“Her Şeyin Bir İlki Var” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
Ejderhalar Şehri 1 – Fırtınanın Uyanışı
250.00₺
EJDERHALAR UYANIYOR!
Ailesiyle Amerika’dan Hong Kong’a taşınan Grace’in en büyük endişesi yeni okulunda arkadaş edinmektir. Ama okul gezisi sırasında gizemli bir yaşlı kadın ona anlamadığı bir şeyler söyleyip ejderha yumurtası verince Grace’in “endişelenecekler” sıralaması hızla değişir. Çok geçmeden küçükken babasının anlattığı müthiş ejderha masallarının gerçek olabileceğini anlar; özellikle de yumurta bir gecede çatlayıp içinden minik ejderha çıktığında…
Grace ejderhanın güçlü bir büyü taşıdığını ve onu ele geçirip kullanmak isteyen kötü kişiler olduğunu fark eder. Artık ejderhayı düşmanlardan korumak ve tüm şehri tehlikeye sokan uğursuz komployu ortaya çıkarmak Grace ile yeni arkadaşlarına kalmıştır. Ve hiçbir şey tam olarak onun bildiği gibi değildir… Babasıyla ilgili bildikleri bile!
Pek çok dile çevrilip büyük satış başarısı yakalayan çocuk-ilk gençlik (10+ yaş) grafik roman serisi Ejderhalar Şehri şimdi Türkçede.
“Gökdelenler arasında ejderhaların uçuştuğu rengârenk bir macera.” –Kirkus
İşaret
269.00₺
“Muhteşem. Konu öyle tanıdık, karakterler öyle gerçek ki sadece distopya demeye gönlüm razı gelmiyor.” –MARIANA ENRIQUEZ
Yakın gelecek, İzlanda. Empati Testi adı verilen yeni bir teknoloji, bireylerin merhamet seviyesini ölçerek iyi ile kötüyü ayırt etmeyi, böylece toplum huzurunu kaçıracak olası eylemlerin önüne geçmeyi vadediyor. Kısa bir süre sonra testin zorunlu tutulup tutulmayacağını oylamak için referanduma gidilecek. Ulus ikiye bölünmüş durumda. Bir taraf testin daha güvenli bir toplum yaratacağına inanırken diğer taraf işaretlemeyi gayriinsani görüyor.
Karar günü yaklaşırken dört karakter –kuşkucu öğretmen Vetur, önde gelen psikologlardan Oli, testi geçemeyen işkadını Eyja ve teste girmeme hakkı için savaşan Tristan– kendilerini ahlaki ikilemler, derin önyargılar, dehşet verici adaletsizlikler ve kişisel mücadelelerle dolu bir sorular yumağının içinde buluyor: Toplumsal haklar nerede sonlanır, özgür irade nerede başlar? Ütopya ne zaman distopyaya dönüşür? Ortak iyinin ne olduğuna kim karar verecek?
İzlanda edebiyatının aykırı sesi Frida İsberg’in tedirgin edici ve sürükleyici bu çağdaş romanı, bize korkuyla mı yoksa insanların birbirine olan inancıyla mı dönen bir dünyada yaşamak isteyeceğimizi soruyor.
“İsberg, kamu vicdanı ve bilinci üzerine âdeta bir başyapıt yazmış. Karakterleri o kadar biricik, insani ve yanılabilir ki şu anda telefonumu elime alıp onlardan birini arayabilirmişim gibi hissediyorum. Uzun zamandır okuduğum en besleyici çağdaş romanlardan biri.” –KAVEH AKBAR
İZLANDA KADIN EDEBİYATI ÖDÜLÜ
P. O. ENQUIST EDEBİYAT ÖDÜLÜ
FJARA EDEBİYAT ÖDÜLÜ
“İç içe geçen olay örgüsüyle İşaret, toplum mühendisliğinin riskleri ve bireysel eylemliliğin sınırları hakkında önemli sorular soruyor. Kesinlikle çarpıcı bir ilk roman.” Hernan Diaz
Mucizeleri Saymak
250.00₺
"...O sonbahar beni bir eğitim danışmanına götürdüler, kadın benimle ilgili bir değerlendirme yaptı. Sonra da annemle babama bir mektup gönderdi.
Mektubu okudum.
Mektupta 'üst düzeyde yetenekli' yazıyordu.
İnsanlar 'alt düzeyde yetenekli' olabilir mi?
Ya da 'orta düzeyde yetenekli'?
Ya da sadece 'yetenekli'? Muhtemelen bütün etiketler birer lanettir. Deterjan kutuları üstündekiler hariç..."
“YILIN EN İYİ KİTAPLARI” seçkilerinde
Goodreads • Amazon • NPR
Genç Willow Chance yaşıtlarından oldukça farklı ve böyle olmakla ilgili pek bir derdi yok. O, hayatındaki tüm önemli şeylerde parmağının olduğuna inandığı 7 sayısına takıntılı, çiçekli elbiseler yerine botanik bahçesi sahibi olmayı tercih eden, çaktırmadan insanları inceleyip tıbbi teşhisler koyan bir dâhi.
Bu olağanüstü tuhaf ama aynı zamanda olağanüstü sevimli kızın hayatı, anne babasını bir trafik kazasında kaybetmesiyle sarsılıyor. Yeniden başlayacak... ve yolculuğu ona eşlik edecek eşsiz karakterlerle dolu. Gerisi, gündelik mucizeler.
2013 yılında New York Times çoksatanlar listesine giren ve pek çok dile çevrilen Mucizeleri Saymak, hayatın görkemini kutlayan, şaşırtıcı, eğlenceli, nefis bir dönüşüm öyküsü. İzin verin, Willow Chance size de iyi gelsin.
Paniğe Mahal Yok
274.00₺
Bir Şey Olduğu Yok'un Yazarından
“Onun kitaplarıyla tanışın. Eşi benzeri olmayan dünyaların kapılarının açıldığını göreceksiniz." — THE ATLANTIC
Time, Esquire, USA Today, Entertainment Weekly, Vogue, Millons ve Kirkus'un "Yılın En İyi Kitabı" seçkilerinde.
Frankie Budge on altısında, yazar olmaya hevesli, okula mesafeli, sıradışı bir genç kız. Oldukça yalnız. 1996 yazının akıllara ziyan sıcağını atlatmaya çabalarken, büyükannesinin evine yeni taşınan en az onun kadar egzantrik Zeke ile tanışır. İkilinin arasında hem romantik hem de yaratıcı kıvılcımlar uçuşmaya başlar. Küçük kasabayı birlikte tasarladıkları imzasız afişler ve göreni afallatan şifreli metinlerle donatırlar: Kenar, altın arayıcılarıyla dolu bir gecekondu mahallesi. Biz kaçağız, kanunsa bize aç, bize susamış.
Afişler yayıldıkça, işin arkasında kimlerin olduğu sorusu yerel halk arasında koca bir paniğe neden olur; kasabanın sınırlarını aşıp trajik sonuçlara yol açacak bir panik.
Sene 2016. Frances Eleanor Budge’ın özenle kurduğu hayatı yirmi yıl sonra gelen bir telefonla altüst olmak üzere. 1996 Coalfield Paniği olarak bilinen ve bunca yıldır üstünü örtmek için uğraştığı şeyin sorumluluğunu alma zamanı geldi.
Kevin Wilson'ın benzersiz zihni gençlik aşkı, kimlik ve sanatın kestirilemez gücü üzerine alışılmadık bir yolculuğa çıkarıyor bu kez bizleri. Paniğe Mahal Yok peşimizi bırakmayan sırlar ve gerçeğin özgür bırakabilecekleri hakkında cesur bir büyüme hikâyesi.
“Wilson o kadar eğlenceli, zeki ve ‘zahmetsizce gerçeküstü’ hikâyeler anlatıyor ki okumaktan çok, tatlı bela yeni bir arkadaşla tanışmak gibi geliyor.” — ENTERTAINMENT WEEKLY
“Wilson bizlere bir kez daha oyununun zirvesinde olduğunu gösteriyor. Cesur bir hikâyeyi kendine has anlatımı, sanatın gücü ve yitip giden gençliğin getirdiği belirsizliklerle süslüyor.” — CHICAGO REVIEW OF BOOKS
Her Şey Kontrol Altında (mı Acaba?!) - Profesör D Ödevini Yapmayı Unutursa!
205.00₺
Dani’nin, pardon, kendine taktığı isimle Profesör D’nin başı dertte! Ödevlerini yapmadığı için annesiyle babası, yani Yönetim, her an ciddi kurallar koyabilir. Buna bir çözüm bulması lazım.
D aklını çalıştırıyor, sadık robot köpeği Nokta’yla birlikte bilim dünyasının dehlizlerine dalıp, kendini ödevden daha eğlenceli şeylere kaptırmasının nedenini keşfediyor: İnsan doğası! Şimdi yapması gereken şey, öğrendiklerini “büyükler” üstünde test ederek onların da aslında çocuklardan farksız olduğunu kanıtlamak! Peki bunu nasıl mı başaracak? Tabii ki tuhaf deneylerle…
Dünyaca ünlü psikoloji profesörü ve yazar Dan Ariely, bilimi herkesin anlayabileceği dilde aktarmadaki eşsiz becerisini bu kez çocuklar için kullanıyor. Onları Dani’nin komik macerası, harika çizimler –ve biraz marşmelov– eşliğinde insan psikolojisinin tuhaf ve büyülü dünyasıyla tanışmaya davet ediyor. Gerçek sihir ve deneylerle dolu bu macera, bilimsel yönteme ve insan doğasının incelenmesine dair harika bir başlangıç!
Benim Adım Lucy Barton
250.00₺
Time, Washington Post, New York Times, NPR BookPage, LibraryReads, Guardian ve Kirkus Reviews’ta YILIN EN İYİ KİTABI
“Lucy Barton artık edebiyatın ölümsüz karakterlerinden.” —BOOKER JÜRİSİ
Dışarıda ışıl ışıl Chrysler Binası, içeride, hastane odasında ise Lucy Barton ve beklenmedik ziyaretçisi. İki kadın beş gün beş gece boyunca aralıksız konuşuyor. Biri geçmişe tutunmak isterken, diğeri her şeyden uzaklaşmak istiyor. Birinin yüzünde çocukluk yıllarından kalma bir gölge, ötekinin ellerinde alışkanlıkla sakladığı bir suçluluk var. Her şey ne kadar anlatılırsa anlatılsın, bir parça hep eksik kalıyor; ne kadar yaklaşmaya çalışsalar da, aralarındaki mesafe bir türlü kısalmıyor. Beş günün sonunda sabahın ilk ışıkları Manhattan’a vururken, odadan çıkınca ikisi de başka hayatlara, başka yalnızlıklara dönecek. Ama bu iki kadının, Lucy ve annesinin paylaştıkları, konuştuklarından çok konuşamadıklarının yüküyle hatırlanacak.
Pulitzer Ödüllü Elizabeth Strout’un incelikli kaleminden dökülen bu roman, anneler ve kızları arasındaki karmaşık bağları, sınıf ayrımının derin izlerini, hepimizin hayatımızın bir noktasında hissettiği yalnızlığı ve sanatın iyileştirici gücünü ustalıkla ele alan, Lucy’nin keskin gözlem yeteneği ve derin insanlığıyla örülen, iz bırakacak bir anlatı.
“İçten ve sarsıcı... Benim Adım Lucy Barton, Strout’un insan ilişkilerinin inceliklerinde ustalaşmış güçlü bir anlatıcı olduğunu bir kez daha kanıtlıyor; aile dediğimiz o karmaşık dokuyu şefkat, bilgelik ve keskin bir sezgiyle örüyor.” —GUARDIAN
“Âdeta bir şiirin yoğunluğunu taşıyor... Strout’un insan ruhunun karmaşasını sezmedeki keskinliği kusursuz.” —KIRKUS
Böcek Kraliçe
240.00₺
CARNEGIE MADALYASI 2018 FİNALİSTİ
BÖCEK ÇOCUK SERİSİ SOLUKSUZ DEVAM EDİYOR.
Darkus artık insanları anlayamıyor. Bulmak için onca macera yaşadığı babası, nasıl olur da zalim Lucretia Cutter’ın yanına geri dönmek ister!
Yaklaşan tehlikenin farkına varan Darkus, Virginia ve Bertolt ne olursa olsun onu durdurmaya karar veriyorlar. Ama üç kafadar için işler pek de kolay hallolacak gibi görünmüyor. Darkus’un babası onları tehlikeden korumak için olaylara burunlarını sokmalarını yasakladı. Tam da şu iki pis dolandırıcı, Humphrey ve Pickering hapisten çıkmışken! Peki böceklere saplantılı modacı Lucretia’nın, Los Angeles’ta düzenlenen Film Ödülleri’yle ne ilgisi var? Baxter neden tehlikede? Darkus ve arkadaşlarının böcek dolu maceraları tüm hızıyla sürüyor.
“Şahane bir hikâye.”
Bookseller
“Leonard’ın alışılmadık mizahı, cana yakın karakterleri ve yürek hoplatan maceralarıyla Böcek Kraliçe, sizi hayal kırıklığına uğratmayacak.”
Guardian
“Hem kız, hem erkek çocukları –hem de yetişkinler– için muhteşem bir öykü.”
The Sun
Matt Haig Tüm Kitaplar Seti (7 Kitap)
1,586.00₺
Gece Yarısı Kütüphanesi
“Yaşamla ölüm arasında bir kütüphane var,” dedi. “Bu kütüphanedeki raflar sonsuza kadar gider. Her kitap yaşamış olabileceğin başka bir hayatı yaşama şansını sunar sana. Farklı seçimler yapmış olsan, şu an nasıl bir hayatın olacağını görürsün…Pişmanlıklarını telafi etme şansın olsaydı, bazı konularda farklı davranır mıydın?”
Nora Seed berbat halde. Kedisi öldü. İşinden kovuldu. Abisi onunla konuşmuyor. Kimsenin ona ihtiyacı yok. Art arda alınmış kötü kararların sonucunda bir kütüphanede buluyor kendini. Zamanın hiç akmadığı bir gece yarısı kütüphanesinde, sonsuz sayıda kitabın ortasında... Kitapların her birinde Nora’nın farklı bir hayatı yazılı. Başka kararlar verseydi yaşamış olabileceği hayatlar. Farklı kariyerler, farklı eşler, farklı arkadaşlar, farklı şehirler arasında gidip gelen Nora’nın aklı sorularla doluyor. Mutluluk sadece önemli sandığımız seçimlerde mi gizli? Yanlış giden her detayın sorumlusu gerçekten biz miyiz? Hayatı yaşanılır kılan ne? Yanlış bir karar insanın tüm hayatına mal olabilir mi?
İngiliz edebiyatının önemli isimlerinden Matt Haig; Nora’nın pişmanlıklara, ihtimallere ve yeniden seçme imkânına dair çıktığı bu yolculukta, ona eşlik edecek okurlara sürükleyici ve insanın en temel sorunlarını konu alan bir kurgu sunuyor.
İnsanlar
“Bu satırları okuyanlarınızın büyük çoğunluğunun, insanların bir mitten ibaret olduğuna inandığını biliyorum ama ben size onların gerçekten var olduklarını bildirmek üzere buradayım. Bilmeyenler için söyleyeyim, insan dediğimiz şey orta zekâlı ve iki ayaklı bir yaşam formu; evrenin çok ıssız bir köşesinde yer alan küçük ve sulu bir gezegende, büyük ölçüde yanılsamalarla dolu bir varoluş sürdürüyor.”
Yağmurlu bir akşamda Profesör Andrew Martin, önce dünyanın en büyük matematik bilmecesini çözmeyi başarıyor, ardından sırra kadem basıyor. Nihayet bir yol kenarında çırılçıplak halde bulunduğunda, kıyafetsizlikten daha ciddi bir meselesi olduğu ortaya çıkıyor: Andrew Martin artık insanlardan tiksiniyor; görünüşlerinden de yiyip içtiklerinden de bitmeyen şiddet ve savaş arzularından da... Yabancı bir tür arasında kaybolmuş hissediyor kendini. Sevgi ve aile kavramları onda şaşırtıcı bir ilgi uyandırsa da tüm sakinlerinden nefret ediyor bu gezegenin. Newton hariç... Ama o da bir köpek işte...
Sahi, kim bu adam? Onun –ya da herhangi birinin– insanlık hakkındaki tüm fikrini değiştiren şey ne olabilir?
Son yılların en önemli romancılarından Matt Haig, onca karmaşıklığına rağmen hayatın içindeki mutluluğa ve insan doğasına dair alışılmadık bir hikâye sunuyor. İnsanlar, neşeli ve etkileyici bir üslupla “bizi” bize anlatıyor.
Nevrotik Bir Gezegenden Notlar
Dünya aklımızı zorluyor. çılgın ve gergin bir gezegen, telaşlı ve gergin insanlarını yaratıyor; politikadan vücut kitle endeksimize hemen her şey bizi dehşete düşürüyor.
Çılgın bir dünyada çıldırmadan nasıl yaşarız?
Çevremiz kesintisiz anksiyete kaynağına dönüşmüşken nasıl mutlu hissedebiliriz?
Matt Haig, haberlerden sosyal medyaya, iş ortamından bağımlılıklara çevremizi kuşatmış dış etkenlerin “nasıl hissettiğimiz” üstündeki etkisini anlamaya, dijital çağın törelerini sorgulamaya, biraz daha serinkanlı olmaya çağırıyor bizleri. Nevrotik Bir Gezegenden Notlar, anksiyete ve panik atakla uzun yıllar mücadele etmiş bir 21. yüzyıl insanından, böyle bir yüzyılda kendimizi mutlu, bütün ve insan hissedebilmek üzerine kişisel ve yaşam dolu bir bakış. Duygularımızın, sahip olduklarımız kadar mühim olduğunu gösteren, dünyadaki o pek kıymetli vaktimizi nasıl harcadığımızı değiştirebilecek bir kitap.
Rahatlama Kitabı: Suyun Üstünde Kalmamı Sağlayan Düşünceler
Hiçbir şey, pes etmeyen ufacık bir umuttan daha güçlü değildir.
Rahatlama Kitabı, zor günlerden çıkarılmış derslerin ve öyle zamanlarda biraz olsun iyi hissettirecek önerilerin bir derlemesi.
Gece Yarısı Kütüphanesi ve İnsanlar gibi sevilen kitapların yazarı Matt Haig, Rahatlama Kitabı’nda kendi deneyimlerinden öğrendiklerini, Marcus Aurelius, Emily Dickinson, James Baldwin gibi fikirleriyle ilham vermiş isimlerden edindikleriyle harmanlayarak yaşamın iniş ve çıkışları üzerine kısa ve umut dolu metinler sunuyor. Zihnin zindanlar yaratabileceğini ama yanında anahtarlarını da verdiğini gösteriyor bizlere. Mutluluğun ancak “olmanız beklenenleri” bir kenara bıraktığınızda filizlenebildiğini hatırlatarak, yaşama telaşı arasında şöyle bir yavaşlayıp, var olmanın güzelliği ve tahmin edilmezliğinin değerini bilmeyi yüceltiyor.
Bir dostun aklına, sarılmanın huzuruna –ve en kötü zamanlarda bile umudu hatırlamaya– ihtiyaç duyduğunuzda elinizde olmasını isteyeceğiniz bir kitap.
Zamanı Durdurmanın Yolları
Tom Hazard’ın tehlikeli bir sırrı var. 41 yaşında sıradan bir tarih öğretmeni gibi görünse de nadir rastlanan bir hastalık yüzünden aslında yüzyıllardır hayatta. Shakespeare’le aynı sahnede yer almış, Kaptan Cook’la açık denizleri fethetmiş, Fitzgerald’larla içki içmiş. Ama şimdi, tek istediği normal bir hayat sürmek. Kimliğini değiştirmeye devam ettiği sürece geçmişini geride bırakabilir ve hayatta kalabilir.
Yapmaması gereken tek bir şey var, âşık olmak.
İngiltere’nin en önemli yazarlarından Matt Haig’in büyükövgü toplayan, 37 dile çevrilen ve yakında Benedict Cumberbatch tarafından sinemaya aktarılacak kitabı Zamanı Durdurmanın Yolları, insanın kendini kaybedip tekrar bulmasına dair güzel bir roman.
Yaşama Tutunmak İçin Nedenler
"Yaşamak istiyorum. Hayatı yazmak, okumak, hissetmek; yaşamak istiyorum. Göz açıp kapayıncaya dek geçen ömrümüz süresince hissedilebilecek her şeyi hissetmek istiyorum. Depresyondan nefret ediyorum. Ondan korkuyorum. Hatta düşündükçe dehşete düşüyorum. Ama diğer yandan beni ben yapan şey de o. Ve eğer –benim için– yaşamı hissetmenin bedeli buysa, ödemeye değer."
Yaşama Tutunmak İçin Nedenler, dünyadaki vaktimizi en iyi şekilde geçirebilmek hakkında. Matt Haig yirmi dört yaşındayken kelimenin gerçek anlamıyla uçurumun kenarındaydı ve atlamak üzereydi. Bu kitap onun neden atlamadığının, nasıl iyileştiğinin, anksiyete ve depresyonla yaşamayı nasıl öğrendiğinin hikâyesi. Aynı zamanda, nasıl daha iyi yaşanır, daha iyi sevilir, daha iyi okunur ve daha fazlası hissedilir gibi sorulara dair iyimser ve cesaretlendirici bir keşif yolculuğu.
Haig’in zihninden geçenleri okudukça kendimizi daha iyi görüyor, içimizdeki dehlizlere inmeye daha kolay cesaret ediyoruz. Yaşama Tutunmak İçin Nedenler, iyi hissetmenin mümkün olmadığını düşündüğümüzde, halimizden dolayı suçluluk duymadan, yaşama bir ucundan tutunabilmek için yazılmış alçakgönüllü bir manifesto.
“Muhteşem. Bir oturuşta bitirdim. Dokunaklı, komik, kışkırtıcı ve içten. Depresyondan mustarip olan ya da böyle birini tanıyan herkesin –yani hepimizin– okuması gerek.
S. J. Watson
“Haig’in zihinsel çöküşünün ve iyileşme sürecinin hikâyesi, depresyona dair anlatılar arasında en samimi ve yararlısı.”
Sunday Times
“Hayat kurtarabilecek küçük bir başyapıt"
Joanna Lumley
Bir Şey Olduğu Yok
258.00₺
Fang Ailesi'nin Yazarından
Yılın En İyi Kitabı seçkilerinde
New York Times * Washington Post * People * Time * Buzzfeed
Lillian ve Madison’ın yatılı okulda başlayan beklenmedik dostlukları, Lillian’ın olaylı bir şekilde okulu terk etmesiyle mektuplara kalmıştı. Ta ki yıllar sonra yine bir mektupla gelen yardım çağrısına kadar.
Madison, Lillian’dan üvey ikizlerine bakıcılık yapmasını istiyor. Ama bir detay var: İkizler kızıp üzülünce alev alıyorlar. Gerçekten, alev alıyorlar. Kendilerine zarar vermeyen ama etraflarında ne varsa yakıp yıkan, korkutucu ve bir o kadar da göz alıcı alevler.
Bocalamakla geçen hayatında kaybedecek pek de bir şeyi olmayan Lillian, yazı çocuklarla geçirmeyi kabul ediyor. Üçü artık birbirlerine güvenmeyi, başkalarını umursamamayı –ve Madison’ın politikacı kocasından uzak durmayı– öğrenmek zorundalar. Peki ama Lillian gece uykusunda bile onlar yüzünden yanabileceği gerçeğiyle ne yapacak? Bir an önce onlardan uzaklaşmanın yollarını mı arayacak yoksa bu tuhaf güzellikteki çocuklarla el ele verip dünyanın karşısına mı dikilecek?
Birbirlerini anlamaya, dünyadaki küçük yerlerini bulmaya çalışan sıra dışı karakterlerin buluştuğu bu tuhaf, yumuşak ve eğlenceli roman, Kevin Wilson'ın olağanüstü ile olağanı aşılamadaki muazzam becerisini bir kez daha doğruluyor.
“Bu kitabın güzelliğini aklım almıyor. Her şeyiyle özgün, bir o kadar da muhteşem.” Taffy Brodesser-Akner, New York Times
“Benzerini okumuştum diyeceğiniz tek bir satır yok. O kadar taze bir ses.” Entertainment Weekly
Duygular En Çok Neyi Sever?
230.00₺
“Duygu” dediğimiz şu tuhaf yaratıkların sence nasıl bir yaşamları var? Hangi duygular birbirleriyle iyi geçiniyor, hangileri anlaşamıyor? En çok nelerden korkuyor, nelerden hoşlanıyorlar?
Çok sevilen Kimse Bakmazken Duygular Ne Yapar?’ın yaratıcıları, başrollerde yine duygularımızın olduğu sekiz minik ve etkileyici öyküyle geri dönüyor.
Merak ile Kaygı’nın meşhur dolap altı sohbetlerine kulak veriyor, Cesaret’in pek bilinmeyen kardeşiyle tanışıyor, İnat’ın yapıştığı yerden inmesini bekliyoruz; Fesatlık’ı tuzaklar kurarken, Şükran’ı elinde bir fincan sıcak çikolatayla Hafıza’nın koridorlarında gezerken, Sabır’ı kısık ateşte reçel kaynatırken izliyoruz.
Duygular En Çok Neyi Sever?’de Oziewicz’in şiirsel dili, Zając’ın muzip çizimleriyle birleşiyor, ortaya duygularımıza bambaşka bir gözle bakmamızı ve onları daha iyi anlamamızı sağlayan, incelikli, eğlenceli ve yaratıcı bir resimli kitap çıkıyor.
Arkadaşlık: Nasıl Kurulur ve Nasıl Korunur? (Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum)
270.00₺
ARKADAŞLIK NASIL KURULUR VE NASIL KORUNUR?
Arkadaş edinmek her zaman düşündüğümüz kadar kolay olmayabiliyor, öyle değil mi? Bazen herkes gibi sen de arkadaşlarınla sorunlar yaşıyor ya da yeni arkadaşlıklar kurarken engellerle karşılaşabiliyorsun. Ama merak etme, bu kitapta sana yardımcı olacak birçok etkinlik ve ipucu bulacaksın!
– Ama ben çok utangacım...
– Ya yeni başladığım okulda kimse benimle konuşmazsa...
– En yakın arkadaşım benim yerime başkasıyla oyun oynadığında onu çok kıskanıyorum!
– Irmak artık benimle arkadaş olmak istemediğini söyledi. Şimdi ne yapacağım?
İYİ HABER ŞU Kİ ARKADAŞLIK ÖĞRENİLEBİLİR... VE GELİŞTİRİLEBİLİR!
Ortaokul ve liselerde duygusal eğitim üzerine konuşmacılık yapan Margot Fried-Filliozat ve pozitif ebeveynlik yönteminin öncülerinden, psikoterapist ve Kalp Zekâsı, Denemediğim Yol Kalmadı isimli çok satan kitapların yazarı Isabelle Filliozat tarafından kaleme alınmış, Éric Veillé tarafından resimlendirilmiştir.
5 YAŞ ÜSTÜ
EBEVEYN KİTAPÇIĞI, 50'DEN FAZLA ETKİNLİK VE ÇIKARTMAYLA BİRLİKTE!
Kayıp Kitap Avcıları 2 – Dört Buçuk Silahşorlar
230.00₺
Tuhaflıkların sonu gelmiyor.
Yıllardır severek okuduğumuz hikâyelerin başına garip şeyler gelmeye devam ediyor. Şimdi de Üç Silahşorlar! Kitabın orta yerinde, aslında hikâyede olmaması gereken bir karakter belirdi: esrarengiz Cüce Gumpo! Bu kötü karakterli cüce, bildiğimiz Üç Silahşorlar hikâyesinin altını üstüne getirmekte kararlı.
Alba ve Diego hikâyeyi onarmak zorundalar. Bunun için önce Paris’e gitmeleri, kitap karakteri kılığında hikâyeye sızmaları, sonra da bir yolunu bulup bu davetsiz misafiri kapı dışarı etmeleri gerekiyor. Peki, sıcak çikolata aşkı Gumpo’yu FINIS kapısına götürmeye yetecek mi?
Ve unutmadan: “Şimdiye kadar yazılmış en güzel öykü” hâlâ kayıp...
Bilim Tavşanı Şarlot
205.00₺
Şarlot ciddi bir bilim tavşanı. Bilimsel yöntemi kullanarak büyük problemleri çözmeye bayılıyor. Ama Şarlot’un bir sorunu var. Ona daha fazla alan lazım! O kadar çok kardeşi var ki kendine deneyleri üzerinde çalışacak bir yer bulamıyor. Bu sorunu çözmek için bilimden faydalanabilir mi?
Biraz boş alan bulabilmek için kendine bir uzay mekiği yapıp (tabii ki havuç şeklinde) uzaya gitmeye niyetlenen tavşan Şarlot’un eğlenceli hikâyesi.
Bilim Tavşanı Şarlot’la çocuklar bilimsel yöntemin 5 temel adımını basitleştirilmiş haliyle öğrenip, problem çözme becerilerini geliştirebilecekler. Kitap, derste ya da evde kolaylıkla uygulanabilecek etkinlik sayfaları da içeriyor.
Instagram'da kitap hakkındaki okur yorumlarını sizin için derledik, okumak için #bilimtavşanışarlotdomingo etiketiyle arama yapabilirsiniz.
Beyaz Yalan
257.00₺
Benim adım Michael Salter ve ölüyüm; bildiğim bir şey varsa o da ölü olduğum. Bunun haricinde... Bunun haricinde kalanlarla ilgili yalnızca tahmin yürütebilirim.
Michael'ın öldüğü gün biri masum bir yalan söyledi. Ağızdan ağıza dolaşırken büyüdü o yalan ve sonunda gerçeğin yerini aldı. Büyük Salter ailesi gerçekle yüzleşmek yerine onu yeniden yazdı, inanmayı seçtikleri şeyin zamanla onları nasıl dönüştüreceğini bilmeden.
Yıllar sonra, bu kez istemsizce hatırlanmış "masum bir gerçek" akışı tersine çeviriyor. Ağızdan ağıza dolaşırken büyüyor o gerçek ve geriye devasa bir suçluluk duygusu kalıyor, tüm ailenin yüzleşmesi gereken.
2010 Orwell Kitap Ödülü sahibi Andrea Gillies, sıradışı bir kurgu, derinlikli karakterler ve zarafet içeren sürükleyici romanıyla bize ihtişamlı bir ailenin usul usul çürüyen kalbini açıyor.
“Gillies dokunduğu her şeye büyü katıyor.” Sunday Times 2012'nin en iyi 100 yaz kitabı listesinden
“Kesinlikle sarsıcı...Saflara büyük bir yazar katılıyor.” Daily Express
“Fazlasıyla tesirli.” Guardian
Minik Balina – Bol Balıklı Bir Hikâye
205.00₺
Minik turuncu balıklarla dolu bir resifte yaşayan minik bir turuncu balık olmaktan çok sıkılan Gigi, bir yolculuğa çıkar ve kendini minik mavi balıklarla dolu bir resifte bulur.
Bu yeni arkadaşlarıyla tanışırken birazcık -ama sadece birazcık!- abartıp bir balina olduğunu söylemesinde ne gibi bir sorun olabilir ki?
Cesaret, arkadaşlık ve doğruluğun değerini; küçük bir balığın bile ne kadar büyük fark yaratabileceğini anlatan eğlenceli bir hikâye.
Sihirli Ağaç Evi -Çizgi Roman- 4: Korsanların Hazinesi
215.00₺
Dünya çocuklarının sevgilisi Sihirli Ağaç Evi şimdi çizgi roman!
ADADA HAZİNE ARAYAN BİR KORSAN VAR!
Yeni Sihirli Ağaç Evi macerasında Tim ve Lea kendilerini rüya gibi bir sahilde buluyorlar. Her şey muhteşem başlıyor... ta ki korsanlar gelene kadar. Korkunç Kaptan İri Kemik gömülü bir hazinenin peşinde. Dahası Tim ve Lea'nın hazinenin yerini bildiklerine emin ve gözünün önünden ayrılmalarına izin vermiyor! Bakalım iki kardeş, Kaptan İri Kemik'in elinden kurtulmayı başarabilecek mi?
Tim ve Lea ile zamanda yolculuğa hazır mısın?
Sihirli Ağaç Evi serisi hakkında:
Küçük okurları hem okuma keyfi hem de tarihteki farklı kültürlerle tanıştıran Sihirli Ağaç Evi serisi bu yönüyle sadece dünyanın dört bir yanındaki çocukların değil, anne babalar ve eğitimcilerin de gözdesi oldu.
New York Times çoksatanlar listesinde bir numaraya kadar çıkıp beş yıldan uzun bir süre bu listede kalmayı başaran, 33 dilde 130 milyondan fazla satan bu ödüllü seri, şimdi rengarenk ve soluksuz okutan çizimleriyle çizgi roman formatında okurunun karşısında.
Böcek Çocuk
240.00₺
“Böcek çılgınlığı başlatabilir.”
TIMES
Yılın En İyi Çocuk-Gençlik Kitabı Seçkilerinde
Guardian, Publisher’s Weekly
Darkus tuhaf, çok tuhaf, hatta Max amcasından bile tuhaf yeni komşusunun pantolon paçasından kocaman bir böcek düşünce gözlerine inanamadı. Dev bir kınkanatlı ve galiba Darkus’a bir şeyler anlatmaya çalışıyor.
Ama bir çocukla bir böcek nasıl dost olabilir ki? Peki bu böceğin, Darkus’un babasının ortadan kayboluşuyla ve tüyler ürpertici mücevherlere meraklı Lucretia Cutter’ın ortaya çıkışıyla ne ilgisi olabilir? Bir şey kesin: Darkus babasını bulmak için böceklerle işbirliği yapmak zorunda.
35 Dilde Yayımlandı
Carnegie Madalyası Finalisti
Waterstones Çocuk Kitapları Ödülü Finalisti