“Geri Verilen Kız” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
Ruhkoparan – Morrigan Crow’un Peşinde
258.00₺
38 DİLE ÇEVRİLEN NEVERMOOR SERİSİ DEVAM EDİYOR.
“2020’NİN EN İYİ KİTABI” SEÇKİLERİNDE
Waterstones • Apple Book • Booktopia • Bookriot
Nevermoor'da tuhaf şeyler oluyor…
Morrigan Crow ve arkadaşları Wunderous Cemiyeti’nde ilk senelerini atlattılar, Gudubet Pazarı’nın alaşağı edilmesine yardım ettiler ve 919.Ekip’in sadık üyeleri olduklarını kanıtladılar. Şimdiyse Morrigan yeni, heyecan verici bir zorlukla karşı karşıya: usta bir Wundersmith’in vazgeçilmezi olan “Aşağılık Yöntemler”i öğrenmek ve kendisini tüketmekle tehdit eden gücü kontrol etmek.
Keşke hepsi bu kadar olsa! Nevermoor’a garip, ürkütücü bir hastalık musallat oldu ve bulaştığı Wunder hayvanları av peşinde koşan akılsız, yırtıcı hayvansılara dönüştürüyor. Bu illetin kurbanları çoğaldıkça panik yayılıyor ve sevdiği şehir korku içinde boğulurken Morrigan, Ruhkoparan’a deva bulmanın kendisine düştüğünü anlıyor… Bu arayışı onu –ve Nevermoor'daki herkesi– akıl edebileceğinden çok daha fazla tehlikeye sokacak olsa bile.
NEVERMOOR hakkında:
Yılın En İyi Kitabı - AMAZON
2018 Waterstones Çocuk ve Gençlik Kitabı Ödülü dahil yirmiden fazla ödül
“Tadına doyulmaz.” GUARDIAN
“Bu sihirli kitaba akılalmaz bir ilgi var: Film anlaşması yapıldı, hakları birçok yabancı ülkeye satıldı, Harry Potter benzetmesi de cabası. Neyse ki bu inanılmaz eğlenceli macera bütün bu ilgiyi hak ediyor. Potter tutkunları, bu kitapta sevecek bir sürü şey bulacak, ama Nevermoor kendine has bir albeniye sahip.” OBSERVER
“Tam gaz keyif; eğlenceli, sürükleyici ve çılgınca yaratıcı.” Katherine Rundell, FEO VE KURT ve KAŞİF’nın yazarı
YAŞAMA TUTUNMAK İÇİN NEDENLER
245.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
“"Yaşamak istiyorum. Hayatı yazmak, okumak, hissetmek; yaşamak istiyorum. Göz açıp kapayıncaya dek geçen ömrümüz süresince hissedilebilecek her şeyi hissetmek istiyorum. Depresyondan nefret ediyorum. Ondan korkuyorum. Hatta düşündükçe dehşete düşüyorum. Ama diğer yandan beni ben yapan şey de o. Ve eğer –benim için– yaşamı hissetmenin bedeli buysa, ödemeye değer."
Yaşama Tutunmak İçin Nedenler, dünyadaki vaktimizi en iyi şekilde geçirebilmek hakkında. Matt Haig yirmi dört yaşındayken kelimenin gerçek anlamıyla uçurumun kenarındaydı ve atlamak üzereydi. Bu kitap onun neden atlamadığının, nasıl iyileştiğinin, anksiyete ve depresyonla yaşamayı nasıl öğrendiğinin hikâyesi. Aynı zamanda, nasıl daha iyi yaşanır, daha iyi sevilir, daha iyi okunur ve daha fazlası hissedilir gibi sorulara dair iyimser ve cesaretlendirici bir keşif yolculuğu.
Haig’in zihninden geçenleri okudukça kendimizi daha iyi görüyor, içimizdeki dehlizlere inmeye daha kolay cesaret ediyoruz. Yaşama Tutunmak İçin Nedenler, iyi hissetmenin mümkün olmadığını düşündüğümüzde, halimizden dolayı suçluluk duymadan, yaşama bir ucundan tutunabilmek için yazılmış alçakgönüllü bir manifesto.
“Muhteşem. Bir oturuşta bitirdim. Dokunaklı, komik, kışkırtıcı ve içten. Depresyondan mustarip olan ya da böyle birini tanıyan herkesin –yani hepimizin– okuması gerek.”S. J. Watson
“Haig’in zihinsel çöküşünün ve iyileşme sürecinin hikâyesi, depresyona dair anlatılar arasında en samimi ve yararlısı.”Sunday Times
“Hayat kurtarabilecek küçük bir başyapıt"Joanna Lumley
Sihirli Ağaç Evi -Çizgi Roman- 5: Ninjaların Gecesi
215.00₺
Dünya çocuklarının sevgilisi Sihirli Ağaç Evi şimdi çizgi roman!
DOĞAYI KULLAN. DOĞANIN KENDİSİ OL. DOĞAYI TAKİP ET.
Tim ve Lea yeni maceralarında bu kez Eski Japonya'ya gidiyor! İki kardeş sihirli ağaç evine tırmandığında Morgan'ın kaybolduğunu –belki de kaçırıldığını!– ve onlara gizemli bir not bıraktığını görüyor: Evet, Morgan’ın kesinlikle yardıma ihtiyacı var. Tim ve Lea onu ararken ninjalarla samurayların ortasına düşüveriyor.
Bakalım birer ninja mı olacaklar, yoksa samuraylar tarafından esir mi alınacaklar?
Sihirli Ağaç Evi serisi hakkında:
Küçük okurları hem okuma keyfi hem de tarihteki farklı kültürlerle tanıştıran Sihirli Ağaç Evi serisi bu yönüyle sadece dünyanın dört bir yanındaki çocukların değil, anne babalar ve eğitimcilerin de gözdesi oldu.
New York Times çoksatanlar listesinde bir numaraya kadar çıkıp beş yıldan uzun bir süre bu listede kalmayı başaran, 33 dilde 130 milyondan fazla satan bu ödüllü seri, şimdi rengarenk ve soluksuz okutan çizimleriyle çizgi roman formatında okurunun karşısında.
Şakalar Kraliçesi
250.00₺
2018 August Ödülü Finalisti
İsveç Radyosu En İyi Çocuk-Gençlik Kitabı Ödülü
16 Dile Çevrildi
Annem insanları ağlatırdı. Artık hayatta olmasa da ağlatmaya devam ediyor. Bazen babamın duş yaparken ağladığını duyuyorum. Sanırım sesinin duyulmadığını düşünüyor ama duyuluyor. Bu yüzden, ağlamayı aklımdan bile geçirmiyorum. Asla! Ayrıca kimseyi de ağlatmayacağım.
Ben insanları güldüreceğim. Benim görevim bu!
Sasha 12'sine bastı:
Magnezyumun atom numarası. Annesi, bazı insanların mayasında güldürmek olduğunu söylemişti. İliklerine kadar komikti onlar. Bırakın fıkrayı, “Sütü uzatır mısın?” derken bile güldürebilirlerdi herkesi. Bir de diğerleri vardı: komik olmayı sonradan öğrenenler ve ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar, asla komik olamayanlar – ki öğretmeni Cecilia bu gruptaydı. Sasha doğuştan matrak değil ama bu onun şakalar kraliçesi olması için engel de değil! Mayasındaki keder neşeye dönüşene kadar çalışmaya kararlı. Eğer birilerini güldürmeyi başarırsa, o diğer şey yok olabilir; gözlerin içinde saklanıp onları yakan ve yanaklara doğru süzülmekle tehdit eden şu gözyaşı denen şey.
Astrid Lindgren Ödülü sahibi yazar/psikolog Jenny Jägerfeld, 16 dile çevrilen
ve ülkesi İsveç’te aylarca çoksatanlar listesinin tepesinde kalan Şakalar
Kraliçesi’nde (Comedy Queen) zor konuları mizahla yumuşatarak dile
getirebilmekteki o özel hünerini kullanıyor.
Saçında Gün Işığı
279.00₺
“Çoğu insan kendi tercih edeceği biçimde gelişeceğini farz ederek güvenir geleceğe. Onu körlemesine planlar, mümkün olmayanı öngörür. İradenin işleyişi böyle. Hayata amaç ve yön veren şey bu. Orada olan değil, olmayan şey.”
Pulitzer Ödüllü “Dert Yorumcusu”nun yazarı Jhumpa Lahiri’den
2013 Man Booker ve National Book Award finalisti
New York Times, Time, People, Goodreads, Slate, Chicago Tribune ve Kirkus’un “2013 YILININ EN İYİ KİTABI” seçkilerinde.
“MUHTEŞEM… Lahiri karakterlerini hiçbir parmak izi bırakmadan ele alıyor.”New York Times
“ETKİLEYİCİ... Bir kitap okuduğunuzu unutturacak kadar samimi ve saydam.”Newsweek
Adanmışlıklarla ayrılmış, trajediyle birleşmiş iki kardeş. Geçmişle lanetlenmiş bir kadın. Devrimle darmadağın olmuş bir ülke. Kendi yitmiş, bedeli kalmış bir aşk. Günümüzün en önemli yazarlarından Pulitzer ödüllü Jhumpa Lahiri'den, üç nesil ve iki ülkeye yayılmış büyüleyici bir roman.
Sakın Kaplanı Düşünme
205.00₺
Çekirdek ile Yumurta, Meyveler Sebzelere Karşı ve
Ben Karanlıktan Hiç Korkmam’ın yazarından…
Biliyor musun, eline aldığın bu kitap SİHİRLİ!
Nasıl mı? Sen bir şey düşünüyorsun, canın ne isterse, ben sonraki sayfaya o düşündüğün şeyin resmini çiziyorum. Ama senden tek bir isteğim var, lütfen ama lütfen…
SAKIN KAPLAN DÜŞÜNEYİM DEME!
Saçmalıklar Çağı
261.00₺
DOĞA, BAY ALLNUT, BU DÜNYAYA AŞMAK
İÇİN GETİRİLDİĞİMİZ ŞEYDİR.”
Katharine Hepburn, Afrika Kraliçesi filminden
Tatminsizlik, tedirginlik, arzu ve kırgınlığın sarhoş edici kokteyliyle huzuru kaçmamış kaç kişi var bugün? Kim daha genç, daha yetenekli, daha saygın, daha tanınmış ve daha çekici olmanın özlemini çekmiyor? Kim daha fazlasını hak ettiğine inanmıyor ve eline daha fazlası geçmediğinde öfkelenmiyor? Başarısızlık artık yeni tabu, ağza alınması yasak bir küfür. Boktan şeylerin başa gelebileceğini çok az kimse kabulleniyor. Trajedilerimiz bile bir anlam taşımalı, “hayırlara vesile” olmalı. İnsanlar ne doğalarından ne de seçimlerinden sorumlular.
Peki nasıl geldik bu noktaya? Michael Foley, en eski metinlerden en son psikoloji araştırmalarına kadar uzanıyor ve bunları popüler kültüre dair gündelik tuhaflıklarla –paket açma videoları, “görülüyorum öyleyse varım” sanrıları, kişisel gelişime bulanmış mutluluk, koleksiyonerliğe bulanmış doyumsuzluk– eşleyerek günümüzün kültürel şartlandırmalarının absürd doğasına ışık tutuyor. Saçmalıklar Çağı bizi, suçu yaşadığımız çağa atıp kendimizi temize çıkarmak yerine, önce kendimizle –ve kendimizi kandırmadaki muazzam kapasitemizle– tanışmaya, böylece tüm bu saçmalığın doğasını anlamaya davet ediyor.
“Modern yaşam tüm şartlandırmalarıyla sizi mutsuzluk ve hayal kırıklığı dolu bir yola sürüklüyor. Bu kitap üstesinden gelmenize yardım edebilir.”
–Guardian
Acı İmparatorluğu: Sackler Hanedanı’nın Gizli Tarihi
384.00₺
2021 BAILLIE GIFFORD KURGU DIŞI ÖDÜLÜ
21. YÜZYILIN EN İYİ 100 KİTABI SEÇKİSİ
New York Times Book Review, Washington Post, Time, NPR, Boston Globe, Amazon, Goodreads ve Guardian’da Yılın En İyi Kitapları Seçkisinde
Son âna kadar yalan söylediler. Servetlerini son kuruşuna kadar, bağımlılıktan, paramparça hayatlardan ve berbat ölümlerden kazandılar...
Yaptıkları cömert bağışlar sayesinde, dünyanın en önemli müze ve üniversitelerinin duvarlarında Sackler ismi yazılıydı. Çizdikleri göz kamaştırıcı profil, karanlık zihinlerini ve servet yolunda yarattıkları vahşeti maskelemeye yetecekti. Ta ki...
Hikâye 20. yüzyılın başlarında, Brooklyn'deki fakir bir aileden üç kardeşin, sağlık pazarlamasında devrim yaratacak bir reklam ajansı kurmasıyla başlamıştı. İlk başarıları savaş sonrası nesli sakinleştiricilere bağımlı hale getirmekti.
Bundan yaklaşık kırk yıl sonra aynı beceriler ve vicdansızlık yeni nesil Sackler'lara tarihin en büyük sağlık krizlerinden birinde başrolü verecek; morfine karşı güvenilir bir alternatif iddiasıyla piyasaya sürdükleri "mucize" ağrı kesici OxyContin, aileyi tarifsiz bir servetle, Amerika'yı ise opioid salgınıyla tanıştıracaktı. Denetim mekanizmalarını manipüle ederek ve ilacın bağımlılık riskini küçümseyerek agresif bir biçimde pazarladıkları ilaç, ağrısının derdine düşmüş milyonlarca insanı zamanla birer opioid bağımlısına dönüştürdü. Ama Sackler'lar son âna kadar bunu reddettiler; her yıl trafik kazası kayıplarından daha fazla sayıda insan opioid kaynaklı aşırı dozdan ölürken, sorunun ilaçta değil kullanıcılarda olduğunda ısrar ettiler.
Bu kitap, acılara kayıtsız kalarak acı üzerine imparatorluk kurmuş bir hanedanın yükseliş ve düşüşünün öyküsü. Dizginlenemeyen kapitalizm, dizginlenemeyen lobicilik ve paramparça olmuş bir sağlık sistemi arasındaki ölümcül ittifakın ve açgözlülüğün ete kemiğe bürünmüş hali.
“O kadar çok ‘yok artık!’ dediğiniz an var ki neredeyse tüm kitabı ağzınız açık okuyorsunuz.” –Sunday Times
“Bu kadar keyif aldığınız için neredeyse suçluluk hissediyorsunuz.” –The Times
“Usta eseri” –Guardian
“Harikulade” –New York Times
Antarktika Hariç!
201.00₺
Kaplumbağalar her kıtada yaşar… ANTARKTİKA HARİÇ!
Ama bu durum değişmek üzere!
Dünyanın her köşesinde her hayvan türünden en az bir tane bulabiliriz, değil mi? Mesela her kıtada bir kaplumbağa vardır herhalde. Pek öyle değil! Antarktika kıtasında hiç kaplumbağa yok! Baykuş da... Yılan da... Hele böcek hiç yok! En azından şimdilik... Peki bu gerçeği kabullenmeyen azimli bir kafile Antarktika’ya gitmeyi kafaya koysa başlarına neler gelir sizce?
Hiçbir şeyin planlandığı gibi gitmediği bir doğa belgeseline hoş geldiniz.
Antarktika Hariç!, kararlılık ve şansını zorlamak üzerine neşeli bir hikâye. Hayvanlar ve dünyamıza dair ilginç ve eğlenceli bilgiler de cabası!
ALA YILIN KİTAPLARI SEÇKİSİ
2022
Tanıdık Şeytan
279.00₺
YILIN EN İYİ KİTAPLARI SEÇKİSİNDE
The Times • Irish Times • New Statesman
“Dünyada kötülüğün varlık sebebi, insanların hikâyelerini anlatamamalarıdır.”
Carl Jung
Dr. Gwen Adshead, Britanya’nın önde gelen adli psikiyatrlarından. Seri katilleri, kundakçıları, takipçi sapıkları, çete mensuplarını ve gaddarlıkları karşısında hem dehşete hem de meraka kapıldığımız tüm diğer “canavarları” tedavi ediyor. Yaşamlarının dönüm noktasında tanıştığı hastalarını suçları ne olursa olsun dinliyor, kolayca silinmeyecek kimlikleriyle yüzleşmelerine yardımcı oluyor.
Tanıdık Şeytan’da Adshead’in görüşme odasına misafir olup, on bir hastasıyla tanışıyoruz. Şeytanla özleştirdiğimiz bu adam ve kadınlar tüm karmaşıklıkları ve dahası, tüm insanlıklarıyla karşımıza çıkıyorlar. Tanıklık edeceğimiz görüşmeler, cazibesiyle haber ve eğlence mecralarımızı ele geçirmiş yüzeysel “kötülük” hikâyelerinden çok daha derinlere sürüklüyor bizleri. Kendi zihnini tanımaya başladığında insanın düşüncelerinin (canavarlar dahil) nasıl radikal biçimde değişebildiğini, ne kadar güçlü bir şekilde empatiye meyledebildiğini gösteriyor. Bir de dinlemenin ve merhametin nasıl büyük fark yaratabildiğini...
Tanıdık Şeytan, insan doğasıyla ilgili bildiğinizi sandığınız her şeye meydan okuyor.
“Bitirdiğimde hissettiğim en baskın duygu umut oldu… Merhametli ve büyüleyici.” Guardian
“Güçlü, aydınlatıcı, insanca ve merhamet dolu.” Gavin Francis, İnsan Vücuduna Seyahat’in yazarı
“Aklımızdaki pek çok klişeyi yerle bir ediyor.” The Sunday Times