Mısır Firavunu

145.00
Kitabın yazarı Arthur Weigall yaşadığı dönemin en tanınmış Mısır bilimcilerinden biri; kitapta bahsedilen arkeolojik bulguların ortaya çıkarıldığı kazıların birçoğunda bizzat bulunmuş ve yönetmiştir. Bunun yanı sıra çok yönlü bir yazar, gazeteci ve sahne tasarımcısı olması, ele aldığı tarihsel dönemi ve kişiliği zengin bir anlatımla sunmasını sağlıyor. Akhenaton, günümüzden 3400 yıl önce yaşayıp hüküm sürmüş bir Mısır firavunu. Akhenaton, “tarihin ilk bireyi” olarak adlandırılır. O var olanın değişmesi gerektiğine inanır. Zihinsel dinamikleri ve özellikleri ve içinde bulunduğu tarihsel koşulları değiştirmeye yönlendiriyordu. Akhenaton, insanı ve barışı merkeze alan ilk tek tanrılı dini geliştirmeye çalışır. “Tanrı Aton Sevginin Efendisi, Işınların her yeri kuşatır… Sen onları sevginle bağlarsın.” Akhenaton, ve Tanrısı Aton, savaşa karşıydı, sevgi onların yaşam kaynağıydı. Okur, kitabı okurken muhtemelen, bugün -görünüşe göre gelecekte de- tartışma konusu olan din ve devlet ilişkileri, yukarıdan aşağıya reform hareketlerinin halk tarafından benimsenmesindeki zorluklar, eski inançların ve eski iktidar yapılarının sert muhalefeti gibi birçok konuda tarihsel bir analoji bulacaktır. Tarihte düşünsel, sanatsal ve kültürel atılım dönemlerinin birçoğunda olduğu gibi Akhenaton’un bu değişiminin temelinde de maddi bakımdan muazzam bir zenginleşme vardı. Mısır’daki zenginlik, ekonomik birikim yağmaya, savaşlara, köleleştirmeye ve toplanan vergilere dayanıyordu. Kitap, Mısır yaşamından kesitler verirken bu gerçeğe de işaret ediyor. “Akhenaton’un Hayatı ve Hükümdarlık Dönemi”ni okuyan herkeste tarihe ve bugüne dair bir iz bırakacağına inanıyoruz.

Babil Tarihi

155.00
Kitap bizi Babil tarihi ile tarihi bir yolculuğa çıkarıyor. Bu yolculuk geçmişin dar koridoruna çakılıp kalmıyor. George Smith bizi Babil Tarihi kitabı ile tarih denilen hikayelerin nasıl oluştuğunu ve günümüze dek süregelen egemenlerin nasıl bir tarih ördüğünü de gözler önüne seriyor. Babil Tarihi, kısa hayatını Ortadoğu’nun antik uygarlıklarını araştırmaya adamış bir 19. yüzyıl bilim insanı olan George Smith tarafından yazılmış bir kitap. Eser, öncelikle Babil uygarlığının öncesini, kuruluşundan Medler ile ittifaka, sonrası Persler tarafından fethedilmesine kadar geçen uzun yüzyılların akıcı bir anlatımını içeriyor. Kitabın özgün yanlarından biri uzun çabalar sonucunda bulunup tercüme edilmiş ilk anıtların çözülüşünün temel alınmasıdır. Babilliler ilk astronomi, matematik, mimari ve birçok alanda büyük keşifler yapıp geliştiren bir toplumdu. Olağanüstü bir yazı sistemi geliştirmiş, kil tabletlere ve papirüslere yazılmış eserlerden oluşan etkileyici kütüphaneler kurmuşlardı. Yazarın şu sözü tarihsel bir gerçeği ifade eder: “Babil, uygarlığın Asur’a, oradan Küçük Asya’ya ve Fenike’ye, buralardan Yunanistan ve Roma’ya ve Roma’dan modern Avrupa’ya yayıldığı merkezdi.” Aynı hakikati bir başka yerde de “Babil'in tarihi, insan soyunun genel tarihiyle olan daha yakın bağlantısından ve dininin, biliminin ve uygarlığının sonraki tüm insani ilerlemeler üzerindeki etkisi”ni vurgular. Okur bu kitapta, Babil’in asma bahçelerinin muhteşemliğinin ötesinde de bilgiler bulacaktır; bilim ve sanattaki muazzam gelişimin arka planında yer alan bitmek bilmeyen savaşlar, isyanlar, fetih ve yağmalar, imparatorluğu çöküşe götüren süreçteki “genel ahlaki ve zihinsel çürüme. Babil Tarihi, yalnızca profesyonel tarihçiler ya da konuya özel bir ilgi duyanlar için değil, bugünkü medeniyetin tarihteki derin köklerini anlamak isteyen herkes için bir başvuru kaynağıdır.

Nesnelerin Tükenen Hayatı

150.00
Ayak uzun süre yürürse, giydiği ayakkabıyı deforme eder, bir kalıp gibi şeklini kendine uydurur; bazen de ayakkabı ayağı vurur, su toplamasına, hatta nasır tutmasına neden olur. Wolfgang Schivelbusch insanla eşya arasındaki ilişkiyi hem böyle her gün deneyimleyebileceğimiz örnekler hem de felsefenin derinlikli kuramları yardımıyla, tüm yönleriyle ele alıyor. Yaratma, üretim, kullanım, tüketim ve yok etme döngüsü üzerinden, insanın nesnelerle kurduğu bağı inceliyor. Schivelbusch, Nesnelerin Tükenen Hayatı’nda insanla eşya arasındaki bu karşılıklı ilişkiyi düşün ve bilim tarihi boyunca izleyerek uygarlığımızın ve modern ekonomilerin kökenine dair çarpıcı görüler sunuyor. Kapsamlı tarihsel analizleriyle okurunu, gündelik hayatımızın eşyalarına yeni bir gözle bakmaya davet ediyor. “Schivelbusch, derinlikli ve bir o kadar da parlak bir üslupla yazıyor; birbiriyle ilgisiz gibi görülen alanları düşünce yapısının çatısı altında öyle zarif bir şekilde bir araya getiriyor ki bu büyük çabasını hissetmiyorsunuz bile... Yaşadığımız toplumu anlamak isteyenler için adeta bir rehber niteliğinde.” Hannes Hintermeier, Frankfurter Allgemeine Zeitung

Nöromandiya: Beynin Gizemlerine Çizgilerle Yolculuk

357.00
“Sosyal bir tür” olmak ne demek? Gruplar oluşturduğumuzda beynimizde ne değişiyor? Kendimize benzeyen insanlarla mı yoksa farklı olanlarla mı bir arada olmalıyız? 
Birlikten gerçekten kuvvet doğuyor mu? Yoksa nerede çokluk, orada..? Yaklaşık elli yıllık kariyerleri boyunca beyin hastalıkları üzerine önemli çalışmalara imza atan profesör çift Uta ve Chris Frith, Nöromandiya'da, "Beyin neyi bildiğini nereden bilir?" gibi temel bir sorudan başlayarak bizleri insan beyninin mucizeleri ve gizemleri arasında keyifli, çizgi roman tadında bir yolculuğa çıkarıyor. İkili, nörobilimin doğuşundan otizm ve şizofreni üzerine bizzat gerçekleştirdikleri çığır açıcı araştırmalara, oradan da çeşitlilik, önyargı, güven ve empati gibi sosyal bilişin yeni sınırlarına uzanarak beynimizin işleyişi (ve diğer beyinlerle nasıl işbirliği yaptığı) hakkında sürükleyici ve fazlasıyla eğlenceli bir rehber sunuyor. “Büyüleyici ve bağımlılık yaratacak kadar kolay anlaşılır bir rehber.” —Steve Pinker, Zihin Nasıl Çalışır kitabının yazarı “İşbirliğinin önemini vurgulayan aydınlatıcı, ilham verici bir bilimsel yolculuk. Aynı zamanda merak, mizah ve alçakgönüllülüğün hoş bir karışımı.” —Kirkus  “Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim. Dünyanın önde gelen iki bilişsel nörobilimcisinin kariyerlerinin –ve ilişkilerinin– ilgi çekici bir hikayesi. Beynin nasıl çalıştığına dair esprili, erişilebilir bir giriş. Çizimleri de harika!” —Paul Bloom, Empati ve Hazzın Bilimi kitaplarının yazarı