“Metropol” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
Hayalperestler
270.00₺
"Bu kitapta yer alan her şey gerçek; aynen olduğu gibi yazıldı. Onu yazmak ölü toprağını üzerimden çekip aldı; umarım bir ölçüde okurun da içini nedensiz bir neşeyle doldurmayı başarır.
" Patti Smith
Çocukken ne mutluyuzdur. Işık, mantığın sesiyle nasıl da körelir. Bu hayatta taşı düşmüş yüzükler gibi dolanıyoruz.
Çoluk Çocuk ile gönülleri fetheden Patti Smith, bu küçük, adeta ışık saçan anı kitabında çocukluk yıllarına dönüyor ve yaşamının ilk kutsal deneyimlerini yeniden ziyaret ediyor. Anıları o denli canlı, o denli renkli, o denli parlak ki, çoğu kez gerçeküstünün eşiğinde dolanıyor. Hayalperestler, küçük bir kız çocuğunun hayalperestliğin anlamını ve uçuşan düşünceleri yakalayıp kurtarmanın sırrını keşfederek kendini bulma öyküsü. Çoluk Çocuk hiç bitmeseydi diyenler için...
Hayalperestler, Patti Smith tarafından 45. doğum gününde Michigan’da tamamlanmış ve ilk kez Hanuman Books tarafından ince bir kitap halinde basılmıştı. Bu kitabı yirmi yıl sonra, orijinal basımda yer almayan metin, fotoğraf ve illüstrasyonlar içeren yeni tasarımıyla sunmaktan mutluluk duyuyoruz.
Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum Seti (5 Kitap)
1,221.00₺
Fransa’da pozitif ebeveynlik yönteminde öncü psikoterapist Isabelle Filliozat tarafından kaleme alınan ve yayımlandığı günden bu yana pek çok ülkede çoksatanlar listelerinde bulunan Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum'un tüm kitapları şimdi 5 kitaplık setiyle karşınızda.
EBEVEYN KİTAPÇIĞI, 50'DEN FAZLA ETKİNLİK VE ÇIKARTMAYLA BİRLİKTE!
5 YAŞ VE ÜZERİ
Set içerisindeki kitaplar:
Duygularım (Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum)
Öfke İle Başa Çıkma Yolları (Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum)
Özgüven (Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum)
Korkularım: Dost mu Düşman mı? (Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum)
Arkadaşlık: Nasıl Kurulur ve Nasıl Korunur? (Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum)
Hayvan Çiftliği: Grafik Roman
300.00₺
Tüm hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar diğerlerinden daha eşittir.
Beylik Çiftliği’nin ezilen hayvanları, efendileri Mr. Jones’u devirip çiftliğin yönetimini ele geçirdiklerinde, bunu özgür ve eşitlikçi bir hayata atılan ilk adım olarak görürler. Fakat aralarından bir grup seçkin, Napolyon ve Kartopu isimli iki domuzun öncülüğünde yavaş yavaş kontrolü ele alır. Kendilerini bir zorbalıktan kurtulup başka bir zorbalık altında ezilirken bulan hayvanlar, çok geçmeden düşündükleri kadar eşit olmadıklarını anlarlar. Orwell’in, güç zehirlenmesi ve yozlaşma sonucunda hüsrana uğramış idealizme dair sarsıcı taşlaması Hayvan Çiftliği, Brezilyalı ünlü çizer Odyr’in çarpıcı uyarlamasıyla kendine yepyeni bir ifade alanı buluyor.
“Orwell’in güncelliğini hiç yitirmeyen alegorisine göz alıcı bir saygı duruşu. Zincirlerinden kurtularak başlattıkları devrimin sonuçlarını göğüsleyen hayvanları fırça darbeleriyle görünür kılan Odyr’in tasvirleri çok güçlü.”
New York Times
Antigone / Hepsi Sana Miras serisi
203.00₺
"Sen mi yaptın?" dedi kral.
Antigone başını kaldırdı ve dosdoğru kralın gözlerinin içine baktı.
"Hiçbir şeyi inkâr etmiyorum," dedi.
"Yasadan ve yasayı çiğnemenin cezasından haberin vardı, değil mi?" dedi kral.
"Herkesin haberi var," dedi Antigone.
"Ama yine de çiğnedin yasayı?" dedi kral.
"Tanrı değilsin sen," dedi Antigone.
Ölen ağabeyinin cesedini defnedip ruhunu huzura kavuşturmak isteyen ve bu uğurda amcası Kral Kreon'un emirlerine karşı gelmeyi bile göze almış Prenses Antigone'nin destansı öyküsünü, ünlü yazar Ali Smith bize şehrin surlarına tünemiş bir karganın gözünden anlatıyor. On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin yedinci kitabında, Sofokles ile özdeşleşmiş ünlü tragedya Antigone'nin öyküsünü, çağdaş edebiyatın önemli isimlerinden, kitapları Türkçe dahil pek çok dile çevrilmiş Ali Smith anlatıyor, Laura Paoletti ise resimliyor.
Hiddet
260.00₺
SESSİZ HASTA’nın yazarından.
“Şaşırtmacanın ustası Michaelides’in en beğendiğim romanı.” –LUCY FOLEY
Yedi kişi görkemli bir adada mahsur kalmıştık.
İçimizden biri katildi.
Lana Farrar eski bir Hollywood yıldızı ve muhtemelen dünyanın en ünlü kadınlarından biri. Her yıl en yakın arkadaşlarını İngiltere’nin kasvetli gökyüzünden uzaklara, kendisine ait bir Yunan adasına davet ediyor. Cennete bir hafta sonu kaçamağı… Yine öyle olması gerekiyordu. Ama şiddetli bir fırtına sonucu konuklar adada mahsur kalınca önce dostlukların makyajı aktı, sonra berbat sırlar ortaya saçıldı. Nihayetinde telafisi imkânsız bir şey oldu.
Hikâye dünya basınında manşetleri süsledi ve o günden beri, bu korkunç gece hakkında sürekli yeni bir söylenti çıkıyor. Bense olayların dışında kalmayı seçtim. Orada yaşananları zihnimde tekrardan canlandıracak gücüm yok.
Kim olduğumu mu merak ettiniz?
Adım Elliot Chase. O gece oradaydım.
Bu hikâyeyi bildiğinizi düşünebilirsiniz. Ama yanılıyorsunuz…
“Büyüleyici, şaşırtıcı ve sürprizlerle dolu bir labirent, Sessiz Hasta’dan bile daha iyi.” –JP DELANEY
“Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı nadir kitaplardan biri. Michaelides asla hayal kırıklığına uğratmıyor.” –RAGNAR JONASSON
“Bildiğiniz tüm güvenilmez anlatıcıları unutun. Bir de üstüne iki romana yetecek kadar şaşırtmaca.” –DAVID BALDACCI
Paniğe Mahal Yok
274.00₺
Bir Şey Olduğu Yok'un Yazarından
“Onun kitaplarıyla tanışın. Eşi benzeri olmayan dünyaların kapılarının açıldığını göreceksiniz." — THE ATLANTIC
Time, Esquire, USA Today, Entertainment Weekly, Vogue, Millons ve Kirkus'un "Yılın En İyi Kitabı" seçkilerinde.
Frankie Budge on altısında, yazar olmaya hevesli, okula mesafeli, sıradışı bir genç kız. Oldukça yalnız. 1996 yazının akıllara ziyan sıcağını atlatmaya çabalarken, büyükannesinin evine yeni taşınan en az onun kadar egzantrik Zeke ile tanışır. İkilinin arasında hem romantik hem de yaratıcı kıvılcımlar uçuşmaya başlar. Küçük kasabayı birlikte tasarladıkları imzasız afişler ve göreni afallatan şifreli metinlerle donatırlar: Kenar, altın arayıcılarıyla dolu bir gecekondu mahallesi. Biz kaçağız, kanunsa bize aç, bize susamış.
Afişler yayıldıkça, işin arkasında kimlerin olduğu sorusu yerel halk arasında koca bir paniğe neden olur; kasabanın sınırlarını aşıp trajik sonuçlara yol açacak bir panik.
Sene 2016. Frances Eleanor Budge’ın özenle kurduğu hayatı yirmi yıl sonra gelen bir telefonla altüst olmak üzere. 1996 Coalfield Paniği olarak bilinen ve bunca yıldır üstünü örtmek için uğraştığı şeyin sorumluluğunu alma zamanı geldi.
Kevin Wilson'ın benzersiz zihni gençlik aşkı, kimlik ve sanatın kestirilemez gücü üzerine alışılmadık bir yolculuğa çıkarıyor bu kez bizleri. Paniğe Mahal Yok peşimizi bırakmayan sırlar ve gerçeğin özgür bırakabilecekleri hakkında cesur bir büyüme hikâyesi.
“Wilson o kadar eğlenceli, zeki ve ‘zahmetsizce gerçeküstü’ hikâyeler anlatıyor ki okumaktan çok, tatlı bela yeni bir arkadaşla tanışmak gibi geliyor.” — ENTERTAINMENT WEEKLY
“Wilson bizlere bir kez daha oyununun zirvesinde olduğunu gösteriyor. Cesur bir hikâyeyi kendine has anlatımı, sanatın gücü ve yitip giden gençliğin getirdiği belirsizliklerle süslüyor.” — CHICAGO REVIEW OF BOOKS