“Ongen Ev Cinayetleri” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
ENERJİ AYT BİYOLOJİ KONU ÖZETLİ SORU FASİKÜLLERİ
800.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
Hayvani Rekorlar Kitabı
424.00₺
EN YÜKSEĞE ZIPLAYAN HAYVAN HANGİSİ?
PEKİ, EN ZEHİRLİ YILAN?
EN ÇOK TERLEYEN YA DA EN İYİ GECE GÖRÜŞÜNE SAHİP HAYVANI MERAK EDİYOR MUSUNUZ?
VEYA EN ÇOK ÇİŞ YAPMA REKORUNU ELİNDE TUTANI?
Doğa, aklınıza gelebilecek en tuhaf şeylerde ustalaşmış olağanüstü hayvanlarla dolu.
Hava durumunu tahmin edebilen balık, fıstık ezmesi gibi kokan kurbağa, mavi balinadan daha uzun solucan ve en az bunlar kadar ilginç onlarca hayvan.
Çok sayıda dile çevrilen Hayvani Rekorlar Kitabı, olağanüstü çizimler eşliğinde bizleri dünyanın en marifetli hayvanlarıyla tanıştırıyor.
Seçilmiş – Grafik Roman
285.00₺
“JONAS! BELLEK BİRİKTİRİCİ OLARAK EĞİTİLECEKSİN! ÇOCUKLUĞUN İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ!”
Jonas kusursuz bir dünyada yaşıyordu. Savaş yoktu, açlık yoktu, acı yoktu. Her şeyin yetkililer tarafından eksiksizce planlandığı komünde, on iki yaşına gelen yurttaşlara hayat boyu yapacağı görev verilirdi. Jonas komünün en önemli ve eşsiz görevi için seçildi: Bellek Biriktirici.
Yaşlı ve bilge Aktarıcı tarafından eğitilmeye başlayan Jonas hiç bilmediği bir geçmişin, duyguların –ve hatta renklerin– varlığını keşfetmeye başladı. Bu kusursuz düzen için feda edilenleri gördükçe derinden sarsılacak ama görevine sadık kalacaktı. Ta ki amansız bir gerçekle yüzleşip hayatının seçimini yapmak zorunda kalana kadar.
Lois Lowry’ye prestijli Newsbery Madalyası’nı kazandıran modern klasik Seçilmiş, okurları bu kez grafik roman olarak büyülüyor. Yakın dönemli pek çok popüler distopyanın ilham kaynağı sayılan bu özel roman, grafik roman uyarlamalarının üstadı P. Craig Russell’ın çizimleriyle yeniden hayat buluyor.
Don Juan / Hepsi Sana Miras Serisi
203.00₺
“Siz delisiniz, efendim.”
“Yanlış: Yaşayan biriyim ben, hepsi bu.”
Bir gece Commendatore, Don Juan’ı kızını zorla öpmeye çalışırken yakalar ve onu düelloya davet eder. Don Juan galip gelir fakat bu, hazin bir sonunun başlangıcıdır.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin sonuncu kitabında Don Juan’ın eşsiz hikâyesini, Alessandro Baricco yeniden anlatıyor, Alessandro Maria Nacar resimliyor.
“Klasiklerin yarım yamalak çevirilerini, ya da doğru düzgün sadeleştirilmiş baskıları olmadığı için, güzel de olsa ‘zorlu’ orijinal baskılarını okumak zorunda kalarak, edebiyattan da klasiklerden de soğuyacak bir kuşağın bu seriyle önüne geçilebilir.”
Aslı Tohumcu – Radikal Kitap
“Matbuat aleminde iyi şeyler oluyor. Kapak tasarımından sayfa düzenine, renk seçiminden resimlere bugüne dek karşılaştığınız en şık kitaplar.”
Şeref Birsel – İyi Kitap
Yaşayanı Onarmak
264.00₺
“Bu kadar etkileyicisini okumamıştım... Öyle ki kitap bittiğinde insan yoksunluk hissediyor.”
– Lydia Kiesling, Guardian
NOTRE DAME DE SION EDEBİYAT ÖDÜLÜ
SIMON LIMBRES’İN KALBİ YİRMİ DÖRT SAAT SONRA CLAIRE MEJAN’IN BEDENİNDE ATACAK. O GÜN YAŞAM, SIMON’UN ÖLÜMÜNDEN İBARET OLACAK.
Simon’un sörf yapmak için uyandığı günün öyküsü bu. Sonrasında geri dönüşsüz komaya gireceği, ailesinin organ naklini kabul etmenin yükünü omuzlayacağı, doktorların bir ölüm üstünden başka hayatları şekillendireceği, yıkımla umudun kol kola gezdiği bir günün öyküsü.
Biçimsel olarak cüretkâr olduğu kadar duygusal olarak da etkileyici olan Yaşayanı Onarmak yayımlandığı yıl Fransa’nın prestijli edebiyat ödüllerinin neredeyse tümünü kazandı ve ardından Uluslararası Man Booker Ödülü’ne aday oldu. Maylis de Kerangal, benzersiz anlatımıyla her bir karakterin zihnine girmemizi, yaşama –ve ölüme– hiç bakmadığımız bir yerden, hiç sınanmadığımız bir andan bakmamızı sağlıyor.
“Muhteşem.” –LE MONDE
“Bu bir yaratılış ilahisi.” –LE FIGARO
“En yakın dostlarıma verdiğim kitap…” –DANIEL PENNAC
“Bir antik tragedya kadar etkileyici.” –L’EXPRESS
“Zaman zaman isyan ettirse de Yaşayanı Onarmak umuda boyanmış bir kitap.” –LA PRESSE
HİTİTLİ
268.00₺
5 üzerinden 5.00 oy aldı
İsimsiz bir kahramanın anlatılmamış hikâyesi: Kurnaz Odysseus için Truva Atı’nı inşa eden, İsrailoğulları için Eriha’nın surlarını yıkan, güzel yüzü uğruna bin gemi kaldırılan Helen’i hem yakışıklı Paris’ten hem de mağrur Meneleos’tan çalan adamın hikâyesi.
Hititli asker Lukka, Asurlulara karşı yaptıkları uzun ve acımasız seferden ülkesine döndüğünde, bir zamanların görkemli Hatti İmparatorluğu’nu keşmekeş içinde bulur; başkent alevlere ve dehşet saçan yağmacı çetelere teslim olmuştur. Fakat Lukka daha beterini henüz görmemiştir: Babası katledilmiş, karısı ve iki küçük oğlu köle tacirleri tarafından kaçırılmıştır.
Lukka, köle tacirlerini Yunan toprakları boyunca takip edip savaşın kasıp kavurduğu Troya’ya varır. Vaktiyle muhteşem bir şehir olan Troya da insanların musibetleriyle harap haldedir. Lukka, Troya’da soylu Hektor ve çevik Akhilleus ile aynı düzeyde bir savaşçı olduğunu kanıtlar.
Ben Bova, antik Troya efsanesine heyecan verici ve şaşırtıcı yeni bir bakış açısı getiren Hititli romanıyla klasik bir hikâyeye yeni bir soluk getiriyor.
Gılgamış / Hepsi Sana Miras Serisi
203.00₺
''Gerçek dost yüreğinin yoldaşıdır."
Bu öykü sıradışı ama yıkıcı bir güce sahip olan bir çocuğun nasıl bilge bir erkeğe dönüştüğünü anlatıyor. Bu çocuğun da, tıpkı sizin gibi, çok özel bir ismi var: Gılgamış.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin ikinci kitabı, Gılgamış'ın öyküsünü bize prestijli Guardian İlk Kitap Ödülü sahibi Yiyun Li anlatıyor, ünlü çizer Marco Lorenzetti ise resimliyor.
Kıpkıp ile Tamtam ve Öfkeli Korsanlar
230.00₺
Karşınızda sımsıkı dostlar Kıpkıp ile Tamtam!
Kendileri küçük, duyguları büyük CANAVARLAR!
Böjürkent’te MİS GİBİ bir sabah. Küçük canavarlar Kıpkıp ile Tamtam EFSANEVİ bir yolculuğa çıkıyor. Şey, aslında… pikniğe gidiyorlar. Ama Kıpkıp’ın AŞIRI heyecanı yüzünden yolda kaybolduklarında işler karışıyor. Öfkeli korsanlar, birkaç MİNİK felaket, dev bir yaratık, BOL BOL şapka (!) ve azıcık GIDIKLAMA; alın size CURCUNA!
SÜPER MEGA KANKA GÜCÜYLE KURTARMA GÖREVİ’ne hazır mısın?
Duygular üzerine konuşmanın, arkadaşlığın ve ekip işinin önemini vurgulayan, sihirli yaratıklar ve eğlenceli maceralarla dolu matrak bir seri!
2022 Waterstones Çocuk Kitabı Ödülü Finalisti
HUKUK FELSEFESİNİN PRENSİPLERİ
297.00₺
“Hegel, antik site idealini hiçbir zaman terk etmemiştir. 0, yalnızca, bu ideali çağdaş realite ile, toplum içinde giderek daha önemli bir rol oynayan bir burjuvazinin varlığı ile uzlaştırmak istemiştir. Hegel, hukuk konusundaki düşüncesinin ilk sistematik şekli olan jena Hukuk Felsefesi'nde, tabii hukuku,sosyal kurumları yalnızca kendi maddi ve manevi gelişmesine hizmet eden araçlar gibi gören bireysel şahsın hukuku olarak düşünür ve onun karşısına bir organik tabii hukuku koyar; bireyci atomizme, Totalite fikriyle karşı çıkar.
Bu noktada, Hegel'in düşüncesi hiç değişmeyecektir. jena Hukuk felsefesi, şu temel prensipten hareket eder: “ahlaki düzenin pozitif yanı, mutlak ahlaki totalitenin bir halktan başka bir şey olmamasıdır". Demek ki, organize olmuş şekliyle bir devlet olan halk, mutlak esprinin biricik somut tecellisidir. Hegel, daha gençlik çalışmaları sırasında bile, sevginin trajik kaderinin, kaybolmadan sınırsızca sürüp gidememek olduğunu biliyordu. Endividüalizmle karışan soyut insaniyetçilik, insanı tarihiyle uzlaştıramaz. insanlık tarihi, her biri bir somut Evrensel olan halkların veya devletlerin tarihidir. Öyleyse, tabii, yani rasyonel hukuk felsefesi, devletin düşüncesi olacaktır, güzel totalitenin düşüncesi olacaktır. Bu totalitenin içinde birey, bir parça olarak, kendi kendisini aşmak suretiyle kaderini gerçekleştirir. "Özgür bir halkın içinde, akıl, aslında fiilen gerçekleşmiş, canlı esprinin hazır mevcudiyeti olmuştur... Antikçağın en bilge kişilerine şu özdeyişi söyleten sebep budur: bilgelik ve erdem, insanın kendi halkının örf ve adetlerine uygun olarak yaşamasıdır".
Hegel, bu düşünsel yaklaşımıyla, kapitalist devlet yapısının hukuki temelini atmayla kalmamış, bugüne dek süre gelen ulus-devletin temel hukuksal formatını yaratmıştır.
İNSANLIĞI YENİDEN BÜYÜLEMEK
325.00₺
İnsanlar bu gezegenin ‘kanseri’ midir? Yeryüzünün ve tüm canlı türlerinin varlığını tehdit eden, evrimdeki korkunç bir anomali durumunu mu oluştururlar?
Bu sorular, insan ruhuna – akıl ve yenilik yaratma yetilerine – modern çağda neredeyse eşi benzeri görülmemiş büyüklükte bir hakaret anlamına gelir. Bunlara yönelik anti-hümanist tepki ise on sekizinci yüzyıl aydınlanmasının geliştirdiği ve on dokuzuncu yüzyıldaki çeşitli sosyalizmlerin beslediği akıl, laiklik, bilim ve insanın evrenselliğine yönelik vurgunun yerini alan narsisist bir mistisizm, mizantropi ve toplumsal dingincilik ortaya koyar.
Ömrü boyunca radikal ve öncü bir çevreci olan Murray Bookchin, bu sorulara ses getiren bir cevap vermişti, ‘Hayır!’ Anti-hümanizmin çeşitli biçimlerine yönelik çoğu zaman nükteli ve amansız eleştiriler içeren araştırmasında Bookchin, bizi kuşatan sorunların toplumsal irrasyonalizmden kaynaklandığını ve bu sorunların mistisizm ve dinginciliğe geri çekilmekle değil, yalnızca akıl ve hayal gücü ile çözülebileceğini ileri sürmektedir. Bookchin meselenin bizlerin fazlasıyla insan, akılcı ve medeni olmamızla değil, bilakis yeterince insan, akılcı ve medeni olmayışımızla ilgili olduğu hususunda uyarmaktadır. Derin ekolojistlerin, sosyobiyologların, Malthusçuların, ‘Gaiacıların’ ve çoğu postmodernistin biyolojist ve indirgemeci düşüncelerine kışkırtıcı bir biçimde meydan okuyan bu heyecanlı kitapta Bookchin, aydınlanmacı hümanizm adını verdiği şeyi önermektedir – zamanımıza sinen ve bizi zayıflatan cesaret eksikliğine karşı düşünce, umut ve yenilenmeye yönelik bir mesaj.
Denizler Altında Yirmi Bin Fersah / Hepsi Sana Miras serisi
200.00₺
“Siz kimsiniz?” diye sordu Pierre Amca.
“Neredeyiz biz?”
“Ve neden bizi burada tutuyorsunuz?”
“Önce ilk soruyu yanıtlayayım,” dedi sakallı adam. “Bana Kaptan Nemo diyebilirsiniz. Şu anda benim keşfim olan Nautilus adlı deniz aracındasınız.”
“Bize ne yapmayı düşünüyorsunuz?”
“Sizi burada tutmaya niyetliyim.”
“Sizden bizi serbest bırakmanızı talep ediyorum,” dedi Pierre Amca.
Bunu duyan Kaptan Nemo neşesiz bir kahkaha attı.
Jules Verne’in bu ünlü bilimkurgu klasiğini çağdaş edebiyatın en önemli yazarlarından Dave Eggers günümüze taşıyarak 14 yaşındaki Consuelo’nun gözünden yeniden anlatıyor.
Ünlü okyanus bilimci Pierre Arronax ve ekibi, okyanuslarda terör estiren, gemileri batıran gizemli sualtı canavarını avlamak için denizlere açılır. Fakat tuhaf gerçekle yüzleşmeleri çok uzun sürmez: Deniz canavarı sandıkları şey aslında Nautilus adında bir denizaltıdır ve eşsiz zekasını tehlikeli fikirlere adamış Kaptan Nemo tarafından yönetilmektedir. Consuelo ve Arronax için asıl macera Kaptan Nemo ile tanışmalarıyla başlayacaktır.
On kitaplık HEPSİ SANA MİRAS serisinin altıncı kitabında, bir Jules Verne klasiği olan Denizleri Altında Yirmi Bin Fersah'ın öyküsünü bize ünlü Amerikalı yazar ve eğitim aktivisti Dave Eggers (Müthiş Dahiden Hazin Bir Eser) anlatıyor, Fabian Negrin ise resimliyor.