Ekoloji, Botanik & Mikoloji
Doğanın Gizli Ağı
Doğa akla hayale gelmeyecek sürprizle dolu ve bizim bildiğimizden çok daha karmaşık. Yılların ormancısı ve çok okunan kitapların yazarı Peter Wohlleben, en son bilimsel bulguları ve onlarca yıllık gözlemlerini kullanarak bize bir kez daha doğaya hayret etmeyi öğretiyor. Ve etrafımızdaki dünyayı yepyeni gözlerle görmemizi sağlıyor.
Doğadaki canlılar birbirlerini nasıl etkiliyor? Farklı türler arasında nasıl bir iletişim var? Doğanın o meşhur dengesi gerçekten bizim zannettiğimiz gibi mi işliyor?
“Doğada her şey birbiriyle ilişki içindedir. Bu ilişki ağı öylesine karmaşık ve incelikle dallanıp budaklanmıştır ki muhtemelen tam anlamıyla kavrayıp çözmemiz hiçbir zaman mümkün olmayacak. Böyle olması aslında daha iyi sanırım; zira hayvanlara ve bitkilere baktıkça yaşadığımız şaşkınlığı hiçbir zaman yitirmeyeceğiz. En mühimiyse küçücük müdahalelerin bile çok büyük sonuçları olabileceğini kavramamız ve çok gerekmedikçe burnumuzu doğanın işine sokmaktan kaçınmamız olacaktır.
Şimdi bu hassas ağı daha net görebilmemiz için size bazı örnekler vermek istiyorum. O halde şimdi gelin birlikte şaşıralım!”
Kutsal Otu Örmek
Potawatomi halkının bir üyesi olarak bitkilerin ve hayvanların en eski öğretmenlerimiz olduğuna inanan, aynı zamanda doğaya bilimin merceğinden bakan bir botanikçi olan Robin Wall Kimmerer, bu iki bakış açısını ustalıkla bir araya getirerek okuru bilimsel olduğu kadar efsunlu, kutsal olduğu kadar tarihsel, akılcı olduğu kadar bilge bir yolculuğa çıkarıyor.
Kendi yaşam deneyimlerinden yola çıkan Kimmerer; beş yıla yakın bir süre boyunca New York Times çoksatanlar listesinde kalan bu kitabında, Kaplumbağa Adası’nın yaratılışından bugünkü ekolojik tehditlere uzanan zengin düşünce örgüsüyle, temel bir gerçeğin etrafında dolaşıyor: Daha geniş bir ekolojik farkındalığa uyanmak ancak yaşayan dünyanın geri kalanıyla karşılıklı ilişkimizi kabul edip kutlamakla mümkün. Çünkü ancak diğer varlıkların dillerini duymayı öğrendiğimizde yeryüzünün cömertliğini anlayabilir ve armağanlarımızı karşılık olarak sunmayı öğrenebiliriz.
Robin Wall Kimmerer olağanüstü bir kitap yazmış. Bilimin olgusal ve objektif yaklaşımının, yerli halkların kadim bilgeliğiyle nasıl zenginleşebileceğini gösteriyor. Güzellikleri o kadar iyi anlatıyor ki… Boylu mazıların, yabani çileklerin, yağmur altındaki ormanların ve mis kokulu kutsal ot çayırlarının manzaraları, kitabı bitirdikten çok sonra bile gözünüzün önünden gitmiyor.
Jane Goodall