Sepet toplamları
| Ara Toplam | 4,480.00₺ |
|---|---|
| The Kitap Kargo Maliyeti | 105.00₺ |
| Toplam | 4,585.00₺ (17.50₺ KDV dahil) |
İlginizi çekebilir…
Histeri
“Histeri ile ilgili her deneme, onun meşhur özelliklerini anmak zorunda. Histeri dendiğinde, bedenlerinin cinsel
istekleri altında bunalmış, cinsel düşüncelerini bastıran, konversiyonlarına kayıtsız, ötekiyle had safhada
özdeşleşen, kendini teatral tarzda ifade eden, kendini varoluşuna adayacağı yerde onu gündüz düşlerinde hayal
eden, çocuksu bir masumiyeti erişkin dünyeviliğine yeğleyen insanlar akla gelir. Telkinden mustariptirler; ya
ötekinden kolayca etkilenir, ya da düşüncelerini kendilerine refakat eden diğer histeriklere aktarırlar. Her ne
kadar karakter bozuklukları âleminde ikamet eden başkaları da yukarıdaki özelliklerden bir veya birkaçını
paylaşsa da bunların tümü yalnızca histerikte tek ve dinamik bir biçim altında bir araya gelir.
Kendime biçtiğim vazife, bütün bu özellikleri histerik biçimin kalıbına dökecek bir teori temin etmek.”
Sigmund Freud’dan hareket eden, Melanie Klein ve Donald Winnicott ekollerine uğrayan, Fransız psikanalitik
düşüncesinden Jacques Lacan’ı da ihmal etmeyen bu eserinde Bollas, histeri hususunda uzun süredir var olan
fikirlere yeni bakış açıları getirerek psikanaliz ve psikoterapiyle ilgilenen öğrenciler ve profesyonellerin yanı
sıra Batı kültüründe kişiliğin oluşumuyla ilgilenen sıradan okurlar için de aydınlatıcı bir metin sunuyor.
Bilinçaltını Ayartmak
Marka iletişiminin önde gelen araştırmacılarından Dr. Robert Heath, reklamları hem bilinçaltı hem de yarı bilinçli seviyede işleme şeklimizin kararlarımızı yönlendiren duygularımız üzerindeki etkisini artırabileceğini öne sürüyor. Geniş kapsamlı psikolojik ve nörobilimsel araştırmalardan yararlanan Bilinçaltını Ayartmak reklamcılık dünyasının nasıl çalıştığını ve sırlarını başarılı olmuş reklam kampanyalarından çarpıcı örnekler vererek gözler önüne seriyor.
Bilinçaltını Ayartmak’taki teori ve örnekler, reklamcılığın nasıl çalıştığına dair yeni bir içgörü öneriyor. Bu kitabı her bir reklamcı, tüketici ve politikacı mutlaka okumalı.
Jerry Wind, Lauder Profesörü ve Wharton School’da Pazarlama Profesörü
Dr. Heath reklamcılığa ve iletişime dair çalışmalara yönelik muazzam bir içgörüyle yazıyor. Konuyu şekillendirmek için teoriden yararlanıyor ve okuyucuyu bilinçaltının davranışlarımızın ön saflarında nasıl yer aldığına dair bilgilendiriyor. Kitabı, pazarlama alanıyla bırakın uzaktan yakından ilgisi olanları, olmayanlar dahi mutlaka okumalı.
Judy Zaichkowsly, Pazarlama ve İletişim Profesörü, Kopenhag İşletme Okulu
Reklamcılık hem bilinç hem de bilinçaltı seviyede çalışır. Bunun nasıl olduğunu anlamak isteyen herkes bu iyi araştırılmış kitabı okumalıdır.
Patrick Barwise, Fahri Profesör, London Business School
Algoritmalarla Yaşamak
Robosüreçler dünyamızı nasıl yeniden yaratıyorlar?
Çok iddialı değil mi? Ama kitabı baştan sona okuyunca gerçekten de öyle olduğunu anlıyorsunuz. Robosüreçler toplumumuzun her alanında mevcut. Pek çoğu artık o kadar sıradanlaştı ki karşılaştığımızda robosüreç olduğunu fark etmiyoruz bile. Herhangi bir işletmeyi aradığınızda önce bire, sonra ikiye basmanız söylendiğinde ya da ses otomasyonu şifrenizin zayıf olduğunu söyleyip güçlü bir şifre ile değiştirmeye zorladığında aslında robosüreçler devrededir.
Algoritmalarla Yaşamak, robosüreçler dediğimiz sistemlerin yapısal anatomisi ile çağdaş toplumdaki fiziksel güvenlik mücadelesine, benlik deneyimine ve kurumsal güç haritasının şeklini değiştirme yollarına daha kültürel ve insani bir perspektiften bakıyor.
Robosüreçleri daha iyi anlayınca; finans, tıp, eğitim, emlak gibi farklı sektörlerde ve işyerlerinde bir şeylerin kötü gitme yollarının farklı problemler olmadığını görüyorsunuz ve bunların toplumdaki temel değerlendirme süreçlerindeki hataların birbirine bağlı birer göstergeleri olduğunu hemen kavrıyorsunuz. İşte o zaman her şey daha fazla berraklaşıyor.
Zamanımızı anlamak için faydalı bir algoritma oluşturan bir dizi öğretici çalışma. Ufkunuzu açıyor.
Marshall Sahlins, Chicago Üniversitesi, profesör
Algoritmalar ekseninde yönetilen yaşamı mükemmel bir şekilde inceleyen Algoritmalarla Yaşamak kitabının her bölümü, algoritmaların dünyayı nasıl yeniden inşa ettiğini gösteriyor, az çok aşina olduğumuz robosüreçlerin farklı bir yönüne ışık tutuyor. Şiddetle tavsiye edilir.
Choice dergisi
Sherlock Holmes – Üç Öğrenci
Gizemli olaylar, sakin bir araştırma gezisi yapmayı planlayan Holmes ve Watson’ın peşini bırakmaz. Üstelik kolejin itibarı için bu soruşturmayı kimse duymamalıdır. Şüpheli üç öğrenci ile karşı karşıya olan Holmes sınav saatinden önce bu gizemi çözmek zorundadır. Sizce Holmes bunu başarabilecek midir?
Holmes, “Eh Watson, ne düşünüyorsun?” diye sordu. “Bulmaca gibi, değil mi? Üç adam var. İçlerinden biri olmalı. Seçimini yap. Hangisi?”
Sherlock Holmes – Dörtlerin İmzası
“SHERLOCK HOLMES” SERİSİNİN İKİNCİ KİTABI “DÖRTLERİN İMZASI” İLE MACERA DEVAM EDİYOR
Sherlock Holmes ve Dr. Watson’ın maceraları devam ediyor!
Kendisine şifreli bir mesaj ve belli zaman aralıklarıyla inciler yollanan Bayan Morstan, Baker Sokağı 221B’ye gelerek Holmes’tan bu gizemi çözmesini ister. Gizli mesajın anlamını arayan Holmes ve Watson, kendilerini onlarca yıldır süren bir ihanetin ve Hindistan’dan Londra’ya uzanan bir cinayet sarmalının içinde bulurlar.
Beyin Fırtınası
Sinirbilimci David J. Linden öncü beyin araştırmacılarıyla muhabbet edip birlikte çakırkeyif olduktan sonra her
birine aynı soruyu sorar: “Beynin işleyişi konusunda dünyaya açıklamayı en çok istediğin fikir hangisi? ”
Verdikleri yanıtlar sonunda insan zihni ve onun olanakları hakkındaki bilgimizi genişletmeyi amaçlayan ve
popüler bilim denemelerinden oluşan bu eşsiz eser meydana gelir. Uzmanlık alanları arasında insan davranışı,
moleküler genetik, evrimsel biyoloji ve karşılaştırmalı anatomi bulunan katılımcılar, kişilikten algıya,
öğrenmeye, güzelliğe, sevgiye ve sekse kadar birçok büyüleyici konuyu ele alır.
Yaptıkları son deneylerin ayrıntılarına girmez, söyleyeceklerini terimlerle boğmazlar ve gayet net, aydınlatıcı,
çoğu zaman da hiç beklenmedik ve sezgiye aykırı yanıtlar verirler. Nihayetinde de bireysel deneyimlerin beynimizin yapısını nasıl dramatik bir şekilde değiştirebildiğini gösterirler. Profesör Linden ve arkadaşları hem bilim meraklılarının hem de profesyonellerin erişilebilir ve keyifli bulacağı
büyüleyici ve aydınlatıcı bir derleme ile insan zihninin yapısına ve sinirbilimin son teknoloji dünyasına yeni bir pencere açıyor.
Yüz Yüze
Bu “görsel günlük” yaşadığımız tuhaf, korkunç ve yeni günleri imgeler yoluyla aktarma isteği ve merakının bir sonucu. Yaşanan anların duygu ve düşüncelerini bireysel bir bakış ve evrensel bir dille yansıtma, anların sihrini grafik bir dille çözme hayalinin bir ürünü.
Ne korkunç günler geldi de geçti! Yüreklerde iyilik, güzellik ve insanlık sevgisi yeşerdikçe bugünler de kuşkusuz gelip geçecek… Belki de insanlığın yeni günleridir doğmakta olan… Yaşlı dünyanın zinde sesidir kalbimizde özlemle çarpan, yeter ki biz “Aramıza hoş geldiniz!” diyen o bilge sese kulak vermeyi bilelim.