“Tuhaf Hikâyeler Akademisi Baskerville” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
Gece ve Sonra
279.00₺
Will ile Rosie'nin yolları henüz ergenlik yıllarındayken kesişir. Her anlamda birbirlerinin zıddı iki genç. Herkesin gözünde mükemmel, geleceği parlak, planları hazır Rosie ve onun ikiz kardeşinin öngörülemez ve asi arkadaşı Will. Bir gece bir kâse mısır gevreğiyle başlayan, paylaşılan müzikler, birlikte çıkılan gizli yürüyüşler ve gece yarısı yapılan telefon konuşmalarıyla ilerleyen arkadaşlıkları önce kaçınılmaz sonra da –yaşadıkları bir trajedi sonucu– imkânsız bir ilişkiye dönüşür.
Yıllar içinde yolları tekrar tekrar kesiştikçe Will ile Rosie, kendilerini birbirlerine geri dönmenin yolunu bulmaktan alamazlar. Ancak bazen doğru yerde olsanız da zaman yanlıştır.
Gece ve Sonra, ilişkilerin bizi götürdüğü kusurlu ve karmaşık yolların hikâyesi. Dostluk ve sadakatin, ikinci şansların ve kaçırılan fırsatların, söylenen ve söylenmeyen sözlerin, hayatın araya girmesinin.
"İz bırakacak karakterlerle kurulmuş gerçekçi, şefkatli ve bitmesini istemeyeceğiniz bir hikâye." –Jojo Moyes
"Çarpıcı, acı verecek kadar güzel ve umut dolu. Aklımdan çıkmayacak." –Chris Whitaker
"Bir aşk hikâyesinden çok daha fazlası. Şiddetle tavsiye ediyorum." –Ann Napolitano
Sherlock Holmes – Dörtlerin İmzası
240.00₺
“O da ne demek, Tanrı Aşkına?”
“Cinayet demek…”
Yardım istemek için Baker Street 221B adresine gelen Mary Morstan’ın “fazlasıyla muammalı” meselesi Dr. Watson’ı heyecanlandırmaya, Sherlock Holmes’u ise derin uyuşukluğundan silkelemeye yetiyor. Sonuçta Londra’nın tek gayriresmi danışman dedektifinden başka kim, sırra kadem basmış İngiliz subayının, tek bacaklı adamın, onun çıplak ayaklı yardımcısının, kayıp define sandığının ve “dörtlerin imzası”nın esrarını aydınlatabilir ki?
İngiltere’nin çizgi roman dünyasındaki önemli temsilcilerinden Ian Edginton ve I.N.J. Culbard tarafından uyarlanan bu dört Arthur Conan Doyle klasiğinden ikincisi Dörtlerin İmzası Kutlukhan Kutlu çevirisiyle karşınızda.
“Holmes’un ikinci romanının bu versiyonu olağanüstü. Her yönüyle tam bir şölen.”
– Publishers Weekly
Sessiz Hasta
260.00₺
46 DİLDE 2,5 MİLYON OKUR
GOODREADS YILIN EN İYİ GERİLİM ROMANI ÖDÜLÜ
NEW YORK TIMES ÇOKSATANLAR LİSTESİNDE 46 HAFTA
"YILIN EN İYİ KİTAPLARI" SEÇKİLERİNDE
AMAZON - PUBLISHERS WEEKLY
SESSİZLİĞİN KÖKLERİ TAHMİN EDEBİLECEĞİNİZDEN ÇOK DAHA DERİNLERDE.
Başarılı ressam Alicia Berenson, kocası Gabriel onun için endişelenmesin, iyi olduğunu görsün diye bir günlük tutuyordu. Bu çok sevdiği adam, ondan sebep mutsuz olmamalıydı.
Alicia Berenson, otuz üç yaşında, kocasını suratına beş kez ateş ederek öldürdü. Sonrasında tek kelime bile konuşmadı.
Adli psikoterapist Theo Faber, yıllardır kimsenin başaramadığını başarıp Alicia’yı konuşturabileceğinden emin. Ama olur da başarırsa, gerçeği duymak isteyecek mi?
“Unutulmaz! Hitchcock gerilimi, Agatha Christie kurgusu ve Yunan trajedisinin birleşimi.” Entertainment Weekly
“Sayfalar, çevirirken parmaklarınızın arasında tutuşup yanıyor.” David Baldacci
"Zekice kurgulanmış, sofistike bir gerilim.” Lee Child
Metropol
290.00₺
İki yüz bin yıllık insan varoluşunda hiçbir şey bizi şehir kadar derinden değiştirmedi. İmparatorluklar yükseldi ve yıkıldı, yaşam muazzam bir devinimle değişirken şehirler arka planda insanlığın laboratuvarı gibi çalıştı. Antik Roma'nın hareketli pazar yerlerinden modern Tokyo'nun neon ışıklı gökdelenlerine kadar şehirler, binlerce yıldır yenilik, sanatsal ifade ve sosyal çalkantıların hem merkezi hem de dönüştürücüsü olageldi.
Tarihçi ve yazar Ben Wilson, şehirlerin tarihinin aynı zamanda uygarlığımızın tarihi olduğunu göstermek için bizi 26 şöhretli şehirden geçen, yedi bin yıllık bir dünya turuna çıkarıyor. Demokrasi ve felsefenin ilk adımlarını attığı Atina agorasını, İslam dünyasının kalbinde bir bilgi ve kültür köprüsü olan Ortaçağ Bağdat'ının dolambaçlı sokaklarını, sarsıcı sosyal değişimlerin merkezi Londra'nın Sanayi Devrimi sırasındaki direncini, bireyi kalabalığa kurban veren New York gökdelenlerinin ruh sağlığımıza etkisini ve ekonomik güç sembolü 21. yüzyıl Şanghay'ının ekoloji kavşağındaki dönüşümünü mercek altına alıyor.
Metropol, yaşadığımız şehirlerin hem en büyük zaferlerimize nasıl ışık tuttuğunu hem de en derin kusurlarımızı nasıl ortaya çıkardığını gözler önüne seriyor.
"Neden şehirlere tutulduğumuzu ve neden –onca kıyamet ve karamsarlığa rağmen– yakın zamanda onları terk etmemizin olası durmadığını anlamamızı sağlıyor." ―Tim Smith-Laing, Daily Telegraph
"Dünyanın en büyük şehirleri aracılığıyla uygarlık tarihine yaratıcı bir bakış." ―Times
Paravatan – Neden Dünyayı Hırsızlar Ve Dolandırıcılar Yönetiyor Ve Onlardan Nasıl Geri Alırız?
260.00₺
“YILIN EN İYİ KİTABI” seçkilerinde
Sunday Times • Economist • Times
2019 ORWELL ÖDÜLÜ Finalisti
Eskiden bir devlet çalışanı ülkesini soymaya kalktığında çaldığı parayla yapabileceklerinin bir sınırı vardı. Kendine yeni bir araba alır, gösterişli bir ev yaptırır veya eşine dostuna para dağıtırdı; seçenekleri üç aşağı beş yukarı bu kadardı. Bir noktadan sonra eve istiflediği paralar ya odalardan taşacak ya da farelere yem olacaktı.
Derken birkaç bankerin aklına parlak bir fikir geldi. Artık hırsızlar daha
büyük hayaller kurabilirdi.
Araştırmacı gazeteci Oliver Bullough bizi kanunların işlemediği, devletlerin erişemediği süper zenginler ülkesi Paravatan’a doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Halkının parasını çalan kleptokratlar, bu paranın aklanıp katlandığı zengin ülkeler, dolandırıcılar ve onların beyaz yakalı yardakçıları... Bullough büyük ses getiren ve prestijli Orwell Ödülü finalisti olan kitabında sistemin nasıl çalıştığını, Avrupa ve ABD’nin “saygın” kurumlarının nasıl birer kara para aklama üssüne dönüştüğünü gözler önüne seriyor.
Bu, 21. yüzyılda paranın, gücün ve yozlaşmanın hikâyesi. Ve bu hikâyeyi değiştirmek için hâlâ çok geç değil.
“Paravatan’ı ziyaret etmeden gücü, serveti ve fakirliği anlayamazsınız.”
Simon Kuper, New Statesman
Peki Ama Neden? – Hayvanlar
204.00₺
Kediler neden kumları sever?
Dinozorlar neden yok oldu?
Zebralar neden çizgilidir?
SEN YETER Kİ MERAK ET!
PEKİ AMA NEDEN? serisi dev bir bilgi kasesi. İster avuç avuç hüplet, ister eğlenceli bir oyuna çevirmek için arkadaşlarına da ikram et.
Eğer hazırsan, akıl almaz bilgilerle dolu hayvanlar alemi yolculuğumuz başlasın.
İşaret
269.00₺
“Muhteşem. Konu öyle tanıdık, karakterler öyle gerçek ki sadece distopya demeye gönlüm razı gelmiyor.” –MARIANA ENRIQUEZ
Yakın gelecek, İzlanda. Empati Testi adı verilen yeni bir teknoloji, bireylerin merhamet seviyesini ölçerek iyi ile kötüyü ayırt etmeyi, böylece toplum huzurunu kaçıracak olası eylemlerin önüne geçmeyi vadediyor. Kısa bir süre sonra testin zorunlu tutulup tutulmayacağını oylamak için referanduma gidilecek. Ulus ikiye bölünmüş durumda. Bir taraf testin daha güvenli bir toplum yaratacağına inanırken diğer taraf işaretlemeyi gayriinsani görüyor.
Karar günü yaklaşırken dört karakter –kuşkucu öğretmen Vetur, önde gelen psikologlardan Oli, testi geçemeyen işkadını Eyja ve teste girmeme hakkı için savaşan Tristan– kendilerini ahlaki ikilemler, derin önyargılar, dehşet verici adaletsizlikler ve kişisel mücadelelerle dolu bir sorular yumağının içinde buluyor: Toplumsal haklar nerede sonlanır, özgür irade nerede başlar? Ütopya ne zaman distopyaya dönüşür? Ortak iyinin ne olduğuna kim karar verecek?
İzlanda edebiyatının aykırı sesi Frida İsberg’in tedirgin edici ve sürükleyici bu çağdaş romanı, bize korkuyla mı yoksa insanların birbirine olan inancıyla mı dönen bir dünyada yaşamak isteyeceğimizi soruyor.
“İsberg, kamu vicdanı ve bilinci üzerine âdeta bir başyapıt yazmış. Karakterleri o kadar biricik, insani ve yanılabilir ki şu anda telefonumu elime alıp onlardan birini arayabilirmişim gibi hissediyorum. Uzun zamandır okuduğum en besleyici çağdaş romanlardan biri.” –KAVEH AKBAR
İZLANDA KADIN EDEBİYATI ÖDÜLÜ
P. O. ENQUIST EDEBİYAT ÖDÜLÜ
FJARA EDEBİYAT ÖDÜLÜ
“İç içe geçen olay örgüsüyle İşaret, toplum mühendisliğinin riskleri ve bireysel eylemliliğin sınırları hakkında önemli sorular soruyor. Kesinlikle çarpıcı bir ilk roman.” Hernan Diaz
Peki Ama Neden? – Bilim ve Teknik
204.00₺
Bilgisayarlara neden virüs bulaşır?
Posta pullarının kenarları neden tırtıklıdır?
Uçaklar arkalarında neden duman izi bırakır?
SEN YETER Kİ MERAK ET!
PEKİ ama NEDEN? serisi dev bir bilgi kasesi. İster avuç avuç hüp-let, ister eğlenceli bir oyuna çevirmek için arkadaşlarına da ikram et.
Haydi o zaman, bilimin sihir kokan dünyasına giriş vakti.
Yaratıcı Eylem: Bir Var Olma Biçimi
270.00₺
YILIN EN İYİ KURGU DIŞI KİTABI ÖDÜLÜ FİNALİSTİ – GOODREADS
YILIN EN İYİ KİTABI FİNALİSTİ – WATERSTONES ve BARNES&NOBLE
"Genel geçer anlamda sanat yapıp yapmadığımıza bakmaksızın hepimiz birer sanatçı olarak yaşıyoruz. Verileri algılıyor, süzgeçten geçiriyor, ardından bu bilgi setinden yola çıkarak kendimiz ve başkaları için bir deneyim oluşturuyoruz. Farkında olalım ya da olmayalım, sadece hayatta olduğumuz için bile süregiden yaratma sürecinin aktif katılımcılarıyız. Sanatçı gibi yaşamak dünyada bir varoluş biçimidir. Bir algılayış ve farkındalık şeklidir."
Yaratıcı Eylem, yaratıcılığın yaşamımızda kapladığı alanı nasıl genişletebileceğimizi gösteren ışıltılı ve ilham verici bir kitap.
“Rick Rubin dâhi yaratıcı dediğimiz şeyin bire bir karşılığı ve sanırım bu, bugüne kadar yaratıcılık üstüne okuduğum en ilham verici kitap.” –Matt Haig
Rick Rubin müzik dünyasının sınırlarını zorlayan, Time’ın “Dünyanın En Etkili 100 Kişisi” listesine girmiş bir vizyoner. İnsanları yıllarca kendilerini aşmaya teşvik etmiş, Red Hot Chili Peppers, Johnny Cash, Slayer, Jay Z ve Adele gibi pek çok efsanenin, efsanevi müzik yapımcısı.
Çoğu müzik yapımcısı kendine has sounduyla tanınırken Rick Rubin birlikte çalıştığı sanatçılar için kendilerini aşabilecekleri bir alan yaratmasıyla meşhur: Doğuştan gelen özgür ruhlarıyla, beklentilerle ehlileştirilmemiş saf benlikleriyle yeniden temasa geçebilecekleri bir alan. Bu kitap, Rubin'in aynı alanı bizler için oluşturma girişimi. Çünkü ona göre yaratıcılık doğuştan gelen bir hak ve hepimize mahsus. Yeter ki gereken öz farkındalığı geliştirebilelim, dışarıdan nasıl algılandığımızı bir tarafa bırakıp, doğrudan iç dünyamızla uyumlanabilelim.
Yaratıcı Eylem, sanatçının yolunu herkesin izleyebileceği bir rota olarak aydınlatan; yaratıcı sürecin sadece başarı hikâyelerinden ibaret olmadığını, aynı zamanda zorluklar ve cesur hatalardan geçtiğini gösteren bir rehber. Rubin bir ömür boyu süren çalışmalarından edindiği bilgeliği damıtıp, yaratma gücünü hepimiz için daha erişilebilir kılıyor.
“İster müşterisiyle iletişim kurmakta zorlanan biri olsun ister iş yetiştirmeye çalışan bir sevdiğiniz, Yaratıcı Eylem, teşvik edici o kıvılcıma ihtiyaç duyan herkes için sorunlara yeni bir bakış açısıyla yaklaşmaya yardımcı olacak, güçlü bir kitap.” –Guardian
Duygular En Çok Neyi Sever?
230.00₺
“Duygu” dediğimiz şu tuhaf yaratıkların sence nasıl bir yaşamları var? Hangi duygular birbirleriyle iyi geçiniyor, hangileri anlaşamıyor? En çok nelerden korkuyor, nelerden hoşlanıyorlar?
Çok sevilen Kimse Bakmazken Duygular Ne Yapar?’ın yaratıcıları, başrollerde yine duygularımızın olduğu sekiz minik ve etkileyici öyküyle geri dönüyor.
Merak ile Kaygı’nın meşhur dolap altı sohbetlerine kulak veriyor, Cesaret’in pek bilinmeyen kardeşiyle tanışıyor, İnat’ın yapıştığı yerden inmesini bekliyoruz; Fesatlık’ı tuzaklar kurarken, Şükran’ı elinde bir fincan sıcak çikolatayla Hafıza’nın koridorlarında gezerken, Sabır’ı kısık ateşte reçel kaynatırken izliyoruz.
Duygular En Çok Neyi Sever?’de Oziewicz’in şiirsel dili, Zając’ın muzip çizimleriyle birleşiyor, ortaya duygularımıza bambaşka bir gözle bakmamızı ve onları daha iyi anlamamızı sağlayan, incelikli, eğlenceli ve yaratıcı bir resimli kitap çıkıyor.
Sherlock Holmes – Baskerville Laneti
240.00₺
“Bütün bunların anlamı nedir, Holmes?”
“Cinayet bu, Watson…”
Aşınmış bir baston, gözden kaçmış bir aile portresi, firari bir katil ve bir hayalet köpek üzerine kurulu eski bir lanet… Sherlock Holmes’un karşısına çıkmış en meşhur, en karmaşık dava. Her bir yeteneğini sergilemek ve sadık dostu Dr. Watson’ın koşulsuz desteğini almak zorunda.
İngiltere’nin çizgi roman dünyasındaki önemli temsilcilerinden Ian Edginton ve I.N.J. Culbard tarafından uyarlanan bu dört Arthur Conan Doyle klasiğinden üçüncüsü Baskerville Laneti Kutlukhan Kutlu çevirisiyle karşınızda.
“Culbard ve Edginton konunun özünü yakalamada gerçek birer usta. Her sayfası keyif.”
–Rachel Cooke, The Observer
Müzedeki Sandalye
208.00₺
2024 Klaus Flugge Ödülü Adayı
Diyelim ki bir gün sınıfça müzeye gittiniz (ki sen o gün aslında deniz kenarına gitmek istiyordun), eriyen saatlerin, gözü yanlış yere çizilmiş bir kadının ve otuz iki adet çorba konservesinin resmedildiği tuhaf tabloların önünden geçtin ve karşına tam ortasına bir sandalye konmuş bomboş bir oda çıktı. Duvarda da şöyle bir soru yazılı: "BU BİR SANDALYE Mİ?"
SANA BİR SORU: O SANDALYEYE OTURUR MUYDUN?
Hayri yorgundu, biraz da meraklı. Dayanamayıp o sandalyeye oturdu... VE SONRA OLANLAR OLDU!