Çocuklar İçin Bilim Seti (5 kitap)

700.00
Çocuklarınıza bilimi sevdirecek, bilimsel kavramları öğretecek kitaplar arıyor ama bulamıyor musunuz? Bu seri tam size göre! Albert Amca ile Zaman ve Uzay, Russell Stannard Albert Amca ile Kara Delikler,Russell Stannard Albert Amca ile Kuantum Macerası,Russell Stannard Mistik Yerler ve Çözülmemiş Gizemler Atlantis neredeydi? Kutsal Kâse’yi kimler aldı? 51’inci Bölge’de ne tür karanlık işler dönüyor? Eğer siz de diğer milyonlarca insan gibi bu soruların yanıtlarını merak ediyorsanız ya da dünyanın en gizemli yerlerinden birine seyahat etmeyi planlıyorsanız, Mistik Yerler ve Çözülmemiş Gizemler tam size göre! İyi yolculuklar! Önemli Haritalar: Maceracılar ve Hayalperestler İçin (Sarah Sheppard) Bermuda Şeytan Üçgeni nerededir? Güney Kutbu’na ilk kimler gitti? Dünyanın en tehlikeli hayvanı nerede yaşar? Gezegenimizin derinliklerinde neler oluyor? Dağlar nasıl oluştu? Denizlerin en derin noktası nerededir? Bu kitaptaki haritaları inceleyerek yeryüzünün en esrarengiz yerleri ve en fantastik canlılarıyla tanışacak, kâşiflere ve korsanlara maceralarında eşlik edeceksiniz. Kıtaları, okyanusları, yüksek dağları, derin çukurları, yeraltının gizemlerini, kısacası gezegenimizi keşfedeceksiniz. İyi yolculuklar!

İnsan Doğası Üzerine On Üç Teori

160.00
Elinizdeki kitap Platon’dan Sartre’a , İslam’dan Darwinciliğe kadar tarih boyunca insan doğası üzerine geliştirilen on üç düşünce yapısını inceliyor. Yazarlar Konfüçyüsçülükten başlayarak feminist teoriye kadar okurlara insanlığın doğasını kavramak için nasıl mücadele ettiğini anlamalarına yardımcı olmak üzere geleneklerin ve düşünürlerin fikirlerini karşılaştırıp yan yana koyuyor. Okurları eleştirel olarak düşünmeye teşvik etmek ve birçok teori arasındaki benzerlik ve farklılıkları vurgulamak için, kitap her bir teoriyi dört noktada ele alıyor… evrenin doğası, insanın doğası, insanlığın hastalıklarının teşhisi ve bu problemler için önerilen reçete. İnsan doğasına giriş dersleri, felsefeye giriş ve entelektüel tarih için ideal olan bu benzersiz kitap, hem kendimizi hem de yaşadığımız toplumu nasıl anlayabileceğimizi ve geliştirebileceğimizi düşünmek adına okurların ilgisini çekecek ve motive edecektir.

Bilinçli ve Şiddetsiz İletişim

180.00
Dile Gelmenin, Gerçeği Söylemenin ve Derinlemesine Dinlemenin İpuçları Ne söylediğimiz önemlidir. Belki de şimdi, içinde yaşadığımız bu büyük değişim çağında her zamankinden de önemli. Sözlerimiz çok iyi şeylerin başlamasına fırsat verebileceği gibi çok büyük yıkımlara da yol açabilir. Pek çoğumuz kültürel kodlar doğrultusunda, bu durumu değiştirmenin elimizde olduğunu pek de düşünmeden konuşuruz ancak nasıl yapacağımızı bilirsek sözcüklerimiz hem kendi dünyamızı hem de tüm çevremizi değiştirebilir. Şiddetsiz İletişim eğitmeni ve beden farkındalığı ile travma çözümlemesi uzmanı Oren Jay Sofer gerçekten düşündüklerimizi söylemek, sözcüklerin gücünü doğru şekilde kullanmak, doğru dinlemeyi öğrenmek ve etkili iletişimi hayatınıza dahil edebilmek için kullanacağınız çok yönlü ve uygulanabilir bir rehber sunuyor.

Orta Yaş Krizi: Felsefi Bir Rehber

130.00
Asla yaşamayacağınız hayatlarla, kaçan fırsatlarla ve geride kalmış gençlik nostaljisiyle kendinizi nasıl uzlaştırabilirsiniz? Geçmişin başarısızlıklarını, şimdi’yi tüketen işlerdeki anlamsızlık duygusunu ve geleceği karartan ölüm ihtimalini nasıl kabul edebilirsiniz? Fark yaratan bu kendi kendine yardım kitabında Kieran Setiya, yetişkinliğin ve orta yaşın kaçınılmaz zorluklarıyla yüzleşiyor ve felsefenin gelişiminize nasıl yardımcı olabileceğini gösteriyor.

Hayvanlar Üzerine

140.00
New York Times çok satanlar listesine giren ve Türkiye’de çok satan Kütüphanelerin Bilinmeyen Dünyası’nın yazarı Susan Orlean’ın bu kitabında kolektif varlığımıza anlam katan ve onu zenginleştiren türler arasındaki bağlantıları keşfedeceksiniz. Hayvanlarla nasıl etkileşime girdiğimiz meselesi, çağlar boyunca filozofların, şairlerin ve doğa bilimcilerinin zihnini kurcaladı. Susan Orlean ise altı yaşındayken bir güvercinle ilgili yazıp resimlediği kitaptan beri hayvanların bizimle nasıl yaşadığına ve bize nasıl uyum sağladığına dair her türlü hikâyenin büyüsüne kapıldı. Maceralarını kariyeri boyunca denemeler yazarak sorgulayan Orlean’ın bu kitabında neler yok ki? New Jersey’de bahçesinde yirmi üç evcil kaplan besleyen bir kadın, İzlanda’nın buzla kaplı sahillerinde serbest kalmamak için direnen bir balina, Fas’taki çalışkan eşekler, gösteri köpeği Biff’in yoğun programı, tavukların popülerliği, kuşların yol bulmadaki ustalıkları, Afganistan’da savaşın ağır şartlarını yüklenen katırlar, Küba’da değer kazanan öküzler… Her bir hikâyeyi okurken hem şaşıracak hem de gezegenimizdeki komşularımıza bir adım daha yaklaşacaksınız.

Celestron 22037 PowerSeeker 114EQ (Motor Drive ve Telefon Adaptörü)

4,699.00
Astronomi dünyasına yeni başlayanlar için ideal olan telefon adaptörlü yeni Celestron PowerSeeker 114EQ-MD ile yıldızların ve gezegenlerin aydınlık ve en net görüntülerinin keyfini çıkarın. İyi tanımlanmış kaliteli, parlak ve net görüntüler üretmek için uzun odak uzaklığına ve parabolik bir aynaya sahiptir. Akıllı telefon adaptörü, göksel veya karasal nesneleri yakalamaya imkan tanır. Adaptör, akıllı telefonu 34 mm çapında (dış) göz merceğine bağlar. RA motor sürücüsü, gece gökyüzünde yıldız hareketinin otomatik olarak izlenmesine büyük ölçüde yardımcı olur. Ayrıca el değmeden kullanım sunar ve titreşimleri azaltır. RA motor sürücüsü 9V pil ile çalışır. - Newton reflektör - 114 mm açıklık - 900 mm odak uzaklığı - Maksimum Büyütme: 675X - Oküler 20mm (45X) - Oküler 4mm (225X) - Barlow Lens 3X

Zaman Sandığı

200.00
İzlanda Edebiyat Ödülü (gençlik kitapları dalında) • İzlanda Kitapevleri Ödülü• Nordic Council Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Ödülü “Dünyayı fethettiğini sanıyorsun ama sana söyleyecek bir çift sözüm var: Kimse dünyayı fethedemez, zamanı fethedemediği sürece!” Yakın bir gelecek... Artık kimse ruhsuz pazartesilere, soğuk şubatlara hatta ekonomik krizlere bile katlanmak zorunda değil. Kötü zamanları Zaman Kutusu®’na girip atlatmak mümkün. Sigrun’un ailesi, yaklaşan büyük ekonomik krize karşı –diğer herkes gibi– sihirli kara kutularının içine saklanarak birinin gelip tüm sorunları çözmesini beklemeye karar veriyor. Ama Sigrun’un kutusu, olması gerekenden erken açılıyor ve küçük kız kendini şehrin terk edilmiş, vahşi hayata teslim olmuş sokaklarında, bu durumu çözmeye çalışan yaşlı bir kadına yardım eden bir grup çocuğun arasında buluyor. Dünya en eski lanetlerden birinin etkisi altında ve laneti kaldırmak için çocuklara gereken ipuçları, kızını karanlık ve kasvetli günlerden korumak, sadece güzel günleri görmesini sağlamak için içinden zamanın bile geçemediği bir sandığa kapatan Pangea kralının hikâyesinde! İzlandalı yazar Andri Snær Magnason’un bol ödüllü kitabı Zaman Sandığı, peri masalıyla distopik bir geleceğin ustaca iç içe geçtiği, bizi hayatı bir an önce avuçlarımızın içine almaya çağıran eşsiz bir hikâye. “Adeta Chomsky ve Lewis Carroll’ın aşkından doğmuş bir eser.” –Rebecca Solnit

Sırlar Kulesi

170.00
Değerli okur, Bu mektup tuhafınıza gitse de emin olun son derece asil bir niyetim var. Sizi, dünyanın en zeki insanlarına ev sahipliği yapmasıyla ünlü Kara Gölgeler Kulesi’nde birkaç gün geçirmeye davet etmekten onur duyarım. Sizinle birlikte hayal gücü geniş, zeki ve akıllı altı kişiyi daha davet ettim. Bu davetin nedeni açık: Bilmeceleri ve gizemli olayları çözerek, kulede karşınıza çıkacak zorlukların üstesinden gelecek ve cevaplarınızla diğer davetlilere meydan okuyacaksınız. Kulağa fazla gizemli geldiğinin farkındayım ama sizi temin ederim, çok güzel vakit geçireceğiz. Ne dersiniz, var mısınız? Elbette varsınız, çünkü ancak bütün bilmeceler çözüldükten sonra kim olduğumu öğreneceksiniz. GİZEMLİ BİR MÂLİKANE, BİRBİRİNDEN ZEKİ DAVETLİLER VE SEN… Esrarengiz ev sahibi, altı zeki araştırmacıyı mektupla Sırlar Kulesi’ne çağırdı. Konuklar kahyanın rehberliğinde kulenin iki yüz odasını gezecekler. Her kapı, çözdüklerinde onları esrarengiz ev sahiplerinin kimliğini öğrenmeye bir adım daha yaklaştıran bir bulmacaya açılıyor; bu sırada da araştırmacılar aralarında hangisinin daha zeki olduğunu göstermek için yarışacaklar. Ya sen? Davetiye sana da ulaştı mı? Onlardan daha zeki olduğunu gösterebilir misin?

Şifa: Zihnin İyileştirici Gücüne Dair Bilimsel Bir Yolculuk

229.00
KRALİYET AKADEMİSİ BİLİM KİTABI ÖDÜLÜ 2016 FİNALİSTİ NEW YORK TIMES BESTSELLER Zihin bedeni etkiler, bunu biliyoruz. Bir melodiyle tüylerimiz diken diken olur, bir görüntü karşısında gözyaşı dökeriz ve bir temas kalp atışlarımızı değiştirir. Ama soru zihin bedeni iyileştirebilir mi olduğunda, umut taciri yeni çağ guruları tarafından istila edilmiş, bırakın inanmayı, üstüne kafa yormanın bile akıldışı görüldüğü bir sahada buluruz kendimizi. Doğru, zihnimiz –kimilerinin pazarladığı gibi– kanseri yenecek mucizevi bir ilaç değil ama bir ağrı kesici ya da antidepresan işlevi görebildiğini gösteren bilimsel araştırmaları nereye koyacağız? Jo Marchant'a göre insanlığın ortak çıkarı bu alanı yok saymaktan değil, tersine şüpheciliği elden bırakmadan merak ve inatla gerçekle masalı birbirinden ayırmaktan geçiyor. Büyük yankı uyandıran ve Kraliyet Akademisi Ödülü finalisti olan kitabı ŞİFA’da, heyecan verici araştırma ve vakaların peşinden dünyayı dolaşarak şu sorulara cevap arıyor: Alternatif tıbba yönelmek hepten bir yanılgı mı, yoksa bir fark yaratabilir mi? Düşüncelerimiz, inançlarımız ve duygularımız fiziksel sağlığımızı etkileyebilir mi? Zihnimizi bedenimizi iyileştirmek üzere eğitebilir miyiz? ŞİFA, zihnin iyileştirme potansiyelini, sınırlarını ve bizim bu potansiyelden nasıl faydalanabileceğimizi ortaya koyan büyüleyici ve ufuk açıcı bir yolculuk. “Bir zihni ve bir bedeni olan herkes bu kitabı okumalı.” - Henry Marsh, Sakın Zarar Verme'nin yazarı

Matt Haig Tüm Kitaplar Seti (7 Kitap)

1,500.00
Gece Yarısı Kütüphanesi “Yaşamla ölüm arasında bir kütüphane var,” dedi. “Bu kütüphanedeki raflar sonsuza kadar gider. Her kitap yaşamış olabileceğin başka bir hayatı yaşama şansını sunar sana. Farklı seçimler yapmış olsan, şu an nasıl bir hayatın olacağını görürsün…Pişmanlıklarını telafi etme şansın olsaydı, bazı konularda farklı davranır mıydın?” Nora Seed berbat halde. Kedisi öldü. İşinden kovuldu. Abisi onunla konuşmuyor. Kimsenin ona ihtiyacı yok. Art arda alınmış kötü kararların sonucunda bir kütüphanede buluyor kendini. Zamanın hiç akmadığı bir gece yarısı kütüphanesinde, sonsuz sayıda kitabın ortasında... Kitapların her birinde Nora’nın farklı bir hayatı yazılı. Başka kararlar verseydi yaşamış olabileceği hayatlar. Farklı kariyerler, farklı eşler, farklı arkadaşlar, farklı şehirler arasında gidip gelen Nora’nın aklı sorularla doluyor. Mutluluk sadece önemli sandığımız seçimlerde mi gizli? Yanlış giden her detayın sorumlusu gerçekten biz miyiz? Hayatı yaşanılır kılan ne? Yanlış bir karar insanın tüm hayatına mal olabilir mi? İngiliz edebiyatının önemli isimlerinden Matt Haig; Nora’nın pişmanlıklara, ihtimallere ve yeniden seçme imkânına dair çıktığı bu yolculukta, ona eşlik edecek okurlara sürükleyici ve insanın en temel sorunlarını konu alan bir kurgu sunuyor. İnsanlar “Bu satırları okuyanlarınızın büyük çoğunluğunun, insanların bir mitten ibaret olduğuna inandığını biliyorum ama ben size onların gerçekten var olduklarını bildirmek üzere buradayım. Bilmeyenler için söyleyeyim, insan dediğimiz şey orta zekâlı ve iki ayaklı bir yaşam formu; evrenin çok ıssız bir köşesinde yer alan küçük ve sulu bir gezegende, büyük ölçüde yanılsamalarla dolu bir varoluş sürdürüyor.” Yağmurlu bir akşamda Profesör Andrew Martin, önce dünyanın en büyük matematik bilmecesini çözmeyi başarıyor, ardından sırra kadem basıyor. Nihayet bir yol kenarında çırılçıplak halde bulunduğunda, kıyafetsizlikten daha ciddi bir meselesi olduğu ortaya çıkıyor: Andrew Martin artık insanlardan tiksiniyor; görünüşlerinden de yiyip içtiklerinden de bitmeyen şiddet ve savaş arzularından da... Yabancı bir tür arasında kaybolmuş hissediyor kendini. Sevgi ve aile kavramları onda şaşırtıcı bir ilgi uyandırsa da tüm sakinlerinden nefret ediyor bu gezegenin. Newton hariç... Ama o da bir köpek işte... Sahi, kim bu adam? Onun –ya da herhangi birinin– insanlık hakkındaki tüm fikrini değiştiren şey ne olabilir? Son yılların en önemli romancılarından Matt Haig, onca karmaşıklığına rağmen hayatın içindeki mutluluğa ve insan doğasına dair alışılmadık bir hikâye sunuyor. İnsanlar, neşeli ve etkileyici bir üslupla “bizi” bize anlatıyor. Nevrotik Bir Gezegenden Notlar Dünya aklımızı zorluyor. çılgın ve gergin bir gezegen, telaşlı ve gergin insanlarını yaratıyor; politikadan vücut kitle endeksimize hemen her şey bizi dehşete düşürüyor. Çılgın bir dünyada çıldırmadan nasıl yaşarız? Çevremiz kesintisiz anksiyete kaynağına dönüşmüşken nasıl mutlu hissedebiliriz? Matt Haig, haberlerden sosyal medyaya, iş ortamından bağımlılıklara çevremizi kuşatmış dış etkenlerin “nasıl hissettiğimiz” üstündeki etkisini anlamaya, dijital çağın törelerini sorgulamaya, biraz daha serinkanlı olmaya çağırıyor bizleri. Nevrotik Bir Gezegenden Notlar, anksiyete ve panik atakla uzun yıllar mücadele etmiş bir 21. yüzyıl insanından, böyle bir yüzyılda kendimizi mutlu, bütün ve insan hissedebilmek üzerine kişisel ve yaşam dolu bir bakış. Duygularımızın, sahip olduklarımız kadar mühim olduğunu gösteren, dünyadaki o pek kıymetli vaktimizi nasıl harcadığımızı değiştirebilecek bir kitap. Rahatlama Kitabı: Suyun Üstünde Kalmamı Sağlayan Düşünceler Hiçbir şey, pes etmeyen ufacık bir umuttan daha güçlü değildir. Rahatlama Kitabı, zor günlerden çıkarılmış derslerin ve öyle zamanlarda biraz olsun iyi hissettirecek önerilerin bir derlemesi. Gece Yarısı Kütüphanesi ve İnsanlar gibi sevilen kitapların yazarı Matt Haig, Rahatlama Kitabı’nda kendi deneyimlerinden öğrendiklerini, Marcus Aurelius, Emily Dickinson, James Baldwin gibi fikirleriyle ilham vermiş isimlerden edindikleriyle harmanlayarak yaşamın iniş ve çıkışları üzerine kısa ve umut dolu metinler sunuyor. Zihnin zindanlar yaratabileceğini ama yanında anahtarlarını da verdiğini gösteriyor bizlere. Mutluluğun ancak “olmanız beklenenleri” bir kenara bıraktığınızda filizlenebildiğini hatırlatarak, yaşama telaşı arasında şöyle bir yavaşlayıp, var olmanın güzelliği ve tahmin edilmezliğinin değerini bilmeyi yüceltiyor. Bir dostun aklına, sarılmanın huzuruna –ve en kötü zamanlarda bile umudu hatırlamaya– ihtiyaç duyduğunuzda elinizde olmasını isteyeceğiniz bir kitap. Zamanı Durdurmanın Yolları Tom Hazard’ın tehlikeli bir sırrı var. 41 yaşında sıradan bir tarih öğretmeni gibi görünse de nadir rastlanan bir hastalık yüzünden aslında yüzyıllardır hayatta. Shakespeare’le aynı sahnede yer almış, Kaptan Cook’la açık denizleri fethetmiş, Fitzgerald’larla içki içmiş. Ama şimdi, tek istediği normal bir hayat sürmek. Kimliğini değiştirmeye devam ettiği sürece geçmişini geride bırakabilir ve hayatta kalabilir. Yapmaması gereken tek bir şey var, âşık olmak. İngiltere’nin en önemli yazarlarından Matt Haig’in büyükövgü toplayan, 37 dile çevrilen ve yakında Benedict Cumberbatch tarafından sinemaya aktarılacak kitabı Zamanı Durdurmanın Yolları, insanın kendini kaybedip tekrar bulmasına dair güzel bir roman. Yaşama Tutunmak İçin Nedenler "Yaşamak istiyorum. Hayatı yazmak, okumak, hissetmek; yaşamak istiyorum. Göz açıp kapayıncaya dek geçen ömrümüz süresince hissedilebilecek her şeyi hissetmek istiyorum. Depresyondan nefret ediyorum. Ondan korkuyorum. Hatta düşündükçe dehşete düşüyorum. Ama diğer yandan beni ben yapan şey de o. Ve eğer –benim için– yaşamı hissetmenin bedeli buysa, ödemeye değer." Yaşama Tutunmak İçin Nedenler, dünyadaki vaktimizi en iyi şekilde geçirebilmek hakkında. Matt Haig yirmi dört yaşındayken kelimenin gerçek anlamıyla uçurumun kenarındaydı ve atlamak üzereydi. Bu kitap onun neden atlamadığının, nasıl iyileştiğinin, anksiyete ve depresyonla yaşamayı nasıl öğrendiğinin hikâyesi. Aynı zamanda, nasıl daha iyi yaşanır, daha iyi sevilir, daha iyi okunur ve daha fazlası hissedilir gibi sorulara dair iyimser ve cesaretlendirici bir keşif yolculuğu. Haig’in zihninden geçenleri okudukça kendimizi daha iyi görüyor, içimizdeki dehlizlere inmeye daha kolay cesaret ediyoruz. Yaşama Tutunmak İçin Nedenler, iyi hissetmenin mümkün olmadığını düşündüğümüzde, halimizden dolayı suçluluk duymadan, yaşama bir ucundan tutunabilmek için yazılmış alçakgönüllü bir manifesto. “Muhteşem. Bir oturuşta bitirdim. Dokunaklı, komik, kışkırtıcı ve içten. Depresyondan mustarip olan ya da böyle birini tanıyan herkesin –yani hepimizin– okuması gerek. S. J. Watson “Haig’in zihinsel çöküşünün ve iyileşme sürecinin hikâyesi, depresyona dair anlatılar arasında en samimi ve yararlısı.” Sunday Times “Hayat kurtarabilecek küçük bir başyapıt" Joanna Lumley

Bilginlerin Omuzları Üzerinde Seti (3 Kitap)

93.00
Nerede, nasıl ve ne zaman insan hâline geldik? Atalarımız ilk nerede ortaya çıktı? Ayaklarımız üzerinde durmayı nasıl başardık? Kocaman bir kafaya ne zaman kavuştuk? Peki ya alet kullanmaya hangi aşamada başladık? Evrim ağacındaki yakın ve uzak kuzenlerimiz kimler? Onlarla hangi noktada ayrıldık? Evrimimizin büyük aşamaları hakkında birçok fikir ve süren tartışma var. “Homo sapiens”in kökenleri ile ilgili bilim insanlarının sorduğu soruları irdeleyen bu kitap, seni paleontolog Brigitte Senut’la birlikte merakının peşinden sürükleyecek!
  • Yazar: Anna Alter & Brigitte Senut
  • Çizer: Caroline Hüe
  • Çevirmen: Ferhat Sarı
  • Yayın Tarihi: Haziran 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Baskı
  • Sayfa Sayısı: 48
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 21 x 25 cm
  • ISBN: 9786057050991
Küçük, kırılgan ve maviliklerle kaplı Dünyamız bir makine gibi uzun zamandır çalışıyor. Hareket etmeyi ve sarsılmayı hiç kesmiyor. Kendi etrafında ve Güneş’in çevresinde dönüyor ama aynı zamanda içten içe kaynıyor. Bu makinenin her dişlisini ayrı ayrı tanıyoruz. Yaşam için vazgeçilmez olan atmosferini, su ve karbon döngülerini… Mekanizmanın nasıl çalıştığını biliyoruz ama gezegenimiz “hastalandığında” tam olarak nelerin yaşanacağını bilmekten henüz çok uzağız. Hangi iklimsel değişiklikler doğal yollardan, hangileri insan eliyle gerçekleşmektedir? Artık daha sık karşılaştığımız bu değişikliklerin sebebi küresel ısınma mıdır? Bu kitap seni, iklimbilimci Hervé Treut’nün yönlendiriciliğinde, gezegenimizin iklimini etkileyen güçlerine daha yakından bakmaya davet ediyor.
  • Yazar: Anna Alter & Hervé Le Treut
  • Çizer: Lucie Maillot
  • Çevirmen: Ferhat Sarı
  • Yayın Tarihi: Haziran 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Baskı
  • Sayfa Sayısı: 48
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 21 x 25 cm
  • ISBN: 9786057050977
Madde etrafımızdaki her yerde. Onun hakkında her şeyi bildiğimizi sanıyoruz. Ama ortada henüz tam anlamıyla yanıtlanmamış pek çok soru var. Sıcak su neden soğuk sudan daha hızlı donuyor örneğin? Maddeyi oluşturan atomlar neden bazı “tuhaf” davranışlar sergiliyor? Evreni dört kuvvet yönetiyor ama neden kütleçekim diğer üç kuvvete hiç benzemiyor? Canlı ile cansız madde arasındaki fark nedir? İkisi de aynı atomlardan oluşmasına rağmen neden biri “yaşıyor”, diğeri “yaşamıyor”? Peki ya o meşhur kara madde? Evrenin karanlık yüzünde yer alan bu maddeyi meydana getiren nedir? Bu kitap seni fizikçi Etienne Klein’la tanıştırıp birlikte maddeyi ve onun henüz çözülmeyen gizemlerini keşfetmeye davet ediyor!
  • Yazar: Anna Alter & Étienne Klein
  • Çizer: Thanh Portal
  • Çevirmen: Ferhat Sarı
  • Yayın Tarihi: Haziran 2022
  • Baskı Sayısı: 1. Baskı
  • Sayfa Sayısı: 48
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 21 x 25 cm
  • ISBN: 9786057050984

Modern Avrupa Halkları Tarihi

200.00
Modern Avrupa Halkları Tarihi   William A. Pelz Halkların Gözünden Avrupa’nın Son 600 Yılının ve Devrimlerinin Öyküsü Tarihi kim yapar? Kütüphaneleri dolduran ciltlerce kitaba göre reformu din adamları, coğrafi keşifleri seyyahlar, endüstri devrimini dâhiler, savaşları komutanlar yapmıştır; hak ve özgürlükler aydınların, monarşilerin yıkılması burjuvazinin, ülkelerin refahı yöneticilerin başarısıdır. William A. Pelz Modern Avrupa Halkları Tarihi’nde bu geleneksel anlatının karşısında durarak halkların tarihin nesnesi değil öznesi olduğunu savunuyor. “Peki ya halk? Halk bu gelişmeleri nasıl ele alıyordu? Halk ne düşünüyordu? Halk nasıl hissediyordu?” sorularına cevap ararken Ortaçağdan günümüze Avrupa’nın yaşadığı radikal dönüşümü sınıfsal çatışmalar ekseninde ele alıp üreten, sömürülen, isyan eden kadın ve erkeklerin hikâyesini anlatıyor. Derebeylerinin “ilk gün hakkı”na karşı çıkan köylülerden dünya savaşı cephelerinde vatanperverliği reddeden askerlere uzanan bir direniş hattı çizen Pelz, halkların pasif ve itaatkâr olduğu önyargısına karşı koyuyor. Köylü ayaklanmalarını, fabrika işgallerini, genel grevleri, kadın hareketlerini tarihin motoru olarak kabul ederken Brecht’le aynı soruyu soruyor: “Kim inşa etti Tebai’nin yedi kapısını? Kitaplar kralların isimleriyle dolu. Krallar mı taşıdı sanki Yontulmamış dev kayaları?”