Tepeli Akbabanın Kanatları Üstünde – Şili’den Masallar

200.00
Zamansızdır masallar Elimizden tutup bizi hayali diyarlarda gezmeye çıkarırlar Bekler orada gizemli insanlar, efsanevi yaratıklar, sihirli olaylar Çeşit çeşit renkler, duygular Bu kitap dizisinde dünyanın dört bir yanından en güzel masallar bir araya geldi. Farklı farklı çizerler de hepsini resimledi. Doğasıyla göz kamaştıran Şili’de yeryüzünün ve göklerin masalları anlatılırmış. Bu masallardan bazıları bu kitapta toplanmış. Dev yılanlar, ilk çocuk Elal, yürüyen ağaç, beyaz lama, yıldız kızlar ve daha nicesi bakalım neler yapmış?

Tamtamların Sesi – Afrika’dan On Masal

220.00
Zamansızdır masallar Elimizden tutup bizi hayali diyarlarda gezmeye çıkarırlar Bekler orada gizemli insanlar, efsanevi yaratıklar, sihirli olaylar Çeşit çeşit renkler, duygular Bu kitap dizisinde dünyanın dört bir yanından en güzel masallar bir araya geldi. Farklı farklı çizerler de hepsini resimledi. İnsanlığın beşiği Afrika’da anlatılan masallar çağlar boyunca herkese yol göstermiş. Bu masallardan bazıları bu kitapta toplanmış. Rüzgârın oğlu, tavşanlar, sincaplar, leoparlar, çakallar ve daha nicesi bakalım neler yapmış?

Sinemaya Giriş: Bilimkurgu

210.00
Bilimkurgu, bilimle teknoloji arasındaki ilişkiye dair sorular soruyor; özel efektlerin anlam ve etki üretmede oynadığı role özel bir dikkat göstererek, gösteri, anlatı ve kendi kendini yansıtma kavramları arasındaki karşılıklı ilişkileri ele alıyor. Bilimkurguda rastlanan yüce, grotesk, “camp” çağrışımlarına değinerek, türün sömürgecilik, emperyalizm ve neoliberal küreselleşme söylemlerini nasıl yeniden üretip ifade ettiğine dair bir yol haritası çıkarıyor. Mark Bould 1895’ten günümüze, aralarında Le voyage dans la lune(1902), 20,000 Leagues Under the Sea(1916), L’Atlantide(1921), King Kong(1933, 2005), Gojira(1954), Blade Runner(1982),Tetsuo(1989), G.O.R.A (2004), Sleep Dealer(2008), Avatar’ın (2009) bulunduğu pek çok film üzerinden ırk, sınıf, toplumsal cinsiyet ve cinsellik temsillerinin derinlemesine analizlerine yer vererek hem sinemaseverler hem de öğrenci ve akademisyenler için temel bir rehber sunuyor.

Sinemaya Giriş: Belgesel

250.00
Dave Saunders’ın belgesel sinemaya giriş niteliği taşıyan bu eseri kurgusal olmayan sinemanın tarihini, kültürel bağlamını ve gelişimini, yaklaşımlarını, anlaşmazlıklarını ve işlevlerini sunuyor. Saunders bir taraftan belgeselin anlam aktarmada kullandığı yöntemleri incelerken, diğer taraftan sahip olduğu farklı toplumsal amaçları açımlıyor. Erken dönem tek makaralık “gerçekliklerden” son yıllardaki büyük gişe başarısı yakalayan örneklerine kadar, sanatsal karmaşıklıklar kurgusal olmayan sinemanın her daim bir parçası olmuştur ve bu kitabın amacı bu konulara bir açıklık getirebilmektir. Yazar, uluslararası belgesel film üretiminin tarihini değerlendirdikten sonra kurgusal olmayan sinemanın üretimi, dağıtımı ve seyri üzerinde etkili en son teknolojik gelişmeleri inceliyor. Bunun yanı sıra, anlaşılması gittikçe zorlaşan gerçekçi ve dramatik belgesel formatlarının farklarını “realite TV”, “belgedrama”, animasyon ve gerçekliğin fantastik yorumları gibi alışılmışın dışındaki yaklaşımları tartışarak ortaya koyuyor. Belgesel, okuyucunun belgesel sinemanın en büyük yönetmenleri, önemli uzmanları, odaktaki tartışmaları ve kritik öneme sahip fikirleriyle tanışmasını sağlayarak kurgusal olmayan sinema hakkında geniş çeşitlilikte bir akademik söylemi bünyesinde barındırıyor. Bu kapsamlı rehber 1920’lerden 2009’a kadar uluslararası alanda gösterime girmiş Nanook of the North (1922),The Man with the Movie Camera (1929),Night Mail(1936),Night and Fog (1955),Roger and Me (1989),Tarnation (2003),My Winnipeg (2007),Sicko (2007),Waltz with Bashir (2008),Say My Name (2009),Anvil: The Story of Anvil (2009) gibi birçok filme yer veriyor.

Okumak ve Anlamak

260.00
Freud, James, Nabokov, Pessoa, Proust, Rancé, Schnitzler… Özenle örülmüş edebi metinlerin kurgularını psikanalizle çözerek bizi konuşamadıklarımızla yüzleştiren Michel Schneider, Nabokov’un kelimelerinde dil üzerinden tahakküm kuran totaliter rejimlerin izini sürerken, Freud’a “Ne düşünüyorsun?” diye sorarak düşünürün zihne duyduğu tutkuyu masaya yatırıyor. Yer yer cesur adımlarla “ideal” psikanalizin peşine düşen Schneider, Pessoa’nın yarattığı şair maskelerinin ardındaki içsel mücadeleleri ifşa ediyor. Henry James ve Schnitzler’in eserlerinde saklı arzuları ararken, Proust’un annesiyle kurduğu ilişkinin inkar ve yadsımaya dayanan köklerini kazıyor. Okumak ve Anlamak, bir yanda psikanaliz kuramını sorgularken, diğer yanda edebiyatın karanlık dehlizlerindeki insanlık hallerini çözümlemeleriyle aydınlatıyor. “André Breton’dan bu yana birçok yazarın bir baş dönmesine tutulmuş gibi teslim olduğu düş öykülerinden edebi anlamda daha sıkıcı bir şey yoktur. İnsan kendini ifade etmek veya itirafta bulunmak için değil, kendini saklamak için yazar. Roman kahramanları için rüyalar ve hayal etmek başka şeylerdir. Herkes düş görür. Herkes yazmaz. Düş ve yorumu, psikanalizin kraliyet yoluyken edebiyatın demokratik çıkmazıdır.”

Mukaşi Mukaşi: Evvel Zaman İçinde Japonya’da

200.00
Zamansızdır masallar Elimizden tutup bizi hayali diyarlarda gezmeye çıkarırlar Bekler orada gizemli insanlar, efsanevi yaratıklar, sihirli olaylar Çeşit çeşit renkler, duygular Bu kitap dizisinde dünyanın dört bir yanından en güzel masallar bir araya geldi. Farklı farklı çizerler de hepsini resimledi. Güneşin doğduğu o uzak ülke Japonya’da gizemli ve güçlü varlıkların masalları anlatılırmış. Bu masallardan bazıları bu kitapta toplanmış. Su cini Kappa, parmak ucu boyundaki çocuk, turna kadın, tanuki’yle tilki ve daha nicesi bakalım neler yapmış?

Mavibent

140.00
“Elbette, diye düşünüyorum, parıldayan körfeze efkârla bakarak. Ezelden beri biliyordum. Dünyanın kalbi mavi.” Bireysel ıstırabın, aşkın ve ufkun mavi sınırlarında gezinen bir içsel kâşif Maggie Nelson. Bu kitabıyla şiirsel, felsefi, cüretkâr anlatının kilometre taşlarından birini ruhumuzun mavi odalarına bırakıyor. Mavibent Johann Wolfgang von Goethe, Yves Klein, Leonard Cohen, Joni Mitchell ve Billie Holiday gibi pek çok mavi ruha da misafir olarak melankoli, inanç, alkol, hasretlik ve arzunun arasında yol alıyor. Nelson mavi renge yaşam boyu takıntısının izinde hem bireysel hem de evrensel acıların, matemin ve hüznün haritasını çıkarıyor, orada gizli estetik güzelliğe adım adım, bent bent ulaşıyor. “Bir renge âşık oldum işte, bahsi geçen renk mavi; büyülenmişim, önce kapılmaya sonra da kurtulmaya çalıştığım bir büyüye tutulmuşum gibi.”

Masallara Buyurun-İtalya’dan Sihirli Yiyecekler

200.00
Zamansızdır masallar Elimizden tutup bizi hayali diyarlarda gezmeye çıkarırlar Bekler orada gizemli insanlar, efsanevi yaratıklar, sihirli olaylar Çeşit çeşit renkler, duygular Bu kitap dizisinde dünyanın dört bir yanından en güzel masallar bir araya geldi. Farklı farklı çizerler de hepsini resimledi. İnsanlığın beşiği Afrika’da anlatılan masallar çağlar boyunca herkese yol göstermiş. Bu masallardan bazıları bu kitapta toplanmış. Rüzgârın oğlu, tavşanlar, sincaplar, leoparlar, çakallar ve daha nicesi bakalım neler yapmış?

Kadın

337.00
Toplum, kadın ve erkeğe farklı roller, görevler, sorumluluklar yükler ve onlarla ilgili farklı beklentiler taşır. Anne baba doğacak çocukları için giysi ve eşya seçimi yaparken çocuğun hayatı boyunca mensubu olmasını istedikleri rolün ilk temelini atarlar. Kadın ve erkek de topluma uyum sağlayabilmek için kendilerine sunulan rollere göre hareket ederler ve bu kalıpları içselleştirdikleri ölçüde toplum tarafından benimsenirler.

Günlük Ritüeller II / Yaratıcı Kadınlar Nasıl Çalışıyor?

290.00
Mason Currey’nin Günlük Ritüeller’i dünyanın yaratıcı kadınlarıyla devam ediyor! Bu kitapta George Eliot’tan Zadie Smith’e, Susan Sontag’tan Doris Lessing’e, Virginia Woolf’tan Maggie Nelson’a, Shirley Jackson’dan Patti Smith’e, Mary Shelley’den Pina Bausch’a ve Frida Kahlo’dan Marie Curie’ye farklı alanlarda üreten, farklı dönemlerde yaşayan, farklı normlarla yüzleşen yüzlerce kadın sanatçının yaratabilmek için mücadele ettiği günlük engelleri ve sarıldıkları günlük ritüelleriyle bambaşka esin, korku ve neşe kaynaklarını keşfedecek, çağlar geçse de değişmeyen zorunluluklara tanıklık edeceksiniz. “Yazmak kendini harcamak, kendinle kumar oynamaktır.” Susan Sontag “Deneme yanılmayla ilerlersin ve ihtiyaç duyduğun, seni besleyen şeyi, içgüdüsel ritmini ve rutinini bulduğun zaman da onun üzerine titrersin.” Doris Lessing “Yaşam yaşamı doğurur, enerji enerjiyi yaratır. İnsan kendini harcayarak zenginleşir.” Sarah Bernhardt

Gelecekten Gelen Şiir

180.00
Gelecekten Gelen Şiir: Küresel özgürleşme hareketi neden uygarlığımızın son fırsatı? Yazarın Türkçe Basım İçin Yazdığı Önsözle "İşgal mi? Aynen öyle, işgal. Şimdiki işgal ne dünya çapındaki faşist hareketler ve otoriter yönetimlerden ne de siyaset ve mekânın yeni duvarlar ve gözaltı merkezleriyle fiziken işgal edilmesinden ibaret. İstencin melankolisinde ve kötümserliğinde boğulan duygularımızın, arzularımızın ve hayal gücümüzün manen işgal edilmesi de söz konusu. Bugün yaşadığımız işgal, başka bir alternatif olmadığına, dolayısıyla bir geleceğin de olmadığına yönelik yaygın hisse –hatta gerçekliğe– dayanıyor." Siyaset felsefesi alanında çalışan aktivist, yazar Srećko Horvat siyasi, ekonomik, ekolojik ve insani krizlerin kesişiminde kıyamet söylemleriyle sarmalandığımız günümüzde özgürleşmek için ulusal sınırları ve kimlikleri aşan, geçerliliğini yitirmiş uygulama ve söylemlerin ötesine geçen küresel bir örgütlenmeye ihtiyacımız olduğunu savunuyor. Nazi işgalindeki Yugoslavya'nın partizan direniş hareketinden mülteci kamplarına, edebiyat ve sinemadaki distopik anlatılardan günümüz isyan hareketlerine uzanan bir anlatıyla içinde bulunduğumuz vahim durumu değerlendiriyor ve küresel düzeni kökten değiştirebilecek bir enternasyonalizmin manifestosunu sunuyor. "Horvat çarpıcı vizyonuyla acil bir ihtiyacı ve erişilebilir bir hedefi işaret ediyor." -Noam Chomsky

Doğu’dan Bin Bir Masal

220.00
Zamansızdır masallar Elimizden tutup bizi hayali diyarlarda gezmeye çıkarırlar Bekler orada gizemli insanlar, efsanevi yaratıklar, sihirli olaylar Çeşit çeşit renkler, duygular Bu kitap dizisinde dünyanın dört bir yanından en güzel masallar bir araya geldi. Farklı farklı çizerler de hepsini resimledi. İnsanlığın beşiği Afrika’da anlatılan masallar çağlar boyunca herkese yol göstermiş. Bu masallardan bazıları bu kitapta toplanmış. Rüzgârın oğlu, tavşanlar, sincaplar, leoparlar, çakallar ve daha nicesi bakalım neler yapmış?

Baba Yaga’nın Ormanında: Rusya’dan Masallar

200.00
Zamansızdır masallar Elimizden tutup bizi hayali diyarlarda gezmeye çıkarırlar Bekler orada gizemli insanlar, efsanevi yaratıklar, sihirli olaylar Çeşit çeşit renkler, duygular Bu kitap dizisinde dünyanın dört bir yanından en güzel masallar bir araya geldi. Farklı farklı çizerler de hepsini resimledi. Soğuk Rusya gecelerinde çocukların içini ısıtan masallar anlatılırmış. Bu masallardan bazıları bu kitapta toplanmış. Cadı Baba Yaga, kurbağa prenses, oyuncu ayı, oğlak çocuk ve daha nicesi bakalım neler yapmış?

21. Yüzyıl İçin 21 Ders

300.00
21. yüzyılın en çok ses getiren düşünürlerinden Yuval Noah Harari, ilk kitabı Sapiens’te insanın nasıl önemsiz bir hayvandan dünyanın efendisine dönüştüğünü, ikinci kitabı Homo Deus’ta çarpıcı öngörüleriyle insanlığın ölümsüzlük, mutluluk ve tanrısallık peşindeki yolculuğunu ele almıştı. İngiltere ve ABD’yle eşzamanlı olarak yayımlayacağımız 21. Yüzyıl İçin 21 Ders ise yüzyılımızın eşi benzeri görülmemiş teknolojik ve ekonomik kırılmalarıyla ve yaşanan aralıksız değişimlerle başa çıkabilmek için elzem soruları tartışmaya açıyor. Tanrı geri mi dönüyor? Bilgisayarlar ve robotlar insan olmanın anlamını nasıl değiştirecek? Yalan haber salgını karşısında ne yapabiliriz? Büyük Veri bizi sürekli izlerken, seçme özgürlüğümüzü nasıl geri kazanabiliriz? Dünyayı anlayamıyorsak doğruyla yanlışı, haklıyla haksızı nasıl ayırt edeceğiz? Ufkumuzu aşan, bütünüyle insan kontrolünün dışında dönen ve tüm tanrılarla ideolojilere gölge düşüren bir dünyada sağlam bir etik zemin bulmak mümkün mü? Homo sapiens yarattığı dünyayı anlamlandırma yetisine sahip mi? Gerçekliği kurmacadan ayıran belirgin bir sınır kaldı mı? Eşitsizlik ve iklim değişikliğinin açtığı dertlere milliyetçilik deva olabilir mi? Eski anlatıların çöküp yerine yenilerinin gelmediği bir çağda ne tür becerilere ihtiyacımız var? Harari bu ve benzeri çok temel soru(n)ları, her biri birbirinden kışkırtıcı ve derinlikli 21 bölümde ele alırken, daha önceki kitaplarında ortaya koyduğu fikirlere dayanarak siyasi, teknolojik, toplumsal ve varoluşsal zorluklara açıklık getiriyor.

Riske Övgü

210.00
Riske Övgü Anne Dufourmantelle “Hayat biz canlıların pervasızca aldığı bir risktir.” Fransız filozof ve psikanalist Anne Dufourmantelle’in bu usta işi eseri, tedbir ve güvenliğin temel değer kabul edildiği modern dünyada risk almaya bir övgü. Dufourmantelle özenle ördüğü metninde felsefi düşünceyle bir psikanalist olarak biriktirdiği zengin vaka örneklerini harmanlayarak son derece özgün ve eleştirel bir dünya kuruyor. Bağımlılık, dil, unutuş, aileyi terk etme, yalnızlık, kayıp, kaygı ve itaatsizlik gibi hayatımızın önemli bahislerine bakışımızı sarsacak sorular yöneltiyor. Yazara göre risk dışımızdaki bir tehditten ziyade hayatın içinde bilinmedik bir alan açan, tutumlarımızı, varoluş tarzımızı belirleyen bir dönüşüm ânı, şimdide olma imkânı. Artırılmış güvenlik önlemleri, sınır duvarları, tetiklenen kötü hatıralar ve sonu gelmez davalarla kendini gösteren bir çağda Dufourmantelle, “Yaşamı riske atmak, yani sahiden yaşamanın riskini almak ne demektir?” sorusunun peşinden gitmeyi öneriyor.

Dava Sokrates’ten O. J. Simpson’a Yargılamanın Tarihi

392.00
"Yeryüzünde hüküm verme hakkı tam olarak kime tanınmıştır?” Uluslararası insan hakları davalarıyla tanınan avukat ve gazeteci Sadakat Kadri, Sokrates’in meşhur savunmasından engizisyona, cadı avından hayvanların yargılandığı mahkemelere, Nürnberg’den Stalin döneminin düzmece duruşmalarına, ırkçı önyargılardan savaş suçlarının yargılanmasına uzanan hattı izleyerek farklı hukuk sistemlerini ve tarihin ünlü ceza davalarını masaya yatırıyor. Alice’in harikalar diyarında çalıntı turtalar için kurulan mahkemeyi, toprağı eşelemekten yargılanan üç köstebeği ya da bir kan davasını anlatan Kuzey’in ünlü destanı Yanık Njáll’ı unutmadan, ayrıntıları ciddiye alarak, mizahı da ihmal etmeksizin yargılamanın tarihini usta bir hikâyeci diliyle aktarıyor. Farklı dönem ve konular ekseninde ilerleyen Dava cezalandırma yöntemlerini sorgulayıp ceza davalarını takip ederken günümüze de damgasını vuran cadı avları, hukuksuz yargılamalar ve haksız kararlar üzerine yeniden düşünmeye vesile oluyor. Sadakat Kadri ceza davasının asırlar süren gelişimini zekâ ve mizahla örülmüş berrak bir dille takip ediyor. Etkileyici bir eser. - The Times Büyüleyici, rengârenk ve hikâyelerle dolu… Kadri’nin panoramik bakışı okura günümüzün karmaşık dünyasını anlamakta yardımcı olacak ahlaki ve siyasi kavrayışlar sunuyor. Gerçek bir başarı. - Guardian

Sapiens: Grafik Tarih 1 – İnsan Türünün Doğuşu (Yuval Noah Harari)

490.00
Tüm dünyada milyonlarla buluşan Sapiens’in yazarı Yuval Noah Harari, insanlık tarihini geniş bir okur kitlesinin zevkle okuyacağı yepyeni bir formatta sunuyor. Dört ciltlik serinin birinci cildi olan İnsan Türünün Doğuşu, diğer hayvanlardan pek de farkı olmayan bir tür olarak ortaya çıkan Sapiens’in tüm dünyayı dönüştürebilecek gücü nasıl elde ettiğini renkli kahramanlar ve mizah dolu hikâyeler eşliğinde anlatıyor. İnsan evriminin bir survivor yarışması, Sapiens’in yarattığı ekolojik felaketin bir dedektiflik hikâyesi olarak aktarıldığı bu nefes kesici yolculuk, müthiş çizimler ve yaratıcı anlatılarla biyoloji ve tarihin insanlığı nasıl şekillendirdiğini, bilişsel devrimle gelişen kurmaca becerisinin insanlara kazandırdığı ölçüsüz gücü ve bu gücün yıkıcı etkilerini ortaya koyuyor. Farklı bilim dallarının yaklaşımlarını anlaşılır ve eğlenceli bir anlatıyla aktaran bu çalışma, bugün karşı karşıya olduğumuz çetin sorunların kaynağına ışık tutarken insanlık tarihini keyifle okunan sürükleyici bir maceraya dönüştürüyor. “Serinin bu ilgi çekici ilk kitabı insan evriminin çoğunlukla yanlış anlaşılan yönlerine (örneğin 50 bin yıl öncesine kadar en az ayrı altı insan türünün yaşadığına) ışık tutarken, insanlığın gezegendeki rolüne ilişkin çetrefilli varoluşsal sorulara da açıklık getiriyor. Bilim tutkunu gençler kadar yetişkin felsefeciler de bu zekice tasarlanmış kıpır kıpır anlatıyı sevecekler.” —Publishers Weekly “Hem oyuncu hem de provokatif… Harari grafik formatta uzman yapımcılarla işbirliği içinde akademik çalışmalarına renk ve hayat katmış…Evrim ve insan gelişiminin sonuçlarına dair heyecan dolu, aydınlatıcı bir yolculuk.” —Kirkus Reviews Bu kampanya, Kolektif Kitap tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Yakınsama – Evreni Açıklayan En Derin Fikir (Peter Watson)

384.00
Tarih alanındaki kapsamlı çalışmalarıyla tanınan Peter Watson’ın Yakınsama’sı bilimsel fikirler tarihine etkileyici, özgün bir yolculuk. Watson bu çalışmasında fizikle kimya arasındaki yakın ilişkiyi, kuantumun diğer bilimlere nasıl yakınsadığını, klimatolojinin mitolojiyle, botaniğin arkeolojiyle nasıl ilişkilendiğini ve disiplinlerarası uyuma dair tüm meseleleri ince ince irdeliyor. Farklı bilimler, farklı başlangıç noktaları ve hiç benzemeyen ilgi alanlarına rağmen bir araya geliyor; egemen anlatıyı, evrenin tarihini anlatmak üzere yakınsıyor ve birleşiyor. Başlangıçta tereddütle karşılansa da “yakınsama” Nobel Ödüllü fizikçi Steven Weinberg’in ifade ettiği üzere, “evreni açıklayan en derin fikir”dir. Günümüzün bilgi toplumlarındaysa çok önemli bir eğilime dönüşerek iş, eğitim ve teknoloji gibi çeşitli alanların gidişatına yön vermeye başlamıştır. “Bilimsel disiplinleri birleştirmeye yardımcı olacak bağlantıları inceleyen kışkırtıcı bir tarih çalışması. Watson bağlantıların nasıl dizildiğini etkileyici bir şekilde ortaya koyuyor. Biyolog, matematikçi ya da astrofizikçi de olsanız kesin olan tek bir şey var: Herkes nihayetinde aynı sistem üstüne çalışıyor.” Science Geçen yüzyılın en önemli bilimsel fikirlerini gözden geçirmek isteyenler, bu kitapta aradıklarını bulabilir.” Marcia Bartusiak, Washington Post Bu kampanya, Kolektif Kitap tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Harari Bilim Kitapları Serisi (3 Kitap, Ciltsiz)

1,000.00
Son zamanların en popüler bilim yazarlarından Yuval Noah Harari'nin 3 kitabını birden, eşsiz bir fiyata edinmeniz mümkün!
  1. Hayvanlardan Tanrılara Sapiens, Yuval Noah Harari
  2. Homo Deus, Yuval Noah Harari
  3. 21. Yüzyıl İçin 21 Ders, Yuval Noah Harari
Bu kampanya, Kolektif Kitap tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Seksin Doğası (Dr. Carin Bondar)

254.00
“Seks dostlukla mı ilgilidir? Aşkla mı? Tutkuyla mı? Üremeyle mi? Cevap, çok sayıda biyolojik ve ekolojik unsura bağlı olarak bunların hepsi ya da hiçbiri olabilir. Emin olabileceğimiz tek bir konu varsa o da seksin dünya üzerindeki her canlının varoluşu için elzem olduğudur. İnsanlar için seks rahatlama, eğlence, gıda ve yaşam demektir.” Dr. Carin Bondar Biyolog ve başarılı bir doğa belgeseli programcısı Dr. Carin Bondar, hayvanlar âleminde gözlemlenen çeşitli cinsel davranışları ele aldığı bu çalışmasında primatlardan balinalara, çakallardan salyangozlara, ötücü kuşlardan yırtıcılara hayvanların üreme döngülerinde insanların cinsel yaşamını renksiz gösteren ve onunla şaşırtıcı paralellikler taşıyan pek çok detayı bulabileceğimiz ansiklopedik bir gezintiye çıkarıyor okuru. Seksin Doğası doğada eşleşebilecek partner bulmak, başarıyla çiftleşebilmek ve sonucunda dünyaya gelecek yavruları büyütebilmek için ne mücadeleler verildiğini ve bize bugün garip gelen pek çok detayın aslında ne kadar doğal olduğunu görme fırsatı veriyor. “Dostlarım, dışarıda acımasız bir dünya var. Hazırsanız acımasız olduğu kadar iç gıdıklayan, heyecan veren, korku uyandıran, mide bulandıran, aynı zamanda çekici ve akıl almaz bu dünyaya, Seksin Doğası’na giriş yapıyoruz.” Bu kampanya, Kolektif Kitap tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

İnsan Beyninin Gizemi (Sam Kean)

247.00
Renkleri duyabilen insanlar olduğunu biliyor muydunuz? Peki, elinizin sizden bağımsız bir kişilik geliştirebileceği aklınıza gelir miydi hiç? Hafızalarını kaybeden insanların tüm anıları silinir mi? Bilim yazarı Sam Kean, vaka raporları ve bilimsel çalışmalar ışığında sürükleyici bir beyin araştırmaları tarihi sunuyor. Sinirbilimin son dört yüzyıldaki gelişimini, insan beyninin en gizemli ve tuhaf hastalıkları üzerinden aktarırken beyin ve sinir sistemine dair bilinmeyenleri gözler önüne seriyor. Bu kitapta, kokuların gürültü çıkarıp dokuların renkler saçtığı büyüleyici hikayeler bulacak, yarasalar gibi sesin yankılarıyla “görmeyi” öğrenen körlerden ilham alacaksınız. Hafızalarını kaybettikleri için sevdiklerini bile tanıyamayan insanların, farkında olmadan aslında nasıl “hatırlayabildiklerinin” bir tanığı da siz olacaksınız. İnsan Beyninin Gizemi modern sinirbilimin gelişimine önayak olan kral, yamyam ve kaşiflerin yaşamlarını yeniden canlandırarak insan beynine dair binlerce benzeri arasından seçilmiş en ilgi çekici hikâyeleri paylaşıyor. Bu kampanya, Kolektif Kitap tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Darwin’le Akşam Yemeği (Jonathan Silvertown)

240.00
“Her alışveriş listesi, her yemek tarifi, her menü ve yemek pişirmek için kullandığımız her malzeme evrimci anlayışın babası Charles Darwin’le akşam yemeğine üstü kapalı bir davettir.” Jonathan Silvertown Darwin’le Akşam Yemeği’nde en eski hominin atalarımızla bizi büyük bir sofra etrafında bir araya getiriyor. Ekmek, et, süt ürünleri, deniz ürünleri, sebzeler, baharatlar, tatlılar gibi temel gıdalar ve değişen beslenme alışkanlıklarımız üzerinden yaşamın evrimine ışık tutuyor. Tat ve koku alma duyularımızın nasıl evrimleştiğinden acının sofralarımıza nasıl girdiğine, karbonhidrat ve yağ düşkünlüğümüzden yemeklerimizi neden ve ne zaman paylaşmaya başladığımıza dek okuma iştahını kabartan sorularla şekillenen bu çalışma, gıda sorununun hayatımızı temelden etkilediği günümüzde, neyi nasıl yediğimizi farklı düşünmeye davet eden bir kılavuz. “Yemek hakkında gereğinden fazla kitap olsa da, benim gibi biri olduğunuzu ve bu tür davetlerin size de hiçbir zaman fazla gelmeyeceğini umarak, şu an elinizde tuttuğunuz şeyin bir kitaptan ziyade bir akşam yemeği daveti olduğunu farz edelim istiyorum. Ancak baştan belirtmeliyim ki bu farklı bir akşam yemeği olacak ; zihinlerimizi beslemeye yönelik bir akşam yemeği.” “Jonathan Silvertown yemeğin ne kadar eski olduğunu; tarihte ilk kimin neyi yediğini ve insanların neden yiyeceklerin peşine düştüğünü iyi biliyor.” — Leslie Nemo, Scientific American “Bu leziz kitabın her aşaması, çorbadan peynire, tat ve bilgiyle dolu. Silvertown, Darwin’in büyük keşfi doğal seçilimin ve yapay seçilimin benzer süreçler olduğunu ve insanlar arasındaki çeşitliliğe dayandığını gösteriyor. Sunumu tamamen taze ve eğlenceli.” — New York Journal of Books Bu kampanya, Kolektif Kitap tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Sıradışı Beyinlerden Öğrenebileceklerimiz (Eric R. Kandel)

211.00
1929 Viyana doğumlu Eric R. Kandel dokuz yaşındayken ailesiyle birlikte Nazi Almanya’sından kaçarak ABD’ye yerleşti. Tarih ve psikiyatri eğitimi aldı. Şu anda çalışmalarını sinirbilim, psikiyatri, moleküler biyofizik, fizyoloji ve biyokimya alanlarında sürdürüyor. Kolombiya Üniversitesi Sinirbilim Bölümü’nde öğretim üyesi, Howard Hughes Tıp Enstitüsü’nde kıdemli araştırmacı, Kavli Enstitüsü’nde yönetici olarak görev yapıyor. Öğrenme ve hafıza konularındaki çalışmalarından ötürü 2000 yılında fizyoloji-tıp alanında Nobel Ödülü’ne layık görüldü. Los Angeles Times Kitap Ödülü alan Belleğin Peşinde: Yeni Bir Zihin Biliminin Doğuşu (Türkçesi: Mehmet Doğan, İstanbul, Boğaziçi Üniversitesi Yayınları, 2016); Avusturya’nın en önemli edebiyat ödülü Bruno Kreisky Edebiyat Ödülü’nü kazanan The Age of Insight: The Quest to Understand the Unconscious in Art, Mind and Brain, from Vienna 1900 to Present ve New York soyut sanat ekolü üzerine kaleme aldığı Reductionism in Art and Brain Science: Bridging the Two Cultures kitaplarının yazarıdır. Aynı zamanda sinirbilim alanında temel ders kitabı olarak okutulan Principles of Neural Science’ın yazarlarındandır. Bu kampanya, Kolektif Kitap tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Evren Avuçlarının Arasında (Sonia Fernández-Vidal)

297.00
Eva’nın büyükbabası başarılı bir mucittir. Yıldızları izlemeye ya da yorulmadan çim biçmeye yarayan bir dolu eğlenceli alet icat etmiştir. Son icadı ise uzay mekiğine benzeyen gizemli bir araçtır. Büyükbaba bir gün Eva'ya bir mektup bırakarak ortadan kaybolur. Eva mektubu okur ve gizemli araca binip büyükbabasını bulmaya karar verir. Böylece hayatının en büyük macerası başlar. Galileo, Einstein, Newton, Sagan gibi biliminsanlarıyla karşılaşacağınız bu heyecan dolu hikâyede, hem evren hakkında bilgi edinecek hem de Eva’nın macerasına ortak olacaksınız. Bu kampanya, Kolektif Kitap tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Murray Bookchin Kitaplığı (10 kitap)

1,100.00
ANARŞİZM MARKSİZM VE SOLUN GELECEĞİ EKOLOJİK BİR TOPLUMA DOĞRU İNSANLIĞI YENİDEN BÜYÜLEMEK KENTSİZ KENTLEŞME KITLIK SONRASI ANARŞİZM MODERN KRİZ ÖZGÜRLÜĞÜN EKOLOJİSİ TOPLUMSAL EKOLOJİ VE KOMÜNALİZM TOPLUMSAL EKOLOJİNİN FELSEFESİ TOPLUMU YENİDEN KURMAK

Ekoeleştiri

211.00
Ekoeleştiri – Ekoloji ve Çevre Üzerine Kültürel Tartışmalar Greg Garrard Ekoeleştiri, edebiyat çalışmaları ve çevre söylemiyle tarih, felsefe, psikoloji, sanat tarihi, siyaset bilimi gibi ilgili alanların etkileşim noktalarının izini sürüyor. Kirlilik, Pastoral, Yaban Hayat, Kıyamet, Mesken, Hayvanlar ve Dünya başlıkları altında ekoeleştirel kavramları inceleyerek bu kavramlar etrafında şekillenen “kırsal”, “toprak”, “ozon deliği” gibi farklı dönemlerde farklı toplumsal çıkarlara hizmet ettiği düşünülen mecazların nasıl üretildikleri ve nasıl dönüşüm geçirdiklerini araştırıyor. İnsanlarla çevre arasındaki ilişkiyi kültürel üretimin tüm alanlarında, Wordsworth ve D. H. Lawrence’dan Thoreau’nun Walden’ına, Heidegger ve Derrida’dan Werner Herzog’un Ayı Adam’ına kadar, nasıl hayal ettiğimizi ve betimlediğimizi inceleyen Garrard, insan/doğa ikililiğinin toplumsal çıkarımlarından ekofeminizme, küresel ısınmadan, insanın doğaya uyguladığı şiddete işaret eden Kızılderililere kadar uzanan etkileyici bir çalışma sunuyor. “Muhriplerin şiddetine ve açgözlülüğüne karşı yerli kabile halklarının galip geleceğine dair hiçbir umut olmadığını mı düşünüyorsunuz? Dünyanın öfkesini ve asla durmayacak titremesini unutuyorsunuz. Dünya bir gecede tüm ulusların zenginliğine tekrar el koyacak.”

Edebiyat Seti 2 (5 kitap)

730.00
Dogma Lars Iyer Kıyametin eli kulağında. Düşünememekten muzdarip filozoflar W. ve Lars ders vermek üzere “Amerika Birleşik Çöplükleri”ne gider. Bu gezi sırasında, hayatlarındaki tıkanmayı aşmak, düşüncede bir yol bulmak için ortaya dogma dedikleri bir öğreti atar ama anlamsızlıkta daha da kaybolurlar. Varlıklarını meşrulaştıracak tek bir düşünce arayışları yine bir yere varmaz. Bu da yetmezmiş gibi W.’nin korktuğu şey başına gelir ve çalıştığı üniversiteden kovulur. Lars ise evini istila eden sıçanları besleyerek insanlığa ihanet eder. Nietzsche’yi doğrularcasına, iki adam boşluğa yeterince bakınca boşluk da onlara diker gözünü. Lars Iyer kapitalizm, din, Dogma, kozmik tavuk, dünyanın ve felsefenin sonu gibi karman çorman meseleleri kendine has sade tarzıyla didik didik ediyor. Mizahı elden bırakmayan bir felaket kitabı bu. “Samuel Beckett’in Vladimir ve Estragon’undan bu yana karşılaştığımız en alışılmadık ve absürd ikili W. ile Lars yeniden sahnede... Godot’yu Beklerken gibi Dogma da varoluşun ve anlamın doğası üzerine kafa patlatıyor. Lars Iyer modern hayatın kaosunu ve boşluğunu komik bir üslupla anlatıyor. Çaresizlik hiç bu kadar eğlenceli olmamıştı herhalde.” Library Journal Karşılaşmalar: Bir Benjamin Romanı Jay Parini “Hiçbir zaman tatmin edemediği Tarih Meleği tarafından öldürülmüştü hiç kuşkusuz. Onu öldüren en bariz şeyse genellikle alaycı bir şekilde tetikte bekleyip en sonunda her zaman sahnede belirerek daha önce gerçekleşmiş olan her şeyin, her çıtkırıldım adım ve irkilmenin, gözün her titreşiminin, kalpten hissedilmiş her çizginin ve rasgele her jestin yazarlığını üstelenen Zaman’dı.” Walter Benjamin’in 1940 yılında Nazi Almanya’sının Fransa'yı işgalinin hemen ardından Paris’ten kaçışıyla başlayan Karşılaşmalar Benjamin’in tutkularıyla tuhaflıklarının peşine düşüp ölümünün matemini tutuyor. Felsefe tartışmaları, Nazi işgali, savaş ve kaçış ekseninde ilerleyen, Bertolt Brecht, Gershom Scholem, Hannah Arendt gibi isimlerin de yer aldığı romanda, Benjamin arkadaşları ve ailesi, aşkları ve yalnızlığı, hayatı ve intiharı, gözünden sakındığı elyazması sayfalar vasıtasıyla yeniden ete kemiğe bürünürken hayat hikâyesi de yirminci yüzyılın ortasında dünyayı yakıp yıkan korkunç savaşın güçlü bir metaforuna dönüşüyor. Kodes Alain Guyard Kodes’in başkarakteri Lazare Vilain, Fransız Rivierası’nın sağlam kavgacılarından, genelev fedailerinden, soyguncularından ve katillerinden, müptezellerinden ve müptelalarından oluşan ilk ve tek felsefe okulunu kurduğunu hayal eder. Onlarla her gün Kant’ı, Marx’ı, Sokrates’i, Sartre’ı, Schopenhauer’i, erdemi, cesareti, ölümü, aşkı tartışır. Onun için “hayat yeniden lezzetlenmiş, ciddiye alınmayacak bir oyun haline gelmiştir.” Ancak yanılır. Bu oyun hayatını altüst etmeye başlar ve önünü alamadığı bir karmaşanın içine sürüklenir; en kötüsü de karşı çıktığı şeyin kendisine dönüşecek olmasıdır. Kodes Nîmes Hapishanesi’nde felsefe atölyeleri düzenlemesi için gelen teklifi hemen kabul eden bir felsefe hocasının, Lazare Vilain’in deri değiştirme hikâyesidir. Felsefeyi kodese taşımak onun için felsefeyi anayurduna geri götürmektir. Orada felsefe yalnızca “kentli entelektüelleri” ilgilendiren bir uğraş olmaktan çıkacaktır. Peki, Lazare Vilain’i harekete geçiren nedir? “Seni canlandıran nedir, hocam? Seni, Lazare Vilain’i hayatta tutan? Bize neden bulaşıyorsun? Kimsin sen? Bunun bir eğlence olduğunu mu sanıyorsun? Hayatın bir oyun olduğunu falan… Hayır, hayat bir oyun değil… Bir savaş, bir sınıf savaşı ve benim kocam bu uğurda canını verdi (…) Sana bir şey söyleyeyim mi… Bir züppe gibi daldın bu işe; herhalde sefaletin en ön sıralarında oturmak tatlı geldi (…) Bir burjuvaya dönüşüyorsun, olan bu. Yasadışı bir burjuvasın, ama neticede bir burjuvasın.” Spinoza Tayfası Amsterdam, 1677 / Özgürlüğün İcadı Maxime Rovere Spinoza "hayatın geometrisini” nasıl resmetmiştir sorusunun peşinden giden bir roman. Maxime Rovere’nin bütün yazınsal olanakları kullanarak günümüzde kaybolmuş bir evrenin “hakikatine” yaklaşma denemesi sayılabilecek romanı Spinoza Tayfası, modern akıl ve özgürlük mefhumlarının ortaya çıkışı kabul edilen 17. yüzyıl Avrupası’nda Benedictus Spinoza’nın evrenini şekillendiren gelişmeleri ve tartışmaları ayrıntılarıyla ele alırken, tarihin unutma eğiliminde olduğu fakat Spinoza’yı derinden etkileyen şahısların; anatomistlerin, şairlerin, aktivistlerin, Yahudi cemaatinin önde gelen isimlerinin filozofun yaşamında ve düşüncesinde oynadığı rolleri açığa çıkarıyor. Rovere, mektuplardan elyazmalarına kapsamlı bir arşiv çalışmasının ürünü romanında Spinoza’nın gündelik yaşamının derinliklerine o denli dalıyor ki felsefi olanla olmayan arasında, biriyle ötekinin yaşamları, fikirleri arasında oluşturulmuş sınırları bulanıklaştırarak filozofun dünyasını anlamaya, hatta anlamanın ne demek olduğuna odaklanıyor. Wittgenstein Jr. Lars Iyer Cambridge Üniversitesi öğrencileri tuhaf görünümlü yeni mantık hocalarının ünlü filozofa benzerliğine kayıtsız kalamazlar: Wittgenstein yeniden Cambridge’dedir. Bildiği, inandığı her şeyi alaşağı edecek gerçek düşüncenin peşinde, yaşarken rüya görmeden ve kendini kandırmadan düşünebilmek, akademinin görünmez prangalarından kurtulmak ve her şeye ulaşabildiğini sanan öğrencilerinin hiçbir şeye ulaşamadığını göstermek uğruna düşüncenin huzurunu bozan melankolik bir filozof. Ve aşka, sekse, ilişkiye, mantığa, felsefeye, düşünceye ve ölüme dair her şeyi beraber yeniden keşfedecekleri biriyle karşı karşıya olduklarından bihaber on iki öğrenci. Hayatla yüzleşmeden önceki son dönemeçte, er ya da geç hissedecekleri daimi boşluktan nafile kaçışlarında, Wittgenstein’la birlikte saf düşünceyi bulmaya zorlayacaklar kendilerini. Yeni bir düşünce okuluna hayat veren hocalarının peşinde hakikati bulmayı, güzeli ve iyiyi yeniden hissedebilmeyi deneyecekler. Wittgenstein Jr. soluk almadan bir çırpıda okuyabileceğiniz, içinde yaşadığımız kolektif fanteziyle sizi yüzleştirecek, özlemini duyduğumuz yeni başlangıcın sıradışı manifestosu. “Dünyanın sonu böyle gelecek, diyor Wittgenstein. Bunun şaka olduğunu sanan bir grup geri zekâlının avam alkışları eşliğinde.”

Cinsellik Üzerine (3 kitap)

780.00
Arzunun Sınırları Kötü Yasalar, İyi Seks ve Değişen Kimliklerin Yüzyıllık Tarihi Eric Berkowitz Sekse dair teamüllerimiz nasıl değişti ve seks hukukunu nasıl etkiledi? Neyin yasal, neyin yasak olduğunu belirleyen insan kendi hayatını bu yolla nasıl düzenledi? Gazeteci, yazar, hukukçu Eric Berkowitz seks hukuku ve seksin politik çıkarlar doğrultusunda yönetilmesi bahsine bir önceki kitabı Seks ve Ceza’da bıraktığı yerden, yirminci yüzyıldan devam ediyor. Arzunun Sınırları’nda seksin aile, iktidar, ırkçılık, sömürgeleştirme, cinsiyet ve kimlik mefhumlarıyla ikircikli ilişkisini yirminci yüzyıldan çarpıcı örnekler eşliğinde nüktedan bir dille aktaran Berkowitz, “cinsel devrim”, mağduru korumaktan uzak tecavüz yasaları, eşcinsel hakları mücadelesi, modern psikiyatrinin hukuk üzerindeki etkisi, insan ticareti ve sanal seks haberleri üzerinden bu ilişkinin izini günümüze kadar sürüyor. “Bu kitabın her bölümü farklı bir dizi yasayı ele alıyor ancak her biri, toplum tarafından kabul edilebilir cinsel davranışlar bütününe dayanarak güçlünün güçsüzün bedeni üzerinde kurduğu iktidara sesleniyor. Cahil dindar gruplar tarafından ‘kurtarıldıktan’ sonra üzerine kilit vurulup istismar edilen fahişeleri, Nazi döneminde Alman sevgilisi olduğu için ‘üstün ırkı kirlettiği’ gerekçesiyle öldürülen Yahudileri, beyazlarla cinsel ilişkiye girdiği için linç edilen Afrikalı Amerikalıları, akıl hastanelerinde lobotomi ‘tedavisi’ gören eşcinselleri, ‘uçkuru gevşek’ olduğu için zorla kısırlaştırılan siyah genç kadınları, oyun arkadaşlarıyla deneysel keşifte bulunduğu için tehlikeli seks suçlusu yaftası yapıştırılan küçücük çocukları, cinsel içerikli kısa mesaj paylaşmaktan çocuk pornocusu diye hapse atılan ergenleri kapsıyor. Seks suçlusu olmak çoğu zaman yanlış yerde veya yanlış zamanda yakalanmak, yanlış sınıf ya da ırkın mensubu olmak, hayatlarımızdan geçmekte olan bir ahlak vesvesesine ters düşmek talihsizliğinden ibaret.” Seks ve Ceza Eric Berkowitz Yatak odasından mahkeme salonuna seks hukukunun hayret verici tarihi… Kraliyet metresleri, eşcinsel at arabası yarışçıları, Ortaçağ travestileri, cadılar, keçi seviciler, rahibe fahişeler ve Londralı kiralık oğlanlar gibi aykırı oyuncuların renklendirdiği seks tarihinde bir çağ ve toplumda hoşgörülen davranışlar bir ötekinde en ağır şekilde cezalandırıldı. Ancak seks dürtüsü antik çağlardan beri kendini dizginlemeye çalışan her türlü girişime karşı koydu. Seks ve Ceza, dört bin yıllık cinsellik, din ve mülkiyet üçgeninin açılarının çok da değişmediğini gösteriyor bizlere. “Elbette tecavüz, zina, ensest ve seks hukuku alanına giren diğer tüm meseleler insanlığın varoluşundan beri vuku bulmuştur. Değişen tek şey, insanların birbirlerinin bedenlerini kontrol etmek için kullandıkları yöntemler ve bu yöntemleri kullanma gerekçeleridir.” Eric Berkowitz Antik Mezopotamya’da zina yapan bir kadının kazığa oturtulmasından başlayıp 1895’te Oscar Wilde’ın “büyük ahlaksızlık” suçuyla hapis cezası aldığı döneme kadarki seks hukukunun uzun tarihini gözler önüne seriyor. Seks ve Ceza, mahkeme tutanaklarıyla tarihi belgelerde yer alan gerçek insanların hayatlarından yola çıkarak insanlık tarihine ayna tutarken, insan ruhunun karanlık taraflarını ortaya çıkarıyor. Berkowitz zaman zaman tüyler ürperten, zaman zaman hayal gücünü zorlayan bir yolculuğa davet ediyor okurları. Seksin Doğası Dr. Carin Bondar “Seks dostlukla mı ilgilidir? Aşkla mı? Tutkuyla mı? Üremeyle mi? Cevap, çok sayıda biyolojik ve ekolojik unsura bağlı olarak bunların hepsi ya da hiçbiri olabilir. Emin olabileceğimiz tek bir konu varsa o da seksin dünya üzerindeki her canlının varoluşu için elzem olduğudur. İnsanlar için seks rahatlama, eğlence, gıda ve yaşam demektir.” Dr. Carin Bondar Biyolog ve başarılı bir doğa belgeseli programcısı Dr. Carin Bondar, hayvanlar âleminde gözlemlenen çeşitli cinsel davranışları ele aldığı bu çalışmasında primatlardan balinalara, çakallardan salyangozlara, ötücü kuşlardan yırtıcılara hayvanların üreme döngülerinde insanların cinsel yaşamını renksiz gösteren ve onunla şaşırtıcı paralellikler taşıyan pek çok detayı bulabileceğimiz ansiklopedik bir gezintiye çıkarıyor okuru. Seksin Doğası doğada eşleşebilecek partner bulmak, başarıyla çiftleşebilmek ve sonucunda dünyaya gelecek yavruları büyütebilmek için ne mücadeleler verildiğini ve bize bugün garip gelen pek çok detayın aslında ne kadar doğal olduğunu görme fırsatı veriyor. “Dostlarım, dışarıda acımasız bir dünya var. Hazırsanız acımasız olduğu kadar iç gıdıklayan, heyecan veren, korku uyandıran, mide bulandıran, aynı zamanda çekici ve akıl almaz bu dünyaya, Seksin Doğası’na giriş yapıyoruz.”