“Gök Bilimci Ne Yapar?” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
Sepet toplamları
| Ara Toplam | 5,029.00₺ |
|---|---|
| The Kitap Kargo Maliyeti | 105.00₺ |
| Toplam | 5,134.00₺ (17.50₺ KDV dahil) |
İlginizi çekebilir…
Hattie Harmony – Endişe Dedektifi
150.00₺
ENDİŞE, ENDİŞE GİT GERİYE!
SANA VAKTİM YOK BÖYLE BİR GÜNDE!
4-8 yaş çocukların kaygılarını yenmelerine, kendilerini ifade etmelerine ve mutlu bir yaşamın kapılarını aralamalarına yardımcı olacak bu sıcacık kitap serisi artık bizimle!
Üstelik bu ilham verici hikâye, Marvel Sinematik Evreni’nin sevilen yıldızı Elizabeth Olsen ve başarılı müzisyen Robbie Arnett’in kaleminden çıktı! Hattie Harmony, çocuklara cesaret, dostluk ve özgüven gibi hayatta en değerli olan kavramları öğretiyor.
Ebeveynler ve öğretmenler, bu kitaplar çocuklarınıza hem rehberlik edecek hem de onları eğlendirerek düşündürecek. Hattie Harmony ile tanışmaya hazır olun!
Paylaşılamayan Taş
215.00₺
Bir gölde iki kurbağa ve sıradan bir taş...
Pardon, artık sıradan bir taş değil, çünkü iki kurbağa da onun kendi evi olduğunu iddia ediyor. Peki şimdi ne olacak? Anlaşılan bunu öğrenmek için matrak bir didişmeye davetliyiz.
İngiltere'nin en sevilen çocuk yazarlarından Kaye Umansky'den paylaşmak ve arkadaşlık üzerine, ebeveynlere "BEN BUNU YAŞADIM!" dedirtecek, komik mi komik bir hikâye.
Beklenti Etkisi: Düşünce Biçimimiz Zihnimizi Nasıl Değiştirir?
280.00₺
“Zihin kendi başına bir mekândır; kendi içinde cenneti cehennem kılar, cehennemi cennet.” – JOHN MILTON
BBC Radio4, Sunday Times, Waterstones ve Financial Times Yılın Kitabı seçkilerinde
Plasebo etkisini ve sahte hapların iyileşmeyi nasıl hızlandırabildiğini duymuşsunuzdur. Peki sahte kalp ameliyatlarının, gerçek stent yerleştirme işlemleri kadar etkili olabildiğini biliyor muydunuz? Ya da yemeğe karşı olumlu bir tutum benimsemenin kilo vermeye yardımcı olduğunu, şans kolyesinin bir sporcunun performansını gerçekten artırabildiğini. İşte bunlar hep beklenti etkisinin marifetleri: Ne hissettiğimiz ve düşündüğümüz, neyi deneyimlediğimizi belirler; bu da hissettiklerimizi ve düşündüklerimizi etkiler… sonsuz bir döngü içinde böylece devam eder.
Nörobilimle anlatıyı harmanlayan David Robson, bizleri beklenti etkisinin muazzam gücünü fark etmeye, daha uzun, zinde ve mutlu bir yaşam sürmek için bu gücü kendi yararımıza kullanmaya davet ediyor. Stresin yararlı olduğuna inanan insanların baskı altında daha yaratıcı hale geldiğine şahit oluyor, yaşlanmayı bilgelikle ilişkilendirmenin hayatımıza yedi yıldan fazla bir süre ekleyebileceğini öğreniyoruz. İnsan gördüğüne inanır derler ancak Robson defalarca bunun tersinin daha doğru olduğunu kanıtlıyor: İnanmak görmektir.
Zihniniz mucizeler yaratamaz. Sadece üst üste duran para tomarları hayal ederek zengin olamaz ya da pozitif görselleştirmelerle ölümcül bir hastalığı iyileştiremezsiniz. Ancak beklentileriniz ve inanışlarınız, hayatınızı pek çok şaşırtıcı ve güçlü şekilde etkileyebilir, ki zaten halihazırda etkiliyor. Eğer bu etkileri kendi yararınıza nasıl kullanacağınızı öğrenmek istiyorsanız lütfen okumaya devam edin.
“Yalnızca aydınlatıcı değil, gerçekten işe de yarıyor, üstelik bilimsel kanıtlara dayanıyor.”
– Claudia Hammond
“Bilimsel temellere dayanan ve zihin açıcı önerilerle dolu Beklenti Etkisi, ufkunuzu genişletecek, hatta belki de ömrünüzü uzatacak.” –Daniel Pink
Sherlock Holmes – Kızıl Dosya
140.00₺
“SHERLOCK HOLMES” SERİSİNİN İLK KİTABI “KIZIL DOSYA” ÇOCUKLARI MACERAYA ÇAĞIRIYOR
Dünyanın en ünlü dedektifi Sherlock Holmes ile ev arkadaşı Dr. Watson’ın maceraları başlıyor!
Polisler, Brixton Caddesi’nde işlenen gizemli cinayet soruşturmasında Sherlock Holmes’un yardımını ister. Holmes, kendine özgü ipucu bulma ve müthiş akıl yürütme yöntemiyle katile adım adım yaklaşır.
“Şapkanı alsana,” dedi Sherlock.
“Seninle gelmemi mi istiyorsun?”
“Evet, tabii yapacak daha iyi bir işin yoksa.”
Tuhaf Hikâyeler Akademisi Baskerville
245.00₺
HİÇ DÜŞÜNDÜN MÜ, BİR İNSAN SHERLOCK HOLMES GİBİ BİR KARAKTERİ NASIL HAYAL EDEBİLİR DİYE?
PEKİ YA HAYAL ETMESİNE GEREK KALMADIYSA!
YA ARTHUR CONAN DOYLE HENÜZ GENCECİKKEN KENDİNİ İLERİDE ROMANLARINI SÜSLEYECEK KARAKTER VE TUHAFLIKLARLA DOLU BİR OKULDA BULDUYSA!
Genç Arthur Conan Doyle, sadece olağanüstü yeteneklere sahip çocukların davet edildiği Baskerville Akademisi’ne kabul edildiğinde, seçildiği ve ailesinin talihini tersine çevirme şansı verildiği için çok sevinir. Okula adım atar atmaz, gözüpek Irene Eagle ve dehasıyla Arthur’a rakip Jimmie Moriarty ile arkadaş olur. Birlikte, yeni okullarının eğik kulelere, açıklanamayan patlamalara, sinsi kurtlara ve nesli tükenmiş kuşlara ev sahipliği yapan tuhaf bir yer olduğunu keşfederler. Ancak Arthur sadece dost değil, düşmanlar da edinmiştir; onu okuldan attırmaya hatta daha kötüsünü yapmaya hevesli düşmanlar...
O ve arkadaşları çok geçmeden okulun gizli topluluğu Yonca’dan davet alır. Kabul edilmek için üç zorlu testi geçmeleri gerekmektedir. Arthur testi geçeyim derken, çok daha büyük bir maceranın ve ondan da büyük bir tehlikenin kapılarını aralayacak bir gizemi ortaya çıkaracaktır. Sadece iki şeye güvenebilir: Arkadaşları ve zekâsı.
“Hogwarts ve İyilik ve Kötülük Okulu ile birlikte en büyüleyici okullar listesinin zirvesinde.” —KATHRYN LASKY, Newbery Ödüllü yazar
“Yiğit kahramanların esrarlı kötüleri alt etmeye çalıştığı, tempolu, heyecan dolu bir hikâye...” —ALA Booklist
DÂHİLER SINIFI SERİSİ KUTULU SET (20 KİTAP)
3,000.00₺
DÂHİLER SINIFI: OKUMASI KOLAY, UNUTMASI ZOR
Dâhiler Sınıfı Serisi Hakkında:
Bunlar, her biri kendi yöntemiyle; kelimeleriyle, icatlarıyla, seçimleriyle ve hatta kaderleriyle dünyayı değiştirmiş kadınların ve erkeklerin hayat hikâyeleri; şaşkınlık ve hayranlık duymanızı sağlayacak, hayal gücü ve merak duygunuzu harekete geçirecek büyüleyici hikâyeler. Dâhiler Sınıfı serisi bu özel insanları çocuklarla (9 yaş ve üstü) tanıştırmak üzere tasarlandı. İlk olarak yayımlandığı İtalya’da büyük övgü toplayan ve ardından pek çok dile çevrilen Dâhiler Sınıfı, minik ebadı, renkli illüstrasyonları, bilgiyi heyecan ve macerayla birleştiren anlatımıyla çocukların kolay okuyacağı, zor unutacağı, onlara öğrendiklerinden daha da fazlasını merak ettirecek bir seri.
9 YAŞ VE ÜZERİ
Serinin kitapları:
Einstein – Sınırsız Deha
Leonardo da Vinci – Zamanın Ötesinde Bir Beyin
Steve Jobs – Bilgisayara Can Veren Adam
Mozart – Müziğin Dâhisi
Newton – Fizik Sihirbazı
Marie Curie – Atom Kadın
Stephen Hawking – Sonsuzluğun İzinde Bir Zihin
Muhammed Ali – Tüm Zamanların En Büyüğü
Nikola Tesla – Geleceği Keşfeden Adam
Pablo Picasso – Sınır Tanımaz Sanatçı
Süfrajetler – Tüm Kadınlara Oy Hakkı
Enzo Ferrari – Hızın Efendisi
Arşimet – Sayıların Büyücüsü
Pisagor – Ve Dünyanın En Ünlü Teoremi
Beatles – Efsane Dörtlü
William Shakespeare – Tiyatronun Efendisi
Galileo Galilei – Göklerin Kâşifi
Maradona – Altın Çocuk
Ole Kirk Kristiansen: LEGO'nun Yaratıcısı
Kopernik – Astronomi Devrimi
İlahi Kudret
260.00₺
“Parlak, sürükleyici, acımasızca dürüst.” –Margaret Atwood
Tarihte olduğu gibi mitolojide de merkezdeki figürler, çoğu kez erkekler. Olympos’un zirvesinden Troya’nın kapılarına dek anlatılan destanlarda karar veren, savaşan, fetheden hep onlar. Kadınlar ise ya kıskanç ve intikamcı tanrıçalar rolünde ya da bir erkeğin kaderini değiştiren güzellik sembolleri. Hal böyle olunca, Athena’nın zekâsı yalnızca babasının kafasından çıkmasıyla anılır, Demeter’in yasına mevsimler bahane edilir, Persephone’nin zorla yeraltına götürülmesi ise romantik bir evliliğe dönüştürülür.
Peki ya mesela bu kadar basit değilse?
Yazar ve araştırmacı Natalie Haynes, İlahi Kudret’te mitolojinin gölgede bırakılmış tanrıçalarını merkeze alıp, insanlık tarihinde –ve popüler kültürdeki güç, beden, arzu ve adalet anlatılarında– nasıl bir rol oynadıklarını sorgulayarak mitlere yeni bir yön veriyor. Aphrodite’den Hera’ya, Artemis’ten Hestia’ya dek birçok güçlü tanrıçayı yeniden ele alan Haynes, onların öfkesini, iradesini, zaaflarını ve hakikatlerini özgün, akıcı ve kimi zaman da mizahi bir dille gözler önüne seriyor, bildiğimizi sandığımız efsaneleri baştan sona yeniden düşünmeye davet ediyor.
“Haynes’in rahat ve mizahi üslubu, hem Yunan mitolojisine hâkim okurları sayfalar boyunca sürüklemeyi başarıyor hem de bu kadim öyküleri yeni kuşaklar için ulaşılabilir kılıyor.” –Publishers Weekly
“Natalie Haynes zarif bir anlatıcı olduğu kadar son derece donanımlı bir rehber de. Engin bilgisini okura asla yük gibi hissettirmiyor; aksine, klasikleri büyük bir ustalıkla günümüze taşıyor.” –Kate Atkinson
Amari ve Doğaüstü İşler Bürosu
245.00₺
Amari üç şey biliyor:
Abisi Quinton ortadan kayboldu.
Kimse bu konuda konuşmak istemiyor.
Bulduğu gizemli davetiye elindeki tek ipucu.
Ailesinden mahallesine, onu tanıyan herkes Quinton Peters’ın bir gün yıldız gibi parlayacağına emindir. Ancak bu çok sevilen genç ansızın ortadan kaybolduğunda tuhaftır ki kimse onun yokluğunu sorgulamaz. Bir kişi hariç: kız kardeşi Amari Peters.
Aklı sorularla dolup taşan Amari, bir gün abisinin dolabında tıkırdayan bir evrak çantası keşfeder. Quinton, Amari için bir şey bırakmıştır: Doğaüstü İşler Bürosu’nda ayarladığı bir staj. Aradığı cevapları burada bulacağını düşünerek Büro’ya giden Amari, daha ilk günden neye uğradığını şaşırır: Denizkızları, vampirler, yetiler, uzaylılar, büyücüler… hepsi gerçek, kanlı canlı karşısındadır, hatta oda arkadaşı bir ejderinsandır!
Abisinin başına gelenleri öğrenmek için Amari’nin bu yeni dünyaya alışmaktan başka çaresi yoktur. Ama ipler kötü bir büyücünün elindeyken ve kendi doğaüstü yeteneği yasa dışı kabul edilmişken bu hiç de kolay olmayacaktır.
B. B. Alston’ın çok sevilen, 30 dile çevrilen ve uzun süre New York Times çoksatanlar listesinde yer alan Amari serisi şimdi Türkçede.
DÜNYADAN GERİYE KALAN
158.00₺
“Devrim bir hayaldir” derler.
Fakat bugün tamı tamına bir ihtiyaç oldu.
Süreyya Su, Dünyadan Geriye Kalan’da, devrimi hayal etmenin, dünyayı değiştirmek için inatla mücadele etmenin ve sebatla çalışmanın gerekliliği üzerine bizi bir kez daha düşünmeye çağırıyor.
Çalışma bir anlamda, devrimi hayal etmek için okuru meditasyona çağırıyor.
Kitap, öncelikle başka bir dünyayı hayal edebilmek için başka türlü düşünebilmenin gerekli olduğundan hareket ederek kuramsal bir çerçeve çizen yazıları bir araya geliyor.
Yazar burada bir anlamda, dünyayı yorumlamak/anlamak ve değiştirmek için gerekli olabilecek alet edevatı kutuya koyuyor.
Sonra bu alet edevatla bazı olay ve olguları yorumlamaya ve anlamaya girişiyor.
Yazara göre, dünyayı değiştirmek için önce çözümlemek ve yorumlamak gerekir ve böylece dünyada meydana gelen bazı olayları teorik bakışla çözümlüyor ve yorumluyor.
Su, çalışmasının devamında da, dünyadan geriye kalanlara; yani krizlere, şiddete, adaletsizliğe, güvencesizliğe, umutsuzluğa, utanmazlığa, çer-çöpe, kötülüğe, ölüme eleştirel teorik bir perspektifle bakıyor.
Dünyadan Geriye Kalan, büyüyen çölleşmeye karşı dünyayı değiştirme ve başka bir dünya kurma iradesini, başka dünyaları hayal etme ve tasarlamayı, başka dünyaların olanakları üzerine düşünmeyi koyuyor.
Bay Leopar’ın Kitabevi
198.00₺
Aniden karşılarına bir kitapçı çıktı.
Girişinde loş bir lambası,
vitrininde ise yanıp sönen ışıkları vardı.
Kiraz içeri adım attığında… şaşkınlıktan donakaldı.
Bay Leopar’ın Kitabevi muhteşem şeylerle dolu! Sadece kitaplar değil, ayılar, aslanlar, penguenler... Hatta içeride bir balina bile var!
Nasıl mı olur? İmkânsız mı dedin? E hadi gel öyleyse, dükkânın sahibi Bay Leopar bizzat emrinde, etrafı göstermek için seni bekliyor.
Eğlence başlasın!
Zaman Sandığı
245.00₺
İzlanda Edebiyat Ödülü (gençlik kitapları dalında) • İzlanda Kitapevleri Ödülü• Nordic Council Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Ödülü
“Dünyayı fethettiğini sanıyorsun ama sana söyleyecek bir çift sözüm var: Kimse dünyayı fethedemez, zamanı fethedemediği sürece!”
Yakın bir gelecek... Artık kimse ruhsuz pazartesilere, soğuk şubatlara hatta ekonomik krizlere bile katlanmak zorunda değil. Kötü zamanları Zaman Kutusu®’na girip atlatmak mümkün.
Sigrun’un ailesi, yaklaşan büyük ekonomik krize karşı –diğer herkes gibi– sihirli kara kutularının içine saklanarak birinin gelip tüm sorunları çözmesini beklemeye karar veriyor. Ama Sigrun’un kutusu, olması gerekenden erken açılıyor ve küçük kız kendini şehrin terk edilmiş, vahşi hayata teslim olmuş sokaklarında, bu durumu çözmeye çalışan yaşlı bir kadına yardım eden bir grup çocuğun arasında buluyor.
Dünya en eski lanetlerden birinin etkisi altında ve laneti kaldırmak için çocuklara gereken ipuçları, kızını karanlık ve kasvetli günlerden korumak, sadece güzel günleri görmesini sağlamak için içinden zamanın bile geçemediği bir sandığa kapatan Pangea kralının hikâyesinde!
İzlandalı yazar Andri Snær Magnason’un bol ödüllü kitabı Zaman Sandığı, peri masalıyla distopik bir geleceğin ustaca iç içe geçtiği, bizi hayatı bir an önce avuçlarımızın içine almaya çağıran eşsiz bir hikâye.
“Adeta Chomsky ve Lewis Carroll’ın aşkından doğmuş bir eser.”
–Rebecca Solnit
Yaşam Nedir?: Beş Adımda Biyolojiyi Anlamak
245.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
Nobel Ödüllü biliminsanı Paul Nurse bu kitapta yaşamı, biyolog olmayanların da anlayacağı şekilde tanımlamak gibi zor bir görevi üstleniyor. Biyolojinin temelindeki beş büyük fikri –hücre, gen, doğal seçilim, kimya ve enformasyon olarak yaşam– tane tane açıklayıp tüm canlıların ortak keşif yolculuğunun haritasını çiziyor.
“Hücre bölünmesini denetleyen bazı genlerin kâşifi Sör Paul Nurse bu hayat dolu kitapta, biyolojinin derinliklerine dalıp ‘yaşam’ın olmazsa olmaz beş özelliğini gün ışığına çıkarıyor. Yazdıkları öylesine bilgilendirici, her bir bölüm öyle şaşırtıcı gerçeklerle dolu ki kitabı elimden bırakamadım.”
SIDDHARTHA MUKHERJEE, GEN VE TÜM HASTALIKLARIN ŞAHI'NIN YAZARI
DUYGULARIN ANATOMİSİ VE ŞİİRSEL İZDÜŞÜMLERİ
275.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
Ahmet İlhan’ın Spinoza, Kant, Schopenhauer ve Nietzsche Felsefesinde Duyguların Anatomisi kitabı, bizi dört büyük filozofun duygu tanımları, çözümlemeleri ve betimlemeleri felsefenin içine çekerken, Şairlerin güçlü sezgileri, ve yaratıcı imgelemleri felsefenin canlı yaşam akışına çekiyor. Bu geniş ve kapsamlı felsefi duygu çalışması, bizi, Spinoza’nın, duyguların matematiksel hassasiyetle incelenebileceğini, duygu tarafından motive edilen insan davranışının tamamen anlaşılabilir ve açıklanabilir olması gerektiğini öne sürmesini, devrimsel bir gelişmenin yansıması olduğunu; Kant’ın duygu, akıl ve eylem arasındaki ilişkileri, bağları çözümlemeye çalışırken eylemlerimizin bilgiyle nasıl iç içe geçtiğini, ve eylemlerimizin duygu ile akıl arasındaki gerginliğe nasıl vesile olduğunu; Schopenhauer’in insanın sürekli bir gereksinme “isteme” halinde kaçınılmaz olarak hayal kırıklıkları ve acılar çekmeye yazgılı olduğu biçimindeki yaklaşımını; Nietzsche’nin kadim duygularımızla ilgili olarak bize inandığımız, bildiğimiz, sandığımız ve düşündüğümüz her şeyin büyük bir yanlışın parçası olabileceği ihtimalini göstermesini ise büyük bir ilgiyle okumaya ve yeniden düşünmeye yönlendiriyor.
Hoşnutsuz
240.00₺
“Zeki, sürükleyici ve fazlasıyla komik.” —Ayşegül Savaş
Marisa otuzlarının başında, Madrid’de şık bir evde oturuyor, reklam ajansında çalışıyor ve işinden nefret ediyor. Bir iş gününü ancak YouTube videoları ve sakinleştiricilerden oluşan özenle hazırlanmış bir kokteyl sayesinde atlatabiliyor. Sadece işini değil, patronunu, mesai arkadaşlarını, kurumsal dile bandırılmış e-postaları, üzerinde “birlikte daha güçlüyüz” yazan kupaları... hiçbirini sevmiyor. Yine de her pazartesi sabahı çantasını omzuna takıp işe gidiyor çünkü bir şeyleri itiraf etmek, bir şeyleri değiştirmek daha zor.
Şirketin düzenlediği bir takım ruhu kampı yaklaşırken, Marisa’nın kırılgan dengesi de sarsılıyor. Bir hafta sonunu iş arkadaşlarıyla geçirmek, yıllardır itinayla cilalanmış sosyal maskesinde ilk çatlakları yaratıyor. Bastırdığı geçmiş, bastıramadığı öfke ve artık bastırılamayacak kadar büyümüş bir bıkkınlık, sonunda tokat gibi yüzüne çarpıyor – yalnızca onun değil, etrafındakilerin de.
Hoşnutsuz, modern hayatın içten içe kemirdiği ruhlara, görünmeyen yorgunluklara, güçlü görünmek zorunda hissedenlere dair zekice yazılmış, sarsıcı olduğu kadar eğlenceli de bir roman. Beatriz Serrano, başarı, yalnızlık ve aidiyet gibi kavramları incelikli bir mizahla sorgularken, okuru kendi hoşnutsuzluklarıyla göz göze getirmekten çekinmiyor.
“Serrano, ayrıntılara büyük bir incelikle yaklaştığı, etkileyici ve son derece komik üslupla yazıyor. Kesinlikle muhteşem!” —Danya Kukafka
"Günümüz insanının kronik hoşnutsuzluğuna dair iğneleyici gözlemler ve zekice esprilerle dolup taşıyor. Serrano’nun anlatıcısı varoluşsal bir girdabın içinde kıvranıyor olsa da, romanı eğlenceden asla ödün vermiyor. Enerjik, canlı ve çarpıcı biçimde inşa edilmiş bu ilk roman, büyük bir yeteneğin habercisi."
—Pizza Girl’ün yazarı Jean Kyoung Frazier
“Başarının tek yol olduğuna inandırılmış bir kuşağın yakıcı bir yansıma... Bolca mizah ve okuru sersemleten punk bir final.”
—Glamour
“İçinde yaşayanların ruhunu sömürmekten çekinmeyen bir iş dünyasının hem net hem de can acıtıcı bir röntgeni... yılın en çarpıcı edebi çıkışlarından biri.”
—Harper’s Bazaar
“Gerçekten çok komik – her cümlesi incelikle kurulmuş, keskin gözlemlerle dolu. Marisa’ya en başından bağlandım.”
—Daily Mail
Hümanistler: Özgür Düşünme, Sorgulama ve Umudun 700 Yıllık Tarihi
290.00₺
Nasıl bir insansın? İnançlı ya da inançsız ama her koşulda pusulası akıl ve ahlak olan biri mi? Bireyi her türlü büyük ideal ya da dogmanın üstünde gören biri mi? Ya da dünyayı sanatsız hayal edemeyen biri?
Eğer bunlardan herhangi birine yakınsan, ister farkında ol ister olma, sen de köklü bir hümanist düşünce geleneğinin parçasısın. Tarih boyunca akılcı sorgulamayı, kültürel zenginliği, özgür düşünmeyi ve umudu hayatlarının merkezine koymuş nice olağanüstü insanla benzer fikirleri paylaşıyorsun.
Sarah Bakewell, Hümanistler’de bizi 700 yıllık nefes kesen bir yolculuğa çıkarıyor ve dünyamızı şekillendiren hümanistlerin gözü pek yaşamları ve fikirleriyle tanıştırıyor. Rönesans âlimlerinden insan hakları savunucularına, Erasmus’tan Zora Neale Hurston’a, hümanizmin en karanlık zamanlarda bile umut aşılama konusundaki gücünü gözler önüne seriyor. Karmaşa ve düzeni bir arada barındırmayı başaran hümanizmin fanatiklerden, mistik ve tiranlardan gelen tüm karşı çıkışlara rağmen nasıl bu kadar güçlü ve dayanıklı kalabildiğini sorguluyor.
Hümanistler kurumlar ya da fikirler etrafında kutuplaşmanın ayyuka çıktığı günümüzde, insanı yeniden merkeze alan ve birbirimize özen göstermemizin kıymetini hatırlatan benzersiz bir inceleme.
“İnsanlığın insan olma halini anlama mücadelesinin büyüleyici ve umut yüklü anlatımı.”
–Oliver Burkeman, Dört Bin Hafta'nın yazarı
Mitik Grafik – Titanların Savaşı (Çizgilerle Yunan Mitolojisi)
200.00₺
Kaos denince –özellikle aile içi kaos– kimse Titanların eline su dökemez. Aile faciası dallanıp budaklanıyor, Titanlarla Olimposlular arasında on yıl sürecek bir savaşa dönüşüyor! Bu savaşta yok yok… Bol kıskançlık ve rekabet, kurnazlık ve sinsilik, sihirli tırpan ve yıldırım silahı ve çok daha fazlası… Peki evrene hükmetmek uğruna verilen bu destansı savaştan kim galip çıkacak?
MİTİK GRAFİK serisi hakkında
Tanrılar, tanrıçalar, yiğit kahramanlar, gözü pek savaşçılar, gökte ayrı yer altında ayrı yaşanan olaylar, tehlikeli maceralar, rengârenk karakterler… Mitik Grafik serisi göz alıcı çizimleri ve kıkırdatan üslubuyla mitolojiyi yeniden ele alıyor, antik efsaneleri günümüz çocukları için çizgi roman formatında modern bir anlatıya dönüştürüyor. Yunan mitolojisine hoş geldiniz, bu mitoloji bir başka!
Buzdolabındaki Mamut
270.00₺
Ekin’in başına inanılmaz bir şey geldi:
Buzdolabını açtı ve karşısında bir mamut buldu!
Annesi hemen itfaiye çağırdı.
Mamut kaçtı, onlar kovaladı.
İyi de soyu çoktan tükenmiş bir mamutun,
Ekin’in evinde ne işi vardı?
Cevap galiba Ekin’in kız kardeşi Peri’de saklı!
Michaël Escoffier’in yazdığı ve Matthieu Maudet’in çizdiği Buzdolabındaki Mamut, küçük bir çocuğun mutfağında beliren koca bir mamutla başlayan çok eğlenceli bir kovalamaca.
Dünyayı Değiştiren Kelimeler – Albert Einstein’ın Görelilik Teorisi
230.00₺
“HAYAL GÜCÜ BİLGİDEN DAHA ÖNEMLİDİR. ÇÜNKÜ BİLGİ SINIRLIDIR, OYSA HAYAL GÜCÜ DÜNYAYI
KUŞATIR.”
— ALBERT EINSTEIN
Çocuklar İçin Bilimin Kapılarını Açıyoruz!
Carl Wilkinson’ın “Dünyayı Değiştiren Kelimeler – 2. Kitabı” Albert Einstein’ın Görelilik Teorisi’ni Eğlenceli ve Anlaşılır Kılıyor!
Bilim, merakla başlar! Ve şimdi, çocukların bilimi keşfetmesini sağlayacak harika bir kitap Türkçe olarak raflardaki yerini alıyor. Carl Wilkinson’ın “Dünyayı Değiştiren Kelimeler – 2. Kitabı”, 8 yaş ve üzeri çocuklar için Albert Einstein’ın Görelilik Teorisi’ni eğlenceli, basit ve çarpıcı görsellerle anlatıyor.
Bu kitap, Einstein’ın devrim niteliğindeki fikirlerini basit ama güçlü kelimelerle çocuklara ve gençlere ulaştırıyor. Işık hızında seyahat etmek nasıl bir şey? Zaman gerçekten göreceli mi? Zihni zorlayan bu sorular artık çocukların da anlayabileceği bir açıklıkla anlatılıyor!
Bilim ve Hayal Gücü Bir Arada!
“Dünyayı Değiştiren Kelimeler” serisinin ikinci kitabı, bilimi sadece öğretmiyor, aynı zamanda hayal gücünü de besliyor. Renkli ve ilgi çekici görselleriyle çocukları uzay, zaman ve hareketin büyüleyici dünyasına davet eden kitap, fizik kavramlarını günlük hayatla ilişkilendirerek öğrenmeyi kolay ve eğlenceli hale getiriyor. Einstein’ın en ünlü denklemi E=mc², artık çocukların bile anlayabileceği kadar net bir şekilde açıklanıyor!
Bilimi soyut formüllerden çıkarıp gözle görebilecekleri, hissedebilecekleri ve keşfedebilecekleri bir maceraya dönüştüren bu kitap, küçük bilim insanlarını geleceğin dahileri olmaya teşvik ediyor.
Çocuklar İçin Bilim Okuryazarlığında Yeni Bir Adım!
Bu kitap, sadece bir bilim kitabı değil; aynı zamanda eleştirel düşünmeyi, merak etmeyi ve sorgulamayı teşvik eden bir rehber. Çocukların dünyayı farklı bir perspektiften görmelerini sağlayacak, bilim okuryazarlığını artıracak ve onlara büyük keşiflerin kapısını aralayacak.
Bilimle tanışmanın tam zamanı!
Haydi, çocuklar bilimle büyüsün!
COĞRAFYANIN ANARŞİST KÖKLERİ
225.00₺
Coğrafyanın Anarşist Kökleri, özgürlük arayışlarını ve günlük deneyimleri ayaklanma coğrafyalarıyla bağ kurarak tartıştırmaya çalışıyor.
Anarşist coğrafyalar, özerk varlıklar arasında hiyerarşik olmayan bağlantılara izin veren kaleydoskopik mekanlar olarak, yeni bir politik hayal gücü kurar.
“… uzayda deney yapmak, insanlığın gezegendeki yerinin öyküsüdür ve şu anda devam eden organize edici deneylerin yerine geçen durağanlık ve kontrol, hayatta kalmamızın bir sonucudur. Bir şeyi yapmanın belirli bir yolunu destekleyen tekil ontolojik modlar, mekânsallığı geçici olarak birbirine bağlı olan sürekli bir değişmez topluluk olarak anlayamadıkları için coğrafyayı reddederler. Daha da kötüsü, bu tür durgun fikirler genellikle elit bir azınlığın dar görüşlü çıkarlarına uymaktadır ve dolayısıyla kolektif geri dönüşümüzü tehdit etmektedir. İhtiyaç duyulan şey, dünyamızla ve birbirimizle önemli ölçüde yeni ilişkilerin gelişmesidir.”
Son derece ikna edici, sağlam ve orijinal olan Coğrafyanın Anarşist Kökleri'ni görmezden gelmek imkansızdır. Artık bizi devletçiliğe, kapitalizme, toplumsal cinsiyet egemenliğine, ırksal baskıya ve emperyalizme zincirleyen hiyerarşinin çürüyen, arkaik coğrafyalarını kabul edemeyiz.
Bu kitap kışkırtıcı ve kışkırtmaya ihtiyaç duyanları kışkırtacak; çünkü kriz zamanında gerçekten radikal olmanın ne olacağıyla ilgili temel varsayımları kökten değiştiriyor.
Kedi Felsefesi
235.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
“UYANDIĞINDA DAHA ÇOK ÇALIŞABİLMEK UĞRUNA UYUMAK, ACINASI BİR YAŞAM BİÇİMİDİR. KEYİF İÇİN UYU, KÂR İÇİN DEĞİL.”
En zeki ve yaratıcı zihne sahip tür biziz. Sadece biz, türünün huzursuzluğuna deva bulmak için bir düşünce disiplinini –felsefeyi– yarattık. Öyleyse nasıl oluyor da kediler bir şekilde hep memnun ama biz hep dertliyiz? Belki de büyük filozoflarımızdan çok, kedilerden öğreneceklerimiz vardır.
Çağdaş düşünür John Gray insanın felsefeyle, inanışlarla ve modern araçlarla kurduğu dünyasının kırılganlığını bir kedinin patisiyle yoklayıp test ediyor; sevgi, bağlılık, ölümlülük, ahlak, kıskançlık ve benlik gibi belalı konuların kediler için neden meseleye dönüşmediğini anlamaya çalışıyor. Montaigne’in meşhur kedisinden, Vietnam Savaşı’nı cesaret ve neşesini kaybetmeden atlatmış kedi Mèo’ya, oradan da kedilerle ilgili kendi gözlemlerine uzanarak bir canlının “doğasına sadık olmasının” iyi yaşamak için kilit önemini vurguluyor. Bebeklikten itibaren toplumsal kabullere göre inşa ettiğimiz kendimize dair imgelerin çoğu zaman bedenimiz ya da yaşamımızın gerçekliğiyle uyuşmadığını, dolayısıyla onların peşinden koşmanın mutluluktan çok hayal kırıklığı getireceğinin altını çizerek, hayatlarımızın her türlü mükemmellik fikrinden daha zengin ve daha anlamlı olduğunu gösteriyor.
Kedi Felsefesi, kışkırtıcı fikirleriyle okurlarını silkeleyen, yün yumağına dolanmanın kedilere özgü olmadığını gösteren küçük ama tesirli bir kitap.
“Gray fikirlerimizde kendimizi pohpohlayıcı, aldatıcı ve sığ ne varsa tespit etmesini sağlayan bir altıncı hisse sahip sanki.”
Costica Bradatan, The Washington Post