Anne Baba Sihri

254.00
Anne babalık hayatta üstlendiğiniz en büyük rol. Güzel haber ise şu: İyi anne baba olmak, iyi insan olmakla el ele yürüyor. Bu kitap, size mükemmel ebeveyn olmanın yollarını anlatmıyor. Böyle bir şey olmadığını, ama daha iyiye doğru yol alabileceğimizi söylüyor ve bunun için adımlar sunuyor. Gerektiğinde çatışmayı öğretmek, bir dedektif gibi davranacağınız anları bilmek, ipin ucunu ne zaman bırakacağınızı görmek, yaramazlığa müsaade etmek, sınırları ve yakınlığı belirlemek, bir adım geri çekilmek, boş tehditleri bırakıp işbirliği yapmak gibi gündelik sihirleri her yaşa uygun önerilerle açıklıyor. Uyumlu, kendine güvenen, bağımsız ama aidiyet duygusu gelişmiş çocuklar yetiştirebilmek için öncelikle çocuğunuzu ve kendinizi daha iyi tanımanızın, birlikte bir biz yaratmanızın neden sihrin ön koşulu olduğunu gösteriyor Montgomery. Ve yeri geldiğinde kendi ailevi deneyimlerini açık yüreklilikle paylaşarak bu güvenli bağı nasıl inşa edebileceğinizi anlatıyor Anne Baba Sihri’nde. Çünkü bu bağ bir kez doğru kurulduğunda, yaşanacak bütün sıkıntılara, hastalıklara, uykusuz gecelere direnecek ve yaşam boyu çocuğunuzun yanında olacak.

Feo ve Kurt

239.00
Kurtlar çocuklar gibidir. Dünyaya uslu durmaya gelmezler. Feo’nun sıra dışı bir hayatı vardı. O ve annesi, kurt vahşileştiriyorlardı. Kurt vahşileştiricileri, hayvan terbiyecilerinin tersidir. Evcilleştirilmiş kurtlara yeniden vahşi olmayı, avlanmayı, dövüşmeyi, ulumayı öğretirler. Ve insanlara güvenmemeyi. Kurtlardan ve kurtları sevenlerden nefret eden General Rakof’un kulübelerine gelişiyle Feo ve annesinin hayatı altüst olur. Feo, askerlerin götürdüğü annesini kurtarmak için kurtlarıyla birlikte karla kaplı Rus ormanlarını aşmak zorundadır. Kurtlar güçlü ve korkutucu, ama koca bir orduya kafa tutmak için Feo’ya daha fazlası lazım. Rakof’un zorbalığına direnen diğer insanlara güvenmeyi öğrenmek, onlarla birlik olmak gibi… Gökyüzü Çocukları ile hepimizi büyüleyen Katherine Rundell’dan, neden kitapların okumaya, hayatınsa yaşamaya değer olduğunu yeniden hatırlatan isyan dolu bir roman. “Geleceğin klasiği… Etkileyici ve benzersiz: Kaçırmayın.” —The Bookseller Uyarı: Bu kitap bir süre ciltli olarak üretilmiştir; fakat 10 Mayıs 2022 itibariyle karton kapağa geçilmiştir. Bu ürün karton kapaklı olarak kargolanacaktır.

Duygularım – Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum

263.00
Evet küçük dostum, sen de bazen her şeyi kırıp dökmek, çılgınlar gibi koşmak, en iyi arkadaşına sımsıkı sarılmak, sevinçten zıplamak, hıçkıra hıçkıra ağlamak mı istiyorsun? Öyle mi? Bu yaşadıklarına duygu patlaması denir. Haydi, kitabı aç ve kendi içinde neler olup bittiğini anla. Fransa’da pozitif ebeveynlik yönteminde öncü psikoterapist Isabelle Filliozat ile psikoterapist ve çocuk terapisti Virginie Limousin tarafından kaleme alınan, yayımlandığı günden bu yana pek çok ülkede çoksatanlar listelerinde bulunan Duygularım – Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum, 100’den fazla etkinlik ve ebeveyn kitapçığıyla birlikte çocukların içlerinde neler olup bittiğini anlayabilmeleri, “duygularının efendileri” olabilmeleri için özel olarak hazırlandı.

“Duyguyu anlama ve aktarma becerisi için kıymetli bir kitap bu. Ebeveynlerin de mutlaka okumasını dilerim.” Psikiyatrist Dr. Gülcan Özer

Kitabın arka bölümündeki ayrılabilir ebeveyn kitapçığından: "Çocukların duygusal beyin gelişimleri devam ettiği için dünyaları zengin ve coşkundur. Bu coşkuyu doğru yönlendirebilmek ve günlük yaşamı onlarla birlikte keyif içinde yaşamak için,çocukların duygusal zekâlarını beslemek son derece önemlidir. Büyüdüklerinde onlara profesyonel ya da özel hayatlarında başarı ve mutluluk getirecek olan şey iyi notlardan ziyade kalp zekâsıdır. Tanımlamak gerekirse duygusal zekâ,verilen duygusal ve strese dayalı tepkileri yönetebilme kapasitesi,kendimize ait hisleri tanımlayabilme ve ifade edebilme, nereden kaynaklandıklarını anlayıp onları anlık tetikleyen unsurları ve en derinlerde yatan sebepleri sezinleyebilme yetisidir. Ne hissettiğimizin başkalarını kırmadan anlaşılmasını sağlamak, onları uygun bir şekilde ifade etmeyi bilmektir. Başkalarına davranışlarımızın karşı tarafta ne tür bir etki bıraktığını ölçebilmektir. Aynı zamanda başkalarına ait duyguları da anlayabilme ve empati kurarak doğru tepki verebilme kapasitesidir. Artık korkularımızdan korkmamanın ve onları aşmanın yollarını bilmektir. Bizi kızdıran kişinin yüzüne karşı bunu söyleyemediğimiz için, alakasız birine karşı öfkelenmemeyi bilmektir. Üzgün olduğumuzda ağlamayı bilmek, neşeli olduğumuzda ise sevinçten zıplamaktır. Tepkilerimizin ölçüsü kaçtığında kendimizi sakinleştirmeyi bilmektir. Kısaca kendimiz ve başkalarının içinde olup bitenlere karşı bir farkındalık geliştirmek ve duruma uygun davranış modelini oluşturabilmektir. Elbette ki her şey bu etkinlik kitabı sayesinde öğrenilemez. Bu eser bir serinin başlangıcıdır, duygu dünyasına bir giriştir. Çocuğunuzun duygusal zekâsını besleyecek ve yeni duygusal beceriler edinmesini sağlayacak eğlenceli etkinlikler sunmaktadır."

Ne Yapar Serisi (Kutulu Set, 10 Kitap)

1,408.00
Büyüyünce ne olsam? Çocuklardan sık sık işittiğimiz bu soruya ünlü Belçikalı çocuk kitabı yazar ve çizeri Liesbet Slegers’in pek çok yanıtı var. 12 dilde yayımlanan 10 kitaplık NE YAPAR? serisi sevimli tasarımı ve eğlenceli metinleriyle çocuklarla buluşuyor. Çocuklar, aşçıların yeni lezzetler yarattıkları mutfaklarını ziyaret ediyor, hepimizin kahramanı olan itfaiyecilerle tanışıp pilotlarla gökyüzüne çıkıyorlar. İsterlerse çiftçi olup süt sağıyor, sebze meyve yetiştiriyor, isterlerse arkeolog olup havalı aletlerle tarihin gizemli derinliklerine iniyorlar. Kitabın sonunda ise onları eğlenceli sürprizler bekliyor: Hazinelerini gömebilir, doğru hortumu bulup itfaiyecilere yangını söndürmelerinde yardım edebilir ya da daha önce denemedikleri yeni tatları keşfedebilirler. Set içindeki kitaplar:
  • Arıcı Ne Yapar?-Arıcı, arılar hakkında pek çok şey biliyor. Yaz kış demeden bütün bir yıl bu vızıldayan böceklerle ilgileniyor. Güneş pırıl pırıl parladığında ve etraf çiçeklerle dolduğunda  arıcı arılarıyla birlikte vızır vızır çalışıyor. Kovanlar inşa ediyor, arılarının sağlıklı olup olmadığına bakıyor, bal topluyor… Bunu biliyor muydun: Arılar olmasaydı, iştahla yediğimiz pek çok lezzetli meyveyi yetiştiremezdik.
  • Balerin Ne Yapar?-Balerin her gün egzersiz yapıyor. Bu yüzden uykusunu iyi almalı ve sağlıklı beslenmeli. Bir sürü tütüsü, taytı ve tozluğu var. Ve tabii parmak uçlarında dans edebilmek için puant denen özel bir ayakkabısı. Gösteri zamanı gelip perdeler açıldı mı ondan heyecanlısı olmaz. Hiç durmadan dans eder, hareketleriyle izleyenleri büyüler, sonunda herkes onu alkışlar. Onunki müziği içinde hissetmek isteyenler için harika bir meslektir.
  • Doktor Ne Yapar?-Kimisi ateşi kimisi yarası kimisi de aşı olmak için gelir. Doktorlar, vücudumuz hakkında her şeyi bilir. Beyaz önlüklerini giyer ve bazı aletlerle hastalarını muayene ederler. Hastalandığınızda birinin sizi iyileştirmesi ve sağlığınızı korumanıza yardımcı olması çok güzel değil mi?
  • Astronot Ne Yapar?-Beş… Dört… Üç… İki… Bir… Uzay mekiği havalandı ve çoktan bulutların üstüne vardı. Astronot önce atmosferin içinden geçecek ve kendini uzayın derinliklerinde bulacak. Özel kıyafetleriyle uzayda gezecek, inanılmaz aletleriyle bir sürü deney yapacak ve sonuçları Dünya’ya gönderecek. Onun mesleği milyonlarca çocuğun hayali.
  • Otomobil Yarışçısı Ne Yapar?-Formula 1 yarışlarına katılacak bir otomobil yarışçısı dünyadaki en iyi yarışçılar arasından seçilir.Yarışı kazanabilmesi için arabası ve ekipmanlarının en iyi kalitede olması gerekir. Daha da önemlisi son derece formda olmalı ve pisti avucunun içi gibi bilmelidir. Son hızda araba kullanmak hiç de kolay iş değil!
  • Aşçı Ne Yapar?-Aşçı ve kocaman ekibi mutfakta! Harıl harıl çalışıyor, kesiyor, çırpıyor, yoğuruyor, pişiriyor ve restorana gelenlere damak çatlatan yemekler hazırlıyorlar. Aşçı bir tat ve baharat uzmanı! Değişik yemekler deniyor, farklı malzemeler kullanarak yepyeni yemek tarifleri ortaya çıkarıyor. Mmmm, çok lezzetli bir iş!
  • Arkeolog Ne Yapar?-Kim bilir neler neler gizli…Eski çağlarda insanlar nasıl yaşarlardı?  Nerede oturur, evlerini nasıl süsler, nasıl giyinirlerdi? Toprağın derinliklerinde ya da denizin dibinde binlerce hikâye saklı. Arkeologtoprağı kazıp tüm bu hikâyeleri gün yüzüne çıkarıyor ve geçmişi anlamamıza yardımcı oluyor. Kazı denince sadece kova kürek gelmesin aklınıza, kullandığı aletler çok daha havalı.
  • Çiftçi Ne Yapar?-Çiftçi sabah erkenden uyanıyor. Çünkü çok işi var:  Hayvanları besleyecek, inekleri sağacak, yumurtaları toplayacak, devtraktörünün de yardımıyla tarlasına mısır, patates, buğday ekip biçecek… Bizde sayesinde lezzetli sandviçler yiyip tazecik sütümüzü yudumlayacağız.
  • İtfaiyeci Ne Yapar?- Yolu açın, itfaiye aracı geliyor! Yangın çıkmış, alevler yükseliyor. Telaşlanmayın, itfaiyeciler geliyor! Özel kıyafetleri, upuzun hortumları ve merdivenli araçlarıyla dakikalar içinde buradalar. Sadece yangın da değil, pek çok acil durumda kahraman itfaiyeciler hep yanımızdalar.
  • Pilot Ne Yapar?-Kaptan pilot kalkış için son anonsu yaptı, kontrol kulesi kalkış iznini verdi ve artık uçağı havalandırma vakti. Hem kaptan pilot hem de yardımcı pilot uçağın hızını ve yüksekliğini sürekli takip ediyor, gözlerini yanıp sönen göstergelerden bir an olsun ayırmıyor.

Harita Üzerinde – Kâşifler, Dâhi Haritacılar ve Hiç Var Olmamış Dağlar

259.00
Tam Benim Tipim'in yazarından "Baştan çıkarıcı." OBSERVER Haritalar büyüler bizi. Dünyaya dair bildiklerimizi bir araya getirir, ilerlememizin kaydını tutar, hepsinden ötesi bizim hikâyemizi anlatırlar. Onlarsız bir dünya düşünün: Nasıl yolculuk yapardık? Toprak üstünde nasıl hak iddia ederdik? Ülkeler nereye kadar yayılırdı? Kadınla erkek arabada ne uğruna birbirini yerdi? Tam Benim Tipim ile yazı karakterleri gibi meraklısına özel duran bir konudan uluslararası çoksatan yaratan Simon Garfield şimdi sihrini haritalar için konuşturuyor. Garfield, kâşif ve filozofların eski dönem eskizlerinden Google Maps ve ötesine varan yolu izleyerek, haritaların insan doğasındaki en iyiyi (keşif ve merak) ve en kötüyü (çatışma ve yıkım) nasıl kusursuz yansıttığını ortaya koyuyor. Ortaçağın büyüleyici mappa mundilerinden aşılmaz ve hiç var olmamış Kong Dağları’na, Amerika’nın keşfinden Afrika’yı haritalama kâbusuna, kolera ile savaşan kartograflardan kapatıldığı hücrede Dünya’yı haritalamış Venedikli keşişe, dudak uçuklatan kartografik sahtekârlıklardan çevrimiçi harita savaşlarına uzanan onlarca şaşırtıcı öykü, Garfield’ın çok sayıda görselle süslenmiş sürükleyici, tutkulu ve nüktedan anlatımı sayesinde gerçek bir ziyafete dönüşüyor. “Simon Garfield, yanındayken zamanın nasıl akıp gittiğini fark etmediğiniz bir öğretmen gibi… Muhteşem bir anlatıcı.” Observer
Bilgiler ve Uyarılar:
  1. Bu ürün sipariş alındıktan 1-3 gün içinde postalanacaktır.
  2. Lütfen sipariş vermeden önce iade ve ürün değişikliği ile ilgili bilgilendirmemizi okuyunuz.
  3. Bu kampanya, Domingo Yayınevi tarafından Evrim Ağacı okurlarına sunulan fırsatlardan birisidir.

Geri Verilen Kız

230.00
“Bir yandan yüreğinizi burkacak, diğer yandan içinizi ısıtacak.” –Economist “Yılın en iyi İtalyan romanı.” –Huffington Post 2017 PREMIO CAMPIELLO KAZANANI WASHINGTON POST ve KIRKUS REVIEWS’ta YILIN KİTABI Ben Arminuta'ydım, yani geri verilen. Konuştuğum dil başka bir dildi ve kime ait olduğumu bilmiyordum...  On üç yaşındaki bir kız, sevgi dolu, kitaplarla çevrili güvenli dünyasından koparılır ve hiç tanımadığı bir gerçekliğe, beş çocuklu öz ailesinin yanına bırakılır. Bu geri verilişin nedenleri ondan sır gibi saklanır. Yoksulluğun ve sertliğin hüküm sürdüğü kırsal bir hayatın parçasıdır artık. İki anne, iki farklı hayat ve iki kimlik arasında savrulurken, tüm bu zorlukların içinde, bir ışık parıldar: Küçük kız kardeşi Adriana'nın saf, sarsılmaz sevgisi. Adriana, bu sert dünyada ablası için hem bir sığınak hem de direnişin simgesi olacaktır. Di Pietrantonio'nun ödüllü kitabı Geri Verilen Kız, terk edilişin acısını, aidiyet arayışını ve ayakta kalmanın kırılgan dengesini anlatan derin ve sarsıcı bir roman. "Donatella Di Pietrantonio, hassas ve güçlü anlatımıyla anneler ile kızlarının, kız kardeşliğin ve kendini keşfetmenin gelgitli hikayesini anlatıyor." –World Literature Today  "Di Pietrantonio'nun anlattıkları dokunabileceğiniz kadar gerçekçi [ve] incelikli örülmüş." – Washington Post 

Kıpkıp ile Tamtam ve Öfkeli Korsanlar

230.00
Karşınızda sımsıkı dostlar Kıpkıp ile Tamtam! Kendileri küçük, duyguları büyük CANAVARLAR! Böjürkent’te MİS GİBİ bir sabah. Küçük canavarlar Kıpkıp ile Tamtam EFSANEVİ bir yolculuğa çıkıyor. Şey, aslında… pikniğe gidiyorlar. Ama Kıpkıp’ın AŞIRI heyecanı yüzünden yolda kaybolduklarında işler karışıyor. Öfkeli korsanlar, birkaç MİNİK felaket, dev bir yaratık, BOL BOL şapka (!) ve azıcık GIDIKLAMA; alın size CURCUNA! SÜPER MEGA KANKA GÜCÜYLE KURTARMA GÖREVİ’ne hazır mısın? Duygular üzerine konuşmanın, arkadaşlığın ve ekip işinin önemini vurgulayan, sihirli yaratıklar ve eğlenceli maceralarla dolu matrak bir seri! 2022 Waterstones Çocuk Kitabı Ödülü Finalisti

Yaşayanı Onarmak

264.00
“Bu kadar etkileyicisini okumamıştım... Öyle ki kitap bittiğinde insan yoksunluk hissediyor.” 
– Lydia Kiesling, Guardian NOTRE DAME DE SION EDEBİYAT ÖDÜLÜ SIMON LIMBRES’İN KALBİ YİRMİ DÖRT SAAT SONRA CLAIRE MEJAN’IN BEDENİNDE ATACAK. O GÜN YAŞAM, SIMON’UN ÖLÜMÜNDEN İBARET OLACAK. Simon’un sörf yapmak için uyandığı günün öyküsü bu. Sonrasında geri dönüşsüz komaya gireceği, ailesinin organ naklini kabul etmenin yükünü omuzlayacağı, doktorların bir ölüm üstünden başka hayatları şekillendireceği, yıkımla umudun kol kola gezdiği bir günün öyküsü. Biçimsel olarak cüretkâr olduğu kadar duygusal olarak da etkileyici olan Yaşayanı Onarmak yayımlandığı yıl Fransa’nın prestijli edebiyat ödüllerinin neredeyse tümünü kazandı ve ardından Uluslararası Man Booker Ödülü’ne aday oldu. Maylis de Kerangal, benzersiz anlatımıyla her bir karakterin zihnine girmemizi, yaşama –ve ölüme– hiç bakmadığımız bir yerden, hiç sınanmadığımız bir andan bakmamızı sağlıyor. “Muhteşem.” –LE MONDE “Bu bir yaratılış ilahisi.” –LE FIGARO “En yakın dostlarıma verdiğim kitap…” –DANIEL PENNAC “Bir antik tragedya kadar etkileyici.” –L’EXPRESS “Zaman zaman isyan ettirse de Yaşayanı Onarmak umuda boyanmış bir kitap.” –LA PRESSE

Seçilmiş – Grafik Roman

279.00
“JONAS! BELLEK BİRİKTİRİCİ OLARAK EĞİTİLECEKSİN! ÇOCUKLUĞUN İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ!” Jonas kusursuz bir dünyada yaşıyordu. Savaş yoktu, açlık yoktu, acı yoktu. Her şeyin yetkililer tarafından eksiksizce planlandığı komünde, on iki yaşına gelen yurttaşlara hayat boyu yapacağı görev verilirdi. Jonas komünün en önemli ve eşsiz görevi için seçildi: Bellek Biriktirici. Yaşlı ve bilge Aktarıcı tarafından eğitilmeye başlayan Jonas hiç bilmediği bir geçmişin, duyguların –ve hatta renklerin– varlığını keşfetmeye başladı. Bu kusursuz düzen için feda edilenleri gördükçe derinden sarsılacak ama görevine sadık kalacaktı. Ta ki amansız bir gerçekle yüzleşip hayatının seçimini yapmak zorunda kalana kadar. Lois Lowry’ye prestijli Newsbery Madalyası’nı kazandıran modern klasik Seçilmiş, okurları bu kez grafik roman olarak büyülüyor. Yakın dönemli pek çok popüler distopyanın ilham kaynağı sayılan bu özel roman, grafik roman uyarlamalarının üstadı P. Craig Russell’ın çizimleriyle yeniden hayat buluyor.

Sakın Kaplanı Düşünme

187.00
Çekirdek ile Yumurta, Meyveler Sebzelere Karşı ve 
Ben Karanlıktan Hiç Korkmam’ın yazarından… Biliyor musun, eline aldığın bu kitap SİHİRLİ! Nasıl mı? Sen bir şey düşünüyorsun, canın ne isterse, ben sonraki sayfaya o düşündüğün şeyin resmini çiziyorum. Ama senden tek bir isteğim var, lütfen ama lütfen… SAKIN KAPLAN DÜŞÜNEYİM DEME!

Acı İmparatorluğu: Sackler Hanedanı’nın Gizli Tarihi

384.00
2021 BAILLIE GIFFORD KURGU DIŞI ÖDÜLÜ
 21. YÜZYILIN EN İYİ 100 KİTABI SEÇKİSİ New York Times Book Review, Washington Post, Time, NPR, Boston Globe, Amazon, Goodreads ve Guardian’da Yılın En İyi Kitapları Seçkisinde Son âna kadar yalan söylediler. Servetlerini son kuruşuna kadar, bağımlılıktan, paramparça hayatlardan ve berbat ölümlerden kazandılar...  Yaptıkları cömert bağışlar sayesinde, dünyanın en önemli müze ve üniversitelerinin duvarlarında Sackler ismi yazılıydı. Çizdikleri göz kamaştırıcı profil, karanlık zihinlerini ve servet yolunda yarattıkları vahşeti maskelemeye yetecekti. Ta ki...  Hikâye 20. yüzyılın başlarında, Brooklyn'deki fakir bir aileden üç kardeşin, sağlık pazarlamasında devrim yaratacak bir reklam ajansı kurmasıyla başlamıştı. İlk başarıları savaş sonrası nesli sakinleştiricilere bağımlı hale getirmekti.  Bundan yaklaşık kırk yıl sonra aynı beceriler ve vicdansızlık yeni nesil Sackler'lara tarihin en büyük sağlık krizlerinden birinde başrolü verecek; morfine karşı güvenilir bir alternatif iddiasıyla piyasaya sürdükleri "mucize" ağrı kesici OxyContin, aileyi tarifsiz bir servetle, Amerika'yı ise opioid salgınıyla tanıştıracaktı. Denetim mekanizmalarını manipüle ederek ve ilacın bağımlılık riskini küçümseyerek agresif bir biçimde pazarladıkları ilaç, ağrısının derdine düşmüş milyonlarca insanı zamanla birer opioid bağımlısına dönüştürdü. Ama Sackler'lar son âna kadar bunu reddettiler; her yıl trafik kazası kayıplarından daha fazla sayıda insan opioid kaynaklı aşırı dozdan ölürken, sorunun ilaçta değil kullanıcılarda olduğunda ısrar ettiler. Bu kitap, acılara kayıtsız kalarak acı üzerine imparatorluk kurmuş bir hanedanın yükseliş ve düşüşünün öyküsü. Dizginlenemeyen kapitalizm, dizginlenemeyen lobicilik ve paramparça olmuş bir sağlık sistemi arasındaki ölümcül ittifakın ve açgözlülüğün ete kemiğe bürünmüş hali.  “O kadar çok ‘yok artık!’ dediğiniz an var ki neredeyse tüm kitabı ağzınız açık okuyorsunuz.” –Sunday Times  “Bu kadar keyif aldığınız için neredeyse suçluluk hissediyorsunuz.” –The Times “Usta eseri” –Guardian “Harikulade” –New York Times

Sihirli Ağaç Evi -Çizgi Roman- 5: Ninjaların Gecesi

198.00
Dünya çocuklarının sevgilisi Sihirli Ağaç Evi şimdi çizgi roman! DOĞAYI KULLAN. DOĞANIN KENDİSİ OL. DOĞAYI TAKİP ET. Tim ve Lea yeni maceralarında bu kez Eski Japonya'ya gidiyor! İki kardeş sihirli ağaç evine tırmandığında Morgan'ın kaybolduğunu –belki de kaçırıldığını!– ve onlara gizemli bir not bıraktığını görüyor: Evet, Morgan’ın kesinlikle yardıma ihtiyacı var. Tim ve Lea onu ararken ninjalarla samurayların ortasına düşüveriyor. Bakalım birer ninja mı olacaklar, yoksa samuraylar tarafından esir mi alınacaklar? Sihirli Ağaç Evi serisi hakkında: Küçük okurları hem okuma keyfi hem de tarihteki farklı kültürlerle tanıştıran Sihirli Ağaç Evi serisi bu yönüyle sadece dünyanın dört bir yanındaki çocukların değil, anne babalar ve eğitimcilerin de gözdesi oldu. New York Times çoksatanlar listesinde bir numaraya kadar çıkıp beş yıldan uzun bir süre bu listede kalmayı başaran, 33 dilde 130 milyondan fazla satan bu ödüllü seri, şimdi rengarenk ve soluksuz okutan çizimleriyle çizgi roman formatında okurunun karşısında.