12 sonuçtan 1-9 arası gösteriliyor

1984 (Grafik Roman)

170.00

George Orwell’in ölümsüz distopyasının  Orwell Vakfı onaylı ilk grafik roman (karton kapak) uyarlaması.

1984 yılında Londra, Düşünce Polisi’nin insanların  her adımını denetlediği, boğucu bir şehirdir. Hakikat Bakanlığı’nda çalışan Winston Smith bu habis sistemin içinde bir dişlidir; görevi yaşanmış olayları Parti’nin kabul ettiği resmi gerçeklere uygun düşecek şekilde uyarlayıp tarihi yeniden yazmaktır.  Bu korku toplumunu sorgulamaya başladığı gün, geri dönülemez bir yola girer.

Ünlü çizer Fido Nesti, Orwell’in başyapıtı ve distopya edebiyatının doruk noktası 1984’ü baştan yorumlayarak, gerçeğe dönüşme ihtimali gün geçtikçe artan bir dünyaya çizdiği yüzler, bedenler ve manzaralarla hayat veriyor.

Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Fikir Serisi (7 Kitap)

650.00
Gerek içeriği gerek tasarımıyla hem Türkiye'de hem de dünyada büyük beğeni toplayan (dünya çapında bir buçuk milyonu aşan satışıyla 2000'li yıllarda en çok okura ulaşan referans kitaplarından biri) Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Fikir serisi, şimdi özel indirimiyle set olarak satışta. Setin içerisindeki kitaplar: 1-Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Ekonomi Fikri 2-Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Mimarlık Fikri 3-Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Fizik Fikri 4-Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Felsefe Fikri 5-Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Sanat Fikri 6-Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Matematik Fikri 7-Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Psikoloji Fikri Bilgiler ve Uyarılar:
  1. Bu ürün sipariş alındıktan 1-3 gün içinde postalanacaktır.
  2. Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
  3. Bu kampanya, Domingo Yayınevi tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Sahi Nedir Faşizm?

105.00
Dünyada, belgesel niteliğindeki grafik romanlarıyla kendinden söz ettiren çizer Kalle Johansson’un yeni kitabı “Sahi Nedir Faşizm?”, faşizm araştırmalarıyla tanınan tarihçi Lena Berggren ile yapılan röportajlara dayanıyor. Faşizmin kavramsal anlamını, tarihsel gelişimini ve yol açtığı korkunç sonuçları işleyen eser, faşist düşünce ve akımların genç kuşakları dünden bugüne nasıl etkilediği üzerinde de duruyor. Berrak anlatımı ve çarpıcı çizimleriyle özellikle gençlere ulaşmayı hedefleyen grafik roman, günümüz dünyasında ne yazık ki tekrar güncellik kazanan bu çetrefilli konuyu birçok yönden aydınlatıp herkesçe anlaşılır kılıyor.
  • Çevirmen: Murat Özsoy
  • Yayın Tarihi: 12.07.2019
  • Baskı Sayısı: 1. Baskı
  • Sayfa Sayısı: 64
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kuşe
  • Boyut: 21 x 22 cm
  • ISBN: 9786058067837

7-70 Leonardo da Vinci Seti

270.00
Artık her yaşa bir Leonardo’muz var. Setin içerisindeki kitaplar: 1-Leonardo da Vinci 2-Dâhiler Sınıfı - Leonardo da Vinci: Zamanın Ötesinde Bir Beyin Bilgiler ve Uyarılar:
  1. Bu ürün sipariş alındıktan 1-3 gün içinde postalanacaktır.
  2. Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
  3. Bu kampanya, Domingo Yayınevi tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Walter Isaacson Seti (3 Kitap)

500.00
Setin içindeki kitaplar: 1-Leonardo da Vinci 2-Steve Jobs 3-Geleceği Keşfedenler – Dijital Çağın Biyografisi Bilgiler ve Uyarılar:
  1. Bu ürün sipariş alındıktan 1-3 gün içinde postalanacaktır.
  2. Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
  3. Bu kampanya, Domingo Yayınevi tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

İşte Bunlar Hep Sanat (Karton Kapak)

125.00
Modern Sanat = Bunu ben de yaparım! - Evet ama yapmadın Mona Lisa’nın neden kaşlarının olmadığını, bir pisuvarın nasıl sanat eserine dönüşebildiğini, Monet gibi resim yapmanın sırlarını, Gerçeküstücülerin neden sınırlarımızı bu kadar zorladığını, özetle sanatı böylesine "afili" yapan sırrı öğrenmek isteyen tüm yaratıcı zihinlere takdimimizdir: İşte Bunlar Hep Sanat. 8 dile çevrilen ve yayımlandığı ülkelerde büyük ilgi gören "İŞTE BUNLAR HEP…" serisinin ilk kitabı.

Bir Devrimi Sahnelemek

185.00
İran’daki İslami Devrim, kelimelerin ve imgelerin kurulu düzenin askerî gücüne başarılı bir biçimde meydan okuduğu olağanüstü tarihî olaylardan biriydi. Devrim’in karizmatik lideri olan Ayetullah Humeyni’nin coşkun ve ateşli sözlerinden devrimci posterlere, pankartlara, duvar resimlerine, graffitilere, şarkılara, nutuklara ve tüm bunların ortak ve kutsal tarihinin merak uyandıran sembollerine kadar çığ gibi büyüyen toplumsal duyarlılıklar devrimci hareketin öncü kişilikleri tarafından harekete geçirilmişti. Peter Chelkowski ve Hamid Dabashi, bu toplumsal mitlerin ve kolektif sembollerin devasa organizasyonunun 1979 yılındaki İslam devrimini ve hemen ardından gelen 1980-88 yıllarındaki İran-Irak savaşını nasıl yürüttüğünü araştırıyor. İslam Cumhuriyeti`nin çeşitli aktif organlarından bol miktarda birincil kaynak kullanan yazarlar, popüler inancın ve ritüellerin nasıl pullara, banknotlara, posterlere, hatta sakız paketlerine dönüştürüldüğünü ve bunların devrim ve savaş için kitlesel seferberliğe yöneltildiğini gösteriyor. Kitap, kutsal hassasiyetlerin, devrimci eylemin ve görsel imgelerin etkileşiminin karşılıklı olarak birbirine bağlı olduğu resimsel devrimin kayda değer bir portresini temsil ediyor.

Zaman / Zemin / Zuhur

140.00
Geçmiş’in izleri, şimdi’nin hızla akan zamansallığı ve geleceği tahayyül biçimleri sanatta, özellikle de tiyatro sanatında yapıta nasıl ve ne ölçüde yansıyor? Unutmaya ve hatırlamaya dair pratikler bizde ve Batı’da nasıl farklılaşıyor? “Unutuşun kolay ülkesinde” yaşayan bizler, geçmişi yok saymaya meylettikçe icra ettiğimiz herhangi bir sanat dalında sadece bugüne çağırabildiğimiz geçmiş temsillerine tutunuyor, hafıza kırıntılarımızla ona yepyeni bir beden şekillendiriyoruz. İşte bu yeni bedeni, zaten bir tür temsil yoluyla işleyen tiyatro sahnesine çıkardığımızda, hakikatten fazlasıyla uzak bir geçmiş imgesiyle kendimizi yanıltıyor olabilir miyiz? Zaman/Zemin/Zuhur’da Beliz Güçbilmez işte tam da böyle bir merakla, Osmanlı’dan köklenen, Tanzimat’la birlikte geçmişinden kopmaya niyetli üstelik Batı tiyatrosuna öykünen gerçekçiliğiyle, yeni kurulan cumhuriyetin gölgesinde filizlenen Türk tiyatrosunun bebek adımlarının peşine düşüyor. Güçbilmez kitabında Antik Yunan’dan beri süregelen Batılı tiyatro geleneğine özenen Türk tiyatrosunun çocukluğunu ve bir nevi ergenlik sancılarını dışarıdan, son derece detaycı ama bir o kadar da anlayışlı bir bakış açısıyla analiz ediyor. Geçmişinden kaçan toplum, o geçmişi yok saymanın yolunu bulmuş, tiyatrosunda, üstelik de gerçeği temsil etmeyi vaat eden “gerçekçi” tiyatrosunda geçmişle hiç ilgilenmemiş, yekpare bir an’da, dondurulmuş bir zaman’da ve salt bir “satıh”a dönüşmüş zemininde, kendini, ansızın zuhur eden hikâyelere tutturmuştur. Öyleyse gerçekçi Türk tiyatrosu kendini derinliksiz, iki boyutlu bir satıh olarak kurdukça, anlattığı hikâyeyi ona yaklaşmadan, kişilerini canlandırmadan dışardan anlattıkça, sadece görünümü, sathı ya da dışıyla ilgilenen bir zâhirperest’e dönüşmüş; Araba Sevdası’nın züppesi Bihruz’un ruhunu hiç durmadan şâd etmiştir.

Sinemaya Giriş: Bilimkurgu

150.00
Bilimkurgu, bilimle teknoloji arasındaki ilişkiye dair sorular soruyor; özel efektlerin anlam ve etki üretmede oynadığı role özel bir dikkat göstererek, gösteri, anlatı ve kendi kendini yansıtma kavramları arasındaki karşılıklı ilişkileri ele alıyor. Bilimkurguda rastlanan yüce, grotesk, “camp” çağrışımlarına değinerek, türün sömürgecilik, emperyalizm ve neoliberal küreselleşme söylemlerini nasıl yeniden üretip ifade ettiğine dair bir yol haritası çıkarıyor. Mark Bould 1895’ten günümüze, aralarında Le voyage dans la lune(1902), 20,000 Leagues Under the Sea(1916), L’Atlantide(1921), King Kong(1933, 2005), Gojira(1954), Blade Runner(1982),Tetsuo(1989), G.O.R.A (2004), Sleep Dealer(2008), Avatar’ın (2009) bulunduğu pek çok film üzerinden ırk, sınıf, toplumsal cinsiyet ve cinsellik temsillerinin derinlemesine analizlerine yer vererek hem sinemaseverler hem de öğrenci ve akademisyenler için temel bir rehber sunuyor.