37 sonuçtan 19-27 arası gösteriliyor

Resimlerle Sosyoloji

75.00
Michael Haralambos ile Wendy Hope’un kaleminden çıkan ve alanında öncü illüstratör Matt Timson’un eğlenceli çizimleriyle hazırlanmış Resimlerle Sosyoloji, sosyoloji meraklılarına toplumbilimi üzerine genel bilgiler içeren öğretici ve keyifli bir kitap sunuyor. Bu kitapta sosyoloji üzerine temel bilgiler bulabileceğiniz gibi, topluma yön veren düşünce adamlarının felsefeleri ve tezleri üzerine de açıklamalardan yararlanabileceksiniz. Etkileşim süreçleri, rol yapmak, Marksizm, yabancılaşma, toplumsal cinsiyet, geç modernite gibi birçok kavramdan yola çıkarak oluşturulan bölümleri keyifle okuyacaksınız. Karl Marx’tan Max Weber’e Bauman’dan Castell’e resimli örneklerin yer aldığı kitap sosyolojiye yeni başlayanlar ve sosyolojinin içinde olan herkes için rehber niteliğinde.

İş Dünyamızı Altüst Eden Dijital Trendler

75.00
Son on yıla dönüp baktığımızda teknolojiyle birlikte hayatımızda ne kadar çok değişim yaşadığımızı ve birçok deneyimin ne denli dijitalleştiğini görüyoruz. Dijital uygulamalarla bu denli iç içeyiz fakat bunların ortaya çıkmasını sağlayan yenilikçi teknolojilerden ve yaratıcı iş modellerinden ne kadar haberdarız? Medyada yapay zekâ, blockchain, nesnelerin interneti gibi adını sıkça duyduğumuz teknolojiler hayatımızı nasıl etkiliyor? Girişimcilik ve start-up kavramları neden bu kadar popüler? Biz de bu dijital dünyada tüketici rolünden üretici rolüne geçebilir miyiz? İşte bu ve buna benzer soruların cevaplarını bu kitapta tartışacağız. Farklı teknolojilerden, sektörlerden ve iş modellerinden örnekler vererek dijital dünyayı birlikte keşfe çıkacağız. Gerek sosyal yaşantımızda gerekse iş hayatımızda bu teknolojilerin hem yansımalarını daha iyi anlayacağız hem de bunlardan yararlanarak daha güzel bir geleceği nasıl tasarlayabileceğimiz konusunda fikirler geliştireceğiz.

Kütüphanelerin Bilinmeyen Dünyası

95.00
29 Nisan 1986 sabahı Los Angeles Halk Kütüphanesi’nde bir alarm duyuldu. Bir süre sonra binadan kaçan kütüphane çalışanları bunun normal bir yangın alarmı olmadığını fark etti. Yangın söndürüldüğünde, dört yüz bin kitap kül olmuştu, yedi yüz binden daha fazla kitap ise okunmayacak haldeydi. Olaydan 30 yıl sonra hâlâ aydınlatılamayan bir şey vardı: Biri kasıtlı olarak mı yakmıştı kütüphaneyi? Ödüllü New Yorker muhabiri ve New York Times’ın en çok satan yazarı Susan Orlean, kütüphanelerin ve kütüphanecilerin hikâyesini büyüleyici ve benzersiz şekilde anlattığı Kütüphanelerin Bilinmeyen Dünyası’nda Los Angeles Halk Kütüphanesi yangınına ve sonrasındaki olaylara odaklanıyor. Ayrıca ülke çapında ve dünyanın dört bir yanındaki kütüphanelerin evrimine değiniyor ve otuz yıl önce söz konusu kütüphaneye ateş açtığından şüphelenilen sarı saçlı aktör Harry Peak’i yeniden inceliyor. Geçmişten günümüze, kütüphane yöneticiliği yapmış birçok ilginç karakterle tanıştırıyor bizi. Orlean’ın zekâ, içgörü, merhamet ve derin araştırma yeteneği ile kaleme aldığı Kütüphanelerin Bilinmeyen Dünyası, bu sevilen kurumların kitaplardan daha fazlasını sağladığını, kalbin önemli bir parçası olduğunu ortaya koyan heyecan verici yolculuğudur. Kütüphaneler zihnimizin ve ruhumuzun ülkesidir.

Yüz Yüze

80.00
Bu “görsel günlük” yaşadığımız tuhaf, korkunç ve yeni günleri imgeler yoluyla aktarma isteği ve merakının bir sonucu. Yaşanan anların duygu ve düşüncelerini bireysel bir bakış ve evrensel bir dille yansıtma, anların sihrini grafik bir dille çözme hayalinin bir ürünü. Ne korkunç günler geldi de geçti! Yüreklerde iyilik, güzellik ve insanlık sevgisi yeşerdikçe bugünler de kuşkusuz gelip geçecek… Belki de insanlığın yeni günleridir doğmakta olan… Yaşlı dünyanın zinde sesidir kalbimizde özlemle çarpan, yeter ki biz “Aramıza hoş geldiniz!” diyen o bilge sese kulak vermeyi bilelim.

Özgür Olduklarını Sanıyorlardı

80.00
Frankfurt Üniversitesi’nde araştırma profesörü olan Milton Mayer, Kronenberg adındaki küçük bir kasabada yaşadığı sıradaon Alman ve onların 1933-1945 yıllarındaki hayatları üzerine bir çalışma yapar. Mayer bu insanları Nazi yapan şeyin ne olduğunu merak etmiştir vebu kişilerle yaptığı savaş sonrası röportajları temel alan bir kitap yazar. Onlarla Nazilik, Nazi Almanya’sının güç kazanması, kötülüğün kitlesel yükselişi üzerine yaptığı söyleşiler Özgür Olduklarını Sanıyorlardı çalışmasının temelini oluşturmaktadır. “Nazi denen bu korkunç canavar ruhlu adamı hep görmek istedim. Onunla konuşmak ve onu dinlemek istedim. Onu anlamaya çalışmak istedim. İkimiz de insandık neticede.” İlk kez 1955’te basılan Özgür Olduklarını Sanıyorlardı, değişimin yavaş bir şekilde kendini hissettirmesini, kötülüğün sessiz yükselişini, ahlaki otoritenin ortadan kalkmasını basit ama açıklayıcı bir şekilde gözler önüne sermektedir.

Mutluluk Paradoksu

60.00
Mutlu bir yaşam hayali, Platon’dan beri düşünürleri meşgul etmiştir ve modern zamanlarda bu konu, çağımızın en önemli konularından biri haline gelmiştir. Terapistlerin ve guruların yükselişi, mutluluk arayışının kültürümüzde ne kadar yayıldığını ortaya koymaktadır. Mutluluk Paradoksu, bu modern saplantının nasıl geliştiğini inceliyor. Ziyad Marar, aradığımız ruh halini bulmanın nasıl son derece zor olduğunu ve mutluluğu aramaya ayrılan enerjinin büyük kısmının boşa harcandığını gösteriyor. Yazar, mutluluğun aldatıcı derecede basit bir fikir olduğunu ama her zaman anlaşılması zor olduğunu, çünkü bir paradoksa dayandığını iddia ediyor. Bu paradoks, kuralları çiğneme, macera veya kendini ifade etme arzusu ile toplumun onayını kazanma ihtiyacı arasındaki çatışma. Psikoloji, felsefe, tarih, popüler romanlar, televizyon ve filmlerden oluşan geniş bir kaynak yelpazesinden yararlanırken özgürlük, onaylanma ya da meşruiyet gibi kavramları sorgulayan Mutluluk Paradoksu, yaşamında anlam arayan herkese daha cesur bir yol öneren bir başucu kitabı!

Online Flört Online Romantizm

75.00
“Tüm dünyanın dijitalleşmesi ile aşkın kuralları yeniden şekilleniyor.” Teknoloji artık duygusal ilişkilerimizi de yönetiyor, tutku dolu ilişkileri başlatmamız, devam ettirmemiz ve sonlandırmamız için yepyeni bir dünyanın kapılarını aralıyor. Karşı cinsler arası iletişim hızlanıyor, ilişkiye geçme biçimleri çeşitleniyor. Sosyal medya platformları ve birçok uygulamayla yeni ilişkilere yelken açmak bir tık uzağımızda. Herkesin umudu gerçekten sevdiği, sevildiği ve derin bir iletişimi sağladığı “doğru kişi”yi bulmak. Bu kitap ilişki ve aile danışmanlığında uzun yıllar deneyimi olan, uzman İrem Hattat’ın dijital çağda âşık olmak, kendini sevmek, sevilmek ve yakınlaşmanın değişimi üzerine bilgileri, görüşleri ve çıkarımlarıdır. Bir anlamda açık ya da kapalı dijital kimliğiniz üzerinden ilişki yaşamaktansa gerçek “hayatınızı” nasıl daha iyi bir hale getirebileceğinizin de yol haritasıdır. Eğer eş bulma amacıyla online flört gerçeğini öğrenmek istiyorsanız ya da eşinizin, flörtünüzün ya da hayat arkadaşınızın gözüne bakmak yerine günde elli kere akıllı telefonuna bakanlardansanız, saatlerinizi gerçek dünyadan ziyade online olarak hiç tanımadığınız kişilerle etkileşimde bulunarak geçiriyorsanız, bu kitap tam da sizin için yazıldı.

Yanlış Alarm

140.00
Time’ın “En Etkili 100 Kişiden Biri” ilan ettiği, Foreign Policiy’nin “En İyi 100 Küresel Düşünürden Biri” seçtiği ve Guardian’ın “Gezegeni Kurtaracak 50 Kişiden Biri” olarak tanımladığı Bjorn Lomborg’a göre iklim değişikliği konusunda hissedilen panik yarardan çok zarara neden oluyor. Kasırgalar kıyılarımıza vuruyor. Orman yangınları ülkelerimizi kasıp kavuruyor. Kutuplardaki buzullar günden güne eriyor. Politikacılar ve aktivistler bu konuda ortak bir mesajı benimsiyorlar: “İklim değişikliği gezegenimizi mahvediyor ve bunu durdurmak için bir an önce sert tedbirler almalıyız.” Çocuklar gelecekleri hakkında endişeye kapılıyorlar, yetişkinler böyle bir dünyada çocuk sahibi olmanın etik olup olmadığını tartışıyorlar. Bjorn Lomborg Yanlış Alarm’da tüm bu tartışmalara noktayı koyuyor: “İklim değişikliği gerçek olsa da bir kıyamet tehdidi olarak görülmemelidir. Kötü ekonomi politikaları, dünyanın geleceği için çok daha büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Paniğe kapılan liderler, küresel ısınmayı önlemeye yönelik son derece pahalı ve bir o kadar da etkisiz politikalarla uğraşırlarken ülkelerin gelişmesi, aşılama, eğitim, tarım gibi çok daha acil pek çok konuda gerçekten fayda sağlayabilecek tüm adımları tamamen arka plana itmektedirler.” Yanlış Alarm iklim değişikliği hakkında duyduğunuz neredeyse her şeyin yanlış ve çarpıtılmış olduğunu, kişisel tedbirlerimizin işe yaramayacağını ve politikacıların kontrolü ele almaları gerektiğini gözler önüne sererken daha iyi bir dünya için de somut önerilerde bulunuyor. “İklim değişikliği konusunu akademik referanslarla değerlendiren ikna edici bir kitap.” –Publishers Weekly “Titiz bir araştırma örneği. Kesinlikle okumaya değer.” –Forbes “Lomborg kıyameti andıran tartışmaların panzehirini bu kitapta sunuyor.” –Jordan Peterson “Biz insanlar, ekonomik krizlerin olumsuz etkilerini önemli ölçüde azaltabilecek şekilde iklim değişikliğine uyum sağlama yeteneğine sahibiz. Bunun nasıl yapıldığını öğrenmek için Yanlış Alarm’ı okumalısınız.” –Niall Ferguson

Bizsiz Dünya

110.00
Yıllarca çok satan listelerinde kalan ve 35 dile çevrilen Bizsiz Dünya, yazarın pandemiden sonra güncellediği önsüzü ve gözden geçirilmiş yeni edisyonuyla tekrar okur karşısına çıkıyor. Alan Weisman, yayımlanmasının üzerinden on beş yıl geçmesine rağmen güncelliğini yitirmeyen ve pandemiyle birlikte daha da önem kazanan Bizsiz Dünya’da, insanlığın gezegenimize yaptığı etkiyi orijinal bir yaklaşımla irdeliyor. Bizsiz Dünya’da uzak bir gelecekte kütlesel altyapının nasıl çökeceğine ve insanlığın kurduğu medeniyetin nasıl yok olacağına dair kimi örnekler okumak ister misiniz? • Bizim olmadığımız bir dünyada şu an kullandığımız gündelik eşyalar fosil olarak ölümsüzleşecek. • Bakır borular ve teller birbirlerinin içine geçerek kırmızımsı kayalara dönüşecek. • İlkel yapılarımız son mimari eserler olarak dünya yüzünde kalacak. • Plastik, bronz heykeller, radyo dalgaları ve insan yapımı moleküller belki de sonsuza kadar evrene verdiğimiz son armağanlar olarak kalacak. • Organik ve kimyasal gübrelerle yetişen bitkiler yerlerini yabani otlara bırakacak, yeni kuş türleri üreyecek... Bizsiz Dünya insanlar yeryüzünden silindikten, New York metrosu sular altında kaldıktan, İstanbul dahi yok olduktan sonra gezegenin olası durumunu gözler önüne seren sıra dışı bir eser. “Weisman, Polonya’da ilkel çağlardan kalma minicik bir orman parçasından Türkiye’deki anıtsal yer altı köylerine kadar uzanan Bizsiz Dünya’yı şiirsel bir anlatımla dile getiriyor.” Publishers Weekly