“OKUL DIŞI ÖĞRENME ORTAMI OLARAK BİLİM FESTİVALLERİ” sepetinize eklendi. Sepeti görüntüle
İlginizi çekebilir…
KITLIK SONRASI ANARŞİZM
239.00₺
Birbiriyle ilişkili olan makaleler dizisini kapsayan bu kitapta Murray Bookchin “kıtlık sonrası” dönemin sunduğu imkanlarla kendi ekolojik ve anarşist vizyonunu tartar. Marksist politik ekonominin —maddi kıtlık çağından kaynaklanmış ve geleceğin kökten değişimlerini ön göremeyen— kısıtlarını aşan Bookchin, karmaşık sanayi toplumunun özyönetimi için gerekli olan araçların çoktan gelişmiş olduğunu ve devrimci çehremizi büyük oranda değiştirdiğini öne sürer. Yirminci yüzyılda gerçekleşen teknolojik ilerlemeler, üretimi büyük oranda genişletmiş olmakla birlikte, bunu şirketlerin kârı lehine ve insan ihtiyaçları, işçi denetimi ve ekolojik sürdürülebilirlik pahasına gerçekleştirmiştir. Sanayinin doğrudan kontrolü ve topluma yönelik ekolojik ve ütopyacı bir vizyonu bir arada ele alan işçi sınıfı, özgürlük mücadelesi için devletin, hiyerarşik toplumsal ilişkilerin ve (öncü) politik partilerin gerekli olduğuna dair miti bertaraf edebilir. Güncel toplumun gerçekliklerine dayanan Bookchin’in analizi, pragmatik tazeliğini hala korumaktadır. Muhtemelen Bookchin’in en etkili makalelerini (meşhur “Dinle, Marksist!” ve “Ekoloji ve Devrimci Düşünce” dahil) bir araya getiren bu üçüncü baskıya yazarın yeni bir önsözü de eşlik etmektedir.
“Anarşizmin dinamik bir şekilde ortaya çıkışıyla birlikte, güncele yönelik bir kavrayış için Bookchin’in Kıtlık Sonrası Anarşizm kitabından daha iyi bir klasik yoktur. Hatta, makalelerden oluşan bu derleme “yeni anarşizm” için bir mihenk taşıdır. Günümüz anti-kapitalist hareketlerindeki en mücbir meseleler —yakınlık grupları ve doğrudan eylem, ekoloji ve çeşitlilik içinde birlik, hiyerarşinin eleştirisi— kırk yıl öncesinin Kıtlık Sonrası Anarşizm kitabında bulunmaktadır. Bookchin’e referans vererek söylemek gerekirse, Kıtlık Sonrası Anarşizm özgürlüğün doğrudan demokratik biçimleri için ütopik talepleriyle —günümüzün küresel deneyimlerinde yüksek sesle yankılanmakta olan— “vaat hissi” sunmaya devam etmektedir.”
—Cindy Milstein (Anarşist Çalışmalar Enstitüsü kurul üyesi)
“Murray Bookchin daha önce bir kaç kitap yayınlamış olsa bile, Kıtlık Sonrası Anarşizm 1971 yılında kendi adıyla yayınladığı ilk kitabıdır. Kitapta yer alan göz kamaştırıcı metinler, büyük bir anarşist düşünürün, hatta Kropotkin’den beri en özgün düşünürün gelişini bildirmektedir.
— David Goodway (For Worker’s Power: The Selected Writings of Maurice Brinton ve Talking Anarchy —Colin Ward’la birlikte— kitaplarının editörü)
MODERN KRİZ
158.00₺
Murray Bookchin’in modern kriz kitabı; çağımızın içinde bulunduğu büyük krize dikkat çekiyor. Ekolojik krizin toplumsal, siyasal ve sistemsel krize nasıl yansıdığını “Tarihte birbirimizle ve doğal dünyayla ilişkilerimizde bu denli muazzam bir krizle karşı karşıya kalacak kadar yanlışı nerede yaptık?” sorusuyla başlayarak açıklamaya çalışıyor.
Eğer ideal olanı reel olanla birleştirecek ve “realizm” gibi sözcüklere olduklarından daha zengin, daha rasyonel bir anlam kazandıracak bir etiğe umutsuzca ihtiyaç duyuyorsak, o halde karşımızda geleneksel bir ikilem duruyor demektir. İyi ile kötü, doğru ile yanlış…
Kapitalizm, evrensel boyutta sınırsız bir satma ve alma, aslında sınırsız büyüme ve yayılma hükmünün sürmesine hız veren (eğer öyle demek doğruysa) bir “sistem”dir. Yurttaşın, yalnızca politik âlemin “seçmen”ine değil, ekonomik âlemdeki alıcı ve satıcıya indirgenmesi, piyasadaki rekabeti hayatın en mahrem gündelik veçhelerine taşır. Artık yalnızca “doğayla mücadele” içinde değiliz, aynı zamanda birbirimizle de savaşmakla meşgulüz.
Bu acıtan modern kriz, yerinden ettiği şeyleri, yerine oturtmaya çalışan birçok ideolojik hareketin kendi içindeki ciddi bir krizini de beraberinde getirmiştir.
Ya bu değerlendirmeler ışığında, radikal toplumsal teorinin ve analizin acımasız bir yeniden kuruluşu işini sırtlanacağız ya da çoktan geçip gitmiş ve şimdi toplumsal bilinçte tamamen yanıltıcı, aslında gerici rol oynayan bir çağdan bize miras kalmış dogmaların akılsız kurbanları olarak kalacağız.
Modern kriz kitabı, çağımızın bir vebası olarak ortaya çıkan krizin nasıl aşılabileceğine dair ışık tutuyor.
Yangında Kaybettiklerimiz
245.00₺
“Enriquez, yaşamın barındırdığı dehşeti çekinmeden gözler önüne seriyor.”
–Patti Smith
“Mariana Enriquez mutlaka okunması gereken büyüleyici bir yazar. Tıpkı Bolaño gibi yaşam ile ölüm meselelerine değiniyor ve yazdıkları bir tokat gibi çarpıyor.”
–Dave Eggers
“Dünyanın paramparça bir portresi, âdeta jiletlerle kaplı bir disko topu.”
–Guardian
Mariana Enriquez’in ürkütücü evreninde canavarlar yatakların altında saklanmıyor, ormanların içinde dolaşmıyor. Bu öykülerde canavar biziz. 12 öykü, ölümün dokunduğu 12 karakter. Perili olduğuna inanılan metruk bir evde tutsak kalan tek kollu Adela, dişleriyle tırnaklarını söken Marcela, Kepçekulak Ufaklık lakaplı çocuk seri katilin hayaletini gören Pablo ve kadına karşı şiddeti protesto etmek için kendilerini ateşe atan kadınlar…
En karanlık arzularımızın dizginleri salıverildiğinde neler olabileceğini keşfe çıkan Enriquez, hipnotik dili ve gündelik korkuları mütemadiyen hissettirdiği öyküleriyle Julio Cortázar, Shirley Jackson ve Roberto Bolaño gibi ustaların izinden gidiyor.
“Gerçekçiliğin keskin sınırlarının müsaade ettiğinden çok daha derin, daha rahatsız edici bir gerçeğin peşinden gidiyor... Güçlü ve nefes kesici.”
–New York Times
“Kısa ama fazlasıyla vurucu. Tüm öykülere sinen tüyler ürpertici dokusu, okuyucunun zihnine bir oltutaşı gibi yerleşiyor, bütün o karanlığın içinde parıldamaya devam ediyor.”
–Vanity Fair
Yaratık Öğretmen
145.00₺
SINIFTA KONTROLDEN ÇIKAN BİR ŞEY VAR…
VE BU KEZ ÖĞRENCİLER DEĞİL
Jake’in sınıfına dünyanın en iyi öğretmeni geliyor: Bay Hyde.
Sadece ufacık, minicik, KOSKOCAMAAAAN bir sorun var. Bay Hyde ne zaman üzülse yaramaz bir yaratığa dönüşüyor. Bu yaratığın müthiş bazı yetenekleri var ama uslu durabilmek onlardan biri değil.
Jake ve arkadaşları, öğretmenlerini kaybetmemek için ekip halinde çalışarak yaratığı saklamak zorundalar.
Ama okul müdiresi sürekli enselerinde . . .
İngiltere’de Oxford tarafından basılan ve yayın hakları pek çok ülkeye satılan Yaratık Öğretmen, çocuklara “devasa eğlence” vaat eden yepyeni bir seri.
KENTSİZ KENTLEŞME
412.00₺
Bugün, insan ilişkilerinin ayrışmaya başladığı bir dünyada yaşıyoruz. Akıl bedenin, düşünce maddenin, birey topluluğun, kent kuşaklan kentlerin, kentler kırsal kesimin, insanlık ise 'vahşi ve yola getirilmesi güç' olarak görülen doğanın karşısında yer alıyor. Böylesi 'yoksun' bir noktaya evirilmemizde en büyük pay sahibi olan ulus-devlet ise artık totaliter bir karaktere bürünmüş durumda. Politika, kentsel ve katılımcı özünden kopartılıp 'devlet'e indirgenmiş, yurttaşlar vergi mükellefi birer 'seçmen'e dönüştürülerek etkisizleştirilmiştir. Toplumsal sorunlarda söz sahibi olan bir zamanların aktif yurttaşı, giderek eylemsizleşmiş, düşünsel becerileri azalmış, umursamazlığı artmış; bütün etkinliğini alışveriş, moda, dış görünüş ve kariyer gibi alanlarda göstermeye başlamıştır. Ne devletin ne de onun doğrudan uzantısı olan politik partilerin halkla 'doğrudan' bağı vardır artık. Demokrasi kavramının doğuşu ve gelişimine sahne olan kentler, ulus-devletin yarattığı 'kentleşme' denen süreçte homojen, mekanik ve kâr hırsının her şeyin önüne geçtiği bir pazar haline gelmiştir. Halk kültürü sentetikleşmiş; insan ilişkilerinde evlilik bir 'yatırım'a, çocuk yetiştirme 'iş'e, hayat bir 'bilanço'ya, idealler 'satın alınabilir şeyler'e, yerleşimler ise 'işletme'ye dönüşmüştür.
Doğal hayatı ve insani toplulukları yok ederek ulus-devleti güçlendiren kentleşme anlayışlarına karşı bir yerel yönetim programını tartışmaya açıyor. Yerel yönetim kurumlarını birbirleriyle uyum içinde çalışabilecek biçimde yeniden yapılandırmaktan; insan ilişkilerinde dayanışmayı içeren yaratıcılıktan; ulus-devletin yerine politik açıdan konfederasyon sistemine dayanan yerel yönetimlerden; insanlık ile doğa arasında katılımcı, hiyerarşik olmayan yeni bir ilişki kurmaktan; kentin yeni bir tür etik birlik, bireyin insani bir ölçek içinde güçlendirildiği, katılımcı ve ekolojik bir karar sistemi ile yurttaşlık kültürünün tek kaynağı olarak yeniden kurgulanmasmdan... söz ediyor.
Korkularım
270.00₺
KORKULARIM DOST MU DÜŞMAN MI?
SÜPER GÜÇLÜ olmak ve asla korkmamak isteriz! Oysaki bazı korkular çok faydalıdır ve bizi korurlar. Bazıları da hiçbir işe yaramaz, sırf canımızı sıkarlar.
– Sudan korkuyorum!
– Başkalarının beni sevmemesinden korkuyorum.
– Annemle babam tartıştıklarında korkuyorum.
– Öğretmenimden korkuyorum.
Bu çok normal, herkesin korkuları vardır. Ama daha az korkmak için alıştırmalar yapabiliriz! Bunun için korunmaya değil, kendini güçlü, sağlam ve becerikli hissetmeye ihtiyacın var. Bu kitabı aç, nasıl yapacağını hemen anlayacaksın!
Fransa'da pozitif ebeveynlik yönteminde öncü psikoterapist Isabelle Filliozat ile başarılı illüstratör Fred Benaglia tarafından kaleme alınan, Türkiye dahil yayımlandığı tüm ülkelerde büyük beğeni toplayan Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum serisinin dördüncü kitabı Korkularım, çok sayıda etkinliği ve sonundaki ebeveyn kitapçığıyla çocuklara –ve bizlere– korkunun kimi durumlarda son derece normal ve hatta faydalı bir duygu olduğunu, hiçbir faydası olmayıp sadece canımızı sıkmaya yarayan korkuları ise azaltmak için izlenebilecek yollar olduğunu eğlenceli oyunlar ve egzersizler yoluyla gösterecek şekilde tasarlandı.