Sayılar ve Türümüze Katkıları: Sayı Sayma ve Kültürlerin Gelişimi
İnsan kültürleri şaşırtıcı derecede kısa bir süre öncesine kadar sayı mefhumuna sahip değildi. Sayıların
icadıyla gelen sözel ve sembolik temsiller, insan yaşantısında köklü bir dönüşüme yol açtı. Çocukluğunu
Amazonlardaki yerli kabileler arasında geçiren dilbilimci antropolog Caleb Everett ödüllü çalışması
Sayılar ve Türümüze Katkıları’nda bu dönüşümün kapsamını ortaya koyuyor, farklı kültürlerin sayılarla
ilişkisini ve sayıların insan zihnini, davranış ve kültürleri nasıl şekillendirdiğini incelikle ele alıyor.
Bilişsel bilimler, dilbilim, antropoloji, nörobiyoloji ve fizyoloji gibi farklı alanlardan pek çok araştırmayla
zenginleşen bu anlatıda arkaik sayı sistemleri, yerli kabilelerin farklı sayma uygulamaları, insanlarla diğer
hayvanların sayısal becerileri ve bu becerilerin nörobiyolojik kökenleri de ufuk açıcı örneklerle
açıklanıyor.
“Everett’in çok farklı alanlardan çarpıcı çalışmalarla desteklediği güçlü bir savı var: Sayılar ne doğaldır
ne de insan doğasına içkindir; insan zihninin yarattığı bilişsel bir icattır ve nicelikleri anlayıp ayırt etme
şeklimizi ebediyen değiştirmiştir. Sayıların tarım ve tarıma dayalı kalabalık toplumların gelişiminde hayati
rol oynadığına ilişkin savı da bir o kadar ikna edici.”
Amir Alexander, Wall Street Journal
“Everett binlerce yıllık insan evrimini irdeleme serüveninde Amazon ormanlarından Avustralya çöllerine
yolculuk ederken insan kültürlerinin çeşitliliğini daha derinden anlama çabasını asla elden bırakmıyor,
soluk kesici bir anlatıyla türümüzün en önemli bilişsel ve dilsel başarısını ele alıyor: sayı saymak ve
niceliksel kavramları kullanarak muazzam çeşitlilikteki kültürel faaliyetleri zenginleştirip geliştirmek.”
Bernd Heine, University of Cologne
“Sayılar zihin açan, yer yer de okuyucuyu şaşkına çeviren bir çalışma. Dilin kültürel bir icat olarak
türümüzü şekillendirmekteki hayati işlevini ikna edici bir şekilde ortaya koyuyor.”
Vyvyan Evans, New Scientist
Bilgiler ve Uyarılar:
- Bu ürün sipariş alındıktan 1-3 gün içinde postalanacaktır.
- Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
- Bu kampanya, Kolektif Kitap tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.
Doğanın Gizli Ağı
Doğa akla hayale gelmeyecek sürprizle dolu ve bizim bildiğimizden çok daha karmaşık. Yılların ormancısı ve çok okunan kitapların yazarı Peter Wohlleben, en son bilimsel bulguları ve onlarca yıllık gözlemlerini kullanarak bize bir kez daha doğaya hayret etmeyi öğretiyor. Ve etrafımızdaki dünyayı yepyeni gözlerle görmemizi sağlıyor.
Doğadaki canlılar birbirlerini nasıl etkiliyor? Farklı türler arasında nasıl bir iletişim var? Doğanın o meşhur dengesi gerçekten bizim zannettiğimiz gibi mi işliyor?
“Doğada her şey birbiriyle ilişki içindedir. Bu ilişki ağı öylesine karmaşık ve incelikle dallanıp budaklanmıştır ki muhtemelen tam anlamıyla kavrayıp çözmemiz hiçbir zaman mümkün olmayacak. Böyle olması aslında daha iyi sanırım; zira hayvanlara ve bitkilere baktıkça yaşadığımız şaşkınlığı hiçbir zaman yitirmeyeceğiz. En mühimiyse küçücük müdahalelerin bile çok büyük sonuçları olabileceğini kavramamız ve çok gerekmedikçe burnumuzu doğanın işine sokmaktan kaçınmamız olacaktır.
Şimdi bu hassas ağı daha net görebilmemiz için size bazı örnekler vermek istiyorum. O halde şimdi gelin birlikte şaşıralım!”
Fizik ve Kerevizler
Andrés Gomberoff bilim hazzını ve tutkusunu her okuyucuya aşılayacak olan bu kitapla, bizi fizik ve matematiğin kötü birer okul anısı değil de son derece büyüleyici alanlar olduğunu keşfetmeye davet ediyor. Bilim insanlarının bilimi öğretme ve anlatma biçimleri sebebiyle bilimsel konulara ön yargı geliştirmiş olabileceğimizi savunan Gomberoff, asıl konunun basit yöntemlerle aktarıldığında rahatlıkla hatta severek hayatımızın bir parçası olabileceğini söylüyor. Tıpkı iyi bir tarifle pişirilmiş bir kereviz yemeği gibi… Gomberoff sürükleyici kısa hikayeler ve her gün karşılaşabileceğimiz örneklerle Paralel Evrenler Kuramından antimaddenin gizemine kadar birçok konuyu herkesin anlayacağı bir dille açıklayarak okuyucusunu şaşırtıyor. Carl Sagan ve Stephen Hawking gibi bazı öncüllerinin yolunu izleyerek evrenin büyük olaylarını ve bunların gizemlerini yalın ve keyifli bir üslupla açıklamayı başarıyor. Bilim anlatıcılığına aydınlatıcı ve eğlenceli bir katkıda bulunan bu eserde Marconi'den Einstein'a, Woody Allen'dan Mussolini'ye, Beatles'tan Olivia Newton John'a kadar tanınmış birçok kişiyle de karşımıza çıkıyor.
TANRI, İNSAN, HAYVAN, MAKİNE
YAPAY ZEKÂ ÇAĞINDA İNSAN OLMANIN ANLAMINA DAİR ÇARPICI VE DERİN BİR SORGULAMA.
İnsanlık tarihinin büyük bir bölümünde dünya, bizim kavrayışımızın çok ötesindeki güçler tarafından yönetilen tılsımlı bir yerdi.
Ancak bilimin yükselişinden ve Descartes'ın zihin ve fiziksel dünyayı birbirinden ayıran felsefesinden sonra bu gizemin yerini materyalizm aldı. Bu noktada kendi bilincimizin, yani "ruhumuzun" aslında bir yanılsama olup olmadığını sorgulayan bir sürece girdik.
Şimdiyse idrakimizin, kontrolümüzün, hayal gücümüzün sınırlarını zorlayan teknolojinin ve özellikle yapay zekânın hayatımıza girmesiyle varoluşun temel sorularını anlamlandırmak için yeni dijital metaforlar kullanmaya başladık. Ama kimlik, bilgi, yaşamın amacı gibi temel felsefi problemleri merkeze alan bu metaforlar yeni bir perspektif ışığında tekrar ele alınmaya muhtaç.
Meghan O'Gieblyn bu zor iş için kolları sıvayarak felsefi bir titizlik, sağlam bir entelektüel kavrayış, özgünlük ve ironiyle hayatın anlamını yeni baştan sorguluyor. Hâlâ inançla ilgili soruların peşini bırakmayan eski bir dindar olarak, kendi kişisel deneyiminin derinliğini ve yer yer de mizah anlayışını eşsiz üslubuna katıyor.
Tanrı, İnsan, Hayvan, Makine modern çağın çılgınlığıyla koyulduğumuz bu yolda kaybolmamamız için kaleme alınmış ufuk açıcı bir rehber.