelmiş geçmiş en karmaşık, en ayrıntılı doping programını nasıl şeytani bir ustalıkla yarattığını ve uygulattığını bir bir ortaya koyuyor Macur.
TEKERLEKLİ YALAN: Lance Armstrong'un Düşüşü, kaybetmemek için spor tarihinin en büyük organize suç organizasyonunu kurmayı göze almış bir sporcunun, en zengin hayal gücünün bile sınırlarını zorlayacak, akılalmaz ama gerçek hikâyesi.
Cevaplanması gereken ilk soru: “Neden yaptı bunu?” Ve “Nasıl bu kadar uzun süre paçayı sıyırabildi?” Macur sis perdesini kaldırınca ortaya Antik Yunan destanlarını hatırlatan bir karakter çıkıyor: ölümcül kusurları olan bir yarı tanrı.
–Toronto Star
Kayıp Kitap Avcıları 1 – Peter Pan’ın İzinde
230.00₺
Tuhaf şeyler oluyor.
Önce herkesin kitapçılarda kuyruk olup beklediği “şimdiye kadar yazılmış en güzel öykü” kimse onu okuyamadan ortadan kayboldu. Sonra, Alba ve Diego kardeşler en sevdikleri kitap Peter Pan’ı okurken aslında öyküde hiç olmaması gereken bir sahneye rastladılar: Kaptan Kanca’nın lazer tabancası kullandığı bir sahneye!
Bir tarafta kimse okuyamadan ortadan kaybolan yepyeni bir kitap, diğer tarafta içine tuhaf karakterler sızan ünlü bir klasik. Bu ikisi arasında bir ilişki olabilir mi?
Alba ve Diego hem kayıp kitabı bulmak hem de Peter Pan’ı eski haline döndürmek zorundalar. Ama bunun için önce kendilerinin de bu öyküye sızmaları gerek. Kitapçılardan oluşan çok gizli bir örgüt onların Peter Pan’ın sihirli dünyasına girmelerine yardım edecek.
Sonra mı? Sonrası hayal edebileceğinizin bile ötesinde.
Başkalarının Aklı
279.00₺
“YILIN EN İYİ KİTABI”
Forbes • Times • The Huffington Post • Bloomberg
Bir girişimci, insanları sonu meçhul bir biyoteknoloji projesine milyarlar akıtmaya ikna edebilirken, bir doktor hastasını hayati bir aşıyı yaptırmaya ikna edemiyor. Bir siyasetçi zerre gerçekliği olmayan tezlerle kitleleri peşinden sürüklerken, aksini –hem de bilimsel dayanaklarıyla– sunan rakibi kimseye sözünü dinletemiyor. Neden?
Gündelik işlerimizden biri de başkalarını ikna etmek: Çocuğumuza öğretiyor, müşterilerimizi yönlendiriyor, hastalarımıza yol gösteriyor, dostlarımıza akıl veriyor, sosyal medyada takipçilerimizi bilgilendiriyoruz. Peki her gün yaptığımız bu işte ne kadar iyiyiz? Başkalarının fikrinden etkilenmemizde ya da kendi fikirlerimizle onları etkileyebilmemizde belirleyici olan ne?
Tali Sharot basit bir sorunun peşine takılıyor: Başkalarını dinlerken beynimizde neler oluyor? Önce, nöroloji ve psikoloji sahasındaki son çalışmalardan faydalanarak bu etkileme-etkilenme oyununda Taş Devri’nden beri pek fazla yol alamadığımızı ortaya koyuyor Sharot. Birinin fikir ya da davranışlarını değiştirmeye çalışırken seçtiğimiz yolların çoğu aslında beynin işletim sistemiyle uyumsuz. Sonra güzel haberi veriyor: Daha iyisi mümkün; beynimizin rolünü kavrayarak bu çift taraflı oyunda kartları yeniden dağıtabiliriz.
Pek çok saygın yayın organı tarafından yılın kitabı seçkilerine dahil edilen Başkalarının Aklı, yaşamımızın rotasında fazlasıyla belirleyici olan, buna karşılık fazlasıyla donanımsız olduğumuz bir alanda bize sunulmuş muazzam bir kılavuz.
Babba Kitap- Süper Baba’nın Alet Çantası
185.00₺
Artık her babanın elinin altında, izleyicileri şaşkına çevirip kendine hayran bırakacak, sihir, şaka ve oyunlarla dolu, her daim kullanıma hazır bir kurtarıcı var. Babba Kitap’taki alkış ve kahkaha garantili klasik numaralarla—küçüklü büyüklü—geniş bir hayran kitlesi edinmeniz kaçınılmaz.
Biraz sirke ve deterjanla lav püskürten bir yanardağ yapın.
*İskambil kağıtlarıyla zihin okuyun.
*Çocuklarınızla aranızda Kızılderililerden başka kimsenin anlamayacağı bir işaret lisanı yaratın.
Babba Kitap’la sihrin ustası, komedinin kralı ve ailenizin şovmeni (söylememize gerek bile yok ama çocuklar için düzenlenen her partinin de yıldızı) olacaksınız. Hadi o zaman, parmağınızı şıklatın ve para kaybolsun. Şov zamanı!
UYARI: Lütfen şöhret ışıklarına kapılıp işin dozunu kaçırmayın. Unutmayın, karşınızdaki insanla ileride bir gün hangi üniversiteye gitmesi gerektiği konusunda konuşmanız gerekecek.
Banyo ve Uyku
290.00₺
Banyo yapıyorum.
Annem saçımı yıkıyor, ben de göbeğimi yıkıyorum.
Suda biraz daha oynuyorum.
Sonra yumuşacık havluma sarınıyorum.
Ardından pijamalarımı giyiyorum.
Biberonumdan sütümü içiyor, kitabımı okuyorum.
Uykum geldi bile.
Artık ayıcığıma sarılıp yatabilirim.
Banyo ve uyku rutinlerine dair kolay anlaşılır ve ilgi çekici resimlerle dolu, neşeli bir kitap. 12 ay ve üzeri çocukların günlük hayatına odaklanıyor.
Seri Hakkında:
Ne Yapar? serisiyle ülkemizde geniş bir çocuk okur kitlesi edinen Liesbet Slegers'ın, miniklerin ilk kitaplığı için hazırladığı Dünyamı Keşfediyorum serisi pek çok dile çevrildi ve yayımlandığı ülkelerde kategorisinin çoksatanları arasına girdi. Miniklerin günlük hayatı aileleriyle birlikte öğrenmelerini, bedenlerini tanımalarını, yemek, uyku ve oyun rutinlerini anlamalarını, mevsimleri ve taşıtları keşfetmelerini hedefliyor. Kolay anlaşılır metinleri, Slegers’ın imzası haline gelmiş sevimli çizimleri ve kalın karton sayfalı güzel tasarımıyla, kitapları bebeklikten sevdiren o ilk kitap olmaya aday.
TYT ENERJİ BİYOLOJİ KONU ÖZETLİ (2 FASİKÜL) SORU FASİKÜLLERİ
515.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
Tavan Arasındaki Buda
245.00₺
Japonya'dan San Francisco'ya giden gemiye bindiler hep birlikte, ellerinde kocalarının birbirinden yakışıklı fotoğraflarıyla. Gelindi onlar; yabancı topraklarda, dükkan, bağ bahçe sahibi kocalarıyla kuracakları refah yaşamın hayaline kapıldılar -çünkü onlara bunun sözü verilmişti. Sonra kocalarını gördüler; ilk şoku yaşadılar, ilk geceyi atlattılar. Müstakbel kocalarının onlara yalan söylediğini, evlerinin hanımı olmayacaklarını öğrendiler; çok ama çok çalıştılar, tarlalarda iki büklüm mahsül topladılar, beyaz tenli uzun boylu kadınların yerlerini sildiler, çamaşırlarını yıkadılar, yemeklerini yaptılar, erkeklerine hizmet ettiler. Çocuk doğurdular; bir, iki, beş, on. O çocuklar büyüyüp de kimliklerini reddettiğinde üzülmemeye çalıştılar. Yeni topraklar sonunda memleketleri oldu. Ve savaş gelip çattı bir gün, yeni memleketlerinde "düşman" oldular.
Julie Otsuka'nın 2011 National Book Award finalisti romanı TAVAN ARASINDAKİ BUDA yüz yıl kadar önce gemiyle Japonya'dan San Francisco'ya "fotoğrafla eşlenmiş gelinler" olarak getirtilen bir grup genç kadının yürek burkan öyküsünü, şiirsel bir etkileyicilik ve hiddetle aktarıyor.
Hücrenin Şarkısı: Dönüşen Tıp ve Yeni İnsan
330.00₺
NEW YORK TIMES, ECONOMIST ve GUARDIAN
Yılın Kitabı Seçkilerinde
2023 Baillie Gifford Ödülü Adayı
Tüm Hastalıkların Şahı ve Gen’in Pulitzer ödüllü yazarı Siddhartha Mukherjee insan olmanın anlamına dair bir başyapıtla geri dönüyor.
Hücrenin Şarkısı 1600’lerde, birbirlerinden iki yüz kilometre uzakta çalışan münzevi bir tekstil tüccarıyla sıradışı bir bilginin el yapımı mikroskopları sayesinde yaşam içindeki yaşamı ya da kendi verdikleri ismiyle hücreyi keşfetmeleriyle başlıyor. Mukherjee hikâyenin izini günümüze kadar sürerek, hücreye dair kavrayışımızın ve onu manipüle etme becerimizin (modern tıp) sadece bilimi değil, insana dair hemen her şeyi değiştirdiğini gösteriyor. Ve nihayetinde bizleri genleri düzenlenmiş embriyoların tasarlandığı, hücre naklinin doğal ile geliştirilmiş olan arasındaki sınırların bulanıklaştıracak şekilde kullanıldığı bir geleceğin sarp kayalıklarına götürüyor.
Yaklaşan bir devrim, yazılmamış bir tarih (ve bir gelecek) var: Hücrenin Şarkısı, bu devrimle birlikte açığa çıkan hücrelerin, hücreleri biçimlendirme kabiliyetimizin ve tıptaki dönüşümün tarihi.
“Henüz biyolojiye hayran değilseniz, Hücrenin Şarkısı sizi o noktaya getirebilir. Tam bir ustalık dersi.”—GUARDIAN
“Fazlasıyla tutkulu... Hücre biyolojisi kadar karmaşık ve yaşamın kendisi gibi büyük bir konuyu daha iyi ele alabilecek bir yazar tanımıyorum.”—THE TIMES
“Hücrenin Şarkısı’ndaki cümleler o kadar güzel ki kendinizi onun melodisine kaptırabilirsiniz.”—NEW YORK TIMES
Kaşık Bükenler
264.00₺
Astral seyahatçi Maureen, yalan detektörü Irene, kahin Buddy, telekinetik becerileriyle Frankie ve onlara liderlik eden usta dolandırıcı Teddy… Muhteşem Telemachus Ailesi 1970’lerin ortalarında, sihirbazlık ve zihin okuma gösterileriyle ülke çapında üne kavuşmuşlardı. Ancak bir gece, televizyonda, hem de canlı yayında, sihir onları terk edince tüm aile utançlarıyla birlikte Şikago’ya çekilip görünmez olmayı seçti.
Artık hiç kimsenin hatırlamadığı bu aileyle yirmi yıl sonra yeniden karşılaşıyoruz. Televizyondaki rezaletten çok sonra doğan torun Matty, kendi güçlerini keşfettikçe, bitkin, bitik –ve bu halde bile kapıya Gizli Servis’i getirmeyi becermiş– ailesinin hâlâ ve gerçek manada muhteşem olduğunu fark ediyor. Kaşık Bükenler, her bir ferdi özel biri olma potansiyeliyle lanetlenmiş, süper arızalı ve aynı zamanda gayet normal bir ailenin üç kuşaklık tuhaf ve efsanevi hikâyesi.
"Pervasız." Guardian
“Hınzır mizahı, unutulmaz karakterleri ve dozunda doğaüstü büyüsüyle Kaşık Bükenler dörtnala gidiyor… Gregory’nin karakterleri sadece yetenekleriyle değil, son derece tanıdık insanilikleriyle de sihirli.” Pittsburgh Post-Gazette
“Usta işi… Gregory, aile ilişkilerindeki olağan gizemler ile Şikago mafyasının ve karanlık devlet örgütlerinin gaddar melodramasını zarafetle birleştiriyor." Kirkus Reviews
Bebo ve Bice’nin Keşifleri – 4 | Bize Bir Köprü Lazım!
180.00₺
Yo, olamaz! Köprü yıkıldı… Çekirge Zigi için kolay, şöyle bir zıplasa yeter. Ama Bebo ve Bice uçurumu nasıl aşacaklar?
Bebo pembe bir solucan, Bice ise mavi bir pire; birbirinden hiç ayrılmayan iki arkadaş. Bebo biraz şakacı, Bice ise serüven peşinde koşan bir oyunbaz. Meraklı Bebo ve Bice’nin karşısına her zaman tuhaf ve sıra dışı şeyler çıkıyor. Onlar da basit deneyler yaparak olayları açıklığa kavuşturuyorlar.
Bebo ve Bice’nin Keşifleri, okul öncesi dönemden başlayarak çocukları dünyayı gözlemlemeye ve problemler karşısında çözüm üretmeye teşvik ediyor. Hikayeye yerleştirilmiş basit deneyler aracılığıyla çocuklar erken yaşta bilimle tanışıyor.
Instagram'da kitap hakkındaki okur yorumlarını sizin için derledik, okumak için #bebovebicedomingo etiketiyle arama yapabilirsiniz.
İstiridye Çocuğun Hüzünlü Ölümü ve Diğer Öyküler: 25. Yıl Özel Basım (Sert Kapak)
290.00₺
25. YIL ÖZEL BASKI ŞÖMİZLİ SERT KAPAK
Beter Böcek, Makas Eller, Wednesday ve Ölü Gelin'in yaratıcısı Tim Burton'ın tuhaf olanı büyüleyici bir şeye dönüştürdüğü kaçık dehasına eşlik edin.
İstiridye Çocuğun Hüzünlü Ölümü'nde Burton, zalim dünyalarında sevgi ve aidiyet bulmak için mücadele eden, yanlış anlaşılan, dışlanan, hafif ürkütücü ama bir o kadar sempatik çocuklardan kurulu bir uyumsuzlar çetesine can veriyor. Öykülere eşlik eden gotik çizimleriyle bu umudu ama talihsiz varlıkların hem sevimliliğini hem de trajedisini gözler önüne seriyor.
Gerçekle hayalin sınırlarının silindiği, olağan ve olağanüstünün el ele verip yaramazlık yaptığı, kara mizahla örülü bu derleme, çağımızın en büyük hikaye anlatıcılarından birinin elinden çıkmış bir kült.
Yaşamın Kodu : Jennifer Doudna, Genetik Devrim ve İnsanın Geleceği
328.00₺
Biyolojide bir devrim yaşanıyor. Olağanüstü bir teknoloji artık hastalıkları daha kolay tedavi etmemizi, virüsleri yok etmemizi ve daha sağlıklı bebeklerin doğmasını sağlayacak. Devrimin kalbinde ise 2020’de Nobel’e layık görülen Jennifer Doudna ile arkadaşları var.
Isaacson’un yeni kitabının kahramanları onlar.
Lisede rehber öğretmeni ona kızların bilim yapamayacağını söylese de Jennifer Doudna’nın yaşamın gizli mekanizmalarını keşfetme tutkusu, DNA çift sarmalının keşfinden beri biyolojideki en önemli ilerlemeyi sağladı. Doudna, doğanın işleyişinde fark ettiği bir ilginçliği insanlığın gidişatını değiştirecek bir buluşa çevirdi. DNA’mızı kolayca düzenlememizi sağlayacak CRISPR teknolojisi, tıbbi mucizelerle –ama bir yandan da ahlaki sorularla– dolu bir “cesur yeni dünyanın” kapılarını açtı. Geçtiğimiz elli yılda dijital devrimi yaşadık, şimdiyse yaşam biliminin devrimi başlıyor. Yakında dijital kodlama öğrenen çocukların yanına genetik kod öğrenenler katılacak.
Peki bu yeni üstünlüğümüzü virüslere karşı güçlenmek için kullanmalı mıyız? Ya da depresyonu engellemek için? Sadece parası yeten ailelerin, çocuklarının bünyesini ve zekâsını güçlendirebileceği bir dünyayı kabul ediyor muyuz? CRISPR teknolojisinin keşfine liderlik eden Doudna, şimdi bu etik tartışmaların merkezinde duruyor.
Doudna’nın hayat öyküsü, doğanın en derin mucizeleri arasında dolanıp, yaşamın kaynağından türümüzün geleceğine dek uzanan, büyüleyici bir macera.
Yılın En İyi Kitapları Seçkisinde
GOODREADS • TIME • WASHINGTON POST • AMAZON • BLOOMBERG
“Bu yılki ödül, yaşamın kodlarını yeniden yazma üzerine. Yaşam bilimlerinde yeni bir çağ başlattılar.”2020 Nobel Kimya Ödülü komitesi açıklaması
“Yaşamın Kodu, büyüleyici bir dedektif hikâyesi. Hırs ve düşmanlıklarla, laboratuvarlar ve konferanslarla, Nobel Ödülleri ve aykırılıklarla dolu.”O MAGAZINE
Sihirli Ağaç Evi -Çizgi Roman- 4: Korsanların Hazinesi
215.00₺
Dünya çocuklarının sevgilisi Sihirli Ağaç Evi şimdi çizgi roman!
ADADA HAZİNE ARAYAN BİR KORSAN VAR!
Yeni Sihirli Ağaç Evi macerasında Tim ve Lea kendilerini rüya gibi bir sahilde buluyorlar. Her şey muhteşem başlıyor... ta ki korsanlar gelene kadar. Korkunç Kaptan İri Kemik gömülü bir hazinenin peşinde. Dahası Tim ve Lea'nın hazinenin yerini bildiklerine emin ve gözünün önünden ayrılmalarına izin vermiyor! Bakalım iki kardeş, Kaptan İri Kemik'in elinden kurtulmayı başarabilecek mi?
Tim ve Lea ile zamanda yolculuğa hazır mısın?
Sihirli Ağaç Evi serisi hakkında:
Küçük okurları hem okuma keyfi hem de tarihteki farklı kültürlerle tanıştıran Sihirli Ağaç Evi serisi bu yönüyle sadece dünyanın dört bir yanındaki çocukların değil, anne babalar ve eğitimcilerin de gözdesi oldu.
New York Times çoksatanlar listesinde bir numaraya kadar çıkıp beş yıldan uzun bir süre bu listede kalmayı başaran, 33 dilde 130 milyondan fazla satan bu ödüllü seri, şimdi rengarenk ve soluksuz okutan çizimleriyle çizgi roman formatında okurunun karşısında.
İşaret
269.00₺
“Muhteşem. Konu öyle tanıdık, karakterler öyle gerçek ki sadece distopya demeye gönlüm razı gelmiyor.” –MARIANA ENRIQUEZ
Yakın gelecek, İzlanda. Empati Testi adı verilen yeni bir teknoloji, bireylerin merhamet seviyesini ölçerek iyi ile kötüyü ayırt etmeyi, böylece toplum huzurunu kaçıracak olası eylemlerin önüne geçmeyi vadediyor. Kısa bir süre sonra testin zorunlu tutulup tutulmayacağını oylamak için referanduma gidilecek. Ulus ikiye bölünmüş durumda. Bir taraf testin daha güvenli bir toplum yaratacağına inanırken diğer taraf işaretlemeyi gayriinsani görüyor.
Karar günü yaklaşırken dört karakter –kuşkucu öğretmen Vetur, önde gelen psikologlardan Oli, testi geçemeyen işkadını Eyja ve teste girmeme hakkı için savaşan Tristan– kendilerini ahlaki ikilemler, derin önyargılar, dehşet verici adaletsizlikler ve kişisel mücadelelerle dolu bir sorular yumağının içinde buluyor: Toplumsal haklar nerede sonlanır, özgür irade nerede başlar? Ütopya ne zaman distopyaya dönüşür? Ortak iyinin ne olduğuna kim karar verecek?
İzlanda edebiyatının aykırı sesi Frida İsberg’in tedirgin edici ve sürükleyici bu çağdaş romanı, bize korkuyla mı yoksa insanların birbirine olan inancıyla mı dönen bir dünyada yaşamak isteyeceğimizi soruyor.
“İsberg, kamu vicdanı ve bilinci üzerine âdeta bir başyapıt yazmış. Karakterleri o kadar biricik, insani ve yanılabilir ki şu anda telefonumu elime alıp onlardan birini arayabilirmişim gibi hissediyorum. Uzun zamandır okuduğum en besleyici çağdaş romanlardan biri.” –KAVEH AKBAR
İZLANDA KADIN EDEBİYATI ÖDÜLÜ
P. O. ENQUIST EDEBİYAT ÖDÜLÜ
FJARA EDEBİYAT ÖDÜLÜ
“İç içe geçen olay örgüsüyle İşaret, toplum mühendisliğinin riskleri ve bireysel eylemliliğin sınırları hakkında önemli sorular soruyor. Kesinlikle çarpıcı bir ilk roman.” Hernan Diaz
Bebo ve Bice’nin Keşifleri – 2 | Bize Bir Mancınık Lazım!
180.00₺
Yo, olamaz! Köprü yıkıldı… Çekirge Zigi için kolay, şöyle bir zıplasa yeter. Ama Bebo ve Bice uçurumu nasıl aşacaklar?
Bebo pembe bir solucan, Bice ise mavi bir pire; birbirinden hiç ayrılmayan iki arkadaş. Bebo biraz şakacı, Bice ise serüven peşinde koşan bir oyunbaz. Meraklı Bebo ve Bice’nin karşısına her zaman tuhaf ve sıra dışı şeyler çıkıyor. Onlar da basit deneyler yaparak olayları açıklığa kavuşturuyorlar.
Bebo ve Bice’nin Keşifleri, okul öncesi dönemden başlayarak çocukları dünyayı gözlemlemeye ve problemler karşısında çözüm üretmeye teşvik ediyor. Hikayeye yerleştirilmiş basit deneyler aracılığıyla çocuklar erken yaşta bilimle tanışıyor.
Instagram'da kitap hakkındaki okur yorumlarını sizin için derledik, okumak için #bebovebicedomingo etiketiyle arama yapabilirsiniz.
HAYAT İMKÂNSIZ
279.00₺
GECE YARISI KÜTÜPHANESİ’NİN YAZARINDAN
Bazen bize sihir gibi görünen şey, yaşamın henüz anlayamadığımız bir parçasıdır…
Grace Winters hayata küsmüş emekli bir matematik öğretmeni. Günlerini televizyon izleyip kitap okuyarak, beyninin körelmemesi için bulmaca çözerek geçiriyor. Bir zamanlar üstüne titrediği bahçesine bile ilgisini kaybetmiş. Yalnız, yapayalnız hissediyor.
Yıllardır görmediği ve haber almayı beklemediği bir arkadaşının ona bir Akdeniz adasındaki köhne evini miras bıraktığını öğrenince, Grace bir planı ya da cebinde bir ada rehberi olmadan, aklında sorular ve tek yön uçak biletiyle, kendini İbiza’da buluyor.
"Neden ben? Neden bu ev?" Arkadaşının hayatına −ve ölümüne− dair cevaplar İbiza’nın engebeli tepeleri ile altın kumsalları arasında gizli. Parça parça bulabildikleri ise en uçuk hayal gücünün sınırlarını zorlayacak kadar tuhaf. Ve imkânsız gibi duran bütünü görebilmek için Grace, önce kendi geçmişiyle yüzleşmek zorunda.
Dünya çapında bir yayıncılık hadisesine dönüşen Gece Yarısı Kütüphanesi’nin yazarından umudun ve yeni başlangıçların dönüştürücü gücüne dair enfes bir roman.
"İnsan olmanın en güzel yanlarına nüktedan ve şefkatli bir aşk mektubu." –Benedict Cumberbatch
"Haig’in fantastik bir dünyanın kapılarını araladığı akıl dolu ve dokunaklı romanı, hem bir gizem hem bir aşk hikâyesi. Hayatı tüm zenginliğiyle takdir etmenin mümkün olduğunu gösteriyor." –Guardian