“7.SINIF ULTRA SERİSİ TÜRKÇE DENEMELERİ 46 FÖY” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
ANARŞİZM VE ARZULARI
158.00₺
Cindy Milstein’ın çalışması, insanlığın her tür tahakküm ve hiyerarşiden azade bir dünyaya duyduğu dirençli ümidin ifadesi olarak, herhangi bir örgütlenmenin ötesinde var olabilen türde bir anarşizmin açık ve tutkulu bir ifadesi. Kitap aynı zamanda Provo’dan radikal ekolojiye ve Zapatismo’ya anarşizmin kat ettiği pek çok toplumsal ve kültürel hareket için de bir yol haritası ve anarşizmin radikal imgelemi cezp etme konusundaki süregelen becerisine bir tanıklık da sunuyor. En önemlisi de, bu kitabın, devrimi şimdi yaşamaya, anarşizmin hedeflediği gibi gündelik hayatlarımızı eşitlikçi ve müşterek etiğin bir modeli haline getirmek için bir çağrı yapıyor oluşu.
__Silvia Federici, Caliban ve Cadı’nın yazarı
Pek çok zorluk, karmaşa, çelişki ve ironi ile dolu çılgın dünyamızda tökezlememek hiç de kolay değildir. Eğer yapacağınız tahlilleri sağlam bir yere bağlama arayışındaysanız, bu kitap harikulade bir başlangıç noktası. Cindy Milstein’ın kitabı, üzerinde incelikle düşünülmüş, enerjik ve öngörülü ve size üzerinde kafa yoracağınız tonlarca şey söylüyor. Anarşist siyasetin temel ilkeleri için muhteşem bir başlangıç kitabı.
__Matt Hern, Common Ground in a Liquid City kitabının yazarı
Tuhaf Hikâyeler Akademisi Baskerville
245.00₺
HİÇ DÜŞÜNDÜN MÜ, BİR İNSAN SHERLOCK HOLMES GİBİ BİR KARAKTERİ NASIL HAYAL EDEBİLİR DİYE?
PEKİ YA HAYAL ETMESİNE GEREK KALMADIYSA!
YA ARTHUR CONAN DOYLE HENÜZ GENCECİKKEN KENDİNİ İLERİDE ROMANLARINI SÜSLEYECEK KARAKTER VE TUHAFLIKLARLA DOLU BİR OKULDA BULDUYSA!
Genç Arthur Conan Doyle, sadece olağanüstü yeteneklere sahip çocukların davet edildiği Baskerville Akademisi’ne kabul edildiğinde, seçildiği ve ailesinin talihini tersine çevirme şansı verildiği için çok sevinir. Okula adım atar atmaz, gözüpek Irene Eagle ve dehasıyla Arthur’a rakip Jimmie Moriarty ile arkadaş olur. Birlikte, yeni okullarının eğik kulelere, açıklanamayan patlamalara, sinsi kurtlara ve nesli tükenmiş kuşlara ev sahipliği yapan tuhaf bir yer olduğunu keşfederler. Ancak Arthur sadece dost değil, düşmanlar da edinmiştir; onu okuldan attırmaya hatta daha kötüsünü yapmaya hevesli düşmanlar...
O ve arkadaşları çok geçmeden okulun gizli topluluğu Yonca’dan davet alır. Kabul edilmek için üç zorlu testi geçmeleri gerekmektedir. Arthur testi geçeyim derken, çok daha büyük bir maceranın ve ondan da büyük bir tehlikenin kapılarını aralayacak bir gizemi ortaya çıkaracaktır. Sadece iki şeye güvenebilir: Arkadaşları ve zekâsı.
“Hogwarts ve İyilik ve Kötülük Okulu ile birlikte en büyüleyici okullar listesinin zirvesinde.” —KATHRYN LASKY, Newbery Ödüllü yazar
“Yiğit kahramanların esrarlı kötüleri alt etmeye çalıştığı, tempolu, heyecan dolu bir hikâye...” —ALA Booklist
Hümanistler: Özgür Düşünme, Sorgulama ve Umudun 700 Yıllık Tarihi
290.00₺
Nasıl bir insansın? İnançlı ya da inançsız ama her koşulda pusulası akıl ve ahlak olan biri mi? Bireyi her türlü büyük ideal ya da dogmanın üstünde gören biri mi? Ya da dünyayı sanatsız hayal edemeyen biri?
Eğer bunlardan herhangi birine yakınsan, ister farkında ol ister olma, sen de köklü bir hümanist düşünce geleneğinin parçasısın. Tarih boyunca akılcı sorgulamayı, kültürel zenginliği, özgür düşünmeyi ve umudu hayatlarının merkezine koymuş nice olağanüstü insanla benzer fikirleri paylaşıyorsun.
Sarah Bakewell, Hümanistler’de bizi 700 yıllık nefes kesen bir yolculuğa çıkarıyor ve dünyamızı şekillendiren hümanistlerin gözü pek yaşamları ve fikirleriyle tanıştırıyor. Rönesans âlimlerinden insan hakları savunucularına, Erasmus’tan Zora Neale Hurston’a, hümanizmin en karanlık zamanlarda bile umut aşılama konusundaki gücünü gözler önüne seriyor. Karmaşa ve düzeni bir arada barındırmayı başaran hümanizmin fanatiklerden, mistik ve tiranlardan gelen tüm karşı çıkışlara rağmen nasıl bu kadar güçlü ve dayanıklı kalabildiğini sorguluyor.
Hümanistler kurumlar ya da fikirler etrafında kutuplaşmanın ayyuka çıktığı günümüzde, insanı yeniden merkeze alan ve birbirimize özen göstermemizin kıymetini hatırlatan benzersiz bir inceleme.
“İnsanlığın insan olma halini anlama mücadelesinin büyüleyici ve umut yüklü anlatımı.”
–Oliver Burkeman, Dört Bin Hafta'nın yazarı
İyi Adam
260.00₺
Her şeyi vardı. Ama kapı çaldığında, Ted intihar etmek üzereydi. Kapıdakinin vazgeçip gitmesini beklerken masanın üstündeki not ilişti gözüne, kendi el yazısıyla yazılmış:
“Kapıyı aç. Tek çıkışın bu.”
Ted ne notu yazdığını hatırlıyor ne de kapıdaki adamı tanıyor. Adamın bir teklifi var: Madem ölmek istiyorsun, intihar edip aileni utandırma; biz öldürülmeni sağlayabiliriz. Şartımız basit: Senin gibi intihara karar vermiş birini öldürecek, böylece zincire katılacaksın… Son bir iyilik.
Teklifi kabul ettiği anda kendini şeytani bir oyunun içinde buluyor Ted. Çıkmaya çalıştıkça onu daha da derinlere sürükleyen biri var; bu kanlı labirenti tepeden gören, Ted’i kendinden bile iyi tanıyan ve asla güvenmemesi gereken biri…
34 dilde yayımlanan ve yakında beyaz perdeye aktarılacak İYİ ADAM, mükemmel kurgusu ve bitmeyen dolambaçları ile zihin bulandıran, ‘Anladım,’ dediğiniz anda sizi ters köşeye yatırıveren bir psikolojik gerilim romanı.
"Aklınızı alacak bir psikilojik gerilim. Federico Axat çok seveceğiniz ama asla güvenemeyeceğiniz bir yazar”
New York Times
ARKADAŞIM UÇURTMA 1.SINIFLAR İÇİN İLK OKUMA KİTABIM
345.00₺
En yakın arkadaşın Uçurtma!
Bu kitap senin ilk başucu kitabın olacak. Onu yanından ayırmak istemeyeceksin. Sen okumayı seven harika bir çocuksun. Arkadaşın Uçurtma bu harika yolculuğunda sana eşlik edecek.
Bu kitap sana özlemeyi, arkadaşlığı, üzülmeyi, sevinmeyi, beklemeyi ve değer vermeyi öğretecek. Bunları hep hatırlaman için de başucunda yer alacak. Dilediğin zaman kitaba sarılabilirsin.
Unutma;
Uçurtma senin en iyi arkadaşın!
Aradığın Şey Kütüphanede Saklı
274.00₺
Tokyo’nun en esrarengiz kütüphanecisi Sayuri Komaçi tarafından sık sık sorulan ünlü soru: Ne arıyorsun?
Çoğu kütüphaneci gibi Sayuri de raflarındaki tüm kitapları okumuş. Ama onu bilge kütüphaneci yapan şey bu değil; Sayuri kendisine kitap danışanların ruhlarını okuyabiliyor. Verdiği her sürpriz kitap tavsiyesiyle insanlara yeni dünyaların kapılarını aralıyor, onları nazikçe hayattaki amaçlarına doğru yönlendiriyor.
İşinden bıkmış genç bir kadın, eskici dükkânı açma hayalleri kuran bir muhasebeci, kariyeri ve ailesi arasında sıkışıp kalmış bir anne, kendisini tıkanmış hisseden bir sanatçı, emekli olduktan sonra amacını kaybeden bir adam... Hayatlarının dönüm noktasındaki bu beş insan, Sayuri ve onun tavsiyesi sayesinde beklenmedik kişisel birer yolculuğa çıkıyor; aradıkları cevapların aslında hep yanı başlarında, bir kitabın sayfaları arasında saklı olduğunu fark ediyor.
İki milyondan fazla okura ulaşan Aradığın Şey Kütüphanede Saklı, edebiyatın ve insan bağlarının muazzam gücünü̈ hatırlatıyor. Çıkmaza girmiş ve bir parça ilhama ihtiyaç duyan herkes için iyileştirici bir hikâye.
“Baştan sona keyifle okuyacağınız bu kitap, her şeyin mümkün olabileceğini hissettiriyor.” –Daily Mail
“Bir tutam tuhaflıkla tatlandırılmış çağdaş bir Tokyo hikâyesi. İçinize dokunacak.” –Japan Times
TIME ve WASHINGTON POST Yılın En İyi Kitabı Seçkilerinde
İyi Geceler
225.00₺
**KARANLIKTA PARLAYAN AY VE YILDIZ ÇIKARTMALARI İLE**
Bu bir hikâye içinde hikâye içinde hikâye içinde hikâye... Tam da iyi geceler demeden önce,
Tavşan Tata, yavrularına Fil Jumbo’nun,
Fil Jumbo, yavrularına Penguen Pena’nın,
Penguen Pena, yavrularına Yunus Ege’nin,
Yunus Ege de yavrularına Tavşan Tata’nın hikâyesini anlatıyor.
Uyku öncesi alışkanlıklarının aslında ne kadar evrensel olduğunu gösteren, ritornello –periyodik tekrar– tekniğiyle kaleme alınmış tatlı bir iyi geceler hikâyesi.
Dedektif Vardayok Ne Var Ne Yok!
185.00₺
Wickson Vardayok dünyanın hem en sıra dışı hem de en sıradan dedektifi! Onun olağanüstü özelliği, hiçbir özelliğinin olmaması. O kadar normal ki kimse onu fark etmiyor. Mesela sağınıza mı baktınız, o hep biraz daha sağda
kalıp görünmüyor.
Bir dedektif görünmez olmaktan başka ne ister!
Bütün derdi kafasındaki tek tel saça iyi bakmak olan Başkomiser Fellikke (saç telinin de ismi var: Filippo), elindeki en karmaşık vakayı her zamanki gibi Vardayok’a verdi. Şimdi, şehrin bütün bulutlarını yutan bir makineden, saat 5’in çalınmasına, sadece hikâyeyle çalışan bir arabadan, dünyanın öbür ucuna serçe parmağı üzerinde gidebilen bir çiftçiye kadar bir sürü akılalmaz mesele, dünyanın en tuhaf dedektifi Vardayok’u bekliyor.
Hazırsanız, macera başlıyor!
Luca Doninelli, İtalya’nın çocuk kitapları alanındaki en önemli ödüllerinden Strega’yı kazanan ve pek çok dile çevrilen bu kitaptaki kimi tuhaflıkları çocuklarla birlikte uydurmuş. Üstüne de bolca mizah serperek bize sunmuş. Şimdiden afiyet olsun.
PREMIO STREGA ÖDÜLÜ
GIOVANNI ARPINO ÖDÜLÜ
WHITE RAVENS SEÇKİSİ
Gölün Kıyısında
258.00₺
Gecenin geç saatlerine kadar sizi ayakta tutacak, bittiği için üzüleceğiniz bir kitap. Ve
ardından tanıdığınız herkese okutmaya çalışacaksınız. –Washington Post
Usulca çiçek açan keskin sezgilerle ve duygusal zekayla dolu... İnsanı cezbeden, elinizden
bırakmakta zorlandığınız bir kitap. – OBSERVER
Lawson okuru nasıl içine çekeceğini biliyor... Boşa çıkmış umutlar ve hayal kırıklıklarıyla, kendini kandırmalarla dolu ama sonu insana kendini iyi hissettiren bir roman bu. –SPECTATOR
“SON, hiç umulmadık şekilde geldi; ve üstünden çok uzun vakit geçinceye kadar
ortada ona uzanan bir olaylar silsilesi bulunduğunu göremedim.... Bir şeyin başlangıç
noktasını bulmaya çalışırken ne kadar geri gidilebileceğine dair bir sınır yok elbette.
Bu arayış insanı Âdem'e, hatta daha da öncesine götürebilir. Fakat bizim ailemiz için
o yaz mevsimi, pratikte her şeyin başlangıcı sayılabilecek kadar feci bir olay olmuştu.
Söz konusu olay ben yedi yaşımdayken, temmuz ayının sıcak ve durgun bir
cumartesi günü yaşandı ve normal aile hayatımızı sona erdirdi; neredeyse yirmi yıl
sonra bile hâlâ bu olaya nasıl bakmam gerektiğini bulmakta zorlanıyorum.”
GÖLÜN KIYISINDA nadide bir keşif. Romanın öylesine telaşsız bir kendinden
eminliği ve öylesine iyi kontrol edilmiş bir duygusallığı var ki özel olduğunu anında
hissediyorsunuz. Kendinizi tadı çıkarılacak bir edebi deneyim, içinde
kaybolabileceğiniz bir kitap ve dikkatle takip edilecek yeni bir yazarla karşı karşıya
buluyorsunuz.
ANTROPOLOJİ KURAMLARI TARİHİ
315.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
Çok satanlar listesine girmiş bu kuramsal metnin beşinci baskısı, daha çok toplumsal cinsiyet ve cinsellik konularını kapsayacak şekilde ve Dijital Çağın Antropolojileri ile ilgili yeni bir bölümü içeren önemli güncellemelerin de eklenmesiyle tekrar gözden geçirilmiştir. Anahtar sözcük tanımları sayfaların alt kısmında tekrar belirtilmiş ve okuyucular için daha güçlü bir bağlam oluşturmak adına kuramcılarla ilgili biyografik bilgiler geliştirilmiştir. İster tek başına isterse de Antropoloji Kuramları Tarihi Üzerine Okumalar adlı rehber baskı ile okunsun, bu metin esnek ve kullanımı kolay formatıyla lisans seviyesinde antropoloji dersleri veren eğitimcilere geniş bir kapsam sağlamaktadır.
Erickson ve Murphy, en önemli antropoloji düşünürlerinin sosyal ve politik bağlamlarını ustaca açıklayan, kronolojik ve kapsamlı bir antropoloji kuramları tarihi sunmaktadır. Bu metin antropolojinin alt dallarının ve elbette bütünsellik esasının yegâne katkılarından faydalanarak, antropoloji eğitimi veren kişilere ve öğrencilere yönelik kuramın açık ve karmaşık yanları üzerine bir inceleme sunmaktadır. Yeni baskı, önceki baskılar genişleterek mevcut en güçlü teori metni haline getirilmiştir.
(Jennifer Wies, Eastern Kentucky Üniversitesi)
Bu metindeki malzemeleri etkileyici buldum. Her tarih dönemi için etkileyici, düşündürücü sorular ve geniş kapsamlı, güncel okuma listesi sağlayan bu metin, katılımcı öğrenmeyi ve öğrencileri malzemeyi derinlemesine incelemeye teşvik etmek için muazzam bir araç.
(Marjorie Snipes, West Georgia Üniversitesi)
Ben Karanlıktan Hiç Korkmam
205.00₺
Meyveler Sebzelere Karşı ve Çekirdek ile Yumurta'nın yazarından…
Fare ormanda gezerken öyle eğlenmişti ki saatin geç olduğunu bile fark etmedi. Gölgeler uzadı, hava iyice karardı. Fare korkmuştu. Tam o sırada yanı başında ışık saçan bir ateş böceği belirdi. Yaklaştı farenin yanına ve şöyle dedi:
“Işıl benim adım, haydi gel yolunu aydınlatayım!”
Fare, Işıl ile birlikte evine doğru yola çıkınca, karanlıktan hiç mi hiç (Gerçekten mi!?) korkmayan diğer orman sakinleri de onlara katılıyor.
Ülkemizde çok sevilen ödüllü yazar Alex Latimer'den korkular ve dayanışma üzerine komik ve benzersiz bir hikâye.
Bay Leopar’ın Kitabevi
198.00₺
Aniden karşılarına bir kitapçı çıktı.
Girişinde loş bir lambası,
vitrininde ise yanıp sönen ışıkları vardı.
Kiraz içeri adım attığında… şaşkınlıktan donakaldı.
Bay Leopar’ın Kitabevi muhteşem şeylerle dolu! Sadece kitaplar değil, ayılar, aslanlar, penguenler... Hatta içeride bir balina bile var!
Nasıl mı olur? İmkânsız mı dedin? E hadi gel öyleyse, dükkânın sahibi Bay Leopar bizzat emrinde, etrafı göstermek için seni bekliyor.
Eğlence başlasın!
Güneş, Ay ve Rolling Stones
279.00₺
Sen söyle. Ben bilmiyorum. Stones'un olduğu bir dünyanın içine doğmak nasıl bir şeydi? Bir güneş, bir ay, bir de Rolling Stones senin için hep vardı. —Keith Richards
Tüm zamanların en büyüğü onlar mı? Tartışılabilir elbette ama 90’larda, müzik sevdalısı gencecik bir muhabirken turnelerine katılıp efsaneyi bizzat yaşayan gazeteci-yazar-senarist Rich Cohen’e göre öyle. Cohen, hızlı hayatlar, yalanlar, acılar, çabalar, kavgalar; başkaldırı, özgürlük, eğlence, uyuşturucu, ölüm, seks, hapis, para ve yıldızlar için söylenegelmiş daha ne varsa hepsini en uçta yaşamış, hep düşmüş, hep kalkmış ve her seferinde yeniden zirveye tırmanabilmiş Rolling Stones’un öyküsünü, yetmişli yaşlarında hâlâ aynı enerjiyle nasıl çalabildiklerini, dedikodularıyla, tanıklıklarla ve grup elemanlarının bizzat anlattıklarıyla, kelimenin tam anlamıyla “içeriden”, hem de “roman tadında” aktarıyor.
"Büyüleyici.” Wall Street Journal
“Okurken plak sürekli dönsün isteyeceksiniz.” Washington Post
“Mick Jagger nasıl şarkı söylüyorsa Cohen de aynen öyle yazıyor: enerji dolu, havalı ve yaratıcı... Bu kitabı okurken harika zaman geçireceksiniz.”A. J. Jacobs
“Cohen, bu büyük sirki sahne arkasından izlemesi için davet edilmiş seçilmiş kişilerden biri. Ama abisinin duvarındaki Stones posterine hayranlıkla bakan küçük kardeşin bakış açısını da asla kaybetmiyor.” Alan Light
“Şaheser.” Chicago Tribune
Glow
250.00₺
BAĞIMLILIK YAPACAK KADAR İYİ
Times
DURUP BEAUMAN’IN EŞSİZ YETENEĞİNİ VE ÖZGÜNLÜĞÜNÜ KUTLAMA ZAMANI
Guardian
Bir günü 25 saat olarak algılamasına sebep olan tuhaf bir rahatsızlıktan mustarip Londralı bir genç, korsan radyo istasyonunun vericisini korumakla görevli bir teriyer, güzelliği uyuşturucu kadar etkili –ve tehlikeli– genç bir kadın, birdenbire Londra sokaklarında beliren tilkiler, gün ortasında sokakta Burmalı avlayan beyaz minibüsler, karanlık amaçları olan bir maden şirketi ve tüm bunların birleştiği yerde, Güney Londra’nın eğlence hayatına sağlam bir giriş yapan gizemli uyuşturucu GLOW.
Günümüzün en heyecan verici genç yazarlarından Ned Beauman, Boksör Böcek ve Işınlanma Kazası’ndan sonra ilk kez rotasını bugüne çeviriyor. Yaratıcılık, zekâ ve mizahla dolu benzersiz anlatım dilini gerilim türünün sürükleyiciliği ve keskin dönüşleriyle birleştirerek, ortaya tüm dünyayı dolaşan ve parçaları Londra’da bir araya gelen bir bilmece çıkarıyor.
ANTİK MEZOPOTAMYA
239.00₺
Kitap Mezopotamya’nın alüvyal ovalarındaki ilk devletlerin ve kentsel toplumların milattan önce 5000 ile 2100 tarihleri arasındaki yaklaşık üç bin yıllık süreç boyunca ortaya çıkışlarını ve bunların öncüllerini detaylı olarak ele almaktadır. Açıkça antropolojik bir yöntem benimseyen Susan Pollock antik Mezopotamya’nın geçmişine dair anlayışımızı zenginleştirmek için çağdaş kuramsal bakış açılarından da faydalanmaktadır. Çalışma farklı toplumsal cinsiyet ve sınıflardan insanların siyasal, ekonomik ve ideolojik alanlardaki değişimlere ne tür katkılarda bulunduğunu ve tepkiler geliştirdiğini incelemektedir. Kitaptaki yorumlar bölgesel yerleşim örüntüleri, hayvan varlığı (direy) kalıntıları, yapıt dağılımı ve etkinlik şekillenmeleri, resimyazı, metinler ve definler üzerine çalışmalara dayanmaktadır.
Işınlanma Kazası
245.00₺
Uzun zaman seks yapmayınca, başına gelebilecek en kötü şeymiş buymuş gibi gelir insana.
Hâlbuki 1930’larda Almanya’da yaşıyorsanız, görebileceğiniz en kötü şey büyük ihtimalle bu değildir.
Ancak tarihsel gerçekler bile Egon Loeser için teselli olamadı; cinsel talihsizlikleri onu Berlin’in deneysel tiyatro sahnesinden Paris’in absent barlarına, oradan da Los Angeles’ın fizik laboratuvarlarına savururken kahramanımız şu iki gizemi çözme peşindeydi: Rönesans döneminin en büyük sahne tasarımcısı ve aynı zamanda Loeser’ın idolü olan Adriano Lavicini, Şeytan’la girdiği işbirliği sonucu mu ölmüştü ve Loeser gibi yakışıklı, akıllı, hoş, mütevazı biri neden, kırk yılda bir de olsa, biriyle yatmayı beceremiyordu?
BOKSÖR BÖCEK’in yazarından, “içinde olduğu dönemin farkında olmayan” bir tarihsel roman geliyor. Bu aynı zamanda bir kara roman, ama ışıkları sonuna dek açıyor. Bir aşk romanı, ama romantik akşam yemeğine sarhoş geliyor. Bir bilimkurgu romanı, ama “izotop”un ne olduğunu hatırlayamıyor. Seks hakkında, şiddet hakkında, uzay-zaman hakkında, tarihle başa çıkmanın en güzel yolunun onu görmezden gelmek olduğu iddiasında, sonunu tahmin bile edemeyeceğiniz, son derece eğlenceli bir roman.